Türkçe ezan, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk kurulduğu dönemde Arapça orijinali yerine, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın 18 Temmuz 1932 tarihli bir genelgesi ile ezan'ın Türkçe okunmasıdır. CHP'nin tek parti iktidarı döneminde uygulamada kalmıştır.
Bu süreç içerisinde ezan Türkçe dilinde okunmuştur. 1950 Seçimlerinden sonra Demokrat Parti'nin Arapça okunmasını resmen serbest bırakmıştır. Aslında Türkçe ezan tamamen kaldırılmamıştır, ancak 1950 tarihinden sonra Türkçe ezan okunmamıştır. Günümüzde de Türkiye'de ezan Arapça orjinali ile okunmaktadır.
Macar halk edebiyatı bilgini İgnaz Kunoş, 1885'te İstanbul'u ziyaret eder ve Şehzadebaşı'nda dolaşır. Onun 1926 yılında İstanbul Üniversitesi'nde verdiği konferansında Osmanlı İstanbul'unu anlatmıştır. Konuşmasında Türkçe ezan'ın Osmanlı'da da var olduğunu belirtmiştir.[1]
Türkçe ezanın dile getirilmesi [değiştir]
Türkçe ezan okunması konusu Meşrutiyet dönemindeki bazı aydınlar tarafından da dile getirilmişti. Bunu Ziya Gökalp şöyle şiirleştirmiş:
"Bir ülke ki, camiinde Türkçe ezan okunur.
Köylü anlar manasını namazdaki duanın
Bir ülke ki, mektebinde Türkçe Kuran okunur
Küçük büyük herkes bilir buyruğunu Hüda'nın
Ey Türk oğlu, işte senin orasıdır vatanın."
Atatürk 1932'de, önce Türkçe ezan okunmasının dinen caiz olup olmadığını tartıştırıyor ve caiz olduğu belirleniyor. [2]
Ses örneği:
Sadettin Kaynak - "İlk Türkçe Ezan" (1932)
Hicaz makamında
Dinlemekte problem mi yaşıyorsunuz?
Medya yardımı sayfasına göz atın.
Türkçe ezan uygulamasına geçiş
1931 yılının Aralık ayında, Mustafa Kemal Atatürk?ün emriyle dokuz hafız, Dolmabahçe Sarayı?nda ezanın ve hutbenin Türkçeleştirilmesi çalışmalarına başladı.
Kur'an?ın Türkçe tercümesi ilk kez 22 Ocak 1932 tarihinde İstanbul?da Yerebatan Camii?nde Hafız Yaşar (Okur) tarafından okundu.[1]Bundan 8 gün sonra, 30 Ocak 1932 tarihinde ise ilk Türkçe ezan, Hafız Rıfat Bey tarafından Fatih Camii?nde okundu. 3 Şubat 1932 tarihine denk gelen Kadir Gecesi?nde de, Ayasofya Camii?nde Türkçe Kuran, tekbir ve kamet okundu.[3]18 Temmuz 1932 tarihinde Diyanet İşleri Riyaseti, ezanın Türkçe okunmasına karar verdi. Takip eden günlerde, yurdun her yerindeki Evkaf Müdürlüklerine Türkçe ezan metni gönderildi. 4 Şubat 1933 tarihinde, müftülüklere ezanı Türkçe okumalarını, buna uymayanların kati ve şedid (kesin ve şiddetli) bir şekilde cezalandırılacaklarını bildiren bir tamim gönderildi.
Salanın Türkçeleştirilmesi
Türkçe ezan uygulamasının ardından, Diyanet İşleri Başkanı Rıfat Börekçi'nin 6 Mart 1933'te yayımladığı bir tebliğ ile İslam peygamberi Muhammed'e hürmet ve saygı ifade eden sözlerin yer aldığı salanın da Türkçe okunmasına karar verilmiştir.[4]
Daha sonra yapılan çalışmalar
1941 yılında çıkarılan 4055 sayılı kanunla Türk Ceza Kanunu'nun 526. maddesine bir fırka eklenmiştir. Değişikliğe göre, Arapça ezan ve kamet okuyanlar üç aya kadar hapsedilecek ve 10 liradan 200 liraya kadar para cezası ödeyecekti.[5]
Kıbrıs Türkleri'nde Türkçe ezan
1932 yılında, Türkçe ezanın kabulünden sonra, Kıbrıs Türkleri de ezan çalışmalarına başlamıştır. Kıbrıs Müftüsü Dana Efendi 1954 yılında konuyla ilgili olarak Ezanın Türkçe okunması caiz olduğuna ve halk Türkçe okunmasını arzu ettiğine göre, tercihen okutturulmasını maslahata uygun görülmektedir. diyerek belirtmiştir
Türkçe ezan, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk kurulduğu dönemde Arapça orijinali yerine, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın 18 Temmuz 1932 tarihli bir genelgesi ile ezan'ın Türkçe okunmasıdır. CHP'nin tek parti iktidarı döneminde uygulamada kalmıştır.
Bu süreç içerisinde ezan Türkçe dilinde okunmuştur. 1950 Seçimlerinden sonra Demokrat Parti'nin Arapça okunmasını resmen serbest bırakmıştır. Aslında Türkçe ezan tamamen kaldırılmamıştır, ancak 1950 tarihinden sonra Türkçe ezan okunmamıştır. Günümüzde de Türkiye'de ezan Arapça orjinali ile okunmaktadır.
Macar halk edebiyatı bilgini İgnaz Kunoş, 1885'te İstanbul'u ziyaret eder ve Şehzadebaşı'nda dolaşır. Onun 1926 yılında İstanbul Üniversitesi'nde verdiği konferansında Osmanlı İstanbul'unu anlatmıştır. Konuşmasında Türkçe ezan'ın Osmanlı'da da var olduğunu belirtmiştir.[1]
Türkçe ezanın dile getirilmesi [değiştir]
Türkçe ezan okunması konusu Meşrutiyet dönemindeki bazı aydınlar tarafından da dile getirilmişti. Bunu Ziya Gökalp şöyle şiirleştirmiş:
"Bir ülke ki, camiinde Türkçe ezan okunur.
Köylü anlar manasını namazdaki duanın
Bir ülke ki, mektebinde Türkçe Kuran okunur
Küçük büyük herkes bilir buyruğunu Hüda'nın
Ey Türk oğlu, işte senin orasıdır vatanın."
Atatürk 1932'de, önce Türkçe ezan okunmasının dinen caiz olup olmadığını tartıştırıyor ve caiz olduğu belirleniyor. [2]
Ses örneği:
Sadettin Kaynak - "İlk Türkçe Ezan" (1932)
Hicaz makamında
Dinlemekte problem mi yaşıyorsunuz?
Medya yardımı sayfasına göz atın.
Türkçe ezan uygulamasına geçiş
1931 yılının Aralık ayında, Mustafa Kemal Atatürk?ün emriyle dokuz hafız, Dolmabahçe Sarayı?nda ezanın ve hutbenin Türkçeleştirilmesi çalışmalarına başladı.
Kur'an?ın Türkçe tercümesi ilk kez 22 Ocak 1932 tarihinde İstanbul?da Yerebatan Camii?nde Hafız Yaşar (Okur) tarafından okundu.[1]Bundan 8 gün sonra, 30 Ocak 1932 tarihinde ise ilk Türkçe ezan, Hafız Rıfat Bey tarafından Fatih Camii?nde okundu. 3 Şubat 1932 tarihine denk gelen Kadir Gecesi?nde de, Ayasofya Camii?nde Türkçe Kuran, tekbir ve kamet okundu.[3]18 Temmuz 1932 tarihinde Diyanet İşleri Riyaseti, ezanın Türkçe okunmasına karar verdi. Takip eden günlerde, yurdun her yerindeki Evkaf Müdürlüklerine Türkçe ezan metni gönderildi. 4 Şubat 1933 tarihinde, müftülüklere ezanı Türkçe okumalarını, buna uymayanların kati ve şedid (kesin ve şiddetli) bir şekilde cezalandırılacaklarını bildiren bir tamim gönderildi.
Salanın Türkçeleştirilmesi
Türkçe ezan uygulamasının ardından, Diyanet İşleri Başkanı Rıfat Börekçi'nin 6 Mart 1933'te yayımladığı bir tebliğ ile İslam peygamberi Muhammed'e hürmet ve saygı ifade eden sözlerin yer aldığı salanın da Türkçe okunmasına karar verilmiştir.[4]
Daha sonra yapılan çalışmalar
1941 yılında çıkarılan 4055 sayılı kanunla Türk Ceza Kanunu'nun 526. maddesine bir fırka eklenmiştir. Değişikliğe göre, Arapça ezan ve kamet okuyanlar üç aya kadar hapsedilecek ve 10 liradan 200 liraya kadar para cezası ödeyecekti.[5]
Kıbrıs Türkleri'nde Türkçe ezan
1932 yılında, Türkçe ezanın kabulünden sonra, Kıbrıs Türkleri de ezan çalışmalarına başlamıştır. Kıbrıs Müftüsü Dana Efendi 1954 yılında konuyla ilgili olarak Ezanın Türkçe okunması caiz olduğuna ve halk Türkçe okunmasını arzu ettiğine göre, tercihen okutturulmasını maslahata uygun görülmektedir. diyerek belirtmiştir