Editörler : F16 Gökçen
23 Eylül 2011 23:50

Bağışıklığı güçlendirmek için ne yapmak gerek...

... en güzel şeyleri düzenli yesemde, en vitaminli şeyleri yesemde bu iş olmuyor, nasıl olacak...

25 Eylül 2011 14:43

güncel


ARABAM MAZOTLU
Müsteşar Yardımcısı
26 Eylül 2011 16:08

yediklerin ve içtiklerine dikkat ettiğin halde olmuyorsa sana tavsiyem bağışıklığımı güçlendirmek için ne yapmam gerekiyor düşüncesine girme aklından cıkar bunu herşeyi oluruna bırak...


ferdi memmin
Yasaklı
27 Eylül 2011 00:20

tüm zamanını kendine ayır baba parası ye . kimsenin stresini çekme.doğa içinde yaşa. seni seven ve sevdiğin biri ile yaşa.spor yap. hiç bir şey de aşırı olma.aşırı terleme .her yere yürüyerek git.güneşi abartma. insanlardan uzak dur.kendi cem yılmazın ol. cem yılmazı sevme.kendini fazla önemseme. herkesi ölecek hayatı fazla ciddiye alma.her gün düzenli yaşa ama aynı saatte yataktan kalkma. bir iş düzgün giderse paniğe kapılma. geçer kafana fazla takma.benim söylediğim hiç bir şeyi yapma. bağışıklığın bomba gibi olur.olmazsa da onu da kafaya takma.zaten ölümsüz insan yok.şimdiye kadar gördüğüm kimi sevsem beni sevmiyor. kimi sevmesem beni sevmeye çalışıyor. o da geçer aldırma.

03 Ekim 2011 13:02

çook çoook güncelll


alsoy
Aday Memur
03 Ekim 2011 15:59

bak, kpss2010 bağışıklığın için

spor yap, yani yürü günde 20 dk sonrada karbonhidratlı yiyecekleri azalt, proteyinli yiyecekleri ye akşam az ye önce bunlar daha sonra tekrar devamını sonra yazarım..

03 Ekim 2011 19:44

teşekkür ederim alsoyyy dikkatt edeceğim, dediklerini yapmaya çalışacağım inşallah.

bi ara one a day woman falan alayım vitamin dedim sonrada şimdi alırsam ilerde belli bir yaşa gelince iyice sürünürüm vitamin bile kar etmez dedim ve vazgeçtim.

bal, ceviz, pekmez, düzenli yiyorummm ama daha kışa girmeden hastalık peşimi bırakmıor, buna şükür diyeyim.


alsoy
Aday Memur
04 Ekim 2011 11:36

SN,KPPS2010,

Yapman lazım tabiki,

oneday gençken yada cocuk iken olurdu ama şimdi olmaz bence,

şu kpps yi bir atlat, birde stresini azalt dengele bence,

daha sonra devam ederiz..


serdar138
Şef
04 Ekim 2011 15:50

Nitrofull Whey Protein Kullan ...

Sağlıklı ve Düzgün Beyin Fonksiyonları için bile Whey Protein Gerekli..

Kendini Bomba gibi Hissedersin...

04 Ekim 2011 19:45

alsoy

şükür ben kpss yi 2010 da bıraktım ve şuan memurum :)

serdar

sen kullanıyor musun acaba


alsoy
Aday Memur
09 Ekim 2011 23:24

karaciğer emzimlerinize baktırın birde, syn kpss201


asilhürkan43
Genel Müdür
14 Ekim 2011 11:52

Kırmızı Reishi Mantarı etkileri üzerine tüm dünyada birçok araştırma yapılıyor. Bu araştırmalara göre; Kırmızı Resihi Ekstrakt, hastalıklara karşı vücudun direncini arttırır.

Bağışıklık sistemini güçlendirici etkisi ile genetik, bulaşıcı ve yaşlanmaya bağlı gelişebilen birçok hastalığa karşı koruyucu özelliği vardır.

Kan dolaşımını düzenlemeye yardımcı olur. Böylelikle kalp krizi ve spazmı, damarlarda tıkanma, felç gibi risklerin önlenmesinde etkilidir.

Kanser riskine karşı koruyucu etkileri vardır. Kanser yönünden risk grubunda olan kişilerin (ailesinde kanser vakası olan, yoğun stres altında veya yoğun hava kirliliği ortamında çalışan, işi gereği radyasyon ve/veya kimyasallara maruz kalan) özellikle kullanması önerilir.

Vücutta biriken toksinlerden arınmayı kolaylaştırır.

Kandaki oksijen miktarının artmasına ve kan akışının düzenlenmesine yardımcı olur. Böylelikle cilde gelen oksijen ve besin miktarında yükselme ve cilt üzerinde iyileştirici etkiler gözlemlenebiliyor.

Sürekli kullanımda stres seviyesinde azalma ve uyku düzeninde düzelme görülür.

Hücre yenileyici özellikleri nedeniyle yaşlanmayı geciktirici (anti-aging) etki gösterir.

Kırmızı Reishi Mantarı Bağışıklık Sisteminizi Güçlendirir.

Bağışıklık sistemi, hastalıklara karşı koruma yapan, patojenleri ve tümör hücrelerini tanıyıp onları yok eden işleyişlerin toplamıdır.

Reishi Japoncada ölümsüzlük anlamına geliyor. Hastalıklardan uzak, sağlıklı ve uzun bir yaşam sürmek ve her yaşta genç kalabilmek için Kırmızı Reishi mantarını siz de koruyucu olarak kullanabilirsiniz.

Araştırmalar Ne Diyor?

Bilimsel araştırmalar, Kırmızı Reishi kullanımının:

Günlük yaşamı sağlıklı sürdürmek,

Vücudumuzun doğal savunma mekanizmasını güçlendirerek olumsuz etkilere

karşı korumak,

Yaşın ilerlemesi sonucu oluşan problemlerin önüne geçmek,

Bağışıklık, sinir, dolaşım, solunum, boşaltım, kas ve kemik sistemlerini güçlendirmek,

Yüksek tansiyon, kolesterol, diabet, bronşit, prostat gibi problemlerle baş etmek,

Kanser, karaciğer bozuklukları, hepatit, HIV/AIDS gibi hastalıklardan korunmak

ve bu hastalıklarla savaşmak,

14 Ekim 2011 23:59

Kırmızı Reishi Mantarı

nereden bulacağız arkadaşlar


Beslenme-Uzmanı
Daire Başkanı
19 Ekim 2011 09:58

bağışıklık sistemi güçlü olması için iyi bir beslenme alışkanlığı ve yaşam tarzı olmalı.günümüz sebze ve meyvelerden bu vit. ve minerali karşılamamız imkansız.hormon,kimyasal,şekillendirici,boya,vb. maddeler kullanıldığı,verimsiz toprakta yetişen gıdalarla bunu sağlıyamazsın.çözüm istiyorsan bana mesaj at.tabi ciddiysen ve sağlıklı yaşamak istiyorsan.


descartess
Şef
19 Ekim 2011 16:03

Sayın beslenme uzmanı;

O değerli bilgilerinizi neden genelde paylaşmıyorsunuz?


asilhürkan43
Genel Müdür
20 Ekim 2011 09:01

elinde besin takviyesi adı altında bi ürün var belki onu pazarlamak amacıyla özeline yönlendiriyordur.


alsoy
Aday Memur
20 Ekim 2011 13:24

bencede beslenme uzmanlığını ticari olarak yapacaksanız onu reklam bölümünde yapınız


sepetyus
Müsteşar Yardımcısı
22 Ekim 2011 00:42

hangi hastalığa sık sık kapılıyorsunuz ?

23 Ekim 2011 00:26

halsizlik, yorgunluk, çabuk yorulma oluyor bende daha çok


asilhürkan43
Genel Müdür
23 Ekim 2011 22:07

bu belirtilere merdivenlerden çıkarken çarpıntı nefes darlığı terleme adele ağrılarıda eşlik ediyorsa kan sayımı yaptırmanda fayda görüyorum zira kan değerlerin düşükse bu belirtilerle kendini gösterir.size bahsettiğim reishi mantarı mevzuu bahsimden sonra tvlerde de dillendirilmeye başlandı kanserden alzaimhere bağışıklığı güçlendirmeye varana kadar faydası olduğunu uzmanların dilinden haber kanallarında dahi duyar oldum ancak burada dikkat edilmesi gereken husus bu mantarın yetiştirilme koşulları tamamen organik doğal ortamında yatişiyor olması ve o rahatsızlıklara iyi gelen etken maddelerin kullanılabiliecek laboratuar ortamında ayrıştırılmasının yapılabilmiş olması gerekir.bu mantarı Türkiye'de kendi tesislerinde üretip keserek ya da toz haline getirip kapsül içine koyarak satmaya kalkan bikaç firma var araştırınca sizde bunları bulabilirsiniz.önemli olan dediğim gibi bu etken maddeleri laboratuar ortamında alıp tablet haline getirebilen henüz Türkiyede yok onu geçtim organik olması imkansız organik tarım şartlarını araştırırsanız ne demek istediğimi anlarsınız.kaldıki bu mantarı sadece tablet olarak almakta bi seçenek olmamalı değişik şekillerde sunulabilmeli haksızmıyım.neyse ürün pazarlama kısmına geçmeyeyim zira henüz o işe girmiş değilim:)yazının nbaşına dönersek öncelikle bir kan sayımı demir ölçümü ve gerekli tüm tahlilleri yaptırın derim size geçmiş olsun arkadaşım.


suleyman4242
Yasaklı
12 Aralık 2012 05:16

ANKARA , HACAMAT , KUPA , TEDAVİ , UYGULAMA , HACAMATCI , HACCAM , SÜLEYMAN

süleyman özdemir 05327263882 [email protected]

hacamat faydaları şunlardır

migren, başağrısı ve sinüzit

bel ve boyun fıtığı

kireçlenme, romatizma, iltihaplı eklem romatizması

hipertansiyon, şeker

unutkanlık,hafıza zayıflığı

Alzheimer,depresyon,konsantrasyon güçlüğü,

kronik yorgunluk, uyku isteği, halsizlik

kalp hastalıkları ve kan dolaşımı problemleri

Böbrek hastalıkları

sedef, egzema ,sivilce ve deri hastalıkları

karaciğer hastalıkları, yüksek kolestrol:

hormonal hastalıklar

varis

cilt kırışıklığı yaşlanma belirtileri

karpal tünel sendromu el bileğinin bir hastalığıdır

analitik düşünme yeteneği

altını ıslatma

hormon bozuklukları, aşırı kilo alma

diş eti hastalıkları ve diş çürümeleri

boyun ve sırt ağrıları

manevi hastalıklar

metabolizmayı düzenleyerek hızlandırarak bağışıklık sistemini güçlendirir.

hacamat yaptıranlar daha az hastalıklara yakalanır, daha sağlıklı ve daha dinç görünüme sahip olurlar.

vücuda canlılık ve enerji verdiğinden dolayı cilt ve vücut daha genç görünür.

hacamat yaptıranların bio elekrik enerji si ve aurası yoğundur. buda daha fazla enerji, daha az uyku ve daha dinç yaşam demektir.

akciğer tarafından yeterince temizlenemeyen kan zamanla daha koyu hal alır, kılcal damarları tıkamaya neden olur. hacamatla bu toksik maddeler arındırarak organlar daha düzenli çalışmaya başlar.

migren, bel fıtığı, eklem ve romatizma ağrıları için bir çok ilaçtan daha tesirli olup ilaçlar gibi hiç bir yan etkiside yoktur.

sağ ve sol beyin lobları daha etkin ve dengeli kullanılmaya başlanır.

çocuklarda ve gençlerde hacamat daha dengeli bir ergenlik, geçirmelerine yardımcı olur.

lenfatik (mikroplarla savaşan lenf sistemi) ni harekete geçirir.

hacamat yaptıran kişiler zamanla iç dünyalarında kendileri ve yaradanla barışık, çevresi sosyal, arkadaşları tarafından aranan birisi haline gelir. bunun nedeni kaygı ve endişelerden arınmış herkes çevresine enerji ve huzur yayar. pozitif enerji de denilen dengeli, sukunet hali olur.

diş eti çürümeleri, diş çürümesi, ağız kokusu ve diş eti hastalıkları düzenli hacamat yaptıranlarda olmaz

sırttan alınan kan vücutta dolaşım sistemini rahatlatır. zira sünnet olarak tavsiye edilen bölge tüm dolaşımın uğrak noktasıdır.

hacamat ile vücut zindeleşir, yenilenir. hacamat olan insanın hemen kendisini daha zinde hissetmesinin nedeni budur. vücuda

canlılık ve enerji verdiğinden dolayı sık hacamat olan insanda yaşlanma gecikir ve o insanın genç görünmesine sebebiyet verir.

hacamat bağışıklık sistemini kuvvetlendirir, vücuda direnç kazandırır. böylelikle hastalıkları da önler.

hacamat ile vücuttan pis kanla beraber zararlı gaz, toksinler ve fazla asitler atılır.

hacamat vücuttaki tüm ödemleri çözer.

akupunktur etkisi sayesinde kan üretimi ile görevli organları uyarır.

beynin, gözün vs. baştaki organların fonksiyonlarını artırır.

göze canlılık verir, gözün görme kabiliyetini artırır. başından hacamat olan bir insan bunu hemen fark eder. çünkü hacamatın etkisi hemen zuhur eder.

ağrıları giderir. bilhassa boyun tutulmaları, kulunç ağrıları ve kireçlenme ağrıları gibi.

psikolojik bir takım rahatsızlıklarda sinir sistemlerini rahatlatır.

her hangi bir yerdeki tıkanıklıkları açar.

bel ve boyun fıtığı durumlarında fıtık bölgesini rahatlatarak, ağrının azalmasını ve hatta kaybolmasını sağlar.

özellikle migren ağrılarının kesin ve tek çözümüdür.

hacamat olan kişilerin anlama ve anlayış kabiliyetleri artar. analitik düşünme yetenekleri, hızla karar verme yetenekleri artar.

çağımızın hastalığı depresyonun etkilerini kaldırır.

hacamat yaptıran kişiler zamanla iç dünyalarında kendileri ve yaratanla barışık, çevresi sosyal çevresi kuvvetli birisi haline gelir. bunun nedeni kaygı ve endişelerden arınmış herkes çevresine enerji ve huzur yayar. pozitif enerji de denilen dengeli, sükunet hali olur.

kalp hizasından yapılan hacamat her türlü vesvese ve evhama iyi gelir. kalp hizasında yapılan hacamatın kişinin manevi alemine olumlu etkilerinin olduğu eski kaynaklarda belirtilmiştir.

yine kafadan yapılan hacamat allah’ ın izniyle 50 yıllık büyüyü çözer ve her türlü cin musallatında da kafadan hacamat tavsiye edilir. zira efendimiz (s.a.v.) e büyü yapıldığında kafasından ebu taybe isimli şahsa hacamat yaptırmıştır.

hacamat deri altında birikmiş, damarda dolaşmayan, atıl kalmış, vücuda zararlı ve biriktiği noktada ilgili organa zarar veren pis kanın vücuddan dışarıya alınması işlemidir.hacamat ile kızılay’a kan vermek arasında çok fark vardır. kızılaya damardan verilen kan vücudun kullandığı temiz kandır. hacamatla sadece pis kan alınır.

hacamat daha yapılır yapılmaz kişide bir rahatlama ve hafifleme olur. başta tansiyon, migren, bel fıtığı, boyun ağrıları, romatizmal hastalıklar, karaciğer yağlanması, kolesterol başta olmak üzere bir çok hastalık tedavisinde başarılı sonuç alınır. unutkanlık, migren, tansiyon, kolestrol, psikolojik rahatsızlıklar, depresyon, bel fıtığı, romatizma, iltihaplı eklem romatizması, sedef, alaca, görme bozuklukları, erken yaşlanma cilt kırışıklığı, gibi bir çok rahatsızlık tedavisi hacamatla mümkündür.

hacamatın hiç bir yan etkisi ve zararı olmaması; hacamat’ı diğer tedavi yöntemlerine göre üstün kılar.

örneğin modern tıbda migren ve yüksek tansiyon gibi hastalıkların tedavisi yoktur. hacamat ile tansiyon, migren ve yüksek kolesterol hastaların ilaç almalarına gerek kalmayacak şekilde tedavisi mümkündür.

ayrıca tansiyon, migren gibi hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar ise sadece geçici rahatlama sağlar. zamanla ilaçların yan etkileri ortaya çıkar. buda yeni hastalıkların başlangıç sebebi olur.

Hacamat bölgeleri

Kafa arkası,Şakak bölgesi,Alın bölgesi,Boyun bölgesi, Omuzlar,Kürek kemikleri arası,Kulak alt kısmı, biraz arkaya doğru,Kürek kemikleri altı,Bel bölgesi (şikayete göre),Kuyruk sokumu,Diz bölgesi,Baldırların arka kısmı,Ayak bileği bölgesi,Topuk üstü bölge

Kafatası Arkası (Can Kurtaran): Ruh hastalıklarına, psikolojik problemlere, kulak ağrısı ve çınlamasına, baş ağrısına ve dönmesine, yara, egzama, uçuk, sedef ve saç dökülmesine, göz ve göz kapakları, ağız, diş ve dişetleri ve burun hastalıklarına iyi gelir. Yeni başlayan katarakt için çok faydalı, fakat eski katarakt için zararlıdır,

Ense Çukurunun Altı (Boyun): Göz ve göz kapağı hastalıklarına (arpacık, göz kapağı ağrıları ve ödemi), ağız kokusuna, diş ve dişeti hastalıklarına, tiroid ve lenf bezi hastalıklarına,
Kulakların Altı ve Biraz Arkası: Kulak, burun, boğaz ve göz hastalıklarına, ön dişler ve köpek dişlerine, baş ağrılarına, karaciğer ve safra kesesi sancılarına, baş titremesine,
Omuzlar: Akciğer hastalıkları ve yüksek tansiyon, baş ağrısı ve baş dönmesi, saç dökülmesi, boyun kireçlenmesi ve fıtığı, kol-omuz ağrıları, hormon dengesizliğine,
Kürek Kemikleri Arası (Tam Ortaya Değil, Biraz Yukarı): Akciğerler, kalp, pankreas ve safra kesesi hastalıklarına,
Kürek Kemikleri Altı: Bel ağrısına ve bel fıtığına, karın ağrısına, mide ve karaciğer hastalıklarına,
Bel: İdrar tutamama, bel ağrısı ve fıtık, böbrek ve kadın-erkek hastalıklarına,
Kuyruk Sokumu: Prostat, fil hastalığı, basur ve adet düzensizliğine,
Dizlerin Üstü ve Altı (İç ve Dış Kısımları): Diz ağrısı ve diz hastalıklarına, adet düzensizliğine, basur, varis, baldır ve ayak yaralarına, mide, karaciğer, safra kesesi ve böbrek rahatsızlıklarına,
Baldırlar (Arka Kısmı): Yüksek tansiyon, sedef, fil, idrar yolları ve böbrek hastalıklarına, baş ağrısına, baldır ve ayak ağrılarına ve buralardaki yaralara,
Ayak Bileği Dış Kısmı: Siyatik ağrılarına, varis, gut ve fil hastalıklarına,
Ayak Bileği İç Kısmı: Adet düzensizliği ve basura çok iyi gelir.

rasulallah efendimize (sav) mirac da hacamat yaptırmanın önemi vurgulanarak ‘ümmetine tavsiye olması’ melekler arzedildiği hadis-i şerfilerle sabitdir.

bir hadis-i şerifde peygamber efendimiz(s.a.v) buyuruyorki; ‘sizin tedavi olmak için başvuracağınız en iyi çare sülük ve hacamattır’ (hadis-i şerif) (nesei)

abdullah b.abbas(r.a) şöyle demiştir:peygamber efendimiz(s.a.v) miraç gecesinde meleklerden hangi topluluğa uğradımsa bana ‘ümmetine kan aldırmayı emret’ diye tavsiye ettiler.

Hacamat 5000 yıllık geçmişi olan, çok faydalı bir tedavi metodu olup faydalarını yazmak cilt cilt kitaplara sığmaz. Hacamatı İslam dini getirmemiş bilakis İslam dini bu güzel tadavi yolunu Efendimiz (S.A.V) aracılığıyla desteklemiştir. Elde edilen kaynaklara göre Uygur Türklerinde de hacamatla tedavi izlerine rastlanmıştır.
Önceleri her mahallede bu işi bilen ve uygulayan berberler bulunurmuş. Daha sonra yerini modern tıp almış ve hacamat eski koca karı yöntemi olarak tarihte yerini almıştır. Ancak son yıllarda İngiltere, Almanya ve İslam ülkelerinde yapılan bilimsel araştırmalar hacamata hak ettiği değeri vermiştir.

Tıbbın dehası; üstadı İbn-i Sina hazretleride ‘Tıbbın Kanunu’ (El kanun Fıt Tıbb)adlı eserinde ve diğer eserlerinde hacamat tedavisinin ne kadar önemli olduğunu arzetmiştir.

İslamiyet’de hacamat, Peygamber Efendimiz Muhammed Mustafa (SAV.) “Miraç Gecesi”nden sonra daha da ehemmiyet kazanmıştır. Miraç gecesinde yanından geçtiği bir melek grubunun Peygamber Efendimiz’e: (s.a.v.) “Ümmetine hacamatı emret!” diye söylediğini Abdullah b. Abbâs (r.a) rivayet etmektedir.
Hacamat yaptırmanın önemi hakkında bir çok hadis-i şerif mevcuttur. İsteyenler, hadis kitaplarına göz atabilir.

Hacamatı hiç rahatsızlığı olmayan da sağlık için yaptırabilir. Hiç bir rahatsızlığı olmayanlar için yılda 1 veya 2 kez yaptırmaları tavsiye edilir. Hacamat, deri altındaki birikmiş, damarda dolaşmayan, atıl kalmış, vücuda zararlı ve biriktiği noktada ilgili organa zarar veren pis kanın vücuttan dışarıya atılması işlemidir. Hacamat normal şartlarda damardan kan verme işlemi ile kıyaslanamaz. Kan verme işleminde vücudun kullandığı açık renkli temiz kan gider. Hacamatla alınan kan ise pıhtılaşmış, Jöle/Yoğurt kıvamında, tamamen pis ve zararlı kandır. Bu pelteleşmiş pis kan; kan özelliğini tamamen yitirmiş, vücudun artık ve kullanmadığı, damarda dolaşmayan, toksik maddeler içeren bir özelliktedir.

Aynı zamanda hacamat; Kan fazlalığının vücutta meydana getirdiği rahatsızlıkları gidermek için kullanılan bir tedavi yöntemidir. Kupa terapisi, vücudun belirli yerlerinden kan aldırmak suretiyle yapılır. Amaç sağlığı korumak ve çeşitli hastalıklardan kurtulmaktır. Tarihi milattan önceye dayanır. İslam tıbbında hacamatın yeri büyüktür. Zira Peygamber Efendimiz (S.A.V.) bir kaç hadisinde hacamatın önemini belirtmiştir. Hacamat tedavisinin temel prensibi, uygun noktalardan pıhtılar ve toksik maddeler vakumlanarak; kılcal damarlardaki tıkanıklıkları açma ve kirli kanın temizlenmesi işlemidir. Bu şekilde o bölgedeki organlara kan akışı düzenlenerek, organın hastalığının düzelmesinde etkili olacak, temiz ve düzenli kan dolaşımı sağlanmış olacaktır. Hacamat çok hızlı tesir gösterir, çok etkilidir. Hiç bir yan etkisi yoktur. hacamat iki nedenle yapılır. Birinci neden sıhhati korumak, ikinci neden ise tedavi olmak. Eğer sıhhati korumak amaçlı yapılıyorsa sünnet-i seniyye olan bölgelere, tedavi amaçlı yapılıyorsa da ilgili bölgelere yaklaşık 10 dk kadar vakumlama uygulanır. Vakumlama nedeni; hem o bölgenin uyuşarak canın yanmasını önlemek, hem kirli kanı o bölgeye toplamak, hem masaj yapmak, hem de akupunktur sağlamaktır. Yeterli vakumlama sağlandıktan sonra, vakumlama bölgesi önce steril edilir, sonra bir jilet, neşter vb aletlerle boyu 1 cm i, derinliği ise 1-2 mm yi geçmeyecek şekilde küçük çizikler atılır. Daha sonra o bölge tekrar vakumlanarak orada toplanan pis kanın dışarı çıkması sağlanır. Bu pis kanın bitme durumuna göre yaklaşık 10-15 dk. kadar sürer. Kupaları vücuttan ayırdıktan sonra da o bölge steril bir bez ve flaster yardımıyla kapatılır. Hacamat işlemi böylece sona ermiş olur.

Toplam 45 mesaj

Çok Yazılan Konular

Sözlük

Son Haberler

Editörün Seçimi