aynı durumdayım. hakim savcı arkadaşlarla da görüşmeme rağmen tam bir karara varamadım.
göreve yeni başlayan hakim savcı 3.700 civarı maaş alıyor. stajyerken 2.900-3bin civarı.. şu an bir iyileştirme olacakmış bin tl kadar, bu da 4.700e denk geliyor ki, bir kurumun hukuk müşavir-müdürü arasında(vekalet ücretiyle birlikte) pek fark kalmıyor. lakin 1. sınıfa terfi ettiğinizde -ki bu yaklaşık göreve başladıktan 10-12 yıl sonradır- maaşınız 7-8 bin civarında oluyor. emekli olduğunuzda ise bugün için 5-5.5 bin tl maaş alıyorsunuz. güzel para.
hasılı maddiyat bakımından, 50 yaşından ve 65 yaşından sonrasını düşünürsek avukatlığa nazaran oldukça avantajlı. kurum avukatlarının özlük haklarının da iyileştirileceğine dair söylentiler var ama sadece söylenti ve yaklaşık 25 yıldır devam ediyor bu söylentiler. ve meclisin 5 te 1 i avukatken.. rezalet.
neyse..
bir de itibar görme(manevi tatmin) meselesi var.. elbet kamu avukatlarından daha itibarlı daha cafcaflı bir meslek.. lakin bu da tartışılır vaziyette. bunun harici, lojmanınız var, hakim evleri falan var, adliye otoparkında yeriniz var bir de mesleğinize has tuvaletiniz var. tabi bunlar sadece adliye içinde. adliye dışında bi numaranız yok.. ha bir de savcılar otopsiye gitmelerinden ötürü 20 tl alıyorlarmış.
fakaaaat,
- 8-5 mesaiye, olağanüstü durumlar dışında uyacaksın. bu taş çatlasın 9-5 olur.
- takım elbise gravat şart. üstelik elbisenin uyumu da şart. aksi halde mesela savcıysan, o hiyerarşik amir değil dediğin cumhuriyet başsavcın, bu adam giyinmesini bilmiyor diyerek olumsuz sicil verir ve terfini engelleyiverir.(yaşanmıştır)
- pazarda dolaşamazsın, haftasonları bile kot-spor aykkabı-tişört zor mesele, en ufak hatanda hsyk/adalet bakanlığı/bimer bir tık uzakta, siyaset yok, din zaten Allah muhafaza, törenlere azami düzeyde katılım, şekil-usul v.s
- bunların hepsini geçsek bile tayin olma gibi bir bela var. 1.2.3.4.5. bölge bunlarda da var. ilk görev yerin dandik bir ilçe olacak muhtemelen. orada 2 yıl kalacak sonra doğuda kimbilir nereye atanacaksın. doğu demişken doğuda durumlar oldukça vahim. 2 yıl bi yerde 3 yıl başka yerde 5 yıl kimbilir nerde en son büyük şehirlerden birinde v.s. zaten bekar olarak bu işe atılırsan daha da evlenemezsin. evliysen de zırt pırt düzen bozmak, hem eş hem çocuklar için oldukça meşakkatli.
son olarak tekrar manevi tatmine dikkat çekeyim.. anladığım ve gördüğüm kadarıyla, savcılık-hakimlik tamamen düz memur kafasıyla yapılıyor. zaten mevcut sistem aksini kabul etmiyor. yargıtayı(veya danştay) takip eden, yargıtayın belirttiği husus ve eksiklikleri tamamlamaya çalışan evrak hakimliği veya evrak savcılığı..hele bir de şimdi süper sulh ceza hakimliği geldi ki savcılar için oldukça zor bir durum. hasılı, hakimlerin bağımsızlığı, hakimlik savcılık teminatı, hakimin "kendi" vicdani knaatine göre karar vermesi gibi kavramlar, tıpkı bizimkilerin "savunma yargının temelidir, avukat adaletin 3 sac ayağından biridir" demesi gibi fasaryadır, yalandır.
bu arada sınava hazırlanma, sınava başvurma, yazılıya girme, sonuç bekleme, torpil arama, torpil bulma(en önemlisi budur),mülakata girme,mülakatı kazanma, tebligat bekleme gibi süreçler de başlı başına derttir. ömür törpüsüdür.
sesli düşündüm. sanırım kararımı verdim.
aynı durumdayım. hakim savcı arkadaşlarla da görüşmeme rağmen tam bir karara varamadım.
göreve yeni başlayan hakim savcı 3.700 civarı maaş alıyor. stajyerken 2.900-3bin civarı.. şu an bir iyileştirme olacakmış bin tl kadar, bu da 4.700e denk geliyor ki, bir kurumun hukuk müşavir-müdürü arasında(vekalet ücretiyle birlikte) pek fark kalmıyor. lakin 1. sınıfa terfi ettiğinizde -ki bu yaklaşık göreve başladıktan 10-12 yıl sonradır- maaşınız 7-8 bin civarında oluyor. emekli olduğunuzda ise bugün için 5-5.5 bin tl maaş alıyorsunuz. güzel para.
hasılı maddiyat bakımından, 50 yaşından ve 65 yaşından sonrasını düşünürsek avukatlığa nazaran oldukça avantajlı. kurum avukatlarının özlük haklarının da iyileştirileceğine dair söylentiler var ama sadece söylenti ve yaklaşık 25 yıldır devam ediyor bu söylentiler. ve meclisin 5 te 1 i avukatken.. rezalet.
neyse..
bir de itibar görme(manevi tatmin) meselesi var.. elbet kamu avukatlarından daha itibarlı daha cafcaflı bir meslek.. lakin bu da tartışılır vaziyette. bunun harici, lojmanınız var, hakim evleri falan var, adliye otoparkında yeriniz var bir de mesleğinize has tuvaletiniz var. tabi bunlar sadece adliye içinde. adliye dışında bi numaranız yok.. ha bir de savcılar otopsiye gitmelerinden ötürü 20 tl alıyorlarmış.
fakaaaat,
- 8-5 mesaiye, olağanüstü durumlar dışında uyacaksın. bu taş çatlasın 9-5 olur.
- takım elbise gravat şart. üstelik elbisenin uyumu da şart. aksi halde mesela savcıysan, o hiyerarşik amir değil dediğin cumhuriyet başsavcın, bu adam giyinmesini bilmiyor diyerek olumsuz sicil verir ve terfini engelleyiverir.(yaşanmıştır)
- pazarda dolaşamazsın, haftasonları bile kot-spor aykkabı-tişört zor mesele, en ufak hatanda hsyk/adalet bakanlığı/bimer bir tık uzakta, siyaset yok, din zaten Allah muhafaza, törenlere azami düzeyde katılım, şekil-usul v.s
- bunların hepsini geçsek bile tayin olma gibi bir bela var. 1.2.3.4.5. bölge bunlarda da var. ilk görev yerin dandik bir ilçe olacak muhtemelen. orada 2 yıl kalacak sonra doğuda kimbilir nereye atanacaksın. doğu demişken doğuda durumlar oldukça vahim. 2 yıl bi yerde 3 yıl başka yerde 5 yıl kimbilir nerde en son büyük şehirlerden birinde v.s. zaten bekar olarak bu işe atılırsan daha da evlenemezsin. evliysen de zırt pırt düzen bozmak, hem eş hem çocuklar için oldukça meşakkatli.
son olarak tekrar manevi tatmine dikkat çekeyim.. anladığım ve gördüğüm kadarıyla, savcılık-hakimlik tamamen düz memur kafasıyla yapılıyor. zaten mevcut sistem aksini kabul etmiyor. yargıtayı(veya danştay) takip eden, yargıtayın belirttiği husus ve eksiklikleri tamamlamaya çalışan evrak hakimliği veya evrak savcılığı..hele bir de şimdi süper sulh ceza hakimliği geldi ki savcılar için oldukça zor bir durum. hasılı, hakimlerin bağımsızlığı, hakimlik savcılık teminatı, hakimin "kendi" vicdani knaatine göre karar vermesi gibi kavramlar, tıpkı bizimkilerin "savunma yargının temelidir, avukat adaletin 3 sac ayağından biridir" demesi gibi fasaryadır, yalandır.
bu arada sınava hazırlanma, sınava başvurma, yazılıya girme, sonuç bekleme, torpil arama, torpil bulma(en önemlisi budur),mülakata girme,mülakatı kazanma, tebligat bekleme gibi süreçler de başlı başına derttir. ömür törpüsüdür.
sesli düşündüm. sanırım kararımı verdim.