eywallah ikta
ne yapayım diger tarafta konu dağılıyordu :))
Evett gelelim benim gorusume. simdi arkadaslar. Bankacılık denen iş aslında herhangi bir yetkinlik gerektirmeyen sıradan bir eğitimle yapılabilecek bir iştir. Yani İİBF, mühendislik, matematik gibi bölümlerin bankacılığı tercih ediyor olmasında bence bir sakınca yok. Yapılan iş basit. Aslına bakarsanız normal zekaya sahip herhangi bir insanın bankacılığı başaramaması mümkün değil. Düşünün ki 5 sene üst üste ÖSS ye girip bir halt edemeyen kuzenim sonunda pes edip 2 senelik işletmecilik okumus sonra da torpil ile ve hatta kendisine ne kadar maaş beklentisinin oldugunu soran ik görevlisine sen ne kadar alıyorsun diyebilecek kadar dengesiz olan bu kuzenim su an bankada 2. yılını dolduruyor. Yani dağdaki cobanlar alınmasın ama onlar da bankacı olabilir abi. Öğrenebiliyorsan olursun.
Ama bankacılık gişecilik mi? Kesinlikle hayır. Ülke ekonomisi izleyip dinamiklere göre kararlar alabilme yeteneği kesinlikle sadece İİBF cilere (ki bir cok İİBF fakültesi bile bu konuda eğitim verebilmekten acizdir) haiz olan bir olgudur. Matematikciler bence zeki insanlardır. Ama ekonomi ile ilgili yorum yapabileceklerini düşünmüyorum. Mühendisler yaratıcı kisilerdir ama onlar da yorumlama olayına hakim olamazlar. nedeni ise su arkadaslar. Matematik, mühendislik gibi bilimler sayısal bilimler olmakla birlikte ekonomi beşeri bir biimdir. Yani ekonomi antropoloji, tarih, felsefe gibi öğretiler ile de ilgilidir. (Bakınız: Ankara Üniv. SBF den Yahya Sezai Tezel).
Sonuç olarak arkadaşlar herkes klavye kullanmayı, bankacıların kullandığı programları öğrenmeyi başarabilir. Ama İİBF ciler dısında (ve kendini İİBF ci sanan binlerce mezun arkadas dışında) sadece çok küçük bir kesim paraya yön verebilecek yorum yapabilme yeteneğine sahiptir.
Bu nedenle bankacılık her yiğidin harcı değildir.
Kimse kızmasın. Kimse saygısını seviyesini bozmasın. Bunlar benim kişisel fikirlerim. Eleştiriye kesinlikle sonuna kadar açıktır.
Saglıcakla kalın :)))
eywallah ikta
ne yapayım diger tarafta konu dağılıyordu :))
Evett gelelim benim gorusume. simdi arkadaslar. Bankacılık denen iş aslında herhangi bir yetkinlik gerektirmeyen sıradan bir eğitimle yapılabilecek bir iştir. Yani İİBF, mühendislik, matematik gibi bölümlerin bankacılığı tercih ediyor olmasında bence bir sakınca yok. Yapılan iş basit. Aslına bakarsanız normal zekaya sahip herhangi bir insanın bankacılığı başaramaması mümkün değil. Düşünün ki 5 sene üst üste ÖSS ye girip bir halt edemeyen kuzenim sonunda pes edip 2 senelik işletmecilik okumus sonra da torpil ile ve hatta kendisine ne kadar maaş beklentisinin oldugunu soran ik görevlisine sen ne kadar alıyorsun diyebilecek kadar dengesiz olan bu kuzenim su an bankada 2. yılını dolduruyor. Yani dağdaki cobanlar alınmasın ama onlar da bankacı olabilir abi. Öğrenebiliyorsan olursun.
Ama bankacılık gişecilik mi? Kesinlikle hayır. Ülke ekonomisi izleyip dinamiklere göre kararlar alabilme yeteneği kesinlikle sadece İİBF cilere (ki bir cok İİBF fakültesi bile bu konuda eğitim verebilmekten acizdir) haiz olan bir olgudur. Matematikciler bence zeki insanlardır. Ama ekonomi ile ilgili yorum yapabileceklerini düşünmüyorum. Mühendisler yaratıcı kisilerdir ama onlar da yorumlama olayına hakim olamazlar. nedeni ise su arkadaslar. Matematik, mühendislik gibi bilimler sayısal bilimler olmakla birlikte ekonomi beşeri bir biimdir. Yani ekonomi antropoloji, tarih, felsefe gibi öğretiler ile de ilgilidir. (Bakınız: Ankara Üniv. SBF den Yahya Sezai Tezel).
Sonuç olarak arkadaşlar herkes klavye kullanmayı, bankacıların kullandığı programları öğrenmeyi başarabilir. Ama İİBF ciler dısında (ve kendini İİBF ci sanan binlerce mezun arkadas dışında) sadece çok küçük bir kesim paraya yön verebilecek yorum yapabilme yeteneğine sahiptir.
Bu nedenle bankacılık her yiğidin harcı değildir.
Kimse kızmasın. Kimse saygısını seviyesini bozmasın. Bunlar benim kişisel fikirlerim. Eleştiriye kesinlikle sonuna kadar açıktır.
Saglıcakla kalın :)))