Başık

en güzel izin, dönüş günü belli olmayan izinlerdir :)

ben de aynaya bakıp kendime silah çekiyorum, evde olmak çok eğlenceli. valla

çok net, grup yorum'un en güzel eseri

https://www.youtube.com/watch?v=Oi7VDqpxris&list=RDOi7VDqpxris&start_radio=1

:))

Kafayı yemeden dönsek bari.

Ev çok sıkıcı normal izinde bile iki gün sonra sıkılırdım. Temizlik yapmaktan fıttırmak üzereyim:/

Evde yapılacak en güzel aktivite temizlik yapmak ;)

Bir süre sonra temizlikçi hastası olup çıkarsak o kötü işte ;s

bu gece kadehimi;

"İnsan sadece yalnız olabildiği sürece, bütünüyle kendisi olur. Demek ki, yalnızlığı sevmeyen özgürlüğü de sevmez; çünkü insan ancak yalnız olduğunda özgürdür"

diyen arthur schopenhauer için kaldırıyorum. yeni rakı evet.

ekşi sözlük'te gördüm ilk yenilen hamburger yeri ve zamanı diye. ister istemez düşündüm kendim için de. sonuçta maalesef pek sevdiğim yiyecek. günlük olsa tiksinmeden yerim yani o derece.

ilk olarak orta 1'de yemişim, samsun'daki mcdonalds'ta. o zaman sadece çiftlik caddesinde vardı. ve hiç beğenmemiştim, ketçap mayonez bildiğin tiksindirmişti.

uzun yıllar yemedim zaten o yüzden. taa ki üni bittiği seneye kadar.

sonra da sevdamız belli. uslanmaz bir whoperr'cıyız.

yakışmıyor evet.

üniversite zamanı, ev arkadaşlarımın sınıf arkadaşı biri, feysbuktan "her gece kokoreççide gördüğümüz adamları burger'da görmeye başladık, kalite iyice düştü" gibi bir şey yazmıştı.

bunu bana ev arkadaşım gösterdi, ben var ya, yani günlük olmasa da minimum 3-4 günüm kokoreç yiyerek geçen bir adam olarak delirdim, çıldırdım. bu nasıl laf nasıl küçümseme diye. kokoreçe kurban olsun o kız dedim, bu şımarık niye ekli sizde diye de bunlara çemkirdim.

sonra kızla arkadaş olduk :/

öyle her şeyin şakasını yapmayın. 1 nisan da olsa olmaz. zaten millet maskeli kolonyalı geziyor. valla döverler

73 kez anlattığım fıkrayı 74. kez anlatmak istedim; başlıyorum. teşekkür ederim

bir inşaat mühendisi var,adam sevgilisiyle kavga etmiş ve düşünürken karşısına cin çıkıyor ve elbette diyor ki dile benden ne dilersen.

adam biraz heyecan yapıyor tabi sonra da;benim bir planım var,ankara ile istanbul'u bağlayan 4 katlı bir köprü yapmak,her katın da görevi ayrı olacak. işte bir katında otobüs, diğerinde araba, ötekinde kamyon falan gidecek sadece.

cin düşünüyor bakıyor olmaz bu iş,o köprüyü yapsak da durmaz diyor,sen en iyisi mi benden başka bir şey dile,bu sefer söz yapacağım

adam düşünüyor ve diyor ki;ben bu kadınları oldum olası anlamadım,neye sevinirler neye üzülürler,bir günlerinin bir günlerini tutmaması,bu dengesizlikleri ben anlayayım bu özelliği ver bana diyor. kısaca kadınları anlayayım diyor

cin gene düşünüyor düşünüyor ve sonunda diyor ki:

köprü kaç katlı olacaktı?

öğlen dayanamadım deniz havası alayım dedim az ve yürüdüm. ama işte rabbim uyardı hemen, üstüme kuş pisledi. tam koldan yakaladı, kurumdaki ucuz ve kalitesiz bimin bulaşık deterjanıyla sildim ama bakalım

çıkmamak lazım dışarı işte.

insan fairy almaz mı, GRİ olanından.

dark'ı bitirdim. geç oldu valla güç de oldu ama bitti.

ilk sezonunu çok beğendiğim diziyi ikinci sezon hiç beğenmedim. merakla beklediğim son 3 bölüm zaten başlı başına rezalet. bilim kurgu mu pembe dizi mi belli değil

alman yapamamış kardeşim. zaten wolswagen de kötü araba

evet başta övmüş olabilirim, solucan deliği, zaman yolculuğu, kuantum falan bir etkiledi ne var yani. sonra bozdular. başlayacam dejavu'larına

ben de yanılabilirim ayrıca. çok abartmamak lazım

atilla özdemiroğlu - nazım - livaneli birleşince böyle bir şey oluyor işte. şahane. şu şiir böyle olmalıydı zaten

https://www.youtube.com/watch?v=NIfNgzZ36oY&list=RDIypinVJRRws&index=2

geçen şöyle bir şey yaptım. malum evde uzun kalınca artık böyle enteresan işlere kalkışıyorsun.

kitaplığımda bulunan kitaplardan yaptığım en iyi 11'im. tabi çok sevdiğim ama elimde olmadığı için koyamadıklarım da fazlasıyla var(karamazov kardeşler, ince memed gibi)

4-4-2 sistemim. tüm kitaplar özelliklerine göre mevkilerine yerleştirildi.

https://hizliresim.com/FfEvfZ

bıyık bıraktım. kesmeyeceğim, inat ettim. ağlamalı gülmelere inat kesmeyeceğim.

şanım o benim.

hiç unutmuyorum, ablamın nişanı öncesi bana bir takım elbise alındı. üni son sınıftayım zaten lazımdı artık hem diyerek hem de düğünde de bunu giyersin denilerek Koton'dan ucuz yollu bir takım aldık. siyah takım. içine beyaz gömlek siyah kravat baya da cix durdu. ben de çok beğendim.

neyse, nişan için böyle olacağım dedim, inanılmaz bir tepki oluştu. damat beyaz gömlek giyer sen mavi giy. ben de inat ettim, baskılar yıldıramaz dedim beyaz diye direttim. onlar mavi ben beyaz onlar mavi ben beyaz

sonra mavi giydim

öyle çok diretmemek lazım bazen

Benim bildiğim maskov beyazı ne yapar ne eder giyerdi. Nasıl oldu da o gömlek maviye döndü. Şaşırdım gerçekten. :)