Lohusalık deprosyonu için tavsiyeleriniz?

Hanımların çok hassas olduğu bu dönemde onlara destek çok önemli.Eşimde bu durumu çok yoğun hissetmedim ama çok duygusaldı ona hassas davranmaya çalıştım. Sizde hanımlarınızı inciltmeyin çünkü bu dönemi çok daha hassa geçiren hanımlar varmış.

Zor bir dönem bu nedenle muhakkak kendinize başka aktiviteler de bulun.Bazı kadınlar sorumluluk altında depresyona girebiliyorlar çevresel desteğin çoook önemi var.Allah sabır versin.

arkadaşlar kesinlikle omega3 ve b coplex vitaminlerini kullanın vücut bunların eksiklğinde depresyona eğilimli bide hamilelik gibi özel durumlarda kaçınılmaz beyinin zarında bulunan omega3 ü bebek doğum öncesi ve emzrme dönmeinde bitiriyo bu yüzden kaliteli omega 3 be 7 tanes bir arada olan b complex kullanılmalı ben amway in kiler ile tedavimi bitirdim herkese öneriririm bebek gelişmi içinde inanılmaz faydalı bi kere hasta olmuyolar ateşli hast dirençi oluyolar ayrıca annede öyle günde 3 er tane alınmalı

Sonuçta rahatsız bir süreç ama eziyet gibi de görmemek lazım.Bebeğinizi gözönüne getirin ve geçici bir zaman dilimi olduğunu düşünün.

etrafa fazla kulak asma herkesin bir fikri vardır ama senin fikirlerin daha önemli.ilaç olarak doktor tavsiye etmeden birşey kullanmayınız. süte geçmeyen tek ilaç ise selectra 25 mg ama ilaçsız savaşın. ben aileden uzakta gazlı bir çocuk büyüttüm ilaca gerek kalmadan atlattım ve 7.ayında çalışmaya başlamıştım hiç de çalışma planlarım yokken herşey yoluna girmişti. çocuğunuzu ve kendinizi dinleyin unutmayın o günler bir daha gelmeyecek ve dediğim gibi herkes doğru yanlış kırılıp kırılmayacağınızı bilmeden konuşur böyle kişilerle bu dönemde görüşmemeniz tavsiyemdir

tavsiyeleriniz ve bilgilendirmeleriniz için teşekkürler.

zor zamanlar,

tavsiyem kesinlikle yalnız kalmamalı,etrafında sevdiği insanlar olmalı.gereksiz insanlardan uzak durmalı

Bence depresyona girmemizdeki ana etkenlerden biri çevremizde toplanan kalabalık.

akupunktur faydalı olabilir

Annelik öğrenilen bir şeydir, yavaş yavaş bebekle ilgili her şeyi öğrenirsiniz.Çevrenizdekilere kulak asmayın. Emzirmeyi kendinize ve bebeğe işkence haline dönüştürmeyin. Mümkünse dışarı çıkın ve dolaşın.

Mavi düşüncelerden korkmayın.

Yaşamı kapkaranlık görebilirsiniz ve gerçek bir kaygı sizi sarabilir. Bu bunalıma doğumdan sonra sık rastlanır. Buna " Yeni doğum yapanların iç sıkıntısı" denir. ( Blue feeling )

Fizik ve moral olarak derin bir sarsıntı geçirdiniz. Organizmanızın tümü doğumun kayda değer zorlanmasına katıldı. Bu dönemdeki hormonal değişimler de özellikle önemlidir ve siz kendiniz ve psikolojik değişiklikleri hissediyorsunuz. Dokuz aylık bir bekleyiş yaşadınız ki bu dönem belki de kaygı ve sinirle karışık geçti. Hala yorgunsunuz ve birdenbire kendinizi tek başınıza çocuğunuza gösterilecek bakımdan sorumlu buluyorsunuz. Bu nedenlerden ötürü endişeli, sinirli ve ağlamak üzere olabilirsiniz. Öncelikle ne kadar uzarsa uzasın bunun geçici bir dönem olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Bu dönemin 6 aydan fazla sürmemesi gerekir. ( 6 ayı geçen durumlarda mutlaka doktor takibi gerekir ) Bebeğinizle sürekli iletişim içinde olun. Bir bebek ağladığında nedeni asla kapris değildir, birinin yanında olmasına, onunla ilgilenmesine ihtiyaç duymasıdır.Ağlama onun çağırma şeklidir, konuştuğu ilk dildir.

ERKEKLERE ÖZEL

Sabır bir erdemse eşinizin gebeliğinin geri kalan bölümünde gitgide daha erdemli hale geleceksiniz. Gebeliğin erken döneminde ortaya çıkan ve adet öncesindekine benzeyen mizaç değişiklikleri ilk dört ay sonunda hormon düzeylerinin sabitleşmesiyle hafiflerse de gebeliğin stresi devam etmektedir. Birçok kadın doğuma kadar ani duygusal gerginliklere eğilimli olmayı sürdürür. Bu beklenti ile yaşamak kolay değildir. Hatta bunu olanaksız bulabilirsiniz. Ancak bu konuda göstereceğiniz gayretlerin de yararını göreceğiniz kuşkusuzdur. Eşinize öfke ve engellenmişlik duygusu ile yaklaşmak yerine anlayışla yaklaşmak önemlidir. Her ikinizin de günlerce süren sıkıntınızın giderilmesi için ona omzunuzu 15 dakika uzatıp ağlamasını sağlarsanız gerilimi ortadan kalkar. Gebeliğin ve eşinizin duygusal durumundaki değişikliklerin kalıcı olmadığını aklınızdan çıkarmayın. Aynı zamanda doğum sonrası depresyonuun babalarda da olabileceğinin ve bu konudaki önerilerin sizi daha sonraki hüzünden de koruyabileceğinin farkında olun. ( Alıntıdır )

Çok zor bir dönem. Kolay atlatabilmek için sevdiğiniz ve bilgisine fikrine ve tecrübesine güvendiğiniz kişileri yanınızda bulundurun. Her şeye yetişemeyeceğinizi mutlaka yardıma ihtiyacınız olduğunu peşinen kabul edin. Hayatınızın tamamını kontrol etmeye çalışmaktan kaçının. Bırasın mutfak dağınık kalsın ya da faturalar ödenmemiş olsun. Bunları halledebilecek birileri mutlaka bulunur. En önemli öncelik bebeğin ihtiyaçlarının giderilmesidir ve bunun için bedenen sağlıklı olabilmeniz lazım. Bu yüzden dayatmalardan uzak durup bedenininizin sesini dinleyin. ( Size zorla yemek yedirmeye kalkabilirler, bebeğin olumsuz durumları ile ilgili kendinizi suçlu hissetmenize neden olabilirler, yaptıklarınızla ilgili eleştiriyi kaldıramayacak durumda olabilirsiniz ve bunu anlamayabilirler bu nedenle yanınızda olacak kişi mesela en yakın komşunuz veya kız kardeşiniz olabilir ) Mümkün olduğu kadar serinkanlı , çabuk paniklemeyen ve neşeli birini bulun. Zaten dünyayı kapkaranlık görmeye başladığınız bu dönemde yangına körükle giden, huzursuzluk yayan olay, haber, kişi vs. uzak durun. Gerekirse dünyayla irtibatınızı koparın ( diyorum naçizane bu zor dönemleri atlatabilmiş biri olarak )