-Anayasaya göre dinlenmek çalışanın hakkıdır. Bunun için öğlen araları ve hafta sonları dinlenme için izin konmuştur.Çünkü öğretmen veya çalışan bir personel robot değildir. Başarı için dinlenmek gerekir.
-Tam gün eğitimi şaka gibi bir şey. Önce ders saatlerini 7 ye çıkarıyorlar (birçok öğretmen bu seçmeli derslerin bir faydasının olmadığını yıllardır söylüyor ki durum ve sonuçlar zaten onu gösteriyor) ve sonra 14 saat okullar için çok fazla deyip tam gün eğitime geçilmesine karar veriliyor.Milletin aklıyla alay edilmiyorsa şayet burada eğitimden anlamayan veya yanlış yönlendirilen bir yönetimden söz etmek gerekiyor.Okul ders saatleri 5 saatten önce 6 saate sonra da 7 saate çıkarılıyor ve ders sürelerinde herhangi bir oynama yapılmıyor.
-Tam gün eğitim sistemiyle çalışan okullarda görev yapmış birisi olarak diyorum ki asla öğleden sonraki dersler verimli geçmedi zaten verimli geçmemesi de son derece normal çünkü öğretmen memur gibi oturarak iş yapamaz ve ayakta geçirilen 4 saat dersten sonra öğretmen biraz da insan olduğunun farkına vararak (!) 2 saati de dinlenerek geçiriyor.
-Özellikle ortaokulalarda ve ilkokullarda çoçukların yaşlarını ( 6 yaş -13 yaş) dikkate aldığımızda 40 dakikalık dersin, öğrencilerde dikkat uyandırmada uzun olduğu 7 saat dersin ise öğrencilerde bıkkınlığa varan bir hal aldığı aşikardır.
-Bence dersler eski düzende 5 saate indirilmeli ve 35 dakikaya düşürülmelidir. Sayın Cumhurbaşkanımız ''Eskiden TEOG mu vardı . Biz TEOG'a mı girdik?'' derken sonuna kadar haklıydı. Lütfen birileri de (yetkililer) '' Eskiden 7 saat ders mi vardı ?'' diyerek büyük bir yanlıştan dönmeliler.
-Kısır bir eğitimin verildiği uygulamay dönük etkinlikleirn son derece sınırlı olduğu sınıfların kalabalık olduğu bir eğitim sisteminde bu ders saatlerinde ve sürelerinde dersi verimli işleyebilen bir öğretmen bulmak mucize gibi bir şey...
-Ödül ve ceza sistemine geri dönülmeli, okullar önce ''adam gibi adam'' ve ''hanımefemdi gibi hanımefendi'' yetiştirecek kurumlar olacak şekilde yürütülmeli. Teog muş yok sınavlar mış yok başarıymış bunlar ancak eğitimden sonra düşünülmeli. Doktor olacaksın öğretmen olacaksın bilmem ne olacaksın ama saygısız herifin teki olacaksın. Başarılı öğrenciyi ödüllendirirken aynı zamanda sonradan kazandığı zibidi saygısız davranışlarını da cezalandırmak gerekiyor. Tembel ve saygılı öğrenciye tahammülü , hem tembel hem de saygısız öğrenciyi ise uzaklaştırıp tekrarında tasdiknameyi veriderek bir sisteme geri dönülmeli.
-Ölüm haberleri dayak derslerde öğrencilerin cep kayıtları (öğretmene parmak atmadıkları kalmış o da yakındır) ve envay türlü olaylar iyi irdelenmeli ve yukarıda sıraladığım cümlelerdeki düşüncelerin de payı olduğu iyi araştırılmalıdır.
-Okula öğretmen atandıktan sonra herkes idareci olma derdine düşüyorsa (bence idarecilik de oldukça zor) ve öğretmenlikten kaçıyorsa millet mülakata girmek için sıraya giriyorsa birilerinin burnu yanmalı ve acilen sorunun çözümü için bizzatihi sınıfın tebeşirin kokusunu almış öğretmenlerle durum tespiti yapmalıdır.(Bu işler profesörleri ve de derse girmemiş öğrenciyi tanımayan rehber öğretmenler ile toplantı yaparak giderilmez ve giderilemedi de )
-Bir öğretmen 1 dk dersine geç kaldığında veya okula geç geldiğinde uyarılıyor ama aynı şey okula gelen memur veya rehber öğretmenlere uygulanmıyor (okulda ayrı patronlar var da bizim mi habeirmiz yok yoksa biz ikinci sınıf öğretmen miyiz? ) Bir okul müdürü 8 de okula gelmiyorsa (bahane uydurarak) gelip öğretmene zamanında derse girmesi konusunda uyarıda bulunuyorsa ve bir rehber öğretmen okula geç geldiğinde dikkat çekmiyorsa orda adaletsizlik ve çalışma başarısından bahsetmek mümkün mü acaba ?
-Rehber öğretmenler derse girmiyor ve olaylar çığ gibi büyüyorsa (en son öğretmenler ve müdürlerin ölümleri artık normal hale gelmiş durumda) ya rehber öğretmenlere ayar çekilmeli ya da rehberlik yerine okullara psikolog atanmalıdır.
-Rehberlik dersinde zaten ders işlenmiyor sadece etkinlikler yapılıyor. bu etkinlikleri zaten öğretmen kendi dersinde işliyorlar. Bu etkinlikler işin uzmanı tarafından yapılıp dosyaya koyulmalı ve dikkatlice durum değerlendirmesi yapılıp gelecek seneler için ''rehber taslaklar olmalıdır''
-Çıktı çıkarıp elime tutuşturup bunları yap diyen bir rehber öğretmen karşımda görmek istemiyorum , bu üstünlük psikolojisi benim performansımı bozuyor. Bu doldurulan etkinliklerin dikkate alınmadığı ve okunmadığı (istisnaları ayrı tutuyorum) herkesçe aşikar...
-Buraya çok şeyler yazabilrim ancak, şu an için en büyük problemler olması ve yeni fikirler ile ( inşallah) doldurulması umudu hasebiyle bu kadarını şimdlik yeterli görüyorum. Yoksa yazsan roman olur zaten ..
-Anayasaya göre dinlenmek çalışanın hakkıdır. Bunun için öğlen araları ve hafta sonları dinlenme için izin konmuştur.Çünkü öğretmen veya çalışan bir personel robot değildir. Başarı için dinlenmek gerekir.
-Tam gün eğitimi şaka gibi bir şey. Önce ders saatlerini 7 ye çıkarıyorlar (birçok öğretmen bu seçmeli derslerin bir faydasının olmadığını yıllardır söylüyor ki durum ve sonuçlar zaten onu gösteriyor) ve sonra 14 saat okullar için çok fazla deyip tam gün eğitime geçilmesine karar veriliyor.Milletin aklıyla alay edilmiyorsa şayet burada eğitimden anlamayan veya yanlış yönlendirilen bir yönetimden söz etmek gerekiyor.Okul ders saatleri 5 saatten önce 6 saate sonra da 7 saate çıkarılıyor ve ders sürelerinde herhangi bir oynama yapılmıyor.
-Tam gün eğitim sistemiyle çalışan okullarda görev yapmış birisi olarak diyorum ki asla öğleden sonraki dersler verimli geçmedi zaten verimli geçmemesi de son derece normal çünkü öğretmen memur gibi oturarak iş yapamaz ve ayakta geçirilen 4 saat dersten sonra öğretmen biraz da insan olduğunun farkına vararak (!) 2 saati de dinlenerek geçiriyor.
-Özellikle ortaokulalarda ve ilkokullarda çoçukların yaşlarını ( 6 yaş -13 yaş) dikkate aldığımızda 40 dakikalık dersin, öğrencilerde dikkat uyandırmada uzun olduğu 7 saat dersin ise öğrencilerde bıkkınlığa varan bir hal aldığı aşikardır.
-Bence dersler eski düzende 5 saate indirilmeli ve 35 dakikaya düşürülmelidir. Sayın Cumhurbaşkanımız ''Eskiden TEOG mu vardı . Biz TEOG'a mı girdik?'' derken sonuna kadar haklıydı. Lütfen birileri de (yetkililer) '' Eskiden 7 saat ders mi vardı ?'' diyerek büyük bir yanlıştan dönmeliler.
-Kısır bir eğitimin verildiği uygulamay dönük etkinlikleirn son derece sınırlı olduğu sınıfların kalabalık olduğu bir eğitim sisteminde bu ders saatlerinde ve sürelerinde dersi verimli işleyebilen bir öğretmen bulmak mucize gibi bir şey...
-Ödül ve ceza sistemine geri dönülmeli, okullar önce ''adam gibi adam'' ve ''hanımefemdi gibi hanımefendi'' yetiştirecek kurumlar olacak şekilde yürütülmeli. Teog muş yok sınavlar mış yok başarıymış bunlar ancak eğitimden sonra düşünülmeli. Doktor olacaksın öğretmen olacaksın bilmem ne olacaksın ama saygısız herifin teki olacaksın. Başarılı öğrenciyi ödüllendirirken aynı zamanda sonradan kazandığı zibidi saygısız davranışlarını da cezalandırmak gerekiyor. Tembel ve saygılı öğrenciye tahammülü , hem tembel hem de saygısız öğrenciyi ise uzaklaştırıp tekrarında tasdiknameyi veriderek bir sisteme geri dönülmeli.
-Ölüm haberleri dayak derslerde öğrencilerin cep kayıtları (öğretmene parmak atmadıkları kalmış o da yakındır) ve envay türlü olaylar iyi irdelenmeli ve yukarıda sıraladığım cümlelerdeki düşüncelerin de payı olduğu iyi araştırılmalıdır.
-Okula öğretmen atandıktan sonra herkes idareci olma derdine düşüyorsa (bence idarecilik de oldukça zor) ve öğretmenlikten kaçıyorsa millet mülakata girmek için sıraya giriyorsa birilerinin burnu yanmalı ve acilen sorunun çözümü için bizzatihi sınıfın tebeşirin kokusunu almış öğretmenlerle durum tespiti yapmalıdır.(Bu işler profesörleri ve de derse girmemiş öğrenciyi tanımayan rehber öğretmenler ile toplantı yaparak giderilmez ve giderilemedi de )
-Bir öğretmen 1 dk dersine geç kaldığında veya okula geç geldiğinde uyarılıyor ama aynı şey okula gelen memur veya rehber öğretmenlere uygulanmıyor (okulda ayrı patronlar var da bizim mi habeirmiz yok yoksa biz ikinci sınıf öğretmen miyiz? ) Bir okul müdürü 8 de okula gelmiyorsa (bahane uydurarak) gelip öğretmene zamanında derse girmesi konusunda uyarıda bulunuyorsa ve bir rehber öğretmen okula geç geldiğinde dikkat çekmiyorsa orda adaletsizlik ve çalışma başarısından bahsetmek mümkün mü acaba ?
-Rehber öğretmenler derse girmiyor ve olaylar çığ gibi büyüyorsa (en son öğretmenler ve müdürlerin ölümleri artık normal hale gelmiş durumda) ya rehber öğretmenlere ayar çekilmeli ya da rehberlik yerine okullara psikolog atanmalıdır.
-Rehberlik dersinde zaten ders işlenmiyor sadece etkinlikler yapılıyor. bu etkinlikleri zaten öğretmen kendi dersinde işliyorlar. Bu etkinlikler işin uzmanı tarafından yapılıp dosyaya koyulmalı ve dikkatlice durum değerlendirmesi yapılıp gelecek seneler için ''rehber taslaklar olmalıdır''
-Çıktı çıkarıp elime tutuşturup bunları yap diyen bir rehber öğretmen karşımda görmek istemiyorum , bu üstünlük psikolojisi benim performansımı bozuyor. Bu doldurulan etkinliklerin dikkate alınmadığı ve okunmadığı (istisnaları ayrı tutuyorum) herkesçe aşikar...
-Buraya çok şeyler yazabilrim ancak, şu an için en büyük problemler olması ve yeni fikirler ile ( inşallah) doldurulması umudu hasebiyle bu kadarını şimdlik yeterli görüyorum. Yoksa yazsan roman olur zaten ..