Hazine Avukatları

KRAGONEL ŞİFRELERİ

yine seminer saati

şimdi gündem vakti

kasetler şifreler

survivorda pascal neyiler

ortadoğuda mermili demokrasi

şimdi göç etme vakti

Ladin öldümü bilinmez

Amerika talikandan hemen çekilmez

2012 de çifte güneş

işaretler yaklaştı nefsinle biraz güreş

Çok laf salatası az iş ekmek arası

karın doyursaydı heyhat yürürdü peynir gemisi bibaht

gemi su aldı battı batacak

fareler kırmızı alarm verdi hepsi kaçacak

tilki sarhoş aslanın inini sormada

aslan geçim derdinde kuyrukta iş bakmakta

marko paşa firar etmiş kaçacak delik arar

sen derdini kör kuyuya anlat belki yankı yapar

diline sahip ol bilkuvve beline

eline sahip ol her dem yetkine

dokunma bana yanarsın

grip kapar yatarsın

rahmetliyi nasıl bilirdiniz

bizi bilen bilir

önce sana arz ederim

sorun gelse çark ederim

uzun ince bir yolda

fazla dolaşıp mazot yakma

haksızlık baldan tatlı

finalde baya acıdır

haksızlığı ne kadar adalet kılıfına soksanda

taşımaz bu yükü kimse unutma

kötülük tek başına taşınırken hafif

yardım aldıkça ağırdır.

yetkim gitti diye üzülme

biz bizi biliriz boşa süzülme

bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik

bin atlı o gün motorlu taşıtlar vergimizi verdik

KRAGONEL KURALLARI

yetki isteme benden

buz gibi soğurum senden

hedef göster iş iste

bir tatlı huzur almaya geldim bodruma

aradım taradım taze bitmiş bizim bodrumda

arz ederim arz ederim boş vakitlerde rica isterim.

sorunlarımın son kullanma tarihleri geçecekti dondurucuya kaldırdım.

her dizinin sonu vardır.her film biter.her şarkı son bulur.

etkim yok yetkim yok yoksa ben etkisiz elemanmıyım.

yetkim gitti kavga bitti kurumlar gitti etkim bitti.

beni kurumlarımdan ayırmayın ne olur bana karışmayın.

giden kurumların her biri memnunki yerinden bir çok seneler geçti dönen yok seferinden

teklif etme yetkim le donandım teklif et teklif et geliştikçe geliş her eve lazım.

Mastercheff olacağına biraz daha okuyupta fitbolcu ol.nihat a dalaş reytingleri dolaş.

Acaba bir yerlerde,kapalı kapılar ardında, pazarlıklar mı var? Acaba vekalet ücretinin kalkması da masada mı? Acaba bu KHK ile yapılabilir mi? Her halde yapılsa; Danıştay veya duruma göre anayasa mahkemesinden döner mi? Dönmezse ne olur? Bu pazarlıkları bizim adımıza kim yapıyor??

Biraz iddialı gelebilir söyleyeceğim şey ama idare içinde hukukçuların maddi ve manevi anlamda güçlü olmaları istenmiyor bence.Hak kazanmak da mevcut haklardan mahrum olmak da bizim elimizde yeter ki istediğimiz ve istemediğimiz her şeyde kişisel çıkarlarımızı bir kenara bırakıp birlikte hareket edelim.Tüm toplumun çıkarı için bazan kişisel fedakarlık göstermemiz gerekebilir.Günü kurtarmaya yönelik düşünmek yerine kademeli uzun vadeli düşünerek ve planlı hareket edelim.Sn Kragonel durumu şiirsel görünüm ve nükteli içerikle çok güzel anlatmış bence.

bizim bodrumda seminer şansımız yok ama kendi sunumumu forumda yapmayı bir borç biliyorum ;

SUNUMUN KONUSU : HAZİNE AVUKATLARININ HAK VE YETKİLERİ

SUNUCU : KRAGONEL

VİZYONUMUZ : ?

MİSYONUMUZ : ?

Sayın Genel Müdürüm sayın müşavirlerim değerli meslektaşlarım öncelikle hoşgeldiniz ( salon hoş bulduk ve alkışlar )

Değerli katılımcılar yorucu bir dönemin ardından biliyorsunuz çalışmalarımız sürartle devam ederken meydana gelen kanun değişiklikleri ve yapılandırmalar bizleri de biraz rahatlatacak ancak rehavete kapılmadan işlerimize devam etmemiz gerekecek.( alkışlar ve tebrikler salondan )Biliyorsunuz bizim sloganımız ne iş olsa yaparız ne ihtilaf varsa çözeriz.Öncelikle sizlere bu mesleğin iş yükünü taşıyan hazine avukatlarının sorunlarına biraz değinmek istiyorum ( salondan alkışlar ıslıklar tebrikler )

1-hazine avukatlarının malesef hiç bir konuda hiç bir yetkisi yok.4353 sayılı yasadan kaynaklanan dava açılmasına izin yetkisi ve vazgeçme teklifleri dışında hiç bir yetkileri bulunmuyor.2011 yılında bu durumun hukuka uygun olmadığını söyleyebiliriz.

2-hazine avukatları joker çalışan konumunda olup il içinde sayın müdürlerin insiyatifi altında ilçe ilçe evliya çelebi gibi dolaşarak çalışmalarına devam etmektedirler.Bu durumun sayın Bahum yetkilileri tarafından mercek altına alınması gerekmektedir.( salondan alkış tufanı yer gök inliyor tezahüratlar salonda çınlıyor otel yetkilileri uyarmak zorunda kalıyor ancak kalabalık çoştu bir kez daha durmaz )

3-hazine avukatlarının sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında maaşlarının ve sosyal haklarının aldıkları riskle orantılı olması gerekirken bu konuda hiç bir iyileştirme yapılmadığı görülmektedir.Bu konuda acil tedbirler alınmalıdır.

4-Yüksek yargının iş yükünü azaltmak amacıyla muhakemat müdürlerinde bulunan yetkilerin tamamına yakınının hazine avukatlarına devredilmesi zaruridir.Tapuda isim tashihinden bile vazgeçme yetkisi olmatyan bir avukatın özgüvenle çalışabilmesi mümkün değildir.Yetkilerin sadece muhakemat müdürleri tarafıdan kullanılması uygulamada zorluklara neden olmaktadır.Bu durumun sayın Bahum yetkilileri tarafından önemle dikkate alınmasını istiyoruz.

5-Son yasa değişiklikleri işlerimizi azaltacak ve dosya takip kalitesini arttıracaktır.Ancak Daha fazla kurumun bizden ayrılması kamuyu zarara uğratacak noktalara getirecektir.Bu nedenle kurumlar arası koordinasyonun sağlanması açısından dosya paylaşımı yerine kurum paylaşımı yapılmalı ve her avukatın kurumlarla sıcak diyalog kurması sağlanmalıdır.Her kurum avukatını mutlaka tanımalı ve yanında görmelidir.Biz Devlet tüzelkişiliğini temsil ederken bir çok yeni tüzelkişilik oluşturulmasıyla bu anlayışın artık reel olmadığı açıktır.Bahum un kurum açılımı yapması zamanı artık gelmiştir.Bahum bu konuda illere mutlaka genelge göndermeli ve takipçisi olmalıdır.Kurum açılımı olmadan hak ettiğimiz yerde olamayacağımız kesinlik kazanmıştır.( alkışlar ve ıslıklar salondan )

6-Bölgeler bazında hukuk müşavirleri mutlaka görevlendirilerek iller ile Bahum arasında köprü daha sağlam hale getirilmelidir.

7-Hazine avukatlarının tayinleri ivedilikle şeffaf hale getirilmeli ve muhakemat müdürleri mutlaka rotasyona tabi tutulmalıdır.Sürekli aynı yerde görev yapan bir müdürün başka illerde de hizmet vermesinde çok büyük kamu menfaati bulunduğu açıktır.Muhakemat müdürlerinin atamalarında yasa değişikliği ile sınav şartı mutlaka getirilmelidir.( büyük coşku ve alkışlar bazıları biliyorsunuz sinirli )aynı ilde 5 yıldan fazla çalışan müdürlerin yerleri mutlaka değiştirilmelidir.

8-Muhakemat servislerinde ki memur eksikliği mutlaka giderilmelidir.

Konular oldukça fazla ancak sizleri daha fazla sıkmamak adına sunumuma son verirken beni dinlediğiniz için teşekür ederim.( salonda herkes ayakta alkışlar bravo sesleri dakikalarca alkışlar )

( kendime bir çay alım bari boğazım kurudu )

Kragonel bir alkış da benden....

Ayrıca bu seminerlere neden hep aynı şahıslar çağrılıyor...

"Hazine Avukatlığı Sendromu": Kişi görevine son derece bağlıdır. Verilen her görevi yapar! Fazla maaş da istemez! Hatta maaşından kesinti yapsanız dahi(yarıya inen keşif yollukları) boynunu büker sesini çıkarmaz. Türk filmlerindeki ilahi adaleti bekleyen aşık, hasta genç kız gibidir. Başroldeki erkeğin gelip: "Sana haksızlık etmişim, tüm gerçeği öğrendim, beni affet!" demesini bekler. Bazen de ilahi adaletin tecellisi ölmeden önce dudağında beliren bir gülümseme olur yalnızca.

arkadaşlar müdürlerden şikayetci bence şikayetçi olmamalı benim bu meslekte 3 yılım geçti. çalıştığım yerde müdürlük yok her türlü idari işler bize ait ve vali her sıkıldığında bizi çağırıyor en basit isim tahsisi davalarını bile temyiz etmek zorundayız. bir de bütün yazışmaları hukuk eğitimi almamış kişiler vasıtasıyla yapmak zorundayız.mevzuatımız muhakemat müdürleri üzerinden kurulduğundan çoğu işleri kendimize göre ayarlıyoruz. yaptığımız işlerin yanlış yapıldığından bile haberimiz yok. çoğu arkadaşımız davalardan şikayetçi bizim bunun yanında birde idari problemlerimiz var bence muhakemat müdürün hiç olmaması daha kötü

asil muhakemat müdürü fazla değil. çoğu il vekaleten yürütülüyor. hatta son dönemde bir çok ilimizde vekaleten dahi yürütülmüyor. yani son bir yıl içinde müdürlüğü çeşitli sebeplerle boşalan bazı illerimizde müdür vekaletine dahi görevlendirme yapılmadı. hazine avukatının biri idareten müdür vekili diye evrakları imzalıyor. neye istinaden imzalıyor, görevlendirme bakanlıktan yapılacak yapılmamış. son seminer listesine bakın. bu seminere müdür ve müdür vekilleri çağrılıyor. bazı illerden katılacak olanlara bakarsanız karşısında sadece hazine avukatı yazıyor. yani o ilde vekaleten de olsa müdür yok.

vekil dahi olsa müdürü olmayan illerden bazıları;

adıyaman, çorum, erzincan, van, zonguldak, aksaray, karaman.

vekalet görevlendirmelerini Bakan bey imzalamamış veya imzalamıyormuş.

işte size bir soru:

müdür vekilliğine görevlendirme yapılmayan muhakemat müdürlüğünde görüntüde muhakemat müdür vekili olan arkadaşımızın imzalamış olduğu vazgeçmeler hukuken geçerli midir?

Sayın havukatts;

Bir gün Karayolları x Bölge Müdürlüğü'nden bir yazı geldi. Karayollarından devir aldığım, Karayolları işçisine karşı açılmış ve tarafımdan takip edilmiş ve Yargıtay tarafından onanarak kesinleşmiş bir rücuen tazminat tazminat davasının tahsilinden (esasa alacak, faizi, yargılama masrafı ve avukatlık ücreti) hiçbir teklifim olmamasına karşın reesen vazgeçilmişti.

Bu durumda müdür vekilliğine görevlendirme yapılmayan, muhakemat müdürlüğünde geçici olarak muhakemat müdür vekili olan arkadaşlarımızın imzalamış olduğu vazgeçmelerin hukuken geçerli olup, olmadığının tartışılmasının pek bir gereği yok sanırım.

4353 sayılı yasa gereği vekillerde aynı yetkileri kullanabilir sorun yok

vekillerin de aynı yetkiyi kullanabilmesi için vekilin atamasının yapılmış olması lazım. bahsettiğimiz yerlerde vekaleten atama yok. vekaleten atama bakan tarafından yapılacak ama yapılmıyor, atama yazıları yazılmış ama imzalanmıyormuş.

Bu vekalet işi dikkat çekici bir olay.

Sanırım illeri bir kaç sınıfa ayırmak gerekli.

1-Henüz Muhakemat Müdürlüğü kurulmamış olanlar.( Burada il teşikilatı kurulurken Defterdarlığa bağlı olduğu söylenen Muhakemat Müdürlüğünün kurulmamış olması dikkat çekici.) Bu illerde müdürlük olmadığı için müdür tarafından kullanılacak yetkilerin idari olanları hukukçu olmayan idareciler tarafından kullanılmakta, yargılama ile ilgili olanlar ise Bahuma gönderilmek zorunda.

2- Muhakemat Müdürlüğü kurulu olanlar:

a-Asil müdür bulunanlarda hukuken problem yok. Problem varsa başka sebepleri vardır.

b- Asil müdür olup da geçici olarak izin-rapor gibi durumlar halinde bulunulan yer Valisinin onayı ile bir başka avukata vekalet verilebilir. Bu vekalet bakanlık onayı ile de olabilir. Kısa süreli olduğu için valilik onayı yeterlidir. Bu durumda vekiller asilin tüm yetkilerini kullanabilir.

c- Asil müdür başka bir göreve atanmış ise veya başka yere tayin olmuş veya emekli olmuş ise bu durumda bakanlıkça vekalet verilmesi gerekir. Vetkalet verilmiş ise yine problem yoktur.

d- Müdürlük kurulu olduğu halde her hangi bir sebeple kadro boşalmış ise ve vekalet kimseye verilmemiş ise müdür tarafından yapılan bütün işlerin bahum aracılığı ile yapılması gerekir diye düşünüyorum.Dolu olmayan boş kadroya valilik tarafından vekil görevlendirilmesinin yasal olmayacağı kanaatini taşıyorum.

Ayrıca bir il müdürlüğü boşaldığında Muhakemat Genel Müdürünün vekil görevlendirme yetkisinin bulunması, bunun bakan onayına sunulan bir iş olmaması, bakanın bu kadarcık yetkiyi esirgememesi gerekir.

wwwatandaş konuyu çok güzel özetlemiş

iç sıra sayılı genelge 3 açıktır.Kanun ve genelgede olmayan şeylerle yetki karmaşası yaşamak yanlıştır:

İçgenelge Sıra No : 3

3. Vazgeçme yetkisi Muhakemat Müdürleri tarafından kullanılacaktır. Vekil asilin yetkilerine sahip olduğundan, Muhakemat Müdür Vekilleri de Muhakemat Müdürleri gibi yetkilidirler.

Teşkilat vardı yoktu bizi ilgilendirmez.danıştay kararlarıda açıktır.Vekil asilin yetkilerini kullanabilir.Koskoca devlet Tüzelkişiliğine vekil oluyoruzda muhakemat müdürünün yetkileri neden kullanılamazmış.Bahum bu konuda açık kullanabilir diyor.Atamanın valilik olurunun bir etkisi olmaz.Vekaleten bakan arkadaşlar bu yetkiyi kullanabilir.İç genelgede durum zaten açıkça olur alındığından bahsediyor.

Başka bir yorum gereksizdir.Gerekirse Bahum a görüş sorun ama netice değişmez.Yetkilerinizi kullanın.Kazuistik metodla her olayın bahsini beklemek hukuk mantığına uymaz.Ben vekil olarak görevlendirildiysem yeterlidir.Diğer konular yok teşkilatı var yok yok dolgu malzemesi gereksiz

İç sıra sayılı genelge den yetki devri konulu olur.

Bakanlık Makamının 22/4/2009 tarihli Onayları ile uygun görülmüştür.

Bahum açıkça yetki devri yaptıysa tartışma yersizdir.

sayın kragonel bir noktayı atlıyorsunuz.

bahsettiğimiz konuda ortada müdür vekili falan yok.

konuyu somutlaştırıyım. bir ilimizde muhakemat müdürü 5-6 ay önce görevden ayrıldı. o günden beri o müdürlükte müdür vekili falan yok. yani: ne valilikten ne de bakanlıktan görevlendirme yapılmadı. kıdemli olan hazine avukatı, müdürün ayrılmasından beri de facto müdür vekili olarak imza atıyor.

müdürlüğe ve vekaletine atama usulü bellidir. ortada atama yok. muhakemat müdür vekilini defterdar veya vali de atayamaz. atayacak makam belli-bakanlık.

Açılan davalarla başlıyan icra takiplerinden vali ve kaymakamların vazgeçme yetkileri

Madde 27 ? (Değişik: 27/6/1951 - 5797/1 md.)

(5.000.000) liraya kadar (5.000.000 lira dahil) bir Devlet alacağı veya bu kıymetteki bir hak veya menfaat dava ve icra yoliyle takip edilmekte iken takibata devam etmekte veya takibin Devlet aleyhine neticelenmesi halinde yüksek dereceli mahkeme veya mercie müracaatta maddi veya hukuki sebeplerle bir fayda umulmazsa avukatın mucip sebepleri gösteren mütalaası üzerine muhakemat müdürünün ve olmıyan yerlerde defterdarlığın teklifi üzerine takipten vazgeçme emri vermeye ve dava ve icra kayıtlarını sildirmeye valiler yetkilidir.

Muhakemat müdürü olmayan yerlerde ( sizin durumunuzda bahum değil defterdarlığın teklifi yasa gereği defterdarlık yetkilidir.) Sizinki ara bir durum.Defterdarlığın kullanabileceğini düşünüyorum.

evet vazgeçmeleri 27. maddeye göre defterdar eliyle mülki amire yaptırabiliriz doğru.

e öyleyse hiç bir yerde müdüre gerek yok. zaten ne iş yapıyorlar ki, vazgeçmeleri dahi zorla imzalatıyoruz.

gerçekten güzel bir çözüm, hiç düşünmemiştirm. hiç bir yere müdür, vekil bir şey atamasınlar, mevcutları görevden alsınlar.

vazgeçmelerimizi mülki amire imzalatırız zaten.

tamam da diğer işler ne olacak.

6111 sayılı kanunu geçici 2. maddesi ile kamulaştırmasız el atma davalarında 2942 sayılı kanunun geçici 6. maddesi hükümlerinin uygulanacağı düzenleniyor.

bu durumda; kamulaştırmasız el atma sebebiyle açılmış olan davalarda Mahkemenin vereceği karar nasıl olacak.