Mazeretleri sebebiyle il içi atama mağduriyeti yaşayan öğretmenleriz. Ancak bu konu kişisel bazda ele alınıp benim benimki 10 metre yakın, seninki 5 km uzak bencilliği ile tartışılabilecek bir konu değildir.Eşlerinin zorunlu atamaya tabi olarak atanması, sağlık gibi sebeplerle il içinde günde sabah 1 sa- 2 sa, 2,5 saat veya daha fazla süre yol gidip aynı veya daha fazla sürede evine dönen, dönmek zorunda olan veya ailesinden ayrı yaşamak zorunda olan, aynı zamanda bu yolculuğun veya ayrı yaşamanın maddi külfetine katlanmak zorunda olan, Kar, buzlanma, yağmur, fırtına gibi iklim şartlarında kaza, yaralanma ölüm gibi riskleri almak zorunda olan öğretmenler var. Bu durumumuz tüm öğretmen ve idarecilerce ve bakanlıkça da biliniyor, ancak görmezden gelinmesi, bireysel problemlermiş, öğretmenlerin keyfe keder istekleriymiş gibi düşünülmesi çözümü kolaylaştırıyor, çünkü hiç bir şey yapmadan herkes kendi derdiyle baş başa kalıyor.
Sayın Müsteşar İl içinde yeni bir tercih hakkı verileceğini belirtti belirtmesine ancak, bu şekilde olmayan normları önceki dönemlerde de tercih edemediğimiz herkesin malumu. 15- 16 Eylül İl içi mazeret tercihinin amacı kangren olmuş problemimizi çözmek değil, son bir iki yıldır il emri atamasıyla il içinde ortaya çıkan haksızlıkları, tepkileri azaltmak, il içinde yapılan yerleştirmeler sebebiyle ortaya çıkabilecek idari davaların (bakanlık iptale yönelik dava açılabileceğini belirtmişti) önüne geçmek veya savunmaya gerekçe hazırlamak olabilir.
Bakanlığımızın yıllardır göz ardı edilmiş bu problemi çözmek için hiç yoktan bir köşesinden tutmasının zamanı gelmiştir. Bakanlık ve taşra teşkilatıyla yapılacak kısa bir çalışmayla en azından bir ulaşım süresi, uzaklık km sınırı konularak il / ilçe emri uygulanabilir. Yapılacak en küçük çalışma öğretmende güven ve adalet duygusunu artıracak, kendisini her şeyiyle eğitime verecektir. Yoksa günde 1,5saat - 2,5 saat yolculukla görevine giden, akşam geriye nasıl döneceğini, maddi boyutunu, geride kalan ailesini düşünen öğretmenden eğitim öğretim adına ne beklenebilir.
Mazeretleri sebebiyle il içi atama mağduriyeti yaşayan öğretmenleriz. Ancak bu konu kişisel bazda ele alınıp benim benimki 10 metre yakın, seninki 5 km uzak bencilliği ile tartışılabilecek bir konu değildir.Eşlerinin zorunlu atamaya tabi olarak atanması, sağlık gibi sebeplerle il içinde günde sabah 1 sa- 2 sa, 2,5 saat veya daha fazla süre yol gidip aynı veya daha fazla sürede evine dönen, dönmek zorunda olan veya ailesinden ayrı yaşamak zorunda olan, aynı zamanda bu yolculuğun veya ayrı yaşamanın maddi külfetine katlanmak zorunda olan, Kar, buzlanma, yağmur, fırtına gibi iklim şartlarında kaza, yaralanma ölüm gibi riskleri almak zorunda olan öğretmenler var. Bu durumumuz tüm öğretmen ve idarecilerce ve bakanlıkça da biliniyor, ancak görmezden gelinmesi, bireysel problemlermiş, öğretmenlerin keyfe keder istekleriymiş gibi düşünülmesi çözümü kolaylaştırıyor, çünkü hiç bir şey yapmadan herkes kendi derdiyle baş başa kalıyor.
Sayın Müsteşar İl içinde yeni bir tercih hakkı verileceğini belirtti belirtmesine ancak, bu şekilde olmayan normları önceki dönemlerde de tercih edemediğimiz herkesin malumu. 15- 16 Eylül İl içi mazeret tercihinin amacı kangren olmuş problemimizi çözmek değil, son bir iki yıldır il emri atamasıyla il içinde ortaya çıkan haksızlıkları, tepkileri azaltmak, il içinde yapılan yerleştirmeler sebebiyle ortaya çıkabilecek idari davaların (bakanlık iptale yönelik dava açılabileceğini belirtmişti) önüne geçmek veya savunmaya gerekçe hazırlamak olabilir.
Bakanlığımızın yıllardır göz ardı edilmiş bu problemi çözmek için hiç yoktan bir köşesinden tutmasının zamanı gelmiştir. Bakanlık ve taşra teşkilatıyla yapılacak kısa bir çalışmayla en azından bir ulaşım süresi, uzaklık km sınırı konularak il / ilçe emri uygulanabilir. Yapılacak en küçük çalışma öğretmende güven ve adalet duygusunu artıracak, kendisini her şeyiyle eğitime verecektir. Yoksa günde 1,5saat - 2,5 saat yolculukla görevine giden, akşam geriye nasıl döneceğini, maddi boyutunu, geride kalan ailesini düşünen öğretmenden eğitim öğretim adına ne beklenebilir.