3:169:"Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma. Bilakis onlar diridirler, Rab'leri katında rızıklanmaktadırlar."
2:154:"Allah yolunda öldürülenlere "ölüler" demeyin. Hayır, onlar diridirler. Fakat siz sezemezsiniz."
burda iki farklı kelime kullanılmıştır.hasebe teşurun. teşur şuur demektir.esasen şiir le aynı köktür.ilhamla sezgi ile yazılan şey demek. şuur içe ruha dönüktür.bilinç dışa zahire bedene dönüktür.
esasen hayatın esası harekettir.zıddı olan ölüm ise durgunluktur hareketsizliktir.uyku sabitlik durgunluk olarak vasıflandırılmış.bu yönü ile uyku ölüm ile kardeştir.hatta uykuda ölen kimse bu yakınlıktan dolayı ölümü uykudamı bell değildir.
bir saate saniye gözle fark edilir şekilde hareket ettiği için hareketi(hayatı) hissedilir.yani şuur içindedir.ancak yelkovan ve akrep te hareket ettiği halde yavaş olduğu için hareketini hissetmeyiz(yani ölü durgun gibi görünür.) oysa bir saat sonra gelsek baksak farklı noktalarda duruyorlar. mantıken biliriz ki (hesab ederizki) bunlar durgun olsa aynı yerde ölü gibi kalırlar.ancak ileri gittikleri yer değiştirdikleri için demek hareket ediyorlar. ancak hareketleri gözle hissedilir değildir.
aynen uyuyan kişi görsek hareketsiz durmakta. sonra gelsek başka tarafa dönmüş uyumakta.deriz ki canlıdır zira yönü değişmiş.
oysa aynı kişi ölse her ne zaman gelsek aynı pozisyonda durur.aynen pili biten saat gibi.
saniye beden gibidir.onu esas hareket ettiren ruh ise motoru ve enerjisidir.pil bitse durur. o yüzden beden hükmündeki saniye saaten koparılıp alınsa zahiren saat durmuş gibi gözükse dahi esasen çalışmaya devam eder. bir tel bağlansa yine o hareket ortaya çıkar.
beden ruha tabiidir.ruh bedene tabii değildir.şehitlerde adeta saaten koparılmış saniyye gibi,beden ruhtan kopmuş durgun ölü duruyor. oysa ruhu sağdır haydır diridir rızıklanmaya devam eder.ancak biz dışardan baktığımızda durgun ölü hareketsiz görürüz.şayet o beden ile ruh birlşese veya o ruha münasib bir beden giydirilse hareketsiz saniyenin yeniden saate takılması gibi harekete devam eder.
başka ayette şuurunda olmamak manasında neml suresinde karıncanın konuşmasında geçer.karıncalara süleymanın ordusu geliyor meskenlerinize giriniz. farkına varmadan sizi ezmesin derken bu kelime kullanılır.zira karınca insana göre çok küçük olduğu için aynen yavaş olan akrebin hareketinin hissedilmemesi aynen şehidin canlı ve diriliğinin hissedilmemesi gibi karınca dahi ayak altında hissedilmez. bastığın yerde yüz karınca olsa ezilse dahi farkına varılmaz. oysa bir kedi veya fare olsa fark edilir.
tahsebu(sanma hesab etme) kelimesi kehf suresinde de geçer:
18:18:"Mağara ehli uykuda iken sen onları uyanık sanırdın. Biz onları sağa ve sola döndürürdük. Köpekleri dirseklerini eşiğe uzatmıştı. Onları görsen, için korkuyla dolar, geri dönüp kaçardın."
yine Allah c.c.:" Allah yolunda öldürülenleri ölü sanma" için kullandığı hasebe aynen serabı su sanma içinde kullanılır:
24:39:"İnkâr edenlere gelince; onların amelleri ıssız bir çöldeki serap gibidir. Susamış kimse onu su sanır. Yanına geldiğinde hiçbir şey bulamaz. (Tıpkı bunun gibi kâfir de hesap günü amellerinden bir şey bulamaz). Ancak Allah?ı yanında bulur da Allah onun hesabını tastamam görür. Allah, hesabı çabuk görendir."
serab su gibi görünür. gidersin hiç bir şey yok.
yine :
27:88:"Dağları görürsün, onları hareketsiz sanırsın. Hâlbuki onlar bulutların geçişi gibi hareket ederler. Bunu, her şeyi sağlam ve yerli yerince yapan Allah yapmıştır. Şüphesiz O, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır."
aslında bu son ayet dünyanın döndüğüne kati işarettir.zira nasıl ki bulut gök yüzünde rüzgar ile hareket eder hareketi zati değildir rüzgar kesilse yerinde durur.dağlar dahi görünüşte sakindir ancak dünya döndüğü için dünya dışında bakılsa dünya ile beraber dağların da bulutların geçişi gibi hareket ettiği görünecektir.aynı hızda aynı yöne giden araçtakileirn birbirini durgun görmesi gibi bir göz aldanmasıdır.
o halde hasebe göz yanılmaları için uyarıdır. misal: serab su gibi görünür gidersin su yok.
veya dağ sabit gibi durur aslında dönüyor bulut gibi.zaten bulutlar gökyüzünün beyaz pamuktan dağlarıdır. ki içinde berd soğuklar dolular taşır.
yine dalgalar bir nevi suyun dağlarıdır ki hz nuh kısasında dağ tabiri kullanılır. zaten buzdağlar dahi sanki dalgaların donmuş halleridir.
demek var olanı yok gibi görmek ile yok olanı var gibi görmek bir hissi yanılmadır. ve bu yüzeysel bakıştan kurtarılıp ilim ile irfan ile işin hakikati anlaşılır.
şehidler dahi zahiren ölü gibi görünür. esasta ise hayydırlar diridirler canlı dırlar ancak insan sathi nazarı ile onu ölü sanır.işte ayetler sakın onları ölü sanmayın aksine diridirler diye gözlerimizi kalbimizi hakikate açar.
....devam edecek.
3:169:"Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma. Bilakis onlar diridirler, Rab'leri katında rızıklanmaktadırlar."
2:154:"Allah yolunda öldürülenlere "ölüler" demeyin. Hayır, onlar diridirler. Fakat siz sezemezsiniz."
burda iki farklı kelime kullanılmıştır.hasebe teşurun. teşur şuur demektir.esasen şiir le aynı köktür.ilhamla sezgi ile yazılan şey demek. şuur içe ruha dönüktür.bilinç dışa zahire bedene dönüktür.
esasen hayatın esası harekettir.zıddı olan ölüm ise durgunluktur hareketsizliktir.uyku sabitlik durgunluk olarak vasıflandırılmış.bu yönü ile uyku ölüm ile kardeştir.hatta uykuda ölen kimse bu yakınlıktan dolayı ölümü uykudamı bell değildir.
bir saate saniye gözle fark edilir şekilde hareket ettiği için hareketi(hayatı) hissedilir.yani şuur içindedir.ancak yelkovan ve akrep te hareket ettiği halde yavaş olduğu için hareketini hissetmeyiz(yani ölü durgun gibi görünür.) oysa bir saat sonra gelsek baksak farklı noktalarda duruyorlar. mantıken biliriz ki (hesab ederizki) bunlar durgun olsa aynı yerde ölü gibi kalırlar.ancak ileri gittikleri yer değiştirdikleri için demek hareket ediyorlar. ancak hareketleri gözle hissedilir değildir.
aynen uyuyan kişi görsek hareketsiz durmakta. sonra gelsek başka tarafa dönmüş uyumakta.deriz ki canlıdır zira yönü değişmiş.
oysa aynı kişi ölse her ne zaman gelsek aynı pozisyonda durur.aynen pili biten saat gibi.
saniye beden gibidir.onu esas hareket ettiren ruh ise motoru ve enerjisidir.pil bitse durur. o yüzden beden hükmündeki saniye saaten koparılıp alınsa zahiren saat durmuş gibi gözükse dahi esasen çalışmaya devam eder. bir tel bağlansa yine o hareket ortaya çıkar.
beden ruha tabiidir.ruh bedene tabii değildir.şehitlerde adeta saaten koparılmış saniyye gibi,beden ruhtan kopmuş durgun ölü duruyor. oysa ruhu sağdır haydır diridir rızıklanmaya devam eder.ancak biz dışardan baktığımızda durgun ölü hareketsiz görürüz.şayet o beden ile ruh birlşese veya o ruha münasib bir beden giydirilse hareketsiz saniyenin yeniden saate takılması gibi harekete devam eder.
başka ayette şuurunda olmamak manasında neml suresinde karıncanın konuşmasında geçer.karıncalara süleymanın ordusu geliyor meskenlerinize giriniz. farkına varmadan sizi ezmesin derken bu kelime kullanılır.zira karınca insana göre çok küçük olduğu için aynen yavaş olan akrebin hareketinin hissedilmemesi aynen şehidin canlı ve diriliğinin hissedilmemesi gibi karınca dahi ayak altında hissedilmez. bastığın yerde yüz karınca olsa ezilse dahi farkına varılmaz. oysa bir kedi veya fare olsa fark edilir.
tahsebu(sanma hesab etme) kelimesi kehf suresinde de geçer:
18:18:"Mağara ehli uykuda iken sen onları uyanık sanırdın. Biz onları sağa ve sola döndürürdük. Köpekleri dirseklerini eşiğe uzatmıştı. Onları görsen, için korkuyla dolar, geri dönüp kaçardın."
yine Allah c.c.:" Allah yolunda öldürülenleri ölü sanma" için kullandığı hasebe aynen serabı su sanma içinde kullanılır:
24:39:"İnkâr edenlere gelince; onların amelleri ıssız bir çöldeki serap gibidir. Susamış kimse onu su sanır. Yanına geldiğinde hiçbir şey bulamaz. (Tıpkı bunun gibi kâfir de hesap günü amellerinden bir şey bulamaz). Ancak Allah?ı yanında bulur da Allah onun hesabını tastamam görür. Allah, hesabı çabuk görendir."
serab su gibi görünür. gidersin hiç bir şey yok.
yine :
27:88:"Dağları görürsün, onları hareketsiz sanırsın. Hâlbuki onlar bulutların geçişi gibi hareket ederler. Bunu, her şeyi sağlam ve yerli yerince yapan Allah yapmıştır. Şüphesiz O, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır."
aslında bu son ayet dünyanın döndüğüne kati işarettir.zira nasıl ki bulut gök yüzünde rüzgar ile hareket eder hareketi zati değildir rüzgar kesilse yerinde durur.dağlar dahi görünüşte sakindir ancak dünya döndüğü için dünya dışında bakılsa dünya ile beraber dağların da bulutların geçişi gibi hareket ettiği görünecektir.aynı hızda aynı yöne giden araçtakileirn birbirini durgun görmesi gibi bir göz aldanmasıdır.
o halde hasebe göz yanılmaları için uyarıdır. misal: serab su gibi görünür gidersin su yok.
veya dağ sabit gibi durur aslında dönüyor bulut gibi.zaten bulutlar gökyüzünün beyaz pamuktan dağlarıdır. ki içinde berd soğuklar dolular taşır.
yine dalgalar bir nevi suyun dağlarıdır ki hz nuh kısasında dağ tabiri kullanılır. zaten buzdağlar dahi sanki dalgaların donmuş halleridir.
demek var olanı yok gibi görmek ile yok olanı var gibi görmek bir hissi yanılmadır. ve bu yüzeysel bakıştan kurtarılıp ilim ile irfan ile işin hakikati anlaşılır.
şehidler dahi zahiren ölü gibi görünür. esasta ise hayydırlar diridirler canlı dırlar ancak insan sathi nazarı ile onu ölü sanır.işte ayetler sakın onları ölü sanmayın aksine diridirler diye gözlerimizi kalbimizi hakikate açar.
....devam edecek.