Sn Bakanımız demişler ki " Öğretmen öğretmekten vazgeçmeli..! "

Düşeceği kalmadı çoktan düştü İsmet Yılmaz figuranına. Çünkü en bakan, liyakat mi yoksa siyaset mi sorusuna tercihini kullanmış görünüyor anladığım kadarıyla. Ülkede eğitim meselesi dibe vuralı hayli zaman oldu. Artık niyetleri meccanen eğitimi de özelleştirmek. Tanzime başlarlar.

Eğitim ne vakit düzelir biliyor musunuz ? Ne zaman ki ülkenin eğitimi ve öğretmenini el üstünde tutan, vicdanlı - ahlaklı -eli öpülesi bir devlet adamı en başa gelir; işte o zaman kendiliğinden düzelir. Zengin fakir ayrımı yapmaksızın, oy avcılığı uğruna bedava kırtasiye dağıtma son bulur, disiplin yönetmeliği derhal değişir, disipline engel ve paravan sistem niteliğindeki atıl rehberlik sona erdirilir, 8/10 zayıf demeksizin sınıf geçirme garabeti son bulur, mesleki ve teknik liselerin önü açılarak kalifiye esnaf ve iş-gücü sağlanır, ve daha mühimi ne zaman ki "memur 40 saat çalışıyor öğretmen 3 gün" mantalitesine örülü bağnaz zihniyet son bulur; efendiler işte o tarihte düzelir düzelecek olanlar. Böyle değil, bu yolla hiç değil, asla değil...

katılmamak ne mümkün

Hiç iyi dememişler...

Herkes yanlış anlamaya çok müsait. Bakan, öğretmen önce kendini yetiştirsin sonra öğrencilerini demek istiyor.

Son yıllarda her başarısız eğitim politikasının altında yatan sebepler silsilesini öğretmene bağlamak ve öğretmeni kötü polis ilam etmek, apaçık bir asimilasyondur. Hatta en hafif tabiri iledir. Çünkü öğretmenlik zaten bir ihtisas alanıdır ve öğretmen yetişmiş insan gücüdür. Tabi demek değildir ki kendini geliştirmesin ancak eğitim bir sistem olmaktan çıktı demiyorum, çıkarılalı; faturayı öğretmene çıkarmak hesabınıa ve adına vara yoğa bu izleme yol açılmıştır. Konu sahibinin de güzel dillendirdiği gibi, Oecd ve Eğitim verileri uğruna 8/10 demeden sınıf geçiriliyor, İlçe memler okullara "kimseyi bırakmayın" talimatları yağdırıyor, disiplin ve kısmen sorunlu bulunan rehberlik sistemimiz faal işletilmiyor, yandaş mekanizmalara DYK dağıtılıyor, liyakat sümen altı ediliyorsa, ha orda bi duracaksım kardeş ! ÇÜNKÜ ELİNİ KOLUNU BAĞLADIĞIN ÖĞRETMEN DE GÖKTEN ZEMBİLLE İNMİYOR NETCESİNDE... Bilmem haksız mıyım

Sayın bakan öyle diyemez. Bir kere öğretmene ait tüm nitelikler onun işi. O sorumlu. Yine tribünlere öğretmenleri yem etmeye çalışmasın. Biz çok iyiyiz de öğretmenler kendini geliştirmiyor'a getiriyor. Geçelim.

Öğretmenin işi öğretmek olmaktan çıkalı epey oldu. Bakıcılık yapıyor çoğu. Okullar gündüz bakım evi, daha yüksek yaşlar için göz altı bölgesi.

Neyse öğretmenler öğretmekten vazgeçsin rehber olsun diyelim tatlıya bağlayalım :)

Demese şöyle iyi imiş: amacı ve niyeti karşılayan bir ifade bütünlüğü taşımıyor. Bu tür söylemlerin öncesinde de, sonrasında da öğretmen toplumuna verdiği şaibeler az çok tescillidir.

Size katılmıyorum çünkü "Öğretmen kendini yetiştirebildiği için öğretmen olabilmiş.." Nokta gelsin.

Bütün yapılan işlemleri, getiriler sistemleri, yenilenen sınavları geçtim. Tut ki eğitim sistemimiz yetersiz ki öyle ama görev başında olan insanlar liyakat sahibi, yetkin insanlar olursa bu yetersiz sistem bile ne yapılır ne edilir bir şekilde düzeltilip işler güzelce yapılırdı. Ancak mülakat ve liyakatsız sorunu olduğu için en mükemmel sistem bile kurulsa tutmaz. Eğitim sistemimiz bu yöneticilik sistemiyle geri kalmaya mahkumdur.

Konuyu açıp açmama hususunda epey tereddüt ettim başta. Belirttiğiniz gibi amaç ve niyet sayın bakanı yanlış anlamaya çalışmak olsaydı, eğitim sisteminin eleştirel yönlerinden ziyade salt sn bakanımızı eleştirmiş olurdum. ancak dikkat edilirse durum böyle değildir. ya nedir durum ? yanlış anlaşılmaya müsait olan kamuoyu bildirisi ve demeçler hakkında mütalada bulunmaktır. Doğru olana dair yöneltme ve fikir teatilerini ortaya koymaktır. o noktayı birbirinden ayırmak icap etmekte.

Düzeltme: iletim sayın hugo.almeida için değil; sn seyhanbarlas isimli katılımcı içindir.

Bence de talihsiz bir açıklama olmuştur. En basitinden öğretmenlerden bu sorumluluğu beklemiyorum'a götüren bir açık uca sahiptir. bu durum akıllara devrik müstş. Ysf Tekin'in belki bin katı talihsiz bir açıklaması olan" https://www.memurlar.net/haber/757333/cocuklari-devlete-kole-olarak-yetistiren-mantik-yok.html " yi getirmekte diye düşünürüm.

Doğru o demeci iyi hatırlayanlardanım ve tamamı şu şekildedir.

"Artık çocukları okulda iyi vatandaş yetiştirmek üzere kurgulayan bir devlet felsefesi yok, devlete köle olarak yetiştiren, fabrika gibi gören bir mantık yok."