Bunu neden yapıyorlar biliyor musunuz? Arap kültür emperyalizmini benimsedikleri için. Ne alaka diyen troller de foruma gelecektir. Benim yazdığım 2 konu reklam amaçlı kaldırıldı.Sorun değil gene yazılır. Salatı, detekleşmeyi, toplumsal dayanışmayı engelleyenler bunlardır işte. Diyanet bu tür saçmalıkları nasıl yapabiliyor? Ve sorsanız buna ayetler de gösterirler, nasıl gösterebiliyorlar?
Nedir sağ-sol el kavramı açıklayalım. Diyanet benim umrumda değil. Kimin ne amacı olduğunu biliyoruz zaten. Bir iki araştıran insan çıkarsa diye yazıyorum. Diğerleri atalar dinine uymaya devam edecek. Gerçeği kim örtbas ediyorsa karşısındayız.
Örneğin çok açık bir örnek, Beled Suresi 18,19. ayetler.
Diyanet İşleri(eski): İşte bunlar amel defterleri sağdan verilenlerdir.
Diyanet İşleri(eski): Ayetlerimizi inkar edenler, işte onlar amel defterleri sollarından verilenlerdir.
Araplar için ?sağ el?, kuvvet ve şerefin sembolüdür. Nitekim hürmet edilen kimseler meclislerde sağ köşeye oturtulur ve bir kimseye verilen değer: o benim sağ kolumdur ifadesi ile belirtilirdi. Ashâbul meymene deyimi: bahtı iyi olan, bereketli, mutluluk sahibi anlamına gelir. Meymene kelimesi yemin veya yumn dan türemiş olmasına karşın sağ el veya uğurlu bereketli karşılığı verilmiştir.
Meşeme: uğursuzluk, talihsizlik demektir.Araplar, şuma (uğursuzluk) sözcüğü ile şimal/sol el sözcüğünü aynı anlamda kullandıklarından, sözlüklerde şu'ma sözcüğünün anlamı, sol el olarak belirtilmiştir.
Sefere çıkan bir kimsenin sol tarafından bir kuşun uçmasını uğursuzluk sayan Araplarda ?sol el?, zayıflığın ve zilletin simgesidir. Nitekim önemsiz ve aşağı mevkide görülen kimseler meclislerde sol tarafa oturtulur ve bir kimsenin değersiz olduğu: o benim sol kolumdur ifadesi ile belirtilirdi. Özetle Allah?ın aşağıladığı bedbaht kimselerdir ve O?nun huzurunda sol tarafta bulunacaklardır.
Bakınız Vakıa 27. ayet Diyanet Vakfı: Sağdakiler, ne mutlu o sağdakilere!
Bakınız Vakıa 41. ayet Diyanet Vakfı: Soldakiler; ne yazık o soldakilere!
27.'de ashabul yemin ifadesi var.41.'de de ashabuş şimal.
- - -
Saffat 28 Diyanet İşleri : Şöyle derler: Siz bize sağdan gelirdiniz. Bize haktan yana görünürdünüz.
Burada yemin kelimesi var, Yemin aslında bir organ olup sağ el demektir. Kur?an?daki kullanımından yemin sözcüğünün güç, kuvvet, insanın en çok değer verdiği, en şerefli şey olduğu anlaşılmaktadır.
Not: Sol elle yemek yenmemeli diye bir tabir, Arapların çocuklarına küçük yaşlardan beri öğrettikleri sol el güçsüzlüğü temsil ettiğinden böyle olmaması için söyledikleri bir şey haline gelmiş olabilir. E bizimkiler de durur mu, yapıştırmışlardır Amiin i. Benim bir akrabam sol elle yazı yazıyordu küçük yaşlardan itibaren. Sağ el e alıştırıldı. Cehalet her yerde. Cehaleti geriliği biz boğarız.
- - -
Son olarak, Saffat 28. ayeti de Diyanet İşleri için düşünecek olursak ki öyle, Diyanet insanlara haktan doğrudan yana gibi görünen bir kurumdur maalesef. İslamın en cahil kesimi din adamlarıdır.
Bunu neden yapıyorlar biliyor musunuz? Arap kültür emperyalizmini benimsedikleri için. Ne alaka diyen troller de foruma gelecektir. Benim yazdığım 2 konu reklam amaçlı kaldırıldı.Sorun değil gene yazılır. Salatı, detekleşmeyi, toplumsal dayanışmayı engelleyenler bunlardır işte. Diyanet bu tür saçmalıkları nasıl yapabiliyor? Ve sorsanız buna ayetler de gösterirler, nasıl gösterebiliyorlar?
Nedir sağ-sol el kavramı açıklayalım. Diyanet benim umrumda değil. Kimin ne amacı olduğunu biliyoruz zaten. Bir iki araştıran insan çıkarsa diye yazıyorum. Diğerleri atalar dinine uymaya devam edecek. Gerçeği kim örtbas ediyorsa karşısındayız.
Örneğin çok açık bir örnek, Beled Suresi 18,19. ayetler.
Diyanet İşleri(eski): İşte bunlar amel defterleri sağdan verilenlerdir.
Diyanet İşleri(eski): Ayetlerimizi inkar edenler, işte onlar amel defterleri sollarından verilenlerdir.
Araplar için ?sağ el?, kuvvet ve şerefin sembolüdür. Nitekim hürmet edilen kimseler meclislerde sağ köşeye oturtulur ve bir kimseye verilen değer: o benim sağ kolumdur ifadesi ile belirtilirdi. Ashâbul meymene deyimi: bahtı iyi olan, bereketli, mutluluk sahibi anlamına gelir. Meymene kelimesi yemin veya yumn dan türemiş olmasına karşın sağ el veya uğurlu bereketli karşılığı verilmiştir.
Meşeme: uğursuzluk, talihsizlik demektir.Araplar, şuma (uğursuzluk) sözcüğü ile şimal/sol el sözcüğünü aynı anlamda kullandıklarından, sözlüklerde şu'ma sözcüğünün anlamı, sol el olarak belirtilmiştir.
Sefere çıkan bir kimsenin sol tarafından bir kuşun uçmasını uğursuzluk sayan Araplarda ?sol el?, zayıflığın ve zilletin simgesidir. Nitekim önemsiz ve aşağı mevkide görülen kimseler meclislerde sol tarafa oturtulur ve bir kimsenin değersiz olduğu: o benim sol kolumdur ifadesi ile belirtilirdi. Özetle Allah?ın aşağıladığı bedbaht kimselerdir ve O?nun huzurunda sol tarafta bulunacaklardır.
Bakınız Vakıa 27. ayet Diyanet Vakfı: Sağdakiler, ne mutlu o sağdakilere!
Bakınız Vakıa 41. ayet Diyanet Vakfı: Soldakiler; ne yazık o soldakilere!
27.'de ashabul yemin ifadesi var.41.'de de ashabuş şimal.
- - -
Saffat 28 Diyanet İşleri : Şöyle derler: Siz bize sağdan gelirdiniz. Bize haktan yana görünürdünüz.
Burada yemin kelimesi var, Yemin aslında bir organ olup sağ el demektir. Kur?an?daki kullanımından yemin sözcüğünün güç, kuvvet, insanın en çok değer verdiği, en şerefli şey olduğu anlaşılmaktadır.
Not: Sol elle yemek yenmemeli diye bir tabir, Arapların çocuklarına küçük yaşlardan beri öğrettikleri sol el güçsüzlüğü temsil ettiğinden böyle olmaması için söyledikleri bir şey haline gelmiş olabilir. E bizimkiler de durur mu, yapıştırmışlardır Amiin i. Benim bir akrabam sol elle yazı yazıyordu küçük yaşlardan itibaren. Sağ el e alıştırıldı. Cehalet her yerde. Cehaleti geriliği biz boğarız.
- - -
Son olarak, Saffat 28. ayeti de Diyanet İşleri için düşünecek olursak ki öyle, Diyanet insanlara haktan doğrudan yana gibi görünen bir kurumdur maalesef. İslamın en cahil kesimi din adamlarıdır.