*LÜTFEN YAZI UZUN DİYİP GEÇMEYİN (Çok Önemli)..
*ŞİMDİ ÖZEL HAYATTAN İBRET DOLU İNANAMAYACAĞINIZ AMA MAALESEF DOĞRU OLAN BİR GERÇEK KESİT OKUYACAKSINIZ !
*Önemli Olan Bu Yazı İle Bilinçlenmek..
Bir basın aracılığıyla elime geçen bir yazıda çok önemli bir habere ulaştım ve dikkatle okumanızı öneririm.
"Geçen yıl bayan ev arkadaşımın başına çok kötü bir olay geldiğini ve bunu bana bu dönem içinde dile getirmek zorunda kaldığı için öğrendim. Aynı öğrenci evinde kalan iki bayandık geçen yıl. Ev arkadaşım bir yıl önce sim kartını kaybetmişdi. Maalesef bu kartı ele geçirenler pin kodunu kırarak içindeki bilgilere ulaşırlar ve işini çok etkin yapan mafya olduklarından operatör yetkilileri sayesinde kişisel bilgileri elde ederler (bu ülkemizde yasak olduğu halde ne yazıkki emniyet ve savcılık tarafından bir türlü önüne geçilemedi). Önce sistemdeki adresten oturduğumuz evi bularak arkadaşımı takip ederler, sonra bir şekilde cüzdanını çalarlar.
Bu mafyanın amacı, yaşayan mağdur insanların hayatta olup değerli özel bilgilerini kullanarak işlerini yürütmektir. Böylece arkadaşımın TC numarasından anne kızlık soyadına kadar tüm bilgileri alarak önce SARAN adıyla sanal bir şirket açarlar sonra bu sanal şirket adına birçok yerden gayrimenkuller alınır. Bir yandan diğer borçlarını bu sahte şirket üzerinden çeşitli senetlerle ödeyen bu mafya, diğer bir yandan yine bu şirket adına birçok esnafı ve tüccarı dolandırarak arkadaşımın üzerine borç senetleri açarlar.
Ankara'da çalınan bu sim kart, Mersin ve Adana'yı büyük ölçüde sarsar. Mafya bu bölgede birçok sahte projelerle insanları dolandırmaya arkadaşımdan habersizce aylardır devam eder. Taki bizim eve mağdurların mahkeme borç dava bildirileri gelene kadar. Arkadaşım önce adliyeden takip eder ama pek aklandığı söylenemez, bu olanların nasıl bir şekilde başına geldiğini bile bilmeden davaları takip etmek ve bu borçları ödeme yükümlülüğü altında kalmak zorundadır.
Ev arkadaşım önce kendini kamufle etmiş bir adam tarafından korkutulduğunu ve ölüm tehdidi aldığını iddia ediyor ama bize açıklayamadı bunu. Her geçen gün eve mahkeme borç ödeme bildirileri gelmeye devam ederken bir gün eve kendisinin resmi olarak evlendiğini gösterir bir belge gelir ve artık dayanamayarak olanları bana açıklar.
Ben ilk duyduğumda şok olup inanmadım ama başımıza gelecek diğer tehlikeleri farkedince korku içinde kalmışdım. Bana evden ayrılmamı, başka bir öğrenci evine yada bir kız pansiyonuna girmemi tavsiye etti (çünkü onlar kendisinin peşindeydi ve bana zarar geleceğinden korktu, babasına bile Ispartalı tutucu bir aile olduklarından söyleyemiyordu).
İki bayan olarak çok tedirgin günler geçirdik derken yaşlı amcanın biri bir gün kapımıza geldi. Bu kişi, hayatta yalnız yaşayan kimsesiz amcanın kayıp nüfus cüzdanından yola çıkarak adamın üzerine yıktıkları mal varlıklarını almak için arkadaşımla habersiz evlendirilen mağdur adamdı ve bizden çaresizce yardım istiyordu.
Evimize, cep telefonlarımıza, ev ve internet adreslerimize kadar ulaşarak sürekli tehdit mesajları aldığımız için korktuk ve polise haber veremedik. Ben üniversiteden hocama bildirmek zorunda kaldım ve o da milli istihbarat şubesi ile temasa geçti.
İstanbul merkezli çalışan bu mafyanın kulağına gidince bir sabah evimizin önüne bir cenaze arabası geldi. Yaşlı amcaya işlerine fazla karışmaması için tecavüz ederek öldürüp utanmadan bizim adrese cenaze işlemleri için göndermişlerdi. Biz o an kendimizde değildik ama hocamız cenaze müdürlüğü ile anlaştı ve bu olay ardından ben özel bir kız yurduna geçtim. Bayan ev arkadaşım ise özel yurtlara verecek fazla parası olmadığından oturduğumuz o evi değiştirerek başka bir semte taşınmak zorunda kaldı. Mersin, Adana ve Kayseri gibi adreslerden sürekli gelen mahkeme borç bildirileri maalesef onu burda da takip etti.
Arkadaşım depresyon ve panikatak hastalığı altında sinir krizleriyle kıvranırken bir yandan adliye-okul arasında koşturuyor, diğer bir yandan da mafyanın bitmek bilmeyen kötü tehditleri sayesinde çaresiz kalıyordu. Ona yardımcı olmak için maddi ve manevi desteği verdik, yeter ki okusun diye ama ailesinden olanları atlatırım düşüncesiyle bunu hep gizli tutmamızı istedi. Çünkü, babası okumazsa Isparta'da istemediği biriyle zorla evlendirilecekti. Bu onun için çok büyük bir şansdı ve Ankara'ya üniversite için yalvaryakar bu şart altında gelmişdi.
Mahkemenin asayiş bölge incelemesi mafyayı bir gün çok kızdırmış olmalı ki, arkadaşımın evine bir gece gelerek kapıyı gizlice açıp içeri girmişler ve uyuyan arkadaşımızı sabaha kadar işkence yapıp önce boşaltılan buzdolabında çırılçıplak bekletip sonra birkaç belgeye zorla imza attırıp parmaklarını da ocağın üstündeki ateşde yakmışlar. Böylece imzalatılan belgenin birinde ölen adamın üstüne yıkılan mal varlıklarını kendilerine almak, diğerlerinde de ödeme emirleri içeren çekler vardı. Ardından kızı eroin aracılığıyla uyuşturarak bayıltmışlar ve sonrasını kendisi de bilmiyor. Arkadaşım bize bunu çok korktuğundan gizledi ve kendi davasını mahkemeden geri çekmek zorunda kaldı.
Adamlar günlerdir gizlice hepimizi takip etmiş ve göz hapsine almışlardı ama bilmiyorduk bunu. Bir gün oldu ki mağdur arkadaşım hiç okula gelmez oldu. Şüphelenip polis aracılığıyla evine gittik ve evinde onu bulamadık. Çok korkmuş ve bir türlü ona ulaşamamanın tedirginliğindeydik.
Bir hayli gün sonra evine tekrar geldik ve evinde ailesini bulduk. Bir kaç gün önce maalesef mafya işini garantiye almak için bir gece yine evine gelerek taciz, jilet ve darp dolu işkenceleriyle böbreklerini neşterle kesip çalmışlar. Ardından kızı buz dolu küvete bırakarak, vücuduna etkisi 48 saat içinde yayılan ve zihindeki hafızayı silen rus yapımı olan özel bir uyuşturucu enjekte edip kaçarlar. Arkadaşımız kendine geldiğinde can havliyle uyuşturucunun etkisini almadan 112'yi aramış ve gelmişler.
Ankara'dan İstanbul'a acilen nakli yapılan zavallı kız şimdi; bir yandan maalesef kendisine ait olmayan borçları ödemek zorunda kalarak, diğer bir yandan yarı baygın yoğun bakımda koma halinde demir aletlere bağlı kendinin dokularına uyacak böbrek bekliyor.
Hırsızlık, dolandırıcılık, taciz, adam öldürme, organ ticareti, uyuşturuculuk gibi bir çok suçtan aranan bu uluslararası çalışan mafya halen bulunamadı ve çok etkin olduklarından bulunamıyor. Otobüsde, metroda, sinemada yanımıza oturan yada halen diyaloglarınızda bulunan sonradan tanışılmış kimselere lütfen çok dikkat edin. Ayrıca lütfen SARAN adıyla karşılaştığınız şirketle hiçbir şekilde anlaşma yapmayın. Hem siz yeni mağdur oluyorsunuz, hem de arkadaşımız koyu bir karanlığa daha da sürüklenmiş oluyor. Bu mağdur tek biz değiliz. Daha onlarca sim kartı çalınan insanlar, nüfus cüzdanı elinden çıkmış kayıplar, bankomatik kartı gasbedilen emekliler, pasaportunu kaybeden turistler gibi birçok habersiz mağdurların başına her an gelebilen açık tehlikedir bu. Etkin olan mafyalar hep tetikte ve görevini çok profesyonel yapıp usta yetkili kişilerle de çalışarak aramızda geziyor. Sizden ricam bu gibi vakalardan önce ve sonra çok dikkatli olun. Böyle bir durumda (şartlar ne olursa olsun) önce emniyet yetkililerine sonra da yakınlarınıza bildirerek kendinizi ve çevrenizi güvene alın.
Biz bu olayın ardından şu an hâlâ tedirginiz. Şimdi çok merak ediyorum; acaba aynı evde kalsaydık, şu an hayatta olacakmıydım!
Anneler ve babalar, lütfen çocuklarına önce güven versin ve korusun.
Yaşamak, tehditle değil tedbirle sağlanır!"
Gerçekten çok korkunç bir olay bu. Yakınlarımızı bu maille bilinçlendirirsek çok iyi olur.
Yeter ki birileri yakalansınlar. Bir gün bir mağdur da siz olmadan
Not (akmatbi'nin Yorumu):
Hakketten korkunç bir durum bu ama maalesef ortam çok kötü olmuş.. Gözünün üstündeki sürmeyi bile çalar oldu vicdansızlar.. Haberlere bazen çıkıyor bu gibi vakalar.. Kayserideki 3 çocuk hâlâ muamma kaldı :(
Arkadaşlar organ mafyası çok etkin. Hatta Rusya'da bilgisayardan 10-12 adet böbrek talebi falan sistemden girerek kaçırılan sayısız insanları bir mezbahane gibi yerde o anda öldürebiliyorlar. O yüzden Rusya'ya tanımadığınız biri olmadan asla tek başına gitmeyin diyorlar!
Hatta Akdeniz'de bir gemi dolaşıyormuş, kaçırılanların organlarını alıp geri kalan vücudu o an denize döküyorlarmış :O
Lütfen gülmeyin yada dalga geçecek yorumlar yazmayın. Konu gerçekten ciddi ve mühim.. Yakınlarınızı bu olay ile bilinçlendirirsek emniyeti sağlamış olacağız..
Teşekkürler !
*LÜTFEN YAZI UZUN DİYİP GEÇMEYİN (Çok Önemli)..
*ŞİMDİ ÖZEL HAYATTAN İBRET DOLU İNANAMAYACAĞINIZ AMA MAALESEF DOĞRU OLAN BİR GERÇEK KESİT OKUYACAKSINIZ !
*Önemli Olan Bu Yazı İle Bilinçlenmek..
Bir basın aracılığıyla elime geçen bir yazıda çok önemli bir habere ulaştım ve dikkatle okumanızı öneririm.
"Geçen yıl bayan ev arkadaşımın başına çok kötü bir olay geldiğini ve bunu bana bu dönem içinde dile getirmek zorunda kaldığı için öğrendim. Aynı öğrenci evinde kalan iki bayandık geçen yıl. Ev arkadaşım bir yıl önce sim kartını kaybetmişdi. Maalesef bu kartı ele geçirenler pin kodunu kırarak içindeki bilgilere ulaşırlar ve işini çok etkin yapan mafya olduklarından operatör yetkilileri sayesinde kişisel bilgileri elde ederler (bu ülkemizde yasak olduğu halde ne yazıkki emniyet ve savcılık tarafından bir türlü önüne geçilemedi). Önce sistemdeki adresten oturduğumuz evi bularak arkadaşımı takip ederler, sonra bir şekilde cüzdanını çalarlar.
Bu mafyanın amacı, yaşayan mağdur insanların hayatta olup değerli özel bilgilerini kullanarak işlerini yürütmektir. Böylece arkadaşımın TC numarasından anne kızlık soyadına kadar tüm bilgileri alarak önce SARAN adıyla sanal bir şirket açarlar sonra bu sanal şirket adına birçok yerden gayrimenkuller alınır. Bir yandan diğer borçlarını bu sahte şirket üzerinden çeşitli senetlerle ödeyen bu mafya, diğer bir yandan yine bu şirket adına birçok esnafı ve tüccarı dolandırarak arkadaşımın üzerine borç senetleri açarlar.
Ankara'da çalınan bu sim kart, Mersin ve Adana'yı büyük ölçüde sarsar. Mafya bu bölgede birçok sahte projelerle insanları dolandırmaya arkadaşımdan habersizce aylardır devam eder. Taki bizim eve mağdurların mahkeme borç dava bildirileri gelene kadar. Arkadaşım önce adliyeden takip eder ama pek aklandığı söylenemez, bu olanların nasıl bir şekilde başına geldiğini bile bilmeden davaları takip etmek ve bu borçları ödeme yükümlülüğü altında kalmak zorundadır.
Ev arkadaşım önce kendini kamufle etmiş bir adam tarafından korkutulduğunu ve ölüm tehdidi aldığını iddia ediyor ama bize açıklayamadı bunu. Her geçen gün eve mahkeme borç ödeme bildirileri gelmeye devam ederken bir gün eve kendisinin resmi olarak evlendiğini gösterir bir belge gelir ve artık dayanamayarak olanları bana açıklar.
Ben ilk duyduğumda şok olup inanmadım ama başımıza gelecek diğer tehlikeleri farkedince korku içinde kalmışdım. Bana evden ayrılmamı, başka bir öğrenci evine yada bir kız pansiyonuna girmemi tavsiye etti (çünkü onlar kendisinin peşindeydi ve bana zarar geleceğinden korktu, babasına bile Ispartalı tutucu bir aile olduklarından söyleyemiyordu).
İki bayan olarak çok tedirgin günler geçirdik derken yaşlı amcanın biri bir gün kapımıza geldi. Bu kişi, hayatta yalnız yaşayan kimsesiz amcanın kayıp nüfus cüzdanından yola çıkarak adamın üzerine yıktıkları mal varlıklarını almak için arkadaşımla habersiz evlendirilen mağdur adamdı ve bizden çaresizce yardım istiyordu.
Evimize, cep telefonlarımıza, ev ve internet adreslerimize kadar ulaşarak sürekli tehdit mesajları aldığımız için korktuk ve polise haber veremedik. Ben üniversiteden hocama bildirmek zorunda kaldım ve o da milli istihbarat şubesi ile temasa geçti.
İstanbul merkezli çalışan bu mafyanın kulağına gidince bir sabah evimizin önüne bir cenaze arabası geldi. Yaşlı amcaya işlerine fazla karışmaması için tecavüz ederek öldürüp utanmadan bizim adrese cenaze işlemleri için göndermişlerdi. Biz o an kendimizde değildik ama hocamız cenaze müdürlüğü ile anlaştı ve bu olay ardından ben özel bir kız yurduna geçtim. Bayan ev arkadaşım ise özel yurtlara verecek fazla parası olmadığından oturduğumuz o evi değiştirerek başka bir semte taşınmak zorunda kaldı. Mersin, Adana ve Kayseri gibi adreslerden sürekli gelen mahkeme borç bildirileri maalesef onu burda da takip etti.
Arkadaşım depresyon ve panikatak hastalığı altında sinir krizleriyle kıvranırken bir yandan adliye-okul arasında koşturuyor, diğer bir yandan da mafyanın bitmek bilmeyen kötü tehditleri sayesinde çaresiz kalıyordu. Ona yardımcı olmak için maddi ve manevi desteği verdik, yeter ki okusun diye ama ailesinden olanları atlatırım düşüncesiyle bunu hep gizli tutmamızı istedi. Çünkü, babası okumazsa Isparta'da istemediği biriyle zorla evlendirilecekti. Bu onun için çok büyük bir şansdı ve Ankara'ya üniversite için yalvaryakar bu şart altında gelmişdi.
Mahkemenin asayiş bölge incelemesi mafyayı bir gün çok kızdırmış olmalı ki, arkadaşımın evine bir gece gelerek kapıyı gizlice açıp içeri girmişler ve uyuyan arkadaşımızı sabaha kadar işkence yapıp önce boşaltılan buzdolabında çırılçıplak bekletip sonra birkaç belgeye zorla imza attırıp parmaklarını da ocağın üstündeki ateşde yakmışlar. Böylece imzalatılan belgenin birinde ölen adamın üstüne yıkılan mal varlıklarını kendilerine almak, diğerlerinde de ödeme emirleri içeren çekler vardı. Ardından kızı eroin aracılığıyla uyuşturarak bayıltmışlar ve sonrasını kendisi de bilmiyor. Arkadaşım bize bunu çok korktuğundan gizledi ve kendi davasını mahkemeden geri çekmek zorunda kaldı.
Adamlar günlerdir gizlice hepimizi takip etmiş ve göz hapsine almışlardı ama bilmiyorduk bunu. Bir gün oldu ki mağdur arkadaşım hiç okula gelmez oldu. Şüphelenip polis aracılığıyla evine gittik ve evinde onu bulamadık. Çok korkmuş ve bir türlü ona ulaşamamanın tedirginliğindeydik.
Bir hayli gün sonra evine tekrar geldik ve evinde ailesini bulduk. Bir kaç gün önce maalesef mafya işini garantiye almak için bir gece yine evine gelerek taciz, jilet ve darp dolu işkenceleriyle böbreklerini neşterle kesip çalmışlar. Ardından kızı buz dolu küvete bırakarak, vücuduna etkisi 48 saat içinde yayılan ve zihindeki hafızayı silen rus yapımı olan özel bir uyuşturucu enjekte edip kaçarlar. Arkadaşımız kendine geldiğinde can havliyle uyuşturucunun etkisini almadan 112'yi aramış ve gelmişler.
Ankara'dan İstanbul'a acilen nakli yapılan zavallı kız şimdi; bir yandan maalesef kendisine ait olmayan borçları ödemek zorunda kalarak, diğer bir yandan yarı baygın yoğun bakımda koma halinde demir aletlere bağlı kendinin dokularına uyacak böbrek bekliyor.
Hırsızlık, dolandırıcılık, taciz, adam öldürme, organ ticareti, uyuşturuculuk gibi bir çok suçtan aranan bu uluslararası çalışan mafya halen bulunamadı ve çok etkin olduklarından bulunamıyor. Otobüsde, metroda, sinemada yanımıza oturan yada halen diyaloglarınızda bulunan sonradan tanışılmış kimselere lütfen çok dikkat edin. Ayrıca lütfen SARAN adıyla karşılaştığınız şirketle hiçbir şekilde anlaşma yapmayın. Hem siz yeni mağdur oluyorsunuz, hem de arkadaşımız koyu bir karanlığa daha da sürüklenmiş oluyor. Bu mağdur tek biz değiliz. Daha onlarca sim kartı çalınan insanlar, nüfus cüzdanı elinden çıkmış kayıplar, bankomatik kartı gasbedilen emekliler, pasaportunu kaybeden turistler gibi birçok habersiz mağdurların başına her an gelebilen açık tehlikedir bu. Etkin olan mafyalar hep tetikte ve görevini çok profesyonel yapıp usta yetkili kişilerle de çalışarak aramızda geziyor. Sizden ricam bu gibi vakalardan önce ve sonra çok dikkatli olun. Böyle bir durumda (şartlar ne olursa olsun) önce emniyet yetkililerine sonra da yakınlarınıza bildirerek kendinizi ve çevrenizi güvene alın.
Biz bu olayın ardından şu an hâlâ tedirginiz. Şimdi çok merak ediyorum; acaba aynı evde kalsaydık, şu an hayatta olacakmıydım!
Anneler ve babalar, lütfen çocuklarına önce güven versin ve korusun.
Yaşamak, tehditle değil tedbirle sağlanır!"
Gerçekten çok korkunç bir olay bu. Yakınlarımızı bu maille bilinçlendirirsek çok iyi olur.
Yeter ki birileri yakalansınlar. Bir gün bir mağdur da siz olmadan
Not (akmatbi'nin Yorumu):
Hakketten korkunç bir durum bu ama maalesef ortam çok kötü olmuş.. Gözünün üstündeki sürmeyi bile çalar oldu vicdansızlar.. Haberlere bazen çıkıyor bu gibi vakalar.. Kayserideki 3 çocuk hâlâ muamma kaldı :(
Arkadaşlar organ mafyası çok etkin. Hatta Rusya'da bilgisayardan 10-12 adet böbrek talebi falan sistemden girerek kaçırılan sayısız insanları bir mezbahane gibi yerde o anda öldürebiliyorlar. O yüzden Rusya'ya tanımadığınız biri olmadan asla tek başına gitmeyin diyorlar!
Hatta Akdeniz'de bir gemi dolaşıyormuş, kaçırılanların organlarını alıp geri kalan vücudu o an denize döküyorlarmış :O
Lütfen gülmeyin yada dalga geçecek yorumlar yazmayın. Konu gerçekten ciddi ve mühim.. Yakınlarınızı bu olay ile bilinçlendirirsek emniyeti sağlamış olacağız..
Teşekkürler !