1.
https://www.youtube.com/watch?v=bkzf8TOwETc
Bu video paylaşımını dikkatli dinlerseniz; Yaşar Nuri Öztürk beyefendi özellikle hangi konunun üzerinde duruyor? Arapça ile İslam'ın gerektiği gibi yaşanılmadığından, yani Kur'an-ı Kerim'in bir çoklar tarafından okunamadığını üzerine basa basa vurguluyor. Pekala...
Özellikle bu durumun yaşanmasını Kur'an-ı Kerim'e ve Arap alfabesine mi bağlamak gerekir? Hayır. Sen profesör olacaksın, dinin bir sosyoloji boyutundan incelemesi gerektiğini bilmezmiş gibi at gözlüğü takarak, direk "efendim Arapça çoğu kişi bilmiyor" diyeceksin. Tamam, bilmiyor. Peki soruyorum neden Arapça Kur'an okuyamıyor bu millet?
Bu soruyu cevaplayabilecek var mı? Bu forumda belki iki, belki üç kişi...
Durun ben size yardımcı olayım.
?Harf devriminin tek amacı ve hatta en önemli amacı, okuma yazmanın yaygınlaşmasını sağlama değildir. Okur-yazar oranının düşük oluşunun yegane sebebi alfabenin öğrenilmesinin zor olması değildi. Uzun yıllar devlet, eğitim sorununa eğilmemiş, kitlesel eğitime önem vermemişti. Devrimin temel gayelerinden biri yeni nesillere geçmişin kapılarını kapamak, Arap-İslam dünyası ile bağları koparmak ve dinin toplum üzerindeki etkisini zayıflatmaktı. Yeni nesiller, eski yazıyı öğrenemeyecekler, yeni yazı ile çıkan eserleri de biz denetleyecektik. Din eserleri eski yazıyla yazılmış olduğundan okunmayacak, dinin toplum üzerindeki etkisi azalacaktı. ?
Bknz. İsmet İNÖNÜ Hatıralar Cilt 2, Sayfa 223 Bilgi Yayınevi 1985
Prof.Öztürk bunu bilemeyecek biri miydi? Evetse, ben avamdan biri olarak biliyorum, o boşuna profesör olmuş o zaman. Ha biliyorsa ki, ben bildiğini düşünüyorum, bu konuyu neden gündeme getirmedi, sorarım size?
Öyle bedavadan "hepsi yanlış bunların" demek olmaz. Bilimde bir konu vardır; tez-antitez. Birisi ortaya atıyorsa ve siz bunun doğru olmadığını düşünüyorsanız antitezinizi koyarsanız. Ben de işkembe-i kübradan sallayıp (lafım şahsınıza değil, kendimden örnek veriyorum) "bunların hepsi yanlış" diyebilirim yoksa. Bileceğiz, öğreneceğiz ve edep/saygı çerçevesinde fikir özgürlüğüne sonuna kadar savunarak tartışacağız. Türkiye Cumhuriyeti, tartışan ve tartışmayı bilen bir ülke olmak zorunda...
2.
http://www.yenicaggazetesi.com.tr/yasar-nuri-ozturkun-deizmi-34141yy.htm
Bakın söz konusu gazetede yazıyı kaleme alan yazar, kendisiyle aynı siyasi fraksiyonda olmasına rağmen ben hiçbir yorum eklemeden veya çıkarmadan direk sizinle paylaşıyorum.
Siz ne anladınız? Ben dediğim gibi yorum katmıyorum, belki yönlendirme olabilir diye...
Bu da mı yanlış?
3.
http://www.aktifhaber.com/yasar-nurinin-bittigi-andir-205389h.htm
Buna da yorum eklemiyorum ama bilin isterim. Bu ülkede bedavadan profesör etiketi alan dolu insan var. Yaşar Nuri Öztürk de böyle biridir, diyemem. Haddi aşarım ama sen kalk İlahiyat Profesörü ol ama bilim alanına giren konularda basit yanlışlıklar yap ve bunu da savun. Olacak iş mi?
Hadi bu da yanlış, bunu da ben uyduruyorum, değil mi?
4.
http://www.timeturk.com/tr/2012/04/21/yasar-nuri-sen-esref-i-mahlukat-degilsin.html
Liberal eğilimli bu sanal gazetede yayınlanan diğer bir haberi. Ne diyor Yaşar Nuri bey? Kur'an'ın bazı hükümleri yok sayılmalıymış. Bak sen, koca profesör olacaksın ama Allah'ın kitabını beğenmeyeceksin. Tamam beğenme, amenna ama isminin önüne o zaman Müslüman'ım kimliğini koymayacaksın. Ha, inanıyorsun ve de profesörsün:
"Allah'ın bir ayetini bile yok saymak, zat-ı muhterem Kur'an-ı Kerim'de mutlaka okumuştur, kafir olmak demektir."
Bu madde son olsun artık, bunun gibi yüzlercesi var benim anekdotlarımın arasında.
Bu da yanlış, bu da benim kandırmacam değil mi?
Ben sizin gibi insanlardan ne istiyorum biliyor musunuz? Tartışmayı... Ama böyle saldırarak veya yaftalayarak değil. Bugün batı medeniyeti Rönesans döneminde tartıştığı için gelişti. Bugünün ABD'si fikir özgürlüğüne sonuna kadar sahip çıkıyor, ya da bize medyada böyle gösteriyor. Ama bir şeyi araştırıp neticesinde edep dairesinde tartıştıklarını biz canlı canlı tv'lerde görüyoruz. İşte onun için bedavadan bunların hepsi yanlış demeniz benim fikrimi değiştirmez. Ama sizin gibi düşünenleri yukarıda yazdıklarımla belki akıllarına bir soru işareti getirebiliyorsam ben Müslüman olarak görevimi yapmışım demektir.
Bu yazımın hiçbir noktasında saldırı, hakaret, yaftalama olmamasına rağmen, bunu yazdıktan sonra alacağım hakaretlerin haddi hesabı yok!
Niyet okumayı sevmem ama nereden mi biliyorum? Siyasi kültürümüz böyle ve ben bu örün sitesinde yeteri kadar hakarete maruz kalmışımdır. Allah'tan yönetim olayların farkında da, bir nebze de olsa bu yazıları paylaşabiliyorum...
Hasanpaşa biraderim, dediğim gibi zatına en ufak saygısızlığım olamaz ama son yorumunu okuyunca cevap yazmak zorunda kaldım, yoksa çoğu kişi bilir ben monolog takılan biriyim. Eğer kalp kırdıysam farkında olmadan affedin. Yine yazım hatam olduysa, onu da mazur görün.
Selametle...
1.
https://www.youtube.com/watch?v=bkzf8TOwETc
VIDEO
Bu video paylaşımını dikkatli dinlerseniz; Yaşar Nuri Öztürk beyefendi özellikle hangi konunun üzerinde duruyor? Arapça ile İslam'ın gerektiği gibi yaşanılmadığından, yani Kur'an-ı Kerim'in bir çoklar tarafından okunamadığını üzerine basa basa vurguluyor. Pekala...
Özellikle bu durumun yaşanmasını Kur'an-ı Kerim'e ve Arap alfabesine mi bağlamak gerekir? Hayır. Sen profesör olacaksın, dinin bir sosyoloji boyutundan incelemesi gerektiğini bilmezmiş gibi at gözlüğü takarak, direk "efendim Arapça çoğu kişi bilmiyor" diyeceksin. Tamam, bilmiyor. Peki soruyorum neden Arapça Kur'an okuyamıyor bu millet?
Bu soruyu cevaplayabilecek var mı? Bu forumda belki iki, belki üç kişi...
Durun ben size yardımcı olayım.
?Harf devriminin tek amacı ve hatta en önemli amacı, okuma yazmanın yaygınlaşmasını sağlama değildir. Okur-yazar oranının düşük oluşunun yegane sebebi alfabenin öğrenilmesinin zor olması değildi. Uzun yıllar devlet, eğitim sorununa eğilmemiş, kitlesel eğitime önem vermemişti. Devrimin temel gayelerinden biri yeni nesillere geçmişin kapılarını kapamak, Arap-İslam dünyası ile bağları koparmak ve dinin toplum üzerindeki etkisini zayıflatmaktı. Yeni nesiller, eski yazıyı öğrenemeyecekler, yeni yazı ile çıkan eserleri de biz denetleyecektik. Din eserleri eski yazıyla yazılmış olduğundan okunmayacak, dinin toplum üzerindeki etkisi azalacaktı. ?
Bknz. İsmet İNÖNÜ Hatıralar Cilt 2, Sayfa 223 Bilgi Yayınevi 1985
Prof.Öztürk bunu bilemeyecek biri miydi? Evetse, ben avamdan biri olarak biliyorum, o boşuna profesör olmuş o zaman. Ha biliyorsa ki, ben bildiğini düşünüyorum, bu konuyu neden gündeme getirmedi, sorarım size?
Öyle bedavadan "hepsi yanlış bunların" demek olmaz. Bilimde bir konu vardır; tez-antitez. Birisi ortaya atıyorsa ve siz bunun doğru olmadığını düşünüyorsanız antitezinizi koyarsanız. Ben de işkembe-i kübradan sallayıp (lafım şahsınıza değil, kendimden örnek veriyorum) "bunların hepsi yanlış" diyebilirim yoksa. Bileceğiz, öğreneceğiz ve edep/saygı çerçevesinde fikir özgürlüğüne sonuna kadar savunarak tartışacağız. Türkiye Cumhuriyeti, tartışan ve tartışmayı bilen bir ülke olmak zorunda...
2.
http://www.yenicaggazetesi.com.tr/yasar-nuri-ozturkun-deizmi-34141yy.htm
Bakın söz konusu gazetede yazıyı kaleme alan yazar, kendisiyle aynı siyasi fraksiyonda olmasına rağmen ben hiçbir yorum eklemeden veya çıkarmadan direk sizinle paylaşıyorum.
Siz ne anladınız? Ben dediğim gibi yorum katmıyorum, belki yönlendirme olabilir diye...
Bu da mı yanlış?
3.
http://www.aktifhaber.com/yasar-nurinin-bittigi-andir-205389h.htm
Buna da yorum eklemiyorum ama bilin isterim. Bu ülkede bedavadan profesör etiketi alan dolu insan var. Yaşar Nuri Öztürk de böyle biridir, diyemem. Haddi aşarım ama sen kalk İlahiyat Profesörü ol ama bilim alanına giren konularda basit yanlışlıklar yap ve bunu da savun. Olacak iş mi?
Hadi bu da yanlış, bunu da ben uyduruyorum, değil mi?
4.
http://www.timeturk.com/tr/2012/04/21/yasar-nuri-sen-esref-i-mahlukat-degilsin.html
Liberal eğilimli bu sanal gazetede yayınlanan diğer bir haberi. Ne diyor Yaşar Nuri bey? Kur'an'ın bazı hükümleri yok sayılmalıymış. Bak sen, koca profesör olacaksın ama Allah'ın kitabını beğenmeyeceksin. Tamam beğenme, amenna ama isminin önüne o zaman Müslüman'ım kimliğini koymayacaksın. Ha, inanıyorsun ve de profesörsün:
"Allah'ın bir ayetini bile yok saymak, zat-ı muhterem Kur'an-ı Kerim'de mutlaka okumuştur, kafir olmak demektir."
Bu madde son olsun artık, bunun gibi yüzlercesi var benim anekdotlarımın arasında.
Bu da yanlış, bu da benim kandırmacam değil mi?
Ben sizin gibi insanlardan ne istiyorum biliyor musunuz? Tartışmayı... Ama böyle saldırarak veya yaftalayarak değil. Bugün batı medeniyeti Rönesans döneminde tartıştığı için gelişti. Bugünün ABD'si fikir özgürlüğüne sonuna kadar sahip çıkıyor, ya da bize medyada böyle gösteriyor. Ama bir şeyi araştırıp neticesinde edep dairesinde tartıştıklarını biz canlı canlı tv'lerde görüyoruz. İşte onun için bedavadan bunların hepsi yanlış demeniz benim fikrimi değiştirmez. Ama sizin gibi düşünenleri yukarıda yazdıklarımla belki akıllarına bir soru işareti getirebiliyorsam ben Müslüman olarak görevimi yapmışım demektir.
Bu yazımın hiçbir noktasında saldırı, hakaret, yaftalama olmamasına rağmen, bunu yazdıktan sonra alacağım hakaretlerin haddi hesabı yok!
Niyet okumayı sevmem ama nereden mi biliyorum? Siyasi kültürümüz böyle ve ben bu örün sitesinde yeteri kadar hakarete maruz kalmışımdır. Allah'tan yönetim olayların farkında da, bir nebze de olsa bu yazıları paylaşabiliyorum...
Hasanpaşa biraderim, dediğim gibi zatına en ufak saygısızlığım olamaz ama son yorumunu okuyunca cevap yazmak zorunda kaldım, yoksa çoğu kişi bilir ben monolog takılan biriyim. Eğer kalp kırdıysam farkında olmadan affedin. Yine yazım hatam olduysa, onu da mazur görün.
Selametle...