Bugün Hangi Kelimeyi Öğrendim?

Emeğin; en yüce değer olduğunun yaşam bulduğu. Çocukların; aç kalmadığı, öldürülmediği, istismar edilmediği ve çocukça yaşayabildiği. Kadınların; cinsel, dinsel, kültürel ve ekonomik dayatmalarla hiçleştirilmediği. Emekçinin; egemenlerin çarpık yasa ve uygulamalarıyla katledilmediği ve emeğinin hakkını aldığı. Doğanın; talan edilmediği, kurt-kuş, börtü-böcek, ağaç-dikenin yaşam hakkının savunulduğu. Özgürlüğün, umudun, barışın, kardeşliğin, eşitliğin, dayanışmanın, sevginin, hoşgörünün, dostluğun, empatinin, şiirin, müziğin, sömürüsüz ve savaşsız bir dünyanın özlemiyle ... Ve elbette; aşksız dönmez bu dünya, Mutlu Yıllar...

Mutlu yillar olsun.

"Maruzat", "arz etmek" ten gelirmis. Zaten kok, icerisinde gordugumuz uzere. "Arz edilen seyler" anlaminda.

Bir de "ordekbasi" diye lacivert ve yesil arasi bir renk varmis ki ismini ordegin basi uzerindeki tuylerin renginden alirmis. Ilk defa duydum sahiden.

Naylon:

Köken İngilizce Nylon. Amerikalı Dupont şirketinin çıkardığı ürün için yine bu şirket tarafından uydurulmuş kelime. Köken belirsiz. Iddia ise ilginç: New York ve Londra kelimelerinin kısaltılmış hali, NY ve Lon. Ancak sondaki "on" eki tekstil ürünlerini tanımlayan kelimelerde zaten kullanılıyor; mesela cotton, rayon...

??????????

Poşet:

Dilimize Fransızca "torbacık" anlamına gelen "pochette" kelimesinden girmiş. Bu da "cep" anlamındaki "poche" kelimesinden türemiş.

Poşet başına alınan 25 kuruştan 15 kuruşu vergi olarak, 10 kuruşu da işletmeciye gitmektedir.

Çok başarılı bir oran😀

Askerliğini kısa dönem yapanlara, uzun dönem yapanlar ?poşet? der, hikayesini biliyorum:)

Ben uzun dönem yaptım ha:)

Ben ayrılmaz idim

Felek ayırdı.

Ağlama gözlerim,

Mevlâ kerimdir.

"Felaket" kelimesinin neden "felek"ten türetildiğini anlamak için halk edebiyatımızdan güzel bir örnek.

Türkçede "yanmak" fiilinin "geri gelmek, dönmek" gibi bir anlamı da var. "Yansımak", "yankı" ve benzeri kelimeler, hep bu anlam ile ilgili. ?Yanar döner" ifadesi de buradan geliyor.

Bu dünyada en çok cesaret isteyen şeylerden biri, kusursuz ve tatminkar yalanlar yerine, karmaşık ve rahatsız edici gerçekleri tercih etmektir.

emanet...

HEKİM FIÇISI ( Tabib Matarası ) :

Osmanlı döneminde seferler ve savaşlar sırasında ağır yaralanan askerlere yapılacak bir şey kalmadığında hekimler ölecek olan askere , omuzlarinda asılı olan bu küçük fıçıdan zemzem ile hazirlanmis şerbet içirirlermiş ... Şehit olmadan önce ağızları tatlansın diye.

İşte ŞEHADET ŞERBETİ İÇMEK deyimi buradan gelmektedir .

çook etkileyici :(

https://youtu.be/ChJHxXrtijI

Arapça ömür "yaşam" ve Farsça şitab "acele, çabuk" kelimelerinden oluşan güzel bir deyiş "ömr-i pürşitâb" yani "acele geçen ömür, çabucak biten yaşam".

Olumsuz cevap kelimesi (yani İng. ?no? karşılığı) olarak kullandığımız ?hayır?, aslında ?hayır ile şer?deki ?hayır.? Eskiden insanlar o kadar zariflermiş ki dolaysız yanıt vermeyi kabalık addederek, ?hayrolsun? derlermiş. Kelime de buradan kısalmış. Masal gibi ama gerçek.

çok hoş...

insiyak içgüdü demekmiş....

Şikemperver

Farsça boğazına düşkün, biz Türkçe pisboğaz diyoruz.

mülaki kavuşan demek.

Civan(Genç)

kelimesi, aynı anlamdaki İng. "young", Alm. "jung" vs. ile akraba. "Civa" da aynı kökten. Anlamdaki temel düşünce, "hareketlilik."

Nasıl?

Eskiler:

Mükemmel, harika, şahane, muhteşem, kusursuz, olağanüstü, harikulade, fevkalade, muazzam, âlâ, aliyyülala, güzel derlerdi.

Yeniler:

On numara, beş yıldız diyorlar.

İkisi arasında yalnızca kelime değil, geniş bir zihin dünyası farkı da var.

Kelimeler güzeldir, kullanın...

ANDROİD

Android, insana benzeyen yaratık, insansı demek. Yunanca andro ?adam? ve eidos ?şekil?den geliyor. Kelimeyi insandan farksız robotlar anlamında kullanılıyoruz.

Cümle içinde kullanıyorum. Benim androidim var:)) şaka şaka

Asıl cümle şu ki,

Gittikçe androidLEŞiyoruz, farkında mısınız?

Düvel, Arapça devletler demektir. Sülasi aslı devele dir.

Türkçemizde kullandığımız "Yedi düvelin ağası gibi", ya da "Yedi düvele namı yürüdü" ifadeleri ne güzeldir.