lal,
insanlara şirk damgasını vuran sensin, içiniz titremiyor mu diyen benim ,
iftira eden ben oluyorum,önce bu çıkmazdan kurtul,
gelelim yazına,
-ben benim anladığım gibi anlayın, okuyun, şöye böyle demiyorum herkes okusun kendi karar versin diyorsun
iyi de arkadaşım biri okuyor karar veriyor, sen bunu kabul etmiyor fikir dayatıyor, üzerine senin gibi okumayan düşünmeyene şirk isnat ediyorsun, sen fikrini dayatıyorsun ben de iftira etmiyorum demektir
örneğin,
peygamber ne verirse alınız ayetini sen başka söylüyorsun, ben başka, alimler de başka diğerleri de başka söylüyor,
Allah'ın sözünden başka söz mü arıyorsunuz ayetini sen başka yorumlyorsun, ben başka değerlendiriyorum, alimler başka, diğerleri başka
----
devam edelim 3/4 lük çeviriler var, 2/4 lük çevirilir var, maalesef kötü çevirilerde var, ee toplumun çoğu da arapca bilmiyor, fıkıh bilmiyor, usül bilmiyor, okuma bilmiyor,
peki bu insanlar mealcilerin grameri usülü, fonetiği, cümle kuruşu anlam bütünlüğü ile inanmıyorlar mı?
hadi şu olsa bir nebze anlarım ortada farzedelim levhi mahfuz olsun yahut Kur'an, hepimiz orjinal dile hakim olalım ve kendi çevirilerimizi kendimiz yapalım ve anladığımıza inanalım,
öyle mi?
değil.
----
siz önce sorununuzun ne olduğunu anlaycaksınız sonrasında çözüme gidilir,
öncelikle dayatmadan vazgeçeceksiniZ,korkularınızdan,birİleri gavsdı şeyhdi, müritti diye adamları uçurucaklar diye anlayışınızı dayatmaktan vazgeçeceksiniz,
---
ne diyordun adamlar recm var diyorlarmış Kur'an'a rağmen ki benim recm konusundaki tartışmalarımı hatırlatırım ki gözümden yaş akıttırdıkları kadar tartışmışlığım vardır, uykularım kaçacak kadar ayrı düştüm bu konuda buna rağmen yazıyorum bunları,
böyle bir fobiyle mantık işlemez,
---
örneğin mürtedle savaş konusunda ayet var,gördüğünüz yerde öldürün diye ayet var,
buyrun alın size tabiri caizse zalimleşilebilecek bir ayet,
dinsiz ve ateistler bu ayetleri size servis ediyorlar yüzlerce tartışma yaptık,
ne yaptınız siz de dahil?
tefsir edilmedi mi bu ayetler,yooo o ayetler bundan bahsediyor aslında, kastedilen bu, çünkü öncesinde şunlar olmuştu, hudeybiye barışı ihlal edilmişti, felan durumlar baş gösterdi üzerine bu ayet geldi, bunlar şunlar denilmek isteniyor diye tabiri caizse tefsir etmedik mi?
neye göre konuştuk bunları Kur'an'a göre konuşmadığımız kesindi,zira mevzu anlaşılmayan ayetdi
----
şeyhi, cemaat liderini dinleyen, o insanaların din anlayışını yaşamış olmuyor herkes yine kendi din anlayışını kendi aklını harekete geçiriyor,doğru ya da yanlış yaşar,
hepimiz ebeveynlerden öğrendik çoğu şeyi sonrasında öğretmenlerden illaki her dönemimizde öğreticiler vardı,
teorik olarak hiçbir fark yoktur bunların,
bir ebeveynin yanlış bilgiler aşılaması, bir öğretmenin yanlış bilgiler verme riski kadardır risk,
bakın bunları da hiçbir yapıyla bağlantısı olmayan biri olarak yazıyorum,
elbetteki yanlış yönlendirilebilirsiniz, elbette doğru olmayan şeyler olabilir empoze edilebilir,
peki ama ehli fetret pozisyonuna girmiş olmuyor muyuz böyle,
iletişimi, diyalogu, öğrenmeyi keselim mi,Allah kitabını peygamber olmayan yahut hiçbir bilginin ulaşmadığı yerlere bırakmadı,insanın bağı direk kitapla olabilirdi,
oysaki sirkülasyon dinin dinamik yapısı böyle mi oldu/işledi,teorinin pratiği gösterilmedi mi?
----
hadi din konusunu geç objektif olamadığın için, senin kültürün, bilgi birikimin, hafızan, lügatın, kelime haznen, seviyen nasıl oluştu?
okuduğun, dinlediğin yüzlerce insandan birşeyler aldın, geliştirdin kendini, çok şey kattılar sana, kabiliyetin kavrama yeteneğin, renklendin ve lal oluştu bu süreç böyle devam edecek,
ama diyorsun ki
hayır niye bu alimleri dinliyoruz Kur'an açık,
yav tamam açık
namazı kılabilirsin, orucunu tutarsın, adam öldürmezsin, hırsızlık yapmazsın, bunların yarısını hukukunda söylüyor,elbetteki Kur'an yaşamın için asgari bilgiyi veriyor,bu senin kulağını başka herşeye kapamana sebep mi?
lal,
insanlara şirk damgasını vuran sensin, içiniz titremiyor mu diyen benim ,
iftira eden ben oluyorum,önce bu çıkmazdan kurtul,
gelelim yazına,
-ben benim anladığım gibi anlayın, okuyun, şöye böyle demiyorum herkes okusun kendi karar versin diyorsun
iyi de arkadaşım biri okuyor karar veriyor, sen bunu kabul etmiyor fikir dayatıyor, üzerine senin gibi okumayan düşünmeyene şirk isnat ediyorsun, sen fikrini dayatıyorsun ben de iftira etmiyorum demektir
örneğin,
peygamber ne verirse alınız ayetini sen başka söylüyorsun, ben başka, alimler de başka diğerleri de başka söylüyor,
Allah'ın sözünden başka söz mü arıyorsunuz ayetini sen başka yorumlyorsun, ben başka değerlendiriyorum, alimler başka, diğerleri başka
----
devam edelim 3/4 lük çeviriler var, 2/4 lük çevirilir var, maalesef kötü çevirilerde var, ee toplumun çoğu da arapca bilmiyor, fıkıh bilmiyor, usül bilmiyor, okuma bilmiyor,
peki bu insanlar mealcilerin grameri usülü, fonetiği, cümle kuruşu anlam bütünlüğü ile inanmıyorlar mı?
hadi şu olsa bir nebze anlarım ortada farzedelim levhi mahfuz olsun yahut Kur'an, hepimiz orjinal dile hakim olalım ve kendi çevirilerimizi kendimiz yapalım ve anladığımıza inanalım,
öyle mi?
değil.
----
siz önce sorununuzun ne olduğunu anlaycaksınız sonrasında çözüme gidilir,
öncelikle dayatmadan vazgeçeceksiniZ,korkularınızdan,birİleri gavsdı şeyhdi, müritti diye adamları uçurucaklar diye anlayışınızı dayatmaktan vazgeçeceksiniz,
---
ne diyordun adamlar recm var diyorlarmış Kur'an'a rağmen ki benim recm konusundaki tartışmalarımı hatırlatırım ki gözümden yaş akıttırdıkları kadar tartışmışlığım vardır, uykularım kaçacak kadar ayrı düştüm bu konuda buna rağmen yazıyorum bunları,
böyle bir fobiyle mantık işlemez,
---
örneğin mürtedle savaş konusunda ayet var,gördüğünüz yerde öldürün diye ayet var,
buyrun alın size tabiri caizse zalimleşilebilecek bir ayet,
dinsiz ve ateistler bu ayetleri size servis ediyorlar yüzlerce tartışma yaptık,
ne yaptınız siz de dahil?
tefsir edilmedi mi bu ayetler,yooo o ayetler bundan bahsediyor aslında, kastedilen bu, çünkü öncesinde şunlar olmuştu, hudeybiye barışı ihlal edilmişti, felan durumlar baş gösterdi üzerine bu ayet geldi, bunlar şunlar denilmek isteniyor diye tabiri caizse tefsir etmedik mi?
neye göre konuştuk bunları Kur'an'a göre konuşmadığımız kesindi,zira mevzu anlaşılmayan ayetdi
----
şeyhi, cemaat liderini dinleyen, o insanaların din anlayışını yaşamış olmuyor herkes yine kendi din anlayışını kendi aklını harekete geçiriyor,doğru ya da yanlış yaşar,
hepimiz ebeveynlerden öğrendik çoğu şeyi sonrasında öğretmenlerden illaki her dönemimizde öğreticiler vardı,
teorik olarak hiçbir fark yoktur bunların,
bir ebeveynin yanlış bilgiler aşılaması, bir öğretmenin yanlış bilgiler verme riski kadardır risk,
bakın bunları da hiçbir yapıyla bağlantısı olmayan biri olarak yazıyorum,
elbetteki yanlış yönlendirilebilirsiniz, elbette doğru olmayan şeyler olabilir empoze edilebilir,
peki ama ehli fetret pozisyonuna girmiş olmuyor muyuz böyle,
iletişimi, diyalogu, öğrenmeyi keselim mi,Allah kitabını peygamber olmayan yahut hiçbir bilginin ulaşmadığı yerlere bırakmadı,insanın bağı direk kitapla olabilirdi,
oysaki sirkülasyon dinin dinamik yapısı böyle mi oldu/işledi,teorinin pratiği gösterilmedi mi?
----
hadi din konusunu geç objektif olamadığın için, senin kültürün, bilgi birikimin, hafızan, lügatın, kelime haznen, seviyen nasıl oluştu?
okuduğun, dinlediğin yüzlerce insandan birşeyler aldın, geliştirdin kendini, çok şey kattılar sana, kabiliyetin kavrama yeteneğin, renklendin ve lal oluştu bu süreç böyle devam edecek,
ama diyorsun ki
hayır niye bu alimleri dinliyoruz Kur'an açık,
yav tamam açık
namazı kılabilirsin, orucunu tutarsın, adam öldürmezsin, hırsızlık yapmazsın, bunların yarısını hukukunda söylüyor,elbetteki Kur'an yaşamın için asgari bilgiyi veriyor,bu senin kulağını başka herşeye kapamana sebep mi?