Hazine Avukatları

Merhaba arkadaşlar, bakıyorum son dönemde site biraz hareketlenmiş. Siteyi takip eden arkadaşlar hatırlar. Önceleri sitede çok yazdım. Ancak, meslektaşlarımızın tutumundan ötürü artık yazmıyordum. Sıon dönemde bazı arkadaşların gayreti üzerine kısaca birkaç cümle yazmak istedim. Sorunlarımızın çözümü konusunda düşüncemi ortaya koymak istedim. Öncelikle sorunların çözümü konusunda BAHUM'dan beklenti içerisinde olmamamız gerekir. Çünkü sorunlarımız ortak. BAHUM gayret göstermesine rağmen kimse tınlamıyor. Bence YARSAV gibi hazine avukatları birliği de oluşmalı. Birilerinin buna öncülük yapması gerekir. O zaman, gerekli bakanlarla sorunlar görüşülür. Sorunların çözülmemesi durumunda gerekli tepkiler ortaya konur. Birlik olunmadan birliktelik olmaz. Birliktelik olunmadan hak yerine gak alınır...herkese selamlar...

Sayın Magistra'ya aynen katılıyorum. Anlaşılan tüm meslektaşlar için artık "tak" etmiş.

Birlikte bir şeyler yapabiliriz, maalesef başka da yolu yok.Mevcut derneğin de hiçbir faaliyeti yok gibi. Bu durumda Hazine Avukatları Birliği gibi bir oluşum meydana gelebilir. Bu oluşum, bir tepki hareketinden doğacağı için iyi şeyler gerçekleştirebilir.

seminere gitmeyelim

İyi günler değerli meslektaşlarım,zaman çok hızlı akıyor ve bizler için de ek gösterge-özel hizmet tazminatı ve vekalet ücreti limitindeki artış taleplerimiz hayal olmaya başladı...Avukat olarak kendi haklarımızı koruyup savunamıyormuyuz acaba?Ne yapmalıyız...inanın artık hepimizin morali çok bozuldu...her kuruma ayrı kalemlerde artış yapılıyor ama ya bizler...

kurum değiştirmeyi düşünen arkadaşlar var mı? hangi kurumları düşünüyorlar. ben bir ara SGK'yı düşündüm ama hiç bir girişimde bulunmadım.

Bir şeyler yapmalı diyen arkadaşlara katılıyorum. Derneği, bir şeyler yapmak isteyen arkadaşları destekleyelim. Ne kadar aktif bilmiyorum. Ben facebook tan kamu avukatları grubunu takip ediyorum. Hazine Avukatları' na da üyeyim. Neler yapılabilir, düşüncesi olan arkadaşlarımızı destekleyelim.

Evet Gitmeyelim

Savaşmadan buradan ayrılmak istemiyorum. En azından mücadele etmeli, daha sonra başka kurumlar ya da başka şeyler düşünülebilir.

Gördüğüm kadarıyla burayı tahmin ettiğimden çok daha fazla hazine avukatı okuyor. Çoğu son onyıl içinde hazine avukatı olanlar. 10 yıl üstündekiler de mutlaka vardır ama çoğunluk genç bir grup...

Bence Seminire mutlak gitmeli hatta ismimiz olmasa bile Bakanlığı arayıp ya da izin alarak mutlaka gitmeliyiz. Zira orada topluca neler yapabileceğimizi tartışır, sohbet eder, plan yapar ve bir neticeye ulaşırız. Birlikteliğimiz orada vücut bulabilir.

Benim tek umutum burada görüşlerini yazan arkadaşlar...

pasif ve mevcut derneğe üye olalım arkadaşlar. istanbuldan 70 ve değişik illerden 30 kadar arkadaşımız uye oldu ve uye sayısı 200ü geçti. olağanüstü genel kurul istiyoruz. gelişmeleri burdan yazarız. yeni yönetimle çabalarımız sonuca ulaşacak diye ümitliyiz.

Bütün meslektaşlarımıza iyi akşamlar diliyorum ;

Forumumuzun bu kadar hareketli ve enerji dolu olması çok güzel sivil itaatsizlik örneği gösterilmesi ayrı bir takdire değer.Aksiyon ve reaksiyon bağlamında olaylara bakılması yerinde bir davranış.Ama çözüm aşamasında sorunsallığın öncelikle ele alınıp forumda ciddi anlamda tartışılması gerekir.Dernek çatısı altında bi şeyler yapılabilir.Meclisteki vekillere fax olabilir.Semineri protesto mümkün sert eleştiriler içimizi rahatlatır.Hepsi veya hiçbiri 4353 sayılı yasa tasarısı gündemde ve taşradan malesef görüş alınmıyor.En öenmli konu yasanın şu anda değişmesi hangi aşamada nerede a grubu kadroya alınmanın getirileri bu arada götürdükleri irdelenmeli.Seminere gitmesi gereken arkadaşlar lütfen katılsınlar biliyorsunuz anket yapılıyor artık devam ediyormu bilmiyorum ? anketlere mutlaka sorunları yazalım.Ama bir kısım arkadaşların talebi sadece bilgisayar yok allah aşkına bunu sorun diye yetkililere iletmeyin gerekirse cebinizden alın en fazla 400 tl tutar.kendi malınızı dairedede kullanın çok önemli değil bu talepleri inanın bizleri üzüyor sadece.Bunlar dile getirlmesi gereken en son sorunlar.Sayın genel Müdür herkesten sorunlarını istiyor biz kalkıp daire ilişkilerinden bilgisayar azlığından bahsediyoruz.Bunun da zamanı var ama daha erken MURATHAN MUNGA NIN yalnız operasında dediği gibi sen bana erken ben sana geç kalmıştım.Laf aramızda bu şairi pek okumam yıllar önceden bu kısmı aklımda kalmış.Seminerlerden birinde yine sayın genel müdüre sürekli bilgisayar sorunu sanki sorunmuş gibi iletiliyor biz inanın sıkılıyoruz , b,r taraftan başkaderdimiz kalmadımı diyoruz.Lütfen seminere giden arkadaşlar ve diğerleri yazılı olarak sorunlarınızı yetkililere iletin söz uçar yazı kalır kalırsa zaten birileri halleder.Halledemezsede vicdani sorumluluğunuz kalmaz.Mücadele devam eder.Tabiatta her şey yaşamaya çaba sarfediyor bıkmak küsmek bırakmak yok belgesellerden dikkat edin antilop son salisesine kadar kaçmaya çalışıyor.Aslandan yada sırtlandan mücadeleyi bırakmıyor.Tabi burada biz antilop değil aslan olmayıtercih ederiz.Beslenme zincirinde ot yiyen değil ot yiyenleri yemeyi tercih ederiz haliyle ama zincir işte en zayıf halkası kadar güçlüdür.İletilerden biz şey çıkmaz bundan da eminiz ama yetkililer genede bilsinler problemeleri.Problemleri promlem haline getirmek lazım.Çünkü en büyük sorun bile küçükken küçük bir sorundur.Bu aşamada 4353 sayılı yasanın seyrini merak ediyoruz.Çok önemli bu .Dernek genel merkezi neredeyse en azından randevu alıp mutlaka siyasi görüşmeler yapmalı hem muhalefetten hemde iktidar partisinden.müdahale edilmesi gereken en önemli konu şu anda bu 4353 sayılı yasada değişikliğe midahale kadar 112 lik bir durum yok.Lütfen arkadaşlar bu duruma seyirci kalmayın.Bilgisayar talepleri kadar bile olsa gündeme getirin seminerde ne yapılmış bununla ilgili 1.ağızdan öğrenelim asyın yetkili ve etkili insanlardan.MAtematikteki sıfır gibi etkisiz eleman olmayalım.Seminere kadar beklemeye tabiki gerekte yok o ayrı bir durum.BU aşamada bütün muhakemat müdürlükleri Bilgi edinme yasası kapsamında dilekçe hakkını kullanarak 4353 sayılı yasada değişikliklerin neler olduğüu hangi konularda düzenleme yapıldığı talep etse yerinde olur bütün muhakemat müdürlükleri ve hazine avukatları email yoluyla bu haklarını kullanmalıdırlar.Bu durum ciddi bir baskı unsuru olup T.B.M.M den de istenirse sistematik bir biçimde herkes farkında olur.Yürümeyen zincirlerinin farkına varamaz demiş ya J.J.Rousseau bence çok doğru bu hareket organize edlilmelidir.İkinci husus bizim interaktif bir dergimiz malesef yok bu konuda genç arkadaşların HAZİNE AVUKATLARI DERGİSİ adı altında bir çaışma yapmaları çok yerinde olur.Hala kendi sitemizin olmaması çok kötü.Bütün meslek gruplarının sitesi varken bizim geriden takip etmemiz gerçekten üzüntü verici.Mutlaka SİTEMİZ OLMALI forumtartışmaları devam edebilir ancak burada misafiriz.KEndi evimize taşınalım derim.Zor olmasa gerek bu mesleğin tarihçesi meslektaş görüşleri hukuki düşünceler açısından yerinde olur bir adres olur.Dergi çıkarılabilse 3 aylık en azından daha iyi olur tabi ama masraf vb.zorlar bizi zorlamazda dernek böyle bir çalışma yapsa seve seve para yardımı yaparız.Dergi herkesede gönderilebilir.En azından insanlar bu mesleği tanımış olurlar.bence ilk hedef 4353 sayılı yasadaki değişiklik olmalı ardından sesimizi duyurmanın you dergi çıkartılmalı , site kurulmalı , dilekçe hakkımız kullanılmalı seminerlerde sayın yetkililere problemler anlatılmalı gündem böylece sıcak bırakılmalı.Sitemiz osaydı eğer her konuda ciddi bir katkı sağlanırdı.Taşınmaz tazminat vb gibi alt konularda harika bir külliyat meydana gelirdi.Umarım olur olmazsa bu yaşta ben elatıp bir site kurucam tek başımada kalsam tecrübelerimi paylaşacağım.

Aslında yapılacak olan bu seminerlerden bir tanesi geniş katılımlı olarak Ankara'da yapılsa ve ortak bir basın açıklaması yapılsa veya daha değişik ne yapılması gerekiyorsa yapılsa daha iyi olmaz mı?

Bu arada yazı Çocuk şiiri gibi oldu:)

Arkadaşlar ben iki defa seminere katıldım.Her seferinde de arkadaşlarla sorunları görüşürüz düşüncesiyle gittim ama bizler hep üçerli beşerli gruplar halinde sadece eğlendik.Galiba biz daha geniş kapsamlı birlikteliği sağlayamıyoruz.Eğer sorunlar görüşülüp de birlikte hareket etme iradesi önceden belirlenmemişse kısa süerede bu kadar kişinin aynı amaç etrafında toplanıp birlikte hareket etmesi zor olacaktır.Bu nedenle seminerlerde bırakın sorunları görüşüp tartışmayı biraraya gelmeninin bile fırsatını yakalayamıyorsunuz.Sayımız birlikte hareket edip etkileyici faktör olmak için uygun bence.Sorun ne..... Hukukçuyuz ama kendi hakkımızı arayamıyoruz.Bize idare ilinti muamelesi yapıyor.Saygınlığımızı yitirmiş gözüküyoruz ama bunun nedeni birçoktur ve görecelidir diye düşünüyorum ve bir payının da yine idareye ait olduğunu düşünüyorum.En önemlisi de artık sorunları konuşmaktan vazgeçip bir an evvel birlik olup çözüm yolları arayalım.Görüyorum ki birçok arkadaş aynı benim gibi henüz istifa etmese bile bu konuyu kafasından bir şekilde geçiriyor.Çünkü en azından ben memurmuyum hizmetlimiyim arşiv görevlisimiyim yoksa avukatmıyım bilemiyorum.Bunların hepsini yapıyorum.Hizmet satın alacaklarmış allah aşkına hangi özel avukatlara bizim yaptıklarımızı yaptırabilirler.Çok dertliyim......sorundan bahsetmeyecektim ama olmuyor.Arkadaşlar lütfen birbirimizden haberdar olalım ve şuan bir oluşum içinde olan derneğe üye olalım diyorum.

Ben Edidör Ceyhan arkadaşımın, eğer kendisi de isterse, seminerde yapılacak bir toplantıyı koordine edebileceğini düşünüyorum. Böylece seminerde bir birlik sağlanabilir. Burada zaten herkes aynı fikirde.. Sadece somut olarak neler yapılabilir orada bir görüşme yapılabilir. Hatta seminere katılacaklar arasında ismim olmasa bile bir şekilde o toplantıya katılabilirim.

Kamulaştırma davasında malikin adı tapu kaydında sehven yanlış yazılmış. Tapuda isim Tashihi davası ile düzeltilmesi gerekiyor. Mahkeme Hazine (DSİ) vekili olarak görevi bana verdi.

Teredüt yaşadım. Tapuda isim tashihi davası TAPU SİCİL MÜDÜRLÜĞÜ husumet gösterilerek açılıyor. Zaten Tapu sicil müdürlüğünün de vekili değilmiyiz. Acaba bu davayı açmamızda bir engel var mı?

Yani Mahkemenin görev ve yetkisi ile zaten müvekkili olduğumuz Tapu Sicil müdürlüğünü husumet göstererek TAPUDA İSİM TASHİHİ DAVASI açabilir miyiz?

siz DSİ vekili olarak davayı açarsınız, duruşmalarda bu dosyalara mahsus olarak tapu sicil müdürlüğünü temsil etmezsiniz. bunun örneklerini biz de yaşadık. sorun olmadı. tebligatları tapu müdürüne veyahut o ilçede başka hazine avukatı varsa ona da yapabilirsiniz... iki hazine avukatı biri dsi biri tapu sicil müdürlüğü vekili olarak duruşmalara girebilir. başka çözümü yok sanırım. geçen seneki seminerde konusu olmuştu bu meselenin.

Sayın meslektaşlarımıza iyi hafta sonları diliyorum ;

Sayın manzara arkadaşımızın tapuda isim tahsisi konusunda sayın editörümüzün görüşüne katılıyorum.Aslında böyle durumlarda olmazsa ne olur açısından bakın davayı açmazsanız kamulaştırma davası yürümez.Uygulamada öyle gariplikler oluyorki bir anda yasa değişiyor davalıl iken davacı haline geliyoruz.Kaderimiz böyle malesef.Zaten 2942 sayılı yasada biliyorsunuz fahiş hatalar var sürelere ilişkin bu durum zaten komedi yaratıyor.Ancak eldeki yasda bu malesef.Yine ilanen tebligatta fahiş hata ve gereksiz tekrarlar var hantal bir yasa malesef.Umarım değişir.Acele el koyma diye abuk sabuk idareyi zarara uğratan bir düzenleme var.Amacı belli değil gereksiz topu mahkemeye atan garip bir düzenleme var devam edicem ................

iyi çalışmalar manzara arkadaşım sorunun cevabını editör arkadaşımız vermiş.burada mahkemeye bize verdi diyorsunuz dava açma yetkisini. biz açtığımız davalarda bu gibi isim düzeltimi gerektiği durumlarda kendimiz talepte bulunuyoruz zaten bize davayı açıp düzeltme kararını mahkemeye sunmak için yetki ve süre verilmesini talep ediyoruz devam eden dosya mahkemesinden. sizinde burada yapacağınız tapu sicil müdürlğünü davalı olarak göstererek davayı açmak.teligat doğrudan tapu sicil müdürlüğüne yapılacaktır.avukat sayınız birden fazla ise hazine avukatı arkadaşlardan biri de sözonusu davada tapu sici müdürlüğünü temsilen davaya girecek.eğer tek iseniz müdürlük kendisini amiri ile temsil ettirecek.

İyi akşamlar arkadaşlar. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil ve Usulü Hakkındaki Kanunun 24. maddesi uyarınca açılacak iptal davasıyla ilgili dilekçe örneğine ihtiyacım var. Yardımcı olursanız sevinirim.

önce en önemli gördüğüm konuyu sorayım .Arkadaşlar Meclis haberden öğrendiğmiz kadarıyla Karayolları Teşkilat kanunu plan ve bütçeden geçmiş..öncelikle karayolları dosyaları olanların gözü aydın kurtuluyorlar..Öte yandan benim gibi Eski karayolcular için nasıl bir düzenelme yapıldı bilmiyorum sadece tasarının geçtiğni okudum ama bizimle ilgili düzenleme nasıl geçti bulamadım..bilenlerin bilgilendirmesini rica ediyorum hani benim gibiler için hayat memat meselesi..

İkinci oalrak bu tapuda isim tashihi olyına değinelim..Ömrü kamulaştırmalar ile geçenlerdenim 7-8 yıldır karayollarında -Artvin Muhakematta sürekli bu davaları takip ettim.Gördüğüm şu ki kanunun bir çok aksaklığından biride bu..

Tapuda ismi tam olarak yazılmayanlar için davacı vekili olarak bizlere dava açma görevi mahkemece verilmek isteniyor..ama buradan sonra 1000 tane sıkıntı..

Tamam davayı açıyorsunuz ondan sonra başlıyor mahkeme bana tanık getir..Nerden bulacağım ben tanığı ..tanımam etmem bilmem hangi köylü Ahmet efendi???

bu sıkıntıyı jandarmaya veya muhtarlığa müzekkere yazdırarar çözebiliyoruz hadi bulamadık deseler ne olcak genelde aşıyoruz bu noktayı ama sıkıntı bitmiyor...

Diyelim Kararı aldınız bu defa İsim tashihi davası kesinleşmelimi ..hani Kamulaştırma başka hiçbir davayı beklemez..işte bal gibi bekliyor mecburen..Temyiz olayını aşmak biraz daha kolay da..asıl bomba bu kararı uygulatmakta..Şimdi kamulaştırma davası bitince zaten tapu değişecek geçecek..şimdi sağolsun bazı hakimlerimiz kararı kesinleştirmeyi yeterli görüyor diyelim ya usul hastası çıkıpta bunu tapuya işlet derse o zamanda karşına hukuki konularda gördüğüm en kıl en kendini beğenmiş gurup alınmasınlar..ama isterse alınsınlar daha bitane iyisine raslamadım karşımıza Tapu Müdürleri çıkıyor..vay efendim sen bu kararı uygulatamazsın tapu sahibi gelsin..hadii ikna ettin diyorki sana harç yatır ..ben harçtan muafın dersin laf anlamaz mahkeme kararı olmaksınız ben para yatıramam dersin söz dinlemez..

velhasıl Tapuda isim tashihi işini mümkün olduğunca varsa iyi niyetli davalı vekillerine açtırmaya gayret edin tabi kabul ederse...

Aslında benim bu aralar düşündüğüm formul Tapuda isim tashihi olayına fazla girmeden kayyım olayını yerleştirmek tapuda adama soy adı vereceğine kayyım atanmasına hakimi yönlendirmek daha doğru fazla skınıtısı yok kayyım hem daha çabuk bitiyor hem tanığa gerek yok hemde tapu müdürleriyle uğraşmak zorunda kalmıyosun tabi bu davanın da şartları var..

velhasıl Avrupa insan hakları mahkemesine giden şikayetleri azaltmak için paldır küldür çıkarılmış her tarafı dökülen Kamulaştırma kanunu ile ilgili sıkıntı çok tapuda isim tashihi ise bunlardan yanlızca bir tanesi....

Kamulaştırma davaları kadastro davaları gibi hakimlerin resen ,taraflar gelmezse bile devam edip neticelendirmesi gereken davalardır.(4650 10.madde"...Bu maddede öngörülen işlemler, mahkemenin davetine uymayanlar olduğu takdirde ilgilinin yokluğunda yapılır.")öncelikle bu maddede yazılı husus yönünden hakimlerin aydınlatılması gerekiyor.Çünkü bunu bilmeyen hakimler mazeret verseniz de gereçeklendirmediğinizden veyahut pul vermediğinizden dosyayı müracaata bırakabiliyor.O yüzden nezaketi bir tarafa bırakıp mazeret verirken 10.maddenin ilgili bölümünü de ekleyin.Böylece hem kanunu hem de vazifelerinin kapsamını öğrenmiş olurlar Neticede sizin yükünüz hafifler.İsim tashihi dosyalarında ve kararlarının infazında herhangi bir sorun yaşamadım.İsim tashihi davalarında öncelik, elbette davacısı olduğumuz dosyadadır.Bırakın tapuyu amiri temsil etsin(etmez ya).Biz vazifemizi ifa ederken yasal sınırlar içinde öncelikle hazinenin dolayısı ile kamunun menfaatini düşünmekle mükellefiz. Nihayetinde yapılacak düzeltme kamu menfaatine ilişkin değil midir?