BAŞBAĞLAR KATLİAMI TERÖR EYLEMİ DEĞİLDİ...(2009)
*****
5 Temmuz 1993 saat 14 suları başbağlara gelen yaklaşık 100 kişilik bir gurup,
köy'ün meydanında insanları toplayıp cami'ye götürüp 33 mahsum insanı hunharca katletmişti..
doğu ve güneydoğuda 1979 yılından bu yana bir çok terör örgütü eylem yapmıştır..
başbağlar olayından önce tunceli, erzincan ve elazığ üçgeninde bir tek etibank ferrokrom tesislerindeki katliam akla geliyor,
bu eylemde 7 kişi öldürülmüş olayı hiçbir örgüt üstlenmemişti..
1993'te o bölgede daha çok sol örgütler (devsol, devyol, tikko, devgenç) gibi bir kaç örgütün etkinliği söz konusuydu,
bu örgütlerin ortak toplandıkları dhkp-c çatısının altında toplanmaları 1998 yılında olmuştur,
diğer terör örgütlerinin militanları eylemlerde birlik adına dhkp-c çatısı altında toplanmışlardır,
2006 yılında tunceli ovacık'ta bir köyde bir araya gelen 19 kişilik lider kadro yapılan operasyon ile ortadan kaldırılmıştır..
1993 yılının yaz aylarında başbağların nüfusu kış aylarına oranla 3 misliydi,
o bölgenin insanı kış aylarında ağırlıkla ıstanbul'da oturur,
yaz aylarında kemaliye, kemah, refahiye ilçelerinin köyleri kış aylarına nazaran büyük bir artış gösterir..
başbağlar katliamının olduğu günün bilgilerini jandarma ve içişleri bakanlığı arşivlerindeki bilgiler ve ifadelere dayanarak,
birde dönemin erzincan mit bölge sorumlusunun halktan aldığı bilgilere ve ifadeleri kaynak olarak.
*köye gelen 100 civarındaki gurup daha önce toplu olarak görülen guruplara nazaran tek tip elbise giymiyorlardı,
*terör örgütlerinin daha çok tercih ettikleri spor ayakkabı yerine kundura bile giyenler vardı,
*örgüt mensupları bu tür propagandasal eylemlerde yüzlerini kapatmaz maske kullanmazlar,
*o bölgede ve güneydoğuda hiç bir örgüt öldürmeyi amaçladığı insanlara örgütünün propagansını yapmaz,
*en önemlisi o bölgede etkin olma hedefinde olan hiç bir örgüt halkın tepkisini ve antipatisini topalyacak bir eylem yapmaz,
*30 yıllkı terör geçmişimizde hiç bir eylemde 100 kişilik bir gurup görülmemiştir
terör örgütlerinde en kalabalık gurup biri gurup lideri toplam 21 kişiden oluşur..
*doğu ve güneydoğuda 1979 yılından bu yana hiç bir örgüt infaz ettiği yada katlettiği hiç bir insanı camii'ye götürmemiştir,
bölge insanının dini ve manevi duygularını rencide etmekten kaçınmıştır bütün örgütler..
*doğu ve güneydoğu'da daha önce hakkaride içinde insanların olduğu 3 ev yakılmıştır bu eylem o tarihlerde kimse tarafından üstlenilmemiştir,
*bu tür toplumsal eylemler daha çok pkk tarafından korucu köylerine karşı yapılırdı,
*tunceli ve erzincan bölgesinde sol örgütler bu tür infazları halktan kendilerini ispiyonlayanlara yada muhbirlere karşı yaparlar sadece,
*başbağlar'a son iki yıl içinde hiç bir örgüt mensubu uğramamasına karşın daha önce yukarı ve aşağı başbağlar halkının terör örgütüne bakışı ve yaklaşımı bilindiğinden, örgüt mensupları o iki köyden ne yarar nede zarar görmüştür..
*başbağlar'a gelen gurubun köy'e parça parça gelmeyerek toplu halde gelmesi o bölgede etkin olan örgütlerin daha önce benimsmediği bir tarzdır,
*bu tür propagandasal eylemlerde militanların bir kısmı gözcülük yaparkan diğerleri halkı toplar propagandasını yaparlar,
*en önemlisi o bölgede daha önce hiç bir sunni köy'ünde sol veya başka hiç bir örgütün propaganda yapmadığıdır,
*olayda kurtulanların verdiği ifadelere dayanarak en vahşice eylemlered bile halkın yanyana dizilerek tarandığı görülmemiştir,
*eylem için gelenlerin daha önce görülen örgüt militanlarının aksine ciltlerinin bembeyaz oluşu ve çanta kumanya bulunmaması en can alıcı ayrıntıdır,
sanki hayatlarında ilk defa başbağları görüyorlarmış gibiymiş bütün militanlar yada adı her ne ise,
başbağlar katliamından sonra ortadan kaybolan gurup yer yarıldıda sanki içine girdi..
bölgede halkın omuzlarına basarak hayatını idame ettiren örgütlerin halktan tepki aldıkları bu eylem hiç bir ayrıntısı ile terör örgütü işi değil,
burada paylaşamadığım ayrıntılarda düşünüldüğünde acemice yapılmış ve sanki o 100 kişilik gurup sanki hayatlarında ilk defa bir araya gelmiş gibi bir birlerine yabancılık içinde haraket ediyorlarmış,
örgüt işi olmadığı konusunda en can alıcı nokta,
daha önce hiç bir örgütün kullanmadığı mp-5 makinalı silahların bu eylemde kullanması olarak söylenebilir..
en önemlis soru şu,
bu eylemi daha sonra neden pkk üstendi,
farkındaysanız olaydan 4 ay sonra pkk üstenmiştir,
hiç bir örgüt bir eylemini 4 ay sonra üstlenmez,
kaldıki bu olayın pkk tarafından değil ele geçirilen bir örgüt mensubunun jandarmadaki ifadesinde üstlendiği söyleniyor,
savcılık ifadesinde bunu inkar eden terörist, o ifadenin kendisine zorla imzalatıldığını beyan etmişti..
dolayısı ile başbağlar katliamı ortada kalmıştır..
tıpkı madımak katliamı gibi,
tıpkı gazi mahallesinde taranan kahvehane gibi,
olayların aynı yıl içinde ve ilk bakışta birbiri ile husumet içinde gözüken sunni ve alevi kökenli insanalara karşı yapılması kafalardaki soruları kuşkulara dönüştürüyor..
bu sorular ve kuşkulular çok yakında yanıtını bulacaktır,
alevi sunni çatışması yaratmak isteyenlerin bu hain'ce planları ellerinde patlamış,
olan 37'si madımak 33'ü başbağlar toplam 70 mahsum insana olmuştur..
başbağlar'a sevinip madımak'a üzülüyorsanız insanlığınızdan şüphe edilir,
madımak'a sevinip başbağlar'a üzülüyorsanız hem insanlığınınızdan hem inancınızdan şüphe edilir,
hem başbağlar'ın katillerine, hem madımak'ın faillerine lanet okuyoruz,
acıda ve hüzünde birleşmeli şer odaklarına karşı dik duruşumuzu milletçe göstermeliyiz..
http://rotinda23.azbuz.com/blog/yazi/oku/5000000011081792/BASBAGLAR-TEROR-ORGUTU-ISI-DEGILDI
BAŞBAĞLAR KATLİAMI TERÖR EYLEMİ DEĞİLDİ...(2009)
*****
5 Temmuz 1993 saat 14 suları başbağlara gelen yaklaşık 100 kişilik bir gurup,
köy'ün meydanında insanları toplayıp cami'ye götürüp 33 mahsum insanı hunharca katletmişti..
doğu ve güneydoğuda 1979 yılından bu yana bir çok terör örgütü eylem yapmıştır..
başbağlar olayından önce tunceli, erzincan ve elazığ üçgeninde bir tek etibank ferrokrom tesislerindeki katliam akla geliyor,
bu eylemde 7 kişi öldürülmüş olayı hiçbir örgüt üstlenmemişti..
1993'te o bölgede daha çok sol örgütler (devsol, devyol, tikko, devgenç) gibi bir kaç örgütün etkinliği söz konusuydu,
bu örgütlerin ortak toplandıkları dhkp-c çatısının altında toplanmaları 1998 yılında olmuştur,
diğer terör örgütlerinin militanları eylemlerde birlik adına dhkp-c çatısı altında toplanmışlardır,
2006 yılında tunceli ovacık'ta bir köyde bir araya gelen 19 kişilik lider kadro yapılan operasyon ile ortadan kaldırılmıştır..
1993 yılının yaz aylarında başbağların nüfusu kış aylarına oranla 3 misliydi,
o bölgenin insanı kış aylarında ağırlıkla ıstanbul'da oturur,
yaz aylarında kemaliye, kemah, refahiye ilçelerinin köyleri kış aylarına nazaran büyük bir artış gösterir..
başbağlar katliamının olduğu günün bilgilerini jandarma ve içişleri bakanlığı arşivlerindeki bilgiler ve ifadelere dayanarak,
birde dönemin erzincan mit bölge sorumlusunun halktan aldığı bilgilere ve ifadeleri kaynak olarak.
*köye gelen 100 civarındaki gurup daha önce toplu olarak görülen guruplara nazaran tek tip elbise giymiyorlardı,
*terör örgütlerinin daha çok tercih ettikleri spor ayakkabı yerine kundura bile giyenler vardı,
*örgüt mensupları bu tür propagandasal eylemlerde yüzlerini kapatmaz maske kullanmazlar,
*o bölgede ve güneydoğuda hiç bir örgüt öldürmeyi amaçladığı insanlara örgütünün propagansını yapmaz,
*en önemlisi o bölgede etkin olma hedefinde olan hiç bir örgüt halkın tepkisini ve antipatisini topalyacak bir eylem yapmaz,
*30 yıllkı terör geçmişimizde hiç bir eylemde 100 kişilik bir gurup görülmemiştir
terör örgütlerinde en kalabalık gurup biri gurup lideri toplam 21 kişiden oluşur..
*doğu ve güneydoğuda 1979 yılından bu yana hiç bir örgüt infaz ettiği yada katlettiği hiç bir insanı camii'ye götürmemiştir,
bölge insanının dini ve manevi duygularını rencide etmekten kaçınmıştır bütün örgütler..
*doğu ve güneydoğu'da daha önce hakkaride içinde insanların olduğu 3 ev yakılmıştır bu eylem o tarihlerde kimse tarafından üstlenilmemiştir,
*bu tür toplumsal eylemler daha çok pkk tarafından korucu köylerine karşı yapılırdı,
*tunceli ve erzincan bölgesinde sol örgütler bu tür infazları halktan kendilerini ispiyonlayanlara yada muhbirlere karşı yaparlar sadece,
*başbağlar'a son iki yıl içinde hiç bir örgüt mensubu uğramamasına karşın daha önce yukarı ve aşağı başbağlar halkının terör örgütüne bakışı ve yaklaşımı bilindiğinden, örgüt mensupları o iki köyden ne yarar nede zarar görmüştür..
*başbağlar'a gelen gurubun köy'e parça parça gelmeyerek toplu halde gelmesi o bölgede etkin olan örgütlerin daha önce benimsmediği bir tarzdır,
*bu tür propagandasal eylemlerde militanların bir kısmı gözcülük yaparkan diğerleri halkı toplar propagandasını yaparlar,
*en önemlisi o bölgede daha önce hiç bir sunni köy'ünde sol veya başka hiç bir örgütün propaganda yapmadığıdır,
*olayda kurtulanların verdiği ifadelere dayanarak en vahşice eylemlered bile halkın yanyana dizilerek tarandığı görülmemiştir,
*eylem için gelenlerin daha önce görülen örgüt militanlarının aksine ciltlerinin bembeyaz oluşu ve çanta kumanya bulunmaması en can alıcı ayrıntıdır,
sanki hayatlarında ilk defa başbağları görüyorlarmış gibiymiş bütün militanlar yada adı her ne ise,
başbağlar katliamından sonra ortadan kaybolan gurup yer yarıldıda sanki içine girdi..
bölgede halkın omuzlarına basarak hayatını idame ettiren örgütlerin halktan tepki aldıkları bu eylem hiç bir ayrıntısı ile terör örgütü işi değil,
burada paylaşamadığım ayrıntılarda düşünüldüğünde acemice yapılmış ve sanki o 100 kişilik gurup sanki hayatlarında ilk defa bir araya gelmiş gibi bir birlerine yabancılık içinde haraket ediyorlarmış,
örgüt işi olmadığı konusunda en can alıcı nokta,
daha önce hiç bir örgütün kullanmadığı mp-5 makinalı silahların bu eylemde kullanması olarak söylenebilir..
en önemlis soru şu,
bu eylemi daha sonra neden pkk üstendi,
farkındaysanız olaydan 4 ay sonra pkk üstenmiştir,
hiç bir örgüt bir eylemini 4 ay sonra üstlenmez,
kaldıki bu olayın pkk tarafından değil ele geçirilen bir örgüt mensubunun jandarmadaki ifadesinde üstlendiği söyleniyor,
savcılık ifadesinde bunu inkar eden terörist, o ifadenin kendisine zorla imzalatıldığını beyan etmişti..
dolayısı ile başbağlar katliamı ortada kalmıştır..
tıpkı madımak katliamı gibi,
tıpkı gazi mahallesinde taranan kahvehane gibi,
olayların aynı yıl içinde ve ilk bakışta birbiri ile husumet içinde gözüken sunni ve alevi kökenli insanalara karşı yapılması kafalardaki soruları kuşkulara dönüştürüyor..
bu sorular ve kuşkulular çok yakında yanıtını bulacaktır,
alevi sunni çatışması yaratmak isteyenlerin bu hain'ce planları ellerinde patlamış,
olan 37'si madımak 33'ü başbağlar toplam 70 mahsum insana olmuştur..
başbağlar'a sevinip madımak'a üzülüyorsanız insanlığınızdan şüphe edilir,
madımak'a sevinip başbağlar'a üzülüyorsanız hem insanlığınınızdan hem inancınızdan şüphe edilir,
hem başbağlar'ın katillerine, hem madımak'ın faillerine lanet okuyoruz,
acıda ve hüzünde birleşmeli şer odaklarına karşı dik duruşumuzu milletçe göstermeliyiz..
http://rotinda23.azbuz.com/blog/yazi/oku/5000000011081792/BASBAGLAR-TEROR-ORGUTU-ISI-DEGILDI