Her ne kadar sitemiz memurların bilgi paylaşımı amacıyla faaliyet göstersede, gerek zabıt katipliği gerekse sınav sonrası konularda elimden geldiğince hemen hemen her adaya özel mesaj yoluyla olsun, açtığım-açılan konular üzerinden olsun sınav süresince yardımcı olmaya çalıştım.
Bu saatten sonra her ne kadar bu konuda açıklama yapmama gerek olmasada ben manen son kez bu konuda birşeyler yazma gereği duyuyorum.
Sınavın ilan edildiği ilk gün kalem kalem bu sınava nasıl hazırlanılması gerektiğini adaylara yol göstermek adına yazdım. Keza ilk günden beri birçok kez sorularına yanıt verdiğim birkaç aday bu konuda önerilerimi dikkate alarak kazanma başarısını elde ettiler ancak ben yinede kendimde 1 zerre katkım olduğuna ne inanıyorum nede böyle birşeyi kastediyorum.
Yeni katiplere hitaben konusunda ve önceki birkaç konuda yazdığım bazı şeyleri tekrarlamak istiyorum;
1- Klavye sınavı adayların 3 dakikada 90 kelime yazıp yazamadıklarını belirlemek amacıyla yapılan bir seviye tespit sınavı olup, birçok ilde(münferit iller oldu örnek: Muş) zaten açılan kadro sayısının çok üstünde bu sınavda başarılı adaylar oldu.
" ya ben klavyede 500 yazdım ama komisyon gitti 90 yazanı aldı beni eledi! "
Arkadaşım, Adalet Bakanlığı bu alım ilanını ilk yayınladığı zaman dedi zaten, 90 ve üzeri yazmak yeterlidir! Demedi ki çok yazana öncelik YOK!?!
Mesela buradada şöyle bir örnek vereyim, umarım onlarda bu yazımı okurlar,
Özel mesajla bana 120-140 arası yazıyorum diye mesajlar geliyordu sınavdan önce, bu tip mesajların hepsine şunu şöyledim; KLAVYE ÇALIŞMAYI BIRAKIN, SÖZLÜYE ÇALIŞIN!
2- Ne yazıyordu Adalet Bakanlığının sınav ilanında, KPSS puanı 70 ve üzeri olmak, bitti.
"Ya ben KPSS den 95 aldım ama komisyon 70 puanlı adayı aldı, beni eledi :( "
Arkadaşım ilanda KPSS puanı yüksek olan aday alınır mı yazıyordu? Hayır! Ne yazıyordu?;
K-P-S-S PU-AN-I 7-0 V-E Ü-Z-E-R-İ . Neymiş, 95 alan aday alınmak zorunda mıymış? Değilmiş.
Bakın arkadaşlar bu alımın koşulları, şartları en başından beri belliydi. Sonradan ne bir ekleme yapıldı, nede bir çıkarma.
Çıkıp derseniz ki eğer klavyeden 90 altı yazan veya KPSS den 70 altı alan bir aday sınavı kazandı. Amenna sonuna kadar haklısınız derim. Lakin teknik kıstaslar bunlardı adaylarda aranan.
Sözlü sınavlarda komisyonun beğenisini alan adaylar sınavları kazandılar, emeklerinin hakkıyla bu işi başararak sınavı kazandılar. Torpil şu bu vs. gibi söylemlere kapılanlara tekrar soruyorum bir üsttede yazdığım gibi, KISTASLARA UYMAYAN BİR ADAY SINAVI KAZANDI MI? Hayır. O zaman hiç boşuna kimsenin günahını almayın, sizin iftira attığınız kişiler yargı mensupları, yapmayın.
Kendimden örnekler verdim sınavdan önce bazı konularda, yine hatırlatıyorum ben bu sınavlarda daha önce 3 kez elendim, 2 üniversite diplomam, ortalamaya göre yüksek bir KPSS notuma rağmen her elendiğimde de elenmenin üzüntüsünü yaşarken kendime kızdım. Yeterli olmadığımı düşündüm ki en önemlisi hatalarımı gördüm. Hatalarını görebilen insanlar, hatalarından ders çıkartma fırsatını yakalayabilen insanlardır. Hatalarını görebilecek erdeme sahip olmayan insanlar ise başarısızlığa mahkumdurlar hayatta. Sadece bu sınav için değil, her zaman hatalarınızı görebilme erdemine sahip olun. Hatalarınızı kabullenin, hatalarınızı kabullenmediğiniz sürece mutluda olamazsınız. Kendinizi avutmak için değil kendinizi tanımak için çaba sarfedin.
Her ne kadar sitemiz memurların bilgi paylaşımı amacıyla faaliyet göstersede, gerek zabıt katipliği gerekse sınav sonrası konularda elimden geldiğince hemen hemen her adaya özel mesaj yoluyla olsun, açtığım-açılan konular üzerinden olsun sınav süresince yardımcı olmaya çalıştım.
Bu saatten sonra her ne kadar bu konuda açıklama yapmama gerek olmasada ben manen son kez bu konuda birşeyler yazma gereği duyuyorum.
Sınavın ilan edildiği ilk gün kalem kalem bu sınava nasıl hazırlanılması gerektiğini adaylara yol göstermek adına yazdım. Keza ilk günden beri birçok kez sorularına yanıt verdiğim birkaç aday bu konuda önerilerimi dikkate alarak kazanma başarısını elde ettiler ancak ben yinede kendimde 1 zerre katkım olduğuna ne inanıyorum nede böyle birşeyi kastediyorum.
Yeni katiplere hitaben konusunda ve önceki birkaç konuda yazdığım bazı şeyleri tekrarlamak istiyorum;
1- Klavye sınavı adayların 3 dakikada 90 kelime yazıp yazamadıklarını belirlemek amacıyla yapılan bir seviye tespit sınavı olup, birçok ilde(münferit iller oldu örnek: Muş) zaten açılan kadro sayısının çok üstünde bu sınavda başarılı adaylar oldu.
" ya ben klavyede 500 yazdım ama komisyon gitti 90 yazanı aldı beni eledi! "
Arkadaşım, Adalet Bakanlığı bu alım ilanını ilk yayınladığı zaman dedi zaten, 90 ve üzeri yazmak yeterlidir! Demedi ki çok yazana öncelik YOK!?!
Mesela buradada şöyle bir örnek vereyim, umarım onlarda bu yazımı okurlar,
Özel mesajla bana 120-140 arası yazıyorum diye mesajlar geliyordu sınavdan önce, bu tip mesajların hepsine şunu şöyledim; KLAVYE ÇALIŞMAYI BIRAKIN, SÖZLÜYE ÇALIŞIN!
2- Ne yazıyordu Adalet Bakanlığının sınav ilanında, KPSS puanı 70 ve üzeri olmak, bitti.
"Ya ben KPSS den 95 aldım ama komisyon 70 puanlı adayı aldı, beni eledi :( "
Arkadaşım ilanda KPSS puanı yüksek olan aday alınır mı yazıyordu? Hayır! Ne yazıyordu?;
K-P-S-S PU-AN-I 7-0 V-E Ü-Z-E-R-İ . Neymiş, 95 alan aday alınmak zorunda mıymış? Değilmiş.
Bakın arkadaşlar bu alımın koşulları, şartları en başından beri belliydi. Sonradan ne bir ekleme yapıldı, nede bir çıkarma.
Çıkıp derseniz ki eğer klavyeden 90 altı yazan veya KPSS den 70 altı alan bir aday sınavı kazandı. Amenna sonuna kadar haklısınız derim. Lakin teknik kıstaslar bunlardı adaylarda aranan.
Sözlü sınavlarda komisyonun beğenisini alan adaylar sınavları kazandılar, emeklerinin hakkıyla bu işi başararak sınavı kazandılar. Torpil şu bu vs. gibi söylemlere kapılanlara tekrar soruyorum bir üsttede yazdığım gibi, KISTASLARA UYMAYAN BİR ADAY SINAVI KAZANDI MI? Hayır. O zaman hiç boşuna kimsenin günahını almayın, sizin iftira attığınız kişiler yargı mensupları, yapmayın.
Kendimden örnekler verdim sınavdan önce bazı konularda, yine hatırlatıyorum ben bu sınavlarda daha önce 3 kez elendim, 2 üniversite diplomam, ortalamaya göre yüksek bir KPSS notuma rağmen her elendiğimde de elenmenin üzüntüsünü yaşarken kendime kızdım. Yeterli olmadığımı düşündüm ki en önemlisi hatalarımı gördüm. Hatalarını görebilen insanlar, hatalarından ders çıkartma fırsatını yakalayabilen insanlardır. Hatalarını görebilecek erdeme sahip olmayan insanlar ise başarısızlığa mahkumdurlar hayatta. Sadece bu sınav için değil, her zaman hatalarınızı görebilme erdemine sahip olun. Hatalarınızı kabullenin, hatalarınızı kabullenmediğiniz sürece mutluda olamazsınız. Kendinizi avutmak için değil kendinizi tanımak için çaba sarfedin.