İslam dininin akıl dini olup olmadığını, eğer bizler hala
tartışıyorsak, inanın bizlerin Kur an ile bağı tamamen kesilmiş demektir. Aklı
ve düşünmeyi onaylamayan bir inancın, ayakta kalabileceğine nasıl inanırız. Kur
an aklıyla yaşayan, aklıyla her türlü medeniyeti kuran bir topluma
indirildiyse, nasıl olur da Kur an ın her konuda akla hitap etmediğini, İslam
ın akıl dini olmadığını söyleriz.
Kur an ayetlerinin akılla,
düşünerek anlaşılması, onu beşerileştirmek anlamında değil, tam tersine bizler
için gerçek bir rehber olduğunu gösterir. Bizlere rehber olarak gönderilen bir
kitabın, bizler tarafından düşünerek, akılla anlaşılamayacağını söylememiz,
aklını kullanmayan, körü körüne inanan bağnaz insanların sözleridir. Bunu bilen
İslam düşmanları, güzelim inancımıza öyle batıl itikatlar sokmuşlardır ki,
düşünme ve akıl devre dışı kalmıştır. Böyle olunca da, bu toplumu istedikleri
gibi Allah ile aldatabilir ve istedikleri gibi sorgulamadan her şeye
inandırabilirsiniz.
Ne yazık ki bu zihniyet başarılı
oldu ve bugün bizlerin Kur an ile bağı kesildi, her söyleneni sorgulamadan
kabul eden bir toplum olduk. Bu bilgiler Allah katından mıdır diye, sorgulama
gereği bile duymadık. ÇÜNKÜ DİN SORGULAMADAN, DÜŞÜNMEDEN YAŞANIR DÜŞÜNCESİNE
İNANDIRILDIK. ELBETTE İMAN ETMENİN İLK ŞARTI KOŞULSUZ İNANMAKTIR. AMA ALLAH
İMANIMIZI GÜÇLENDİRMEMİZ İÇİN, BİZLERİN DÜŞÜNEREK, ARAŞTIRARAK İMAN ETMEMİZİ
ÖZELLİKLE KUR AN DA İSTEMİŞTİR. Allah bunu istemişse, nasıl olur da İslam akıl
dini değildir deriz. Sizlere bu konuda bazı örnekler vermek istiyorum. Bakın
Rabbimiz ayetlerin sonunda, nasıl uyarıyor bizleri.
(Hâlâ düşünmüyor musunuz? Öğüt
alan yok mudur? Fakat düşünen mi var. Ayetleri size açık-seçik bildiriyoruz ki,
aklınızı işletebilesiniz. Allah, ayetleri size işte böyle açıklar ki, derin
derin düşünebilesiniz. Hâlâ aklınızı çalıştırmayacak mısınız? Biz benzetmeleri
insanlar için yapıyoruz ki, inceden inceye düşünebilsinler. Düşünüp taşınacak
da öğüt kendisine yarayacak. Dileyen onu düşünüp öğüt alır.)
Bu uyarılardan da anlıyoruz ki,
Allah indirdiği ayetleri bizlerin düşünerek, sindirmemizi, özümlememizi ve
ondan sonra hayata geçirmemizi istiyor bizlerden. Hiçbir zaman körü körüne bir
itaati emretmemiştir Kur an. ÇÜNKÜ DÜŞÜNMEDEN KABUL EDİLEN BİR BİLGİ, İNANÇ
ASLA SAĞLIKLI VE KALICI OLAMAZ.
Öyle yanlış düşünce ve inançlar
vardır ki toplum arasında, Kur an ın kabul etmesi mümkün değildir. Bu konuda
bakın neler söyleniyor ve inanılıyor.
(İslam ın AKIL DİNİ olduğunu
söylemek yanlış olur.)
(İslam akıl dini değil, nakil
yani vahiy dinidir.)
Bu düşünce sahipleri, İSLAM AKIL
DİNİ DEĞİL, VAHİY DİNİDİR demişlerdir. Buna inandırılmalarının nedeni, hurafe,
batıl inançlarının, dine sokulan yalan ve iftiraların ortaya çıkmaması
adınadır. Kur an ın emirleri içinde, akla ve mantığa ters düşen her hangi bir
bilgi var mıdır ki bizler böyle düşünüyoruz? Kur an eğer bizleri düşünmeye sevk
ediyorsa, bunu söylemek ve düşünmek, ancak Kur an a yapılan bir iftiradır,
saygısızlıktır. Bu tür söylemler, toplumun kafasını karıştırmak adınadır.
İslam inancına batılı, hurafeyi
sokanlar, yalan ve iftiralarının devam edebilmesi için, toplumun aklını
çelenler, dine nifak karıştıranlar, gerçeklerin ortaya çıkmaması içinde
önlemlerini almışlardır. Böylece dine soktukları, akılla ve mantıkla
açıklanamayan batılında, bu yolla yaşanmasının devam etmesi sağlanmıştır.
Sizlere bir örnek vermek istiyorum. Bu örneği lütfen dine sokulan, Kur an ın
asla bahsetmediği, hüküm vermediği diğer konularla birlikte değerlendiriniz.
(Mesela altın takı erkeğe
haramdır. Bunun ispatlanmış bir sebebi yoktur. Bu durumda mantık kuramıyoruz.
Kur an bunu belirtiyor. Peygamberimiz a.s.v. hadisleriyle bunu belirtmiş.)
Lütfen dikkat eder misiniz? Kim
demiş erkeğin altın takamayacağını ve bunun HARAM olduğunu? KUR AN IN ASLA
BÖYLE BİR HÜKMÜ YOKTUR. Bu sözler Kur an a iftiradır. Ama dine batıl ve hurafe
sokanlar, peygamberimizin adını kullanarak ona iftira atanlar, böyle olduğunu
söylüyor. Elbette bunları din zannedenler, akla ve mantığa uymayan yüzlerce
konuların akıl ve mantıkla, Kur an ile açıklanamadığını gördüklerinde, kendi
inançlarının devamı için böyle yanlış bilgileri kullanacaklar ve peygamberimize
de iftira atmaktan çekinmeyeceklerdir.
Tekrar etmek istiyorum, Kur an
özellikle akla ve düşünmeye vurgulama yapar. Bizlerin her söylenene inanmamamız
içinde, düşünmemizi, aklımızı kullanmamızı emreder. ÇÜNKÜ DÜŞÜNEN VE SORGULAYAN
İNSANI, HİÇ KİMSE ALDATAMAZ, KANDIRAMAZ.
Kur an akıl dini midir, vahiy dini
midir diyerek toplumun aklını karıştıranlar, yalan ve iftiralarının ortaya
çıkmasını istemeyenlerdir. Allah ın ayetler üzerinde bizlerin düşünmemizi
istemesi, ayetlerin ne derece güçlü ve sağlam olduğunu gösterir. Ayrıca
bizlerin ayetler üzerinde düşünmemiz, onu gerektiği ölçüde kavrayamadığımızda,
kabul etmeyeceğimiz anlamını taşımaz. Tam tersine ayetleri daha iyi anlamamız
için çaba harcamamızı, araştırmamızı sağlar.
Zaten ayetlerin bir kısmı dinin
anası, temeli olan MUHKEM yani şüphe götürmeyecek kadar açık anlaşılan, bir
kısmı da MÜTEŞABİH, yani zamanla ilimle, araştırmalarla anlaşılacak ayetlerdir.
HİÇ KİMSE AYETLER ÜZERİNDE BEN BUNU ANLAMADIM, İNANMIYORUM DEMEZ VE DEMİYOR DA
ZATEN. İMANIN GEREĞİ BUNU GEREKTİRİR. Ama araştırıp gönlümüzün ve aklımızın
tatmin olması, İmanımızı güçlendireceği için, Allah araştırmamızı ve
sorgulamamızı istemiştir.
Sorgulamak, araştırmak, incelemek
doğruyu bulmak adına çaba harcamak demektir. Allah da bizlerin böyle kullar olmamızı
özellikle istemiştir. Kur an da bu konuyla ilgili uyarıda bulunarak, SAKIN EMİN
OLMADIĞINIZ BİLGİLERİN ARDINA DÜŞMEYİN, HESABINI SORARIM diye bizleri
uyarmıştır. Allah Kur an ın sınırlarını aşmayın, kâfirlerden olursunuz der
bizlere. Daha da net bir uyarı yaparak, SİZLERİ YALNIZ KUR AN DAN HESABA
ÇEKECEĞİM diyerek, sorumlu olduğumuz kitabın, bilgilerin yalnız Kur an
olduğunun altını çizmiştir, sınırları da belirlemiştir.
Gerçek bir Müslüman ın İMANI
kanıta, bilgi ve belgeye dayanmalıdır. DİN VE İMAN ADINA, ŞÜPHE DUYMAYACAĞIMIZ
TEK DELİL, BELGE VE KANIT YALNIZ KUR AN DIR. BUNU SÖYLEYEN KUR AN IN BİZZAT
KENDİSİDİR. Peygamberimizde yalnız Kur an ı tebliğ etmek ve yalnız Kur an ile
hükmetmek görevi almıştır. Onun içinde Allah, yalnız Kur an ın ipine sarılın ve
Kur an ın sınırlarını sakın aşmayın diye uyarır bizleri. Allah aklını
kullanmadan, körü körüne inananlara bakın nasıl bir uyarıda bulunuyor.
Yunus 100: Allah'ın izni
olmadıkça hiç kimse inanamaz. O, AKLINI KULLANMAYANLARA KÖTÜ BİR AZAB VERİR.
(Diyanet eski meali)
Sizce bu uyarıyı alan bizler, İslam
dini hala akıl dini değildir diyerek, aklı önemsemeyen bir tavır içinde olmamız
normal midir? Buna inanarak, böylece vahye/Kur an a saygı gösterdiğine
inananlar batılın, hurafenin ve şeytanın tuzağına çok daha kolay düşeceklerini
unutmamalıdırlar. Rabbimiz geleceği bilen ve ona göre önlemler alandır. Onun
içinde bizleri uyarıyor ve düşünmeye davet ediyor. Akıl asla alt edilemeyen,
yenilemeyen bir güçtür. ONUN İÇİN ALLAH KUR AN İÇİN İLİMDİR, NURDUR DİYOR.
HANGİ İLİM AKILLA TERS DÜŞER. Allah Kur an ın birçok ayetinde, bizleri bu
dünyada imtihan ettiğini söyler.
Ankebut 2: İnsanlar, ?İnandık?
demekle İMTİHAN EDİLMEDEN bırakılacaklarını mı zannederler. (Diyanet meali)
Sizlere sormak isterim, madem
Allah bizleri bu dünyada imtihan ediyor, aklımızı kullanmamızı emrediyor,
düşünmemizi istiyor, sizce aklın onaylanmadığı, akılla bağdaşmayan kanun ve
kurallardan bizleri sorumlu tutarak, imtihan eder mi? Aklın onaylamadığını
kabul eden, akılsızdır. Böyle bir insanın imtihandan geçerek, Allah ın sevgili
kulu olması ve Rabbimizin vaat ettiği cennetine layık olmasını nasıl düşünürüz.
Allah birçok ayetinde düşünen yok mu, düşünün diye uyaracak, daha sonrada aklın
onaylamadığı bilgilerden, bizleri imtihan edecek, sorumlu tutacak öylemi
dostlar?
SON OLARAK ŞUNU SÖYLEYEBİLİRİZ.
İSLAM HEM AKIL, HEM DE VAHİY DİNİDİR. ALLAH AYETİNİ İNDİRİR, DAHA SONRADA
İNDİRDİĞİ AYETLER ÜZERİNDE BİZLERİN DÜŞÜNMEMİZİ EMREDEREK, BUNLARDAN BİZLERİ
İMTİHAN EDER. ÇÜNKÜ AKILLA VAHİY BİR BÜTÜNDÜR. AYETLER ÜZERİNDE DÜŞÜNDÜĞÜMÜZDE,
ALLAH IN UYARI VE TAVSİYELERİ EN DOĞRU ŞEKİLDE ANLAŞILACAK VE İMANIMIZDA KALICI
VE GÜÇLÜ OLACAKTIR.
Lütfen bu konulara daha dikkatle
yaklaşarak, Allah ın rehberi FURKAN a saygılı olalım ve onu aklın, mantığın,
ilmin dışına çıkarmaya çalışmayalım. Bunu yaparsak şeytana hizmet etmiş oluruz,
hurafe ve batılın tuzağına düşmekten de, asla kurtulamayız.
Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK
http://hakyolkuran.com/
http://kuranyolu.blogcu.com/
http://halukgta.blogcu.com/
İslam dininin akıl dini olup olmadığını, eğer bizler hala
tartışıyorsak, inanın bizlerin Kur an ile bağı tamamen kesilmiş demektir. Aklı
ve düşünmeyi onaylamayan bir inancın, ayakta kalabileceğine nasıl inanırız. Kur
an aklıyla yaşayan, aklıyla her türlü medeniyeti kuran bir topluma
indirildiyse, nasıl olur da Kur an ın her konuda akla hitap etmediğini, İslam
ın akıl dini olmadığını söyleriz.
Kur an ayetlerinin akılla,
düşünerek anlaşılması, onu beşerileştirmek anlamında değil, tam tersine bizler
için gerçek bir rehber olduğunu gösterir. Bizlere rehber olarak gönderilen bir
kitabın, bizler tarafından düşünerek, akılla anlaşılamayacağını söylememiz,
aklını kullanmayan, körü körüne inanan bağnaz insanların sözleridir. Bunu bilen
İslam düşmanları, güzelim inancımıza öyle batıl itikatlar sokmuşlardır ki,
düşünme ve akıl devre dışı kalmıştır. Böyle olunca da, bu toplumu istedikleri
gibi Allah ile aldatabilir ve istedikleri gibi sorgulamadan her şeye
inandırabilirsiniz.
Ne yazık ki bu zihniyet başarılı
oldu ve bugün bizlerin Kur an ile bağı kesildi, her söyleneni sorgulamadan
kabul eden bir toplum olduk. Bu bilgiler Allah katından mıdır diye, sorgulama
gereği bile duymadık. ÇÜNKÜ DİN SORGULAMADAN, DÜŞÜNMEDEN YAŞANIR DÜŞÜNCESİNE
İNANDIRILDIK. ELBETTE İMAN ETMENİN İLK ŞARTI KOŞULSUZ İNANMAKTIR. AMA ALLAH
İMANIMIZI GÜÇLENDİRMEMİZ İÇİN, BİZLERİN DÜŞÜNEREK, ARAŞTIRARAK İMAN ETMEMİZİ
ÖZELLİKLE KUR AN DA İSTEMİŞTİR. Allah bunu istemişse, nasıl olur da İslam akıl
dini değildir deriz. Sizlere bu konuda bazı örnekler vermek istiyorum. Bakın
Rabbimiz ayetlerin sonunda, nasıl uyarıyor bizleri.
(Hâlâ düşünmüyor musunuz? Öğüt
alan yok mudur? Fakat düşünen mi var. Ayetleri size açık-seçik bildiriyoruz ki,
aklınızı işletebilesiniz. Allah, ayetleri size işte böyle açıklar ki, derin
derin düşünebilesiniz. Hâlâ aklınızı çalıştırmayacak mısınız? Biz benzetmeleri
insanlar için yapıyoruz ki, inceden inceye düşünebilsinler. Düşünüp taşınacak
da öğüt kendisine yarayacak. Dileyen onu düşünüp öğüt alır.)
Bu uyarılardan da anlıyoruz ki,
Allah indirdiği ayetleri bizlerin düşünerek, sindirmemizi, özümlememizi ve
ondan sonra hayata geçirmemizi istiyor bizlerden. Hiçbir zaman körü körüne bir
itaati emretmemiştir Kur an. ÇÜNKÜ DÜŞÜNMEDEN KABUL EDİLEN BİR BİLGİ, İNANÇ
ASLA SAĞLIKLI VE KALICI OLAMAZ.
Öyle yanlış düşünce ve inançlar
vardır ki toplum arasında, Kur an ın kabul etmesi mümkün değildir. Bu konuda
bakın neler söyleniyor ve inanılıyor.
(İslam ın AKIL DİNİ olduğunu
söylemek yanlış olur.)
(İslam akıl dini değil, nakil
yani vahiy dinidir.)
Bu düşünce sahipleri, İSLAM AKIL
DİNİ DEĞİL, VAHİY DİNİDİR demişlerdir. Buna inandırılmalarının nedeni, hurafe,
batıl inançlarının, dine sokulan yalan ve iftiraların ortaya çıkmaması
adınadır. Kur an ın emirleri içinde, akla ve mantığa ters düşen her hangi bir
bilgi var mıdır ki bizler böyle düşünüyoruz? Kur an eğer bizleri düşünmeye sevk
ediyorsa, bunu söylemek ve düşünmek, ancak Kur an a yapılan bir iftiradır,
saygısızlıktır. Bu tür söylemler, toplumun kafasını karıştırmak adınadır.
İslam inancına batılı, hurafeyi
sokanlar, yalan ve iftiralarının devam edebilmesi için, toplumun aklını
çelenler, dine nifak karıştıranlar, gerçeklerin ortaya çıkmaması içinde
önlemlerini almışlardır. Böylece dine soktukları, akılla ve mantıkla
açıklanamayan batılında, bu yolla yaşanmasının devam etmesi sağlanmıştır.
Sizlere bir örnek vermek istiyorum. Bu örneği lütfen dine sokulan, Kur an ın
asla bahsetmediği, hüküm vermediği diğer konularla birlikte değerlendiriniz.
(Mesela altın takı erkeğe
haramdır. Bunun ispatlanmış bir sebebi yoktur. Bu durumda mantık kuramıyoruz.
Kur an bunu belirtiyor. Peygamberimiz a.s.v. hadisleriyle bunu belirtmiş.)
Lütfen dikkat eder misiniz? Kim
demiş erkeğin altın takamayacağını ve bunun HARAM olduğunu? KUR AN IN ASLA
BÖYLE BİR HÜKMÜ YOKTUR. Bu sözler Kur an a iftiradır. Ama dine batıl ve hurafe
sokanlar, peygamberimizin adını kullanarak ona iftira atanlar, böyle olduğunu
söylüyor. Elbette bunları din zannedenler, akla ve mantığa uymayan yüzlerce
konuların akıl ve mantıkla, Kur an ile açıklanamadığını gördüklerinde, kendi
inançlarının devamı için böyle yanlış bilgileri kullanacaklar ve peygamberimize
de iftira atmaktan çekinmeyeceklerdir.
Tekrar etmek istiyorum, Kur an
özellikle akla ve düşünmeye vurgulama yapar. Bizlerin her söylenene inanmamamız
içinde, düşünmemizi, aklımızı kullanmamızı emreder. ÇÜNKÜ DÜŞÜNEN VE SORGULAYAN
İNSANI, HİÇ KİMSE ALDATAMAZ, KANDIRAMAZ.
Kur an akıl dini midir, vahiy dini
midir diyerek toplumun aklını karıştıranlar, yalan ve iftiralarının ortaya
çıkmasını istemeyenlerdir. Allah ın ayetler üzerinde bizlerin düşünmemizi
istemesi, ayetlerin ne derece güçlü ve sağlam olduğunu gösterir. Ayrıca
bizlerin ayetler üzerinde düşünmemiz, onu gerektiği ölçüde kavrayamadığımızda,
kabul etmeyeceğimiz anlamını taşımaz. Tam tersine ayetleri daha iyi anlamamız
için çaba harcamamızı, araştırmamızı sağlar.
Zaten ayetlerin bir kısmı dinin
anası, temeli olan MUHKEM yani şüphe götürmeyecek kadar açık anlaşılan, bir
kısmı da MÜTEŞABİH, yani zamanla ilimle, araştırmalarla anlaşılacak ayetlerdir.
HİÇ KİMSE AYETLER ÜZERİNDE BEN BUNU ANLAMADIM, İNANMIYORUM DEMEZ VE DEMİYOR DA
ZATEN. İMANIN GEREĞİ BUNU GEREKTİRİR. Ama araştırıp gönlümüzün ve aklımızın
tatmin olması, İmanımızı güçlendireceği için, Allah araştırmamızı ve
sorgulamamızı istemiştir.
Sorgulamak, araştırmak, incelemek
doğruyu bulmak adına çaba harcamak demektir. Allah da bizlerin böyle kullar olmamızı
özellikle istemiştir. Kur an da bu konuyla ilgili uyarıda bulunarak, SAKIN EMİN
OLMADIĞINIZ BİLGİLERİN ARDINA DÜŞMEYİN, HESABINI SORARIM diye bizleri
uyarmıştır. Allah Kur an ın sınırlarını aşmayın, kâfirlerden olursunuz der
bizlere. Daha da net bir uyarı yaparak, SİZLERİ YALNIZ KUR AN DAN HESABA
ÇEKECEĞİM diyerek, sorumlu olduğumuz kitabın, bilgilerin yalnız Kur an
olduğunun altını çizmiştir, sınırları da belirlemiştir.
Gerçek bir Müslüman ın İMANI
kanıta, bilgi ve belgeye dayanmalıdır. DİN VE İMAN ADINA, ŞÜPHE DUYMAYACAĞIMIZ
TEK DELİL, BELGE VE KANIT YALNIZ KUR AN DIR. BUNU SÖYLEYEN KUR AN IN BİZZAT
KENDİSİDİR. Peygamberimizde yalnız Kur an ı tebliğ etmek ve yalnız Kur an ile
hükmetmek görevi almıştır. Onun içinde Allah, yalnız Kur an ın ipine sarılın ve
Kur an ın sınırlarını sakın aşmayın diye uyarır bizleri. Allah aklını
kullanmadan, körü körüne inananlara bakın nasıl bir uyarıda bulunuyor.
Yunus 100: Allah'ın izni
olmadıkça hiç kimse inanamaz. O, AKLINI KULLANMAYANLARA KÖTÜ BİR AZAB VERİR.
(Diyanet eski meali)
Sizce bu uyarıyı alan bizler, İslam
dini hala akıl dini değildir diyerek, aklı önemsemeyen bir tavır içinde olmamız
normal midir? Buna inanarak, böylece vahye/Kur an a saygı gösterdiğine
inananlar batılın, hurafenin ve şeytanın tuzağına çok daha kolay düşeceklerini
unutmamalıdırlar. Rabbimiz geleceği bilen ve ona göre önlemler alandır. Onun
içinde bizleri uyarıyor ve düşünmeye davet ediyor. Akıl asla alt edilemeyen,
yenilemeyen bir güçtür. ONUN İÇİN ALLAH KUR AN İÇİN İLİMDİR, NURDUR DİYOR.
HANGİ İLİM AKILLA TERS DÜŞER. Allah Kur an ın birçok ayetinde, bizleri bu
dünyada imtihan ettiğini söyler.
Ankebut 2: İnsanlar, ?İnandık?
demekle İMTİHAN EDİLMEDEN bırakılacaklarını mı zannederler. (Diyanet meali)
Sizlere sormak isterim, madem
Allah bizleri bu dünyada imtihan ediyor, aklımızı kullanmamızı emrediyor,
düşünmemizi istiyor, sizce aklın onaylanmadığı, akılla bağdaşmayan kanun ve
kurallardan bizleri sorumlu tutarak, imtihan eder mi? Aklın onaylamadığını
kabul eden, akılsızdır. Böyle bir insanın imtihandan geçerek, Allah ın sevgili
kulu olması ve Rabbimizin vaat ettiği cennetine layık olmasını nasıl düşünürüz.
Allah birçok ayetinde düşünen yok mu, düşünün diye uyaracak, daha sonrada aklın
onaylamadığı bilgilerden, bizleri imtihan edecek, sorumlu tutacak öylemi
dostlar?
SON OLARAK ŞUNU SÖYLEYEBİLİRİZ.
İSLAM HEM AKIL, HEM DE VAHİY DİNİDİR. ALLAH AYETİNİ İNDİRİR, DAHA SONRADA
İNDİRDİĞİ AYETLER ÜZERİNDE BİZLERİN DÜŞÜNMEMİZİ EMREDEREK, BUNLARDAN BİZLERİ
İMTİHAN EDER. ÇÜNKÜ AKILLA VAHİY BİR BÜTÜNDÜR. AYETLER ÜZERİNDE DÜŞÜNDÜĞÜMÜZDE,
ALLAH IN UYARI VE TAVSİYELERİ EN DOĞRU ŞEKİLDE ANLAŞILACAK VE İMANIMIZDA KALICI
VE GÜÇLÜ OLACAKTIR.
Lütfen bu konulara daha dikkatle
yaklaşarak, Allah ın rehberi FURKAN a saygılı olalım ve onu aklın, mantığın,
ilmin dışına çıkarmaya çalışmayalım. Bunu yaparsak şeytana hizmet etmiş oluruz,
hurafe ve batılın tuzağına düşmekten de, asla kurtulamayız.
Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK
http://hakyolkuran.com/
http://kuranyolu.blogcu.com/
http://halukgta.blogcu.com/