Bilseme 5 yılımı vermiş bir öğretmen olarak yazıyorum. Bu okul beni fazlasıyla yıprattı ve başka bir liseye bu ay tayin istedim.Karşıdan çok havalı ve avantajlı gibi görünen bu kurumlar aslında ömür törpüsünden başka birşey değil.Tüm bilsem öğretmenleri aynı milli eğitimdeki öğretmeler içerisinden seçilerek alınır. Seçkin öğretmenlerin bir arada bulunduğu bir devlet okuludur bu bilsemler. Ancak buraya atanan üstün yetenekli öğrenciler ile çalışmanın hayalini kuran öğretmen,diğer öğretmenlerle aynı maaşı alsa da nedense bakanlık, hep fedakarlık yapmalarını ister durur. Haftaiçi 5 gün öğleden sonra okulundan geç saatte çıkan öğrenciler ile 16:00da 17:00de dersler başlar ve akşam 19:30a kadar okulda ders verilir. Herkes evine giderken bilsem öğretmeni okuluna ders vermeye gider. Bu da yetmez bakanlık idarelerine, öğretmenlerine cumartesi pazar da ders vermeleri için baskı yapar ve haftasonu da üç kuruş ekders parasına gidip ders vermek zorunda kalır öğretmen bakanlık tarafından. Zorla güzellik olmazmış misali sonuç mutsuz öğretmen, mutsuz eğitim sistemi. Bu yüzden tüm bilim sanatlar hiçbir zaman amacına ulaşamaz öyle gider gelir yıllarca öğretmeni de, öğrencisi de. Zaten tüm ülkedeki bilim sanatlardan mezun olupta bilim adamı yada sanatçı olan biri henüz yoktur. Gelelim bu kurumlarda çalışmak isteyen öğretmenlere. Eğer bekarsanız, evinizde sizi bekleyen eşiniz çocuğunuz yoksa, hayattan da bir beklentiniz zaten yoksa, kendinizi hayır kurumu bir fedakarlık abidesi olarak görüyorsanız, rahibeler gibi çok mutlu olursunuz bilim sanatta çalışmaktan. 😊 Tavsiye ederim. Ama evliyseniz hiç tavsiye etmem. Yazık olur ömrünüze. 😊 Hayat çok kısa inanın değmez kendinizi harcamanıza. Her akşam evinize geç saatte girip ailenize ayıracağınız vakti okulda geçirmek, üstelik mecbur gitmek zorunda kalıp cumartesi yada pazar gününü okulda harcamak doğrumu? Saygılarımı sunarım.
Bilseme 5 yılımı vermiş bir öğretmen olarak yazıyorum. Bu okul beni fazlasıyla yıprattı ve başka bir liseye bu ay tayin istedim.Karşıdan çok havalı ve avantajlı gibi görünen bu kurumlar aslında ömür törpüsünden başka birşey değil.Tüm bilsem öğretmenleri aynı milli eğitimdeki öğretmeler içerisinden seçilerek alınır. Seçkin öğretmenlerin bir arada bulunduğu bir devlet okuludur bu bilsemler. Ancak buraya atanan üstün yetenekli öğrenciler ile çalışmanın hayalini kuran öğretmen,diğer öğretmenlerle aynı maaşı alsa da nedense bakanlık, hep fedakarlık yapmalarını ister durur. Haftaiçi 5 gün öğleden sonra okulundan geç saatte çıkan öğrenciler ile 16:00da 17:00de dersler başlar ve akşam 19:30a kadar okulda ders verilir. Herkes evine giderken bilsem öğretmeni okuluna ders vermeye gider. Bu da yetmez bakanlık idarelerine, öğretmenlerine cumartesi pazar da ders vermeleri için baskı yapar ve haftasonu da üç kuruş ekders parasına gidip ders vermek zorunda kalır öğretmen bakanlık tarafından. Zorla güzellik olmazmış misali sonuç mutsuz öğretmen, mutsuz eğitim sistemi. Bu yüzden tüm bilim sanatlar hiçbir zaman amacına ulaşamaz öyle gider gelir yıllarca öğretmeni de, öğrencisi de. Zaten tüm ülkedeki bilim sanatlardan mezun olupta bilim adamı yada sanatçı olan biri henüz yoktur. Gelelim bu kurumlarda çalışmak isteyen öğretmenlere. Eğer bekarsanız, evinizde sizi bekleyen eşiniz çocuğunuz yoksa, hayattan da bir beklentiniz zaten yoksa, kendinizi hayır kurumu bir fedakarlık abidesi olarak görüyorsanız, rahibeler gibi çok mutlu olursunuz bilim sanatta çalışmaktan. 😊 Tavsiye ederim. Ama evliyseniz hiç tavsiye etmem. Yazık olur ömrünüze. 😊 Hayat çok kısa inanın değmez kendinizi harcamanıza. Her akşam evinize geç saatte girip ailenize ayıracağınız vakti okulda geçirmek, üstelik mecbur gitmek zorunda kalıp cumartesi yada pazar gününü okulda harcamak doğrumu? Saygılarımı sunarım.