Torpilsiz başka bir üniversiteye nasıl geçebilirim?

siz yine girmişsiniz giremeyen ne yapsın hocam bu iktidar varken torpil bitmez

Çok şükür ki zamanında girmişiz şimdi olsa bunu da bulamazdık.

Torpilin iktidar ile bir alakası yok arkadaşlar. Her dönem olan birşey malesef.

Cevap veriyorum: geçemezsiniz.

Hangi iktidar olursa torpil bitecekmiş, söyleyin de bilelim.

Ben torpilsiz geçtim ama cv im gerçekten çok iyi, Türkiye'de en iyi üniversitelerden birinde 8 yıl, yurtdışında yine çok iyi bir üniversitede bir yıl çalıştım, çok sayıda indeksli yayınım, bir çok projem var, dönünce bu cv ile çok kolay iş bulurum diye düşünürken binbir zorlukla buldum. Burada da en kötü dereceyi bana verdiler, kimsenin beğenmediği dersleri bana yazdılar, fakültede akademisyenlerin yararına bir şey olduğu zaman ben yararlanamıyorum, söz hakkım yok. Diğer hocaların çok büyük bir kısmı hep aynı üniversiteden gelmişler buraya, küçük bir anadolu üniversitesi, zaten orada arkadaşlarmış, biri gelmiş, hepsini getirmiş yani.

Şükrediyorum halime ama torpilsiz bir yere girmeyi başarsan bile orada kimsesiz durumda kalıyorsun.

Diğer yandan eski okuluma bakıyorum alınanların ortak tek yanı hepsinin torpili olması. Torpiliniz yoksa asla hak ettiğiniz yere gelemiyorsunuz bunu kabul etmemiz gerekiyor sanırım.

Hocam sizin söylediklerinizin doğru olduğuna kesinlikle inanıyorum. Torpil maalesef ülkemizin bir gerçeği. Bunun A veya B partisi, C iktidarı ile alakası yok. Torpil her dönemde vardı. Bu, milletçe sahip olduğumuz bir etik zafiyet.

Söylemek istediğimiz şey, sürekli başkalarını suçlamak yerine herkesin kendi otokritiğini yapıp çevresini düzeltmeye çalışması gerekiyor. Aksi takdirde bir arpa boyu yol alamayız ve torpili azaltamayız.

iktidarla mı alakalıdır bilemiyorum. Benim gördüğüm aynı memleketlilerin birbirini getirmesi, sanırım bunun iktidarla alakası yoktur. Direk siyasi referans bul diyen yöneticilerde oldu ama bana, maalesef açık açık söyleyebiliyorlar bunu.

Ben ar gör olduğum yıllarda gerçekten torpil yoktu, sınava giriyorduk ales dil ortalama alınıyor, kim yukarıda kalırsa o giriyordu, o zamanda bu iktidar vardı, iktidarla değil sanki o yüzden akademi yozlaştı galiba. O zaman akademik kadrolara girmek kesinlikle bu kadar zor değildi. Şu an inanılmaz zor, siyasi bir referans bulunca hiçbir vasfı olmayan insanın hemen öğretim görevlisi olabileceği de gerçek, çok gördüm bunu, adam 2 kelimeyi bir araya getiremiyor, vasıfsız, geçersiz bir bölüm okumuş, iş bile bulamıyor, buluyor bir milletvekili hop öğretim görevlisi oldu.

Ben inançlı bir insanım kim kul hakkı yiyorsa bu dünyada olmasa bile öteki dünyada verecek hesabını o yüzden vicdanım rahat, hakkımı yiyenleri de Allah'a havale ediyorum. Bu arada halimden de çok memnunum yanlış anlaşılmasın, hiçbir tanıdığım olmadan iş buldum sonuçta bin şükür diyorum.

Hocam ben 13 yıldır akademinin içindeyim. İlk öğretim görevlisi olarak atandığım zamanları hatırlıyorum, o zamanlar ALES, dil vs. yanında sözlü sınav yapılıyordu, yazılı sınav yoktu ve isteyen istediğini alıyordu. Ben ilk göreve başlamamda tek başvuran kişi olduğum için kadroyu almıştım, bu ayrı mesele. O zaman da mevcut iktidar vardı.

Şimdi ise şartlar biraz daha iyileştirildi.

1. Yazılı sınav getirildi, eskiden sözlü vardı

2. Sıralamada ilk 10'a girenler sınava girebiliyor, eskiden sınırsızdı.

Yazılı sınavın etkisi ve yüzdesi bir yere kadar. Eğer kadroyu açan bölüm illa birin almayı kafasına koyduysa bunu bir şekilde başarıyor. İlana şart koyuyor, birçok kişinin başvurusunu engelleyebiliyor. Eğer ar damarı daha da çatladıysa almak istediği kişiye sınav öncesi soruları verebiliyor.

Sıralamada ilk 10'a girme şartı, iyi bir şey ama yetersiz. Eskiden ilk 4 idi, bir süre sonra ilk 10'a çıkarıldı. Keşke yapılmasaydı.

Sizin bahsettiğiniz, "eskiden akademik kadrolara daha kolay girilebiliyordu" ifadenize tam olarak katıldığımı söyleyemem. Eskiden de referans ve torpil vardı şimdi de var. Torpilin yönü ve nereden geldiği değişmiş olabilir ama torpil hiç bitmedi. Size şu yönden katılabilirim: Eskiden akademik kadrolar bu kadar revaçta değildi. Başvuran sayısı şimdiye göre çok daha azdı. Dolayısıyla kadroya talip olduğumuzda daha az sayıda rakibin önüne geçme avantajımız vardı. Şimdi ise hem çok sayıda mezun var, hem de nispi kadro sayısı sınırlı olunca kadrolara giriş zorlaştı.

Torpilin önüne geçilmesi için ilk yapılması gereken şeyin YÖK'ün verilen ilanlardaki şartları sıkı bir şekilde denetlemesi olduğunu düşünüyorum. Verilen ilanlarda o kadar komik ve spesifik şartlar var ki bir adayın alınması için yazıldığı bariz belli oluyor. Bu platformda zaman zaman, bazı ilanların spesifik şartların konulmasından dolayı YÖK tarafından iptal edildiğine yönelik haberler görüyorum, ama bu gerçekten çok yetersiz. Çok daha etkin bir kontrol şart.

Siz benden daha eskisiniz Hocam, şartlar farklı imiş. Ben başladığımda kadroya girecek kişinin 4 katı kadar kişi çağırılıyordu, 97 kişi başvurmuştu kadroya ama zaten sınava 8 kişi girebilmişti sadece, bizim kadro 95 den kapatmıştı sınava gireceklerin puanını. Zaten o sınava girenlerden kim o kadroya girse bir torpil olmamış oluyordu bu durumda. Sınavdan aldığımız puanlar da 7,8, 15, 20 falandı, kimseye 50, 60 verip fark oluşturmamışlardı. 10 katı çok büyük bir rakam, o kötü olmuş bence. Benim zamanımda yazılı sınav ile giriyorduk, hiç mülakat yoktu, hatta bende kimi alacaklarını hiç mi merak etmiyorlar, belki cümle kuramıyorum diye düşünmüştüm. Benim zamanımda haksızlık yapılabilecek gram bir açık mevcut değildi sistemde.

Almak istediği kişiye soruları verdiklerini düşünüyorum bende, başıma geldi bu durum maalesef. Benim diyen kişinin yapamayacağı sınavdan 97 aldı aday, ben 6 sayfa yazıp 35 alıyorken. Bu kişi de en ufak akademik deneyimi olmayan bir meslek lisesi öğretmeni. Yüksek lisans bile yapmamış, ben doktora yapmışım, o 97 ben 35 alıyorum, buna kimse inanmaz. Üzüldüm mü çok değil, orası olmazsa başka yer olur Hocam, yeter ki pes etmeyip uğraşalım, torpil var diyip oturacak değiliz olana kadar çabalayacağız.

Eskiden daha kolay olma sebebi tam da sizin anlattığınız nedenden. Arkadaşımın cv si hiç öyle parlak değildi, bundan 5 sene önce mezun olur olmaz bir anadolu üniversitesine yerleşti hemen. O zaman anadolu üniversiteleri bu kadar revaçta değildi, biz oraya gitmesine bile şaşırmıştık ama şu an en iyisini yapmış diyorum.

Şu da var ki biz mücadele etsek şikayet etsek torpil yapılan kadrolar iptal olabiliyor. Benim girmeyi çok istediğim bir kadroya sordum önce alınacak kişi belli mi diye evet dediler başvurmadım hiç. Alınacak kişinin cv si iyi değil ama o kurumun çalışanı yıllardır, başvuranlardan biri şikayet etmiş, kadro iptal oldu mesela. Torpilden çok şikayetçi olan bu tür kadroları şikayet edebilir, ben şahsen yapmıyorum, benden bulmasın düşüncesindeyim ama böyle bir çözüm yolu da var aslında.

Benden bulmasın diye diye bu hale geldi üniversitelerin hali. Sizden bulsun. Ne olur? Ayıp, yanlış, kusurlu bir şey mi yapıyorsunuz? Yapmaması gereken, utanması gereken son derece rahat, yoluna devam diyor, siz geri adım atıyorsunuz. Şimdi de torpilden yakınıyorsunuz. Bu ne yaman çelişki.

Ben yakınmadım yalnız Hocam, karıştırdınız sanırım.

Evet şikayet edilmesi gerekir aslında ama edilse bile o kadroya kimseyi almayıp almak istedikleri kişi için bir daha kadro açıyorlar, bunun sonu yok aslına bakarsanız. Kaldı ki sizi zaten almazlar şikayet ettiniz diye.

Torpilin iktidarla alakası yok doğrudur ancak hiçbir dönemde de bu kadar aleni yapılmadı. Örneğin Selçuk üniversitesi 15 temmuzdan sonra o kadar çok kişi atıldı ki bu sefer diğer gruplardan bağlantılarını kuranlar hiçbir niteliğe bakılmadan açık kadrolara yerleştiler. Yani değişen hiç bir şey yok.

Bizim de CV miz iyi ancak sadece CV ile olmuyor siz biraz şanslıymışsınız. Bölümden bölüme de değişiyor mesela ilahiyatçı ya da sosyal bilimlerdenseniz çok rahat kadro bulabilirsin ancak temel bilimlerin son yıllarda geldiği nokta herkesin malumu. Hatta imam hatip lisesi mezunuysanız bu olumlu bir referans olabiliyor sizin için.

Cv güclü ise genelde elinden tutan hocaların olacaktır. Biraz daha sosyal tarafınızı geliştirin.

Fen lisesi mezunuyum Hocam, mühendisim, mühendislik fakülteleri hep erkek egemen bir ortam oluyor, bayanlar hep arka planda bırakılıyor. Bölümüm konusunda şanslı değilim.

Aslına bakarsanız bugünki aklım olsa torpilsiz devlete girmezdim, çoktan pişman oldum, burnumdan geldi. Özelde rahatım çok iyiydi, iki katı para kazanıyordum. Benim haricimde herkes aynı küçük bir anadolu şehrinden gelmiş, herkes biribirini tanıyor, kolluyor, ahbap, nerede olumsuz durum var bana kalıyor.

Hiç devlet olsun diye bir isteğim de yoktu, hep hayırlısı diye dua ettim ama yine de böyle oldu. Sizin de gitmek istediğiniz yer hakkınızda hayırlısı olmayabilir, bu kadar takılmayın, mevcut şartlarda mutlu olmaya çalışın.

Torpil ülkenin genel sorunu. Gelişmemişliğin işaretlerinden. Ancak toplumun en üst eğitimli kitlesi olan akademisyenlerin torpile bulaşması, zaten kalitenin ne deni düşük olduğunun göstergesi. Onların gerçek akademisyenler olduğuna inanmıyorum. Bence siz doğru yoldan ayrılmayın. Hangi üniversitede olursanız olun, niteliğiniz yüksek olduktan sonra kariyeriniz iyi olacaktır. Daha sonra başka üniversiteler sizi isterler. Biraz daha sabır. Değeriniz anlaşılacaktır. Çünkü her üniversitenin araştırma yükünü çekecek gerçek akademisyenelre gereksinimi var. öyle ya da böyle o kişilere dokunamıyorlar. Çünkü geri kalan kadro torpilli. Onlardan iş çıkmıyor.