Afro Amerikan

Ne garip!.. Türkiye' deki lâğım fareleri Amerika Birleşik Devletleri' nden aldıkları güç ve cesaretle askerimizi, polisimizi ve sivil vatandaşlarımızı öldürüyorlar.

Ortada bir tezat yok mu?

Amerika Birleşik Devletleri (U.S.A.) insanlara lâğım faresi muamelesi yapıyor;

Türkiye Cumhuriyeti Devleti ise, lâğım farelerine "insan" muamelesi yapıyor.

Avrupa Birliği ülkelerinde ve USA da yaşayanlar bakın ne diyorlar:

Burada insanlar kamu otoritesi karşısında mum gibidirler. Devlet, kamu düzeni sözkonusu olduğunda müthiş bir caydırıcılığa sahiptir. Türkiye' de olduğu gibi teröristler asker, polis ve sivilleri kaçıracak olsalar;

asker, polis ve sivillere yönelik sistematik katliâm yapacak olsalar, birkaç tanesini göstermelik olarak yargılarlar cezaevinde de infaz ederler. Diğerlerini ise,

tutuklandıklarından kimsenin haberi olmadan derin çukurlar kazarlar..içerisini sönmemiş kireçle doldurduktan sonra teröristleri kitle halinde diri diri içine atarlar ve su basarlar.Sonra, üzerlerini betonla kapatırlar.

Kamu düzenini sağlamak için en ufak bir tavizgöstermezler. Suç işleyen kişi kim olursa olsun mutlaka bulunur ve cezalandırılır.Adalet herkese tavizsiz uygulanır.Kimse cezadan kurtulamaz.

Hele Türkiye' de olduğu gibi, "sen benim kim olduğumu biliyor musun?"..türü konuşmalardan sonra görevli memurun cep telefonu talimatıyla sürgün edilmesi hayâl bile edilemez.

Lağım faresi dediklerini kim besliyor bir araştır istersen, kimse sütten çıkmış ak kaşık değil.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti..dememi beklemiyorsundur.

Bir mesele 40 yıldır çözülemiyorsa sadece dış mihrakla açıklayamayız bu durumu,

Adı "devlet" olan yapılar, işleyişleri ile de "devlet" olmak zorundadırlar.

Türkiye' nin insan hakları sicilini yayınlayan ve not veren bir örgüt var:

İnsan Hakları İzleme Komitesi.

Acaba Amerika Birleşik Devletleri' ne nekadar not veriyor, bilen var mı?

Verilen not, (Amerikan polisi tarafından hergün öldürülen ama kamuoyuna yansımayan onlarca zenci, insan değil lâğım faresi olarak kabul edildiği için) yüksek değildir sanırım.

İnsan Hakları İzleme Örgütü,

(İngilizce: Human Rights Watch veya kısaca HRW),

Merkezi New York olan ABD kökenli bir sivil toplum kuruluşudur.

Yani.. lâğım farelerine "insan" muamelesi yapmamalıdır.

İkinci dünya savaşının sona ermesinden sonra Amerika dışında Amerikalılar tarafından doğrudan öldürülen insan sayısının 20-yirmi milyon olduğu..

Bunun 7-milyona yakının sivil; bu sivillerin de 2-3 milyonun kadın ve çocuklar olduğu tahmin ediliyor.

Türkiye' de olduğu gibi "iti, ite kırdırarak" öldürttükleri insanlar..

Çeşitli şekillerde etki altına aldıkları ülkeler de kendi devletleri tarafından öldürülen insanlar..

U.S.A. dahilinde öldürülen zenciler, hispanikler, yerliler, doğu-güneydoğu asya kökenliler bu sayının dışında.

Görüldüğü gibi, insanlığın başına belã olan, devlet olma vasfını kaybetmiş bir örgüt var karşımızda.

Amerika Birleşik Devletleri (USA), kendi ülkesine ve halkına 09/11 de saldırmamış olsaydı 10 yıl içinde dağılacaktı. Hüseyin Barak Obama, ABD nin Gorbaçov' u olacaktı.

Önümüzdeki 10 yıl içinde kendi ülkesine ve halkına 09/11 olayına benzer bir şekilde saldırmayacak olursa dağılacak.

Yani..Amerika Birleşik Devletleri halkı büyük tehdit ve tehlike altında.

USA, öyle bir örgüt ki;

kendi halkına ve insanlığa karşı akla gelebilecek her türlü kötülüğü yapabilir.

U.S.A. dağılma sürecine girdiğinde dünya dengeleri açısından;

Rusya Federasyonu, Ural Dağları' nın doğusunu terkederek batısında küçülmek zorundadır.

Çin Halk Cumhuriyeti, tabii ve tarihi sınırı olan(günümüzde ülkenin ortasında kalan) Çin Seddi' nin batısını terkederek doğusuna çekilmek zorundadır.Doğu Türkeli, Mançurya,Tibet...bağımsız devletler olmalıdır.

Hindistan, muhtemelen kuzeyde kalan ve müslümanların yoğun yaşadığı bölgeleri terketmelidir.

Müslüman görünümlü Said-i Kürdî yanlısı Nurcu Fetullahçı terör örgütü ile Kürtçü Bölücü terörist kâfirler örgütü Birleşik Devletler' de olsalardı ne olurdu diye düşünüyorum.

Orada masum insanlar bile enselerine bastırılıp soluksuz bırakılarak ya da gözünün üstünde kaşın var denilerek kurşunlanıyorlar.

Bu anlatılanlar, Türkiye'nin insanlık düşmanlarına karşı ne yapması gerektiği konusunda bir fikir veriyor mu?.