YALAN 8: IMF?YE BORCUMUZ KALMADI, ŞİMDİ IMF?YE BORÇ VERİYORUZ
Ekonomisi Türkiye?ye benzeyen Brezilya, Arjantin gibi ülkeler IMF ile kredi anlaşmalarını
2005 ve öncesinde sonlandırdı. Türkiye ise bu iktidar döneminde (2005 yılının Mayıs ayında) IMF ile 19. stand-by anlaşmasını imzaladı. Yaklaşık 10 milyar dolarlık bu anlaşmanın kredi taksitleri 2008 yılına kadar kullanıldı, borcu ise 2013?te bitti. Dolayısıyla IMF?ye ödenen borç AKP?nin kendi kullandığı kredinin borcu. Bunun yanında önceki iktidar döneminden kalan yaklaşık 5 milyar dolarlık kredi de yine bu iktidar döneminde kullanıldı. Büyük ölçüde kendi kullandığı krediyi ödemekle övünen bir iktidar olsa, olsa ?yüzsüz? bir iktidardır.
IMF?ye borç veriyoruz ifadesi de iktidarın bir başka yalanı. IMF?ye verilen ?borç? değil ?söz?dür. IMF?nin kaynaklarını artırmak ve çeşitlendirmek üzere 2012?de başlayan çalışmalar neticesinde G-20 üyesi ülkelerden IMF?ye 456 milyar dolarlık kaynak taahhüdünde bulunuldu. Bunun 5 milyar dolarlık bölümü Türkiye tarafından taahhüt edildi. IMF bu tutarı ancak ihtiyaç duyması durumunda kullanacak. Dolayısıyla IMF?ye verilen tek sent borç bulunmadığı gibi, bu tutar IMF tarafından kullanılsa bile TCMB rezervlerinde de görünmeye devam edecek. AKP, IMF borcunu ödedik deyip ülkenin çığ gibi büyüyen dış borcunu ve özelleştirmelerle elden çıkan kamu varlıklarını gözlerden saklıyor. 22 milyar dolarlık IMF borcunu ödemekle övünen statükonun adayı, Türkiye?nin dış borcunu üçe katladığını söylemiyor.
2002?de 130 milyar dolar olan Türkiye?nin dış borcu 2014 Mart ayı itibariyle 387 milyar dolara çıktı. 2002?de her bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşına düşen dış borç 1.963 dolar iken; 2013 sonunda her bir vatandaşın sırtına yüklenen dış borç 5 bin 103 dolara yükseldi. Dolayısıyla IMF borcu devletin sırtından alınıp katmerli bir şekilde dış borç olarak milletin sırtına yüklendi.
YALAN 8: IMF?YE BORCUMUZ KALMADI, ŞİMDİ IMF?YE BORÇ VERİYORUZ
Ekonomisi Türkiye?ye benzeyen Brezilya, Arjantin gibi ülkeler IMF ile kredi anlaşmalarını
2005 ve öncesinde sonlandırdı. Türkiye ise bu iktidar döneminde (2005 yılının Mayıs ayında) IMF ile 19. stand-by anlaşmasını imzaladı. Yaklaşık 10 milyar dolarlık bu anlaşmanın kredi taksitleri 2008 yılına kadar kullanıldı, borcu ise 2013?te bitti. Dolayısıyla IMF?ye ödenen borç AKP?nin kendi kullandığı kredinin borcu. Bunun yanında önceki iktidar döneminden kalan yaklaşık 5 milyar dolarlık kredi de yine bu iktidar döneminde kullanıldı. Büyük ölçüde kendi kullandığı krediyi ödemekle övünen bir iktidar olsa, olsa ?yüzsüz? bir iktidardır.
IMF?ye borç veriyoruz ifadesi de iktidarın bir başka yalanı. IMF?ye verilen ?borç? değil ?söz?dür. IMF?nin kaynaklarını artırmak ve çeşitlendirmek üzere 2012?de başlayan çalışmalar neticesinde G-20 üyesi ülkelerden IMF?ye 456 milyar dolarlık kaynak taahhüdünde bulunuldu. Bunun 5 milyar dolarlık bölümü Türkiye tarafından taahhüt edildi. IMF bu tutarı ancak ihtiyaç duyması durumunda kullanacak. Dolayısıyla IMF?ye verilen tek sent borç bulunmadığı gibi, bu tutar IMF tarafından kullanılsa bile TCMB rezervlerinde de görünmeye devam edecek. AKP, IMF borcunu ödedik deyip ülkenin çığ gibi büyüyen dış borcunu ve özelleştirmelerle elden çıkan kamu varlıklarını gözlerden saklıyor. 22 milyar dolarlık IMF borcunu ödemekle övünen statükonun adayı, Türkiye?nin dış borcunu üçe katladığını söylemiyor.
2002?de 130 milyar dolar olan Türkiye?nin dış borcu 2014 Mart ayı itibariyle 387 milyar dolara çıktı. 2002?de her bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşına düşen dış borç 1.963 dolar iken; 2013 sonunda her bir vatandaşın sırtına yüklenen dış borç 5 bin 103 dolara yükseldi. Dolayısıyla IMF borcu devletin sırtından alınıp katmerli bir şekilde dış borç olarak milletin sırtına yüklendi.