Eyvallah abi Allah razı olsun. Dediğin gibi bizim teşkilatın o kadar pamuk ipliğine bağlı olduğunu, o kadar amirlerin müdürlerin iki dudağının arasından çıkacak söze göre hareket edildiğini öğrendim ki bu olayları yaşamasam anlatsalar inanmazdım. Bizim konumuz şu şekilde; ilçe asayiş büroda çalışıyoruz bölgemizde X bir kahvecinin büromuza gelerek ben 3-4 ay önce kumar makinesi dağıtımı yapan en son 6 tane kumar makinesiyle yakalanan Y kişisinden 3.000 para alarak onun adına bu parayı adresini bilmediğim bir kahvede bulunan iki kumar makinesine işlem yapmaması karşılığında fotoğrafını teşhis yapabileceğim (kahve sahibinin yeri karakolun hemen aşağısında ve biz bu bölgede 8 yıl gibi bir süredir çalışıyoruz, bir sürü de işlem yapmışız, fotodan teşhis etmesi gayet normal) iki polis memuruna verdim demesi, dosyada herhangi bir kamera kaydı, görüntü, ses kaydı, tanık en ufak bir delil yok. Sadece bizim açımızdan sıkıntı bu kahvecinin numarası benim şefte var, X ve Y kişisinin whatsapp konuşmalarında şefin numarasını; kahvecinin kumar makinesi dağıtımı yapan kişiye atması var. X isimli kahvecinin kahvesine bu ifadesinden 12 gün önce kendimiz kumar makinesinden işlem yapmışız, son 1 yılda kumar makinesi oynatmaktan toplam 11 kez işlem yapılmış ve tutanakların 4'ünde bizim ekibin imzası var. İlk gün memur suçları savcısının para alınan yere işlem mi yapılır öyle saçma iş mi olur ikmalen gönderin demesinin ardından bizim ilçe müdürünün (şefim ile geçtiğimiz yıllarda arasında bir sıkıntı sürtüşme olmuş başka bir ilçede beraber çalışırken) ilçe cumhuriyet başsavcısını arayarak o da memur suçları savcısını arayarak olayı gözaltına çevirip 1 gün nezarette kaldıktan sonra tutuklama talebiyle mahkemeye çıktık. Y isimli makine dağıtıcısı ifadesinde ben bu polisleri tanımam hayatımda ilk defa gördüm X isimli kahveci benden para koparmak için böyle bir ifade vermiş dedi ve sonuç olarak haftada bir gün adli kontrol aldık. 8 yıl boyunca suçlu götürdüğüm karakola utana sıkıla imza atmaya gidiyorum. Savcı 5.5 aydır iddianame de hazırlamıyor takipsizlik de vermiyor. Bizim bu olaydan sonra X kahvecinin bölgedeki en büyük kumar makinesi dağıtıcısı olduğunu ve o günden sonra hiç bir işlem yapılmadığını biliyorum. Benim bu olayların yaşandığı esnada eşim 9 aylık hamileydi 20 gün sonra çocuğum oldu ellerinizden öper, doğduğu günden bu zamana kadar her an yanında oldum, maaşımın 3'te 1'i kesilerek 2.700 şuan 3.200 para alıyorum. Mesleğimin kıymetini çok iyi anladım. Alkol kullanmayı bıraktım ve tövbe ettim. Benim için en büyük hayrı bu oldu. Günümüz şartlarında maaşımız çok şükür iyi ancak en başta da dediğim gibi bir sıkıntı anında hiç bir değerimiz yok. Birilerinin çıkar ve egolarını tatmin etme uğruna yaşadıklarımızın hiç bir önemi yok. Bu saatten sonra birilerine işlem yaparken başıma neler gelebilir diyerek düşünmek yerine, aktif bir yerde değilde korumada çalışarak görevimi dört dörtlük yapmaya devam edeceğim inşallah.
Eyvallah abi Allah razı olsun. Dediğin gibi bizim teşkilatın o kadar pamuk ipliğine bağlı olduğunu, o kadar amirlerin müdürlerin iki dudağının arasından çıkacak söze göre hareket edildiğini öğrendim ki bu olayları yaşamasam anlatsalar inanmazdım. Bizim konumuz şu şekilde; ilçe asayiş büroda çalışıyoruz bölgemizde X bir kahvecinin büromuza gelerek ben 3-4 ay önce kumar makinesi dağıtımı yapan en son 6 tane kumar makinesiyle yakalanan Y kişisinden 3.000 para alarak onun adına bu parayı adresini bilmediğim bir kahvede bulunan iki kumar makinesine işlem yapmaması karşılığında fotoğrafını teşhis yapabileceğim (kahve sahibinin yeri karakolun hemen aşağısında ve biz bu bölgede 8 yıl gibi bir süredir çalışıyoruz, bir sürü de işlem yapmışız, fotodan teşhis etmesi gayet normal) iki polis memuruna verdim demesi, dosyada herhangi bir kamera kaydı, görüntü, ses kaydı, tanık en ufak bir delil yok. Sadece bizim açımızdan sıkıntı bu kahvecinin numarası benim şefte var, X ve Y kişisinin whatsapp konuşmalarında şefin numarasını; kahvecinin kumar makinesi dağıtımı yapan kişiye atması var. X isimli kahvecinin kahvesine bu ifadesinden 12 gün önce kendimiz kumar makinesinden işlem yapmışız, son 1 yılda kumar makinesi oynatmaktan toplam 11 kez işlem yapılmış ve tutanakların 4'ünde bizim ekibin imzası var. İlk gün memur suçları savcısının para alınan yere işlem mi yapılır öyle saçma iş mi olur ikmalen gönderin demesinin ardından bizim ilçe müdürünün (şefim ile geçtiğimiz yıllarda arasında bir sıkıntı sürtüşme olmuş başka bir ilçede beraber çalışırken) ilçe cumhuriyet başsavcısını arayarak o da memur suçları savcısını arayarak olayı gözaltına çevirip 1 gün nezarette kaldıktan sonra tutuklama talebiyle mahkemeye çıktık. Y isimli makine dağıtıcısı ifadesinde ben bu polisleri tanımam hayatımda ilk defa gördüm X isimli kahveci benden para koparmak için böyle bir ifade vermiş dedi ve sonuç olarak haftada bir gün adli kontrol aldık. 8 yıl boyunca suçlu götürdüğüm karakola utana sıkıla imza atmaya gidiyorum. Savcı 5.5 aydır iddianame de hazırlamıyor takipsizlik de vermiyor. Bizim bu olaydan sonra X kahvecinin bölgedeki en büyük kumar makinesi dağıtıcısı olduğunu ve o günden sonra hiç bir işlem yapılmadığını biliyorum. Benim bu olayların yaşandığı esnada eşim 9 aylık hamileydi 20 gün sonra çocuğum oldu ellerinizden öper, doğduğu günden bu zamana kadar her an yanında oldum, maaşımın 3'te 1'i kesilerek 2.700 şuan 3.200 para alıyorum. Mesleğimin kıymetini çok iyi anladım. Alkol kullanmayı bıraktım ve tövbe ettim. Benim için en büyük hayrı bu oldu. Günümüz şartlarında maaşımız çok şükür iyi ancak en başta da dediğim gibi bir sıkıntı anında hiç bir değerimiz yok. Birilerinin çıkar ve egolarını tatmin etme uğruna yaşadıklarımızın hiç bir önemi yok. Bu saatten sonra birilerine işlem yaparken başıma neler gelebilir diyerek düşünmek yerine, aktif bir yerde değilde korumada çalışarak görevimi dört dörtlük yapmaya devam edeceğim inşallah.