!...Düşüncelerinizin Hiç Birine Katılmıyorum. Ama........!

Düşüncelerinizin Hiç Birine Katılmıyorum. Ama hepsi doğru:)))

Düşüncelerinizin Hiç Birine Katılmıyorum.

Ama medeni bir şekilde saygı duyarım..

Düşüncelerinizin hiçbirine katılmıyorum,ama siz açıkladıkça katılıyorum(!)..:)

düşüncelerinizin hiçbirine katılmıyorum ve açıkça ifade edebilmeniz koşulsuz olmamalı...

Evet ne kadar anlamlı yüreklice ve vicdanlıca bir söz. İnsana İNSAN olduğunu anımsatan bir düşünce yüceliği.

Evet ünlü düşünürün de dediği gibi;

Düşüncelerin-fikirlerin benden çok farklı olabilir, hatta tam da zıddı olabilir. Benimle aynı şeylere inanmayabilir, aynı düşünceyi, aynı inancı, aynı kültürü, aynı davranış özelliklerini taşımayabilirsiniz.

Ama bunların hiçbiri, seni/sizi yok saymaya, yok etmeye, susturup, sindirmeye hatta linç etmeye sebep ve gerekçe olamaz.

Bilakis farklı da olsa, karşıt da olsa, kendi düşüncelerini açıkça ifade edebilme hakkını kullanman için senin yanında olacağım.

Şayet karşıtlığımız varsa da, bunu tartışarak-yarışarak-fikir teatisi-düşünce dialektiği yaparak, müzakere ile ortaya koyacağız.

İlle de birbirimizi ikna etmek zorunda da değiliz. Sen sen olarak kalacaksın, ben de ben olarak.

Aynı ortamı paylaşmamıza rağmen birbirimizi sevmek zorunda olmasak da, asgari saygı ve hoşgörü göstermemizin bir İNSANLIK gereği olduğunu unutmayarak..

Çünkü bizler birer İNSANIZ. Yani aklı, bilinci, vicdanı ve yüreği ile bir bütün bir varlık.

En büyük ve önemli özelliği olan DÜŞÜNME ve bunu ifade edebilme-konuşma yetisinin gereğini yerine getiren birer değerli varlık, birer İNSANız.

evet katılmıyorum. çünkü bır nokta bır vırgülde olsa muhakkakkı bır farklı tarafın olduğuna ınanıyorum. katılsaydım eğer koyun olur ya önünüzde ya arkanızda bır nevı sıze tebaa olmuş olurdum. düşüncelerınıze katılmıyorum sadece elımden geldığınce saygı duyuyorum..........

Düşüncelerinizin Hiç Birine Katılmıyorum. Ama işime gelen noktaları savunurum:))

Nasıl kafa sayısı kadar düşünce varsa,

kalp sayısı kadarda sevgi çeşidi vardır.

büyük yüreklerin, hoşgörünün karşılığıdır bu cümle

Bilgi insanı kuşkudan, iyilik acı çekmekten, kararlı olmak korkudan kurtarır.

En koyu cehalet, hakkında hiçbirşey bilmediğin bir şeyi reddetmektir. En büyük aptallıksa, körükörüne saplantı yapmaktır.

Herkes aynı şeyi düşünüyorsa, hiç kimse fazla bir şey düşünmüyor demektir.

düşüncelerinizi hiç birine katılmıyorum, çünkü her insan kendi menfaatini düşünür.

Farklı düşünceler olmalı..Rengi bundadır..Ayrıca bizlerin çoğu zaman yaptığı ,karşıdakinin anlattıklarını kendimizin duymak istedikleri ve anlamak istedikleri kadarını seçiyoruz..

Karşındakinin gerçeği

sana açıkladıklarında değil,

açıklayamadıklarındadır.

Bu yüzden onu anlamak istiyorsan,

söylediklerine değil,

söylemediklerine kulak ver."

"Söylediklerimin yarısı beş para etmez;

ama ola ki diğer yarısı sana ulaşabilir

diye konuşuyorum."

HALİL CİBRAN

Unutma ki bu hayatı güzelleştirecek olan da, çekilmez hale getirecek olan da sensin.

Unutma sen bu dünyada başlı başına bir yaşamsın ve bu yüzden bile varlığın çok özel.

Çünkü sen, İNSANsın.

Bu sözlerin bizdeki anlamı ve ne kadar uygulanıp uygulanamadığı üzerine düşüncelerimi söylemeden önce tarihi açıdan bu sözleri söylemesinin nedenini anlamak için 18.yy da yaşamış Volteire'den bahsetmekte fayda vardır diye düşünüyorum.

Bu anlamlı sözleri söyleyen Fransız yazar ve filozof olan Volteire, kendi zamanında özelikle Kilisenin dogmatik yapısı ve zihniyetine karşı sivri dili ve hazır cevap birisi oluşu ile bilinir.

Ortaçağ Avrupasının son dönemlerinde yaşamış ve son dönemlerine tanıklık etmiş biri olarak Volteire,aynı zamanda Burjuva devrimi olarak adlandırdığımız Fransız Devrimi ve Aydınlanma hareketinin de ortaya çıkmasında etkili olan önemli bir düşünürdür.

Düşünün yaşadığı çağ, Kilisenin ve derebey yönetiminin en baskıcı olduğu dönem.

Düşünmek hele ki pozitif düşünmek yasak.Bilim adına yapılan her türlü girişim aynı şekilde yasak.

Bu süreçte İnsan hakları,düşünce ve düşüncelerini ifade etme özgürlüğü de yasak.

Fakat Volteire ne yapıyor Kilisenin engizisyon mahkemeleri ve aforoz edilme gibi her türlü cezai uygulamalarına rağmen düşüncelerini yüksek sesle ve biraz da sivri bir dille söylüyor.

Bunun bedeli her çağda olduğu gibi yine ağır oluyor:

SÜRGÜN.

Mahkeme kararı bile olmadan ingiltere'ye sürgün ediliyor o zamanda.

İngiltere ise demokratik hak ve özgürlükleri Fransa'dan daha önce yaşamış ve bunları daha çok geliştirmiş bir ülke olarak Volteir'i etkilemiştir.

Sürgünden sonra her türlü baskı ve sürgünü yeniden göze alarak edebi çalışmaları ile Özgür düşüncenin gelişimi için mücadele etmeye devam edecektir.

Fransa'da sonraki çağlarda değeri bilinecek olan düşünür ve filozof olan Volteire'in edebi çalışmaları ve vermiş olduğu mücadeleler daha sonra ülkede kök salacaktır.BEDELİ çok ağır olsa da.

Yaşadığı talihsiz,baskıcı,aynı zamnda düşünce özgürlüğünün olmadığı o dönemde bu ünlü sözü söylemiştir:"Düşüncelerinize katılmıyorum ama söz söyleme özgürlüğünüzü sonuna kadar savunacağım."

Kim olursa olsun kişi düşüncelerini söyleme özgürlüğüne sahip olmalıdır bence.

Bize aykırı,bizim için çok ters gelse de söylemesine fırsat vermeliyiz.

Kimse kimseyi sırf düşünce aykırılığından dolayı mahküm etmemeli,susturmaya çalışmamalıdır.

Fikirler türlü türlüdür çünkü.

Ne kadar insan varsa o kadar farklı düşünce vardır.

O kadar zenginlik, o kadar bakış açı.

Bir ortamda savunduğunuz düşünce her ne olursa olsun, başka fikirleri dinleme tahammülü gösterme, kendiniz için başkalarının kendilerini ifade etme özgürlüğünü tanımaktır.

Bizim katılmadığımız ve dinlemeye bile tahammül edemediğimiz düşünceleri susturmak,bastırmak veya bize benzemediği için kaba davranmak İNSAN olana yakışmaz.

Demokrasi kültürünün olmazsa olmazı bize aykırı gelen fikirleri dinleme tahammülünü gösterebilmemizdir bence.

kafa sayısı kadar fikir sayısı vardır

kalp sayısı kadar da aşk

Düşüncelerinizin Hiç Birine Katılmıyorum.

ben nedense babamın hiç bi hüşünce katılmıyorum ,bu da omaz ki ama:))

ögrendim ki ,hayatı ögrendikçe üzülüyorum..