Şu anda o kişi bunu okuyacak buraya ne yazarsın ?

Sibel Kekilli'nin haber sitesindeki haberini okudum. Yerlere yatmamak için ayağa kalktım. Lan senin verdiğin röportaja katırlar bile güler.

Türk'müş?

Türk olduğu için filmlerde rol verilmiyormuş?

Ulan çakma Matild Manukyan, sana rol değil de veren vermiş, daha ne istiyorsun?

:)))

Bunu okuyacağını sanmıyorum ama bir gün denk gelirse oku güzelim, sana söylememişler; bir insanın başına ne gelirse ya meraktan, ya .... Anlayan anladı. Hadi anam hadi yavrum hadi çocuğum ufak ufak...

Ufak ufak deyince de aklıma müstehcen bir fıkra geldi. :)))

Ekolojik dengenin bozulduğu günlerden bir gün.

Sera çağına girdiğimiz zaman diliminden bir kıst.

Küresel felaketlerin ardı ardına süregeldiği bir süreç.

İnsanın insanî günahları (fosil yakıtlar ve israf) dünyayı geri döndürülemez bir noktaya doğru götürüyor...

Karbon ayak izimizi silmek için her sene 8 ağaç dikmemiz gerekiyor.

Gel, seni de yok edeyim.

İstersen yok ol kendiliğinden

Ya da bana rağmen var olmaya çalış yanıbaşımda

Becerebilirsen.

Sınırlarımı-sınırlarımızı çiz yeniden

Her şey senle beraber yok olmadan

Bugün farkına varamadığın her ne kadar bolluk ve imkânın varsa ve kullanamadıysan yarın büyük pişmanlığın ve keşken olacak.

Allah nasip denileni kul elinin tersiyle ittiği anda kulun şikayetinin bir anlamı kalmaz, neden diye sormasının da...

Bugün sağlı sollu her yere araba park edilmiş, çift yönlü gidiş gelişin olduğu, ama tek arabanın sığabildiği ara sokakta, inşallah karşıdan araba gelmez diyerek de dua ederekten arabayla gidiyordum ve sağa dönüş için duraksadım.

Söz konusu ara sokakta dönüşlerde durup, sağdan soldan gelen araba var mı diye kontrol ettiğinizde bazen gelen arabayı son anda fark ediyorsunuz, çünkü park halindeki arabalar görüş alanınızı baya kısıtlıyor. Reflekslerimi geliştirdim bu sokakta. Arabayı fark eder etmez anında frene basabiliyorum ve gördüğüm o ki bu sokakta düzen zaten böyle işliyor. Herkesin refleksine sağlık.Gönül ister ki ferah ferah geniş yollardan giderim ama yok.

Şimdi sana geliyorum, güneş gözlüklü saçı başı ağarmış, direksiyonu pazar poşeti gibi ucundan tutan yaşlı teyzecim. Tam sağa dönecekken, sağ- sol kontrol ve yavaşça gaza basış derken sağdan çıkageldin ama ben seni farkettim ve frene bastım. Çarptım mı hayır. Yol senindi sana yol verdim, üstelik geçebileceğin kadar genişlik vardı. Ama sen geçmedin. Tam karşımda durdun, camı da açmadan bir şeyler saydın bana, sövmüşündür belki, el kol hareketleri falan. Baya bi sinirliydin.Yahu normal şoför olsa basıp geçer, çünkü yol açık, zamanında basmışım frene, yolunu engellememişim. Neyse göz teması kurmadım. 1 dakikaya yakın saydı bana. Yaşından başından utan teyzecim diyorum, başka bir şey demiyorum. Keşke camı da açaydın, ne dediğini duyaydım.

Zenginlik dolar ile, avro ile değil,

Para pul ile hiç değil,

Mal mülk de hikâye,

Zenginlik, en muhtaç olduğun anda bile başka muhtaç sahiplerine sadaka verebilmektir.

Zenginlik, en müşkül zamanda bile yardıma muhtaç ellere el vermek, dertlerine karşı omuz vermektir.

Zenginlik, en aç olduğun zamanda bile senin gibi açlarla, açıklarla, düşmüşlerle paylaşmak, bölüşmek, üleşmektir.

Şimdi sadaka zamanı,

Şimdi omuz verme zamanı,

Şimdi paylaşma zamanı.

Recep Tayyip Erdoğan'a en acımasız eleştirileri yapan biri olarak şu anda devletin başına destek verme zamanıdır.

Bu bir ekonomik savaş!

Bu durum geçmişte şehitlerimizin kanını yerde kalmaması için, dedelerimize, babalarımıza, kardeşlerimize vefa borcudur.

Türk Lirası benim şerefim, benim namusum...

Benim kanım, benim canım...

Benim ben...

Iphone alma, woswos alma, cari açık rakamlarını şişirme.

Bu savaşta bir omuz da sen ver.

Şimdi zenginliğimize yakışır mertliği gösterme zamanı...

O'na deki: Bugünkü sakinliği beni çok şaşırttı :)

Artık yaz bitti

Pencere açık yatma

Yok pencereyi kapatmam dersen de

Üstüne bir pike al

Adamı hasta etme

Kendi de

Ailenden nefes alma izni bile almadan yaşayamıyorken mi bu kadar iddialı sözler?

Birinin karşısına çıkamayacakken ve deli cesarete sahip olmazken mi bu lakırdılar?

Hadi Levent Yüksel şarkısı söyleyelim beraber:

"Geç bunları anam babam geç bunları..."

;)

"Yav He He" mi deniyordu, çok yüksekten uçanlara?

:))

Eskiden kızardım şu manzaraya,

Şimdilerde ise sadece en sakininden bir Hüzün farkettim

Hiç'liğemi karışıyorsun Ne....

Yav heheee :))

Attığınız mesaja insani düşünce ile cevap yazdım ancak "Alıcı Mesaj Kabul Etmiyor" uyarısıyla karşılaştım. Bir erkek olarak, sizi telefonla aramayı doğru bulmadığımdan dolayı aramadım.

Bu sebeple, buradan tekrar etmek de fayda var:

"Zaman en büyük ilacınız. Nefesinizi kesen o hal bir gün tamamen yok olacak ve bitecek. Dert etmeyin. İstediğiniz zaman arayabilirsiniz. Daha önce söylediğim gibi, kötü hissettiğinizde bana ulaşabilirsiniz."

çiçek gibi

Beyniniz olsaydı ve o beynin gereği düşünme sisteminiz olsaydı zaten "mızmız" bir halde olmazdınız.

Tiksiniyorum, evet.

Bunu zaten hiç saklamadım ki.

şerefsiz...

Hangısı anacıım...

Herkesın

Sadece.

Bıtane mı

O su var :(

Herşey yerli yerinde mi?

bu dansı bana lutfeder misin?