Oldukça iddialı ,idealist bir başlık olduğunun farkındayım. Özellikle devlet olgusunun varlığından itibaren insanoğlunun yakınlarını kayırma çabasını düşünecek olursak "torpile dur" demenin ne kadar imkansız olduğunun da farkındayım.
Fakat , devletten öte bir gücün olmadığı anlayışından çok adaletin her şeyin başı olduğunu anlayışını benimseyecek olursak torpil kibarcası referansın hukuk anlamında daha farklı daha da önemli olduğunu kabul etmemiz gerekecektir. Öyle ki "adalet" dağıtmak için yapılan br sınavda "adaletsizliği" başta kendimz seçerek kabul ediyoruz . Bunu aslında demokrasi için demokrasi anlayışına benzetebiliriz . Demokrasinin özgürlüğün serbestliği demokrasiyi kaldırma hakkı bize tanımaz . Madem işimiz Hak Hukuk Adalet öyleyse ne diye torpil arıyoruz . Ne diye kabul ediyoruz ..
Benim hayatımın hiçbir noktasında torpile ihtiyacım olmadı değil , oldu ama yapacak çevrem yoktu bunu bildiğim içinde hiçbir zaman torpil arayaşına girmedim. Sınavların yaklaşmasıyla "boşa çalışıyorsun torpilin yok" diyenlerin sayısında artışı bana şu soruyu kendime yöneltmeme sebep oldu .
" ACABA , torpil yapma şansım olsaydı torpil yapar mıydım ? " Bu konuda çok düşündüdm hatta ikilemde kaldığımı bile söyleyebilirim . Ama sonra şunu hatırlattım kendime "ben bir hukukçuyum gerçek adaleti sağlamak için bu mesleği seçtim" gerçek adaleti sağlamak , hak'kı hakkın sahibine adaletli bir şekilde dağıtabilmek adına buradayız
Şimdi soruyorum sizlere Themisin kılıcını ,terazisini başta yamuk tutarsak nasıl adaleti sağlayabiliriz ki ?
(Şimdi bir kaç kişi çıkıp , "torpilin olsa böyle demezdin , " yada " köprüyü geçene kadar ayıya dayı de " ya daaa " herkes torpil yaparken biz niye yapmayalım " diyebilir. Kimse kusura bakmasın ama böyle düşünenler benim nazarımda hukukçu kimliğinden uzak , muhatap alınacak kimseler değildirler .
)
Oldukça iddialı ,idealist bir başlık olduğunun farkındayım. Özellikle devlet olgusunun varlığından itibaren insanoğlunun yakınlarını kayırma çabasını düşünecek olursak "torpile dur" demenin ne kadar imkansız olduğunun da farkındayım.
Fakat , devletten öte bir gücün olmadığı anlayışından çok adaletin her şeyin başı olduğunu anlayışını benimseyecek olursak torpil kibarcası referansın hukuk anlamında daha farklı daha da önemli olduğunu kabul etmemiz gerekecektir. Öyle ki "adalet" dağıtmak için yapılan br sınavda "adaletsizliği" başta kendimz seçerek kabul ediyoruz . Bunu aslında demokrasi için demokrasi anlayışına benzetebiliriz . Demokrasinin özgürlüğün serbestliği demokrasiyi kaldırma hakkı bize tanımaz . Madem işimiz Hak Hukuk Adalet öyleyse ne diye torpil arıyoruz . Ne diye kabul ediyoruz ..
Benim hayatımın hiçbir noktasında torpile ihtiyacım olmadı değil , oldu ama yapacak çevrem yoktu bunu bildiğim içinde hiçbir zaman torpil arayaşına girmedim. Sınavların yaklaşmasıyla "boşa çalışıyorsun torpilin yok" diyenlerin sayısında artışı bana şu soruyu kendime yöneltmeme sebep oldu .
" ACABA , torpil yapma şansım olsaydı torpil yapar mıydım ? " Bu konuda çok düşündüdm hatta ikilemde kaldığımı bile söyleyebilirim . Ama sonra şunu hatırlattım kendime "ben bir hukukçuyum gerçek adaleti sağlamak için bu mesleği seçtim" gerçek adaleti sağlamak , hak'kı hakkın sahibine adaletli bir şekilde dağıtabilmek adına buradayız
Şimdi soruyorum sizlere Themisin kılıcını ,terazisini başta yamuk tutarsak nasıl adaleti sağlayabiliriz ki ?
(Şimdi bir kaç kişi çıkıp , "torpilin olsa böyle demezdin , " yada " köprüyü geçene kadar ayıya dayı de " ya daaa " herkes torpil yaparken biz niye yapmayalım " diyebilir. Kimse kusura bakmasın ama böyle düşünenler benim nazarımda hukukçu kimliğinden uzak , muhatap alınacak kimseler değildirler .
)
supporters.
