Bizler dmk 98/b mağdurlarıyız. Arkadaşlar bu maddeyi duyunca bizi yargısız infazla suçlayanlar çıkıyor. öncelikle şunu söyleyim. lütfen Diyanetin 98/b maddesine sığınarak kanıt olmadan müfettiş kanaatiyle ihraca tam yetkili olduğu gerçeğini görün. bir gün bu madde herkesi vurabilir. hukuki mücadelemiz devam ediyor.
Diyanetsen in ne kadar başarılı bir sendika olduğu konusuna gelince... Yıllarca diyanetsen üyesiydim. başka bir sendikaya geçmeyi düşünmemiştim. KKÖ olan eşim bulunduğum ilde sendikanın il yönetimindeydi. Bir çok arkadaşımın sendika üyeliğinde bizzat emeğim vardır.
şimdi size dmk 98/ b zulmüne sessiz kaldığı ve 98/b mağdurlarına yardım etmediği gerekçesi ile diyanetsene yazdığım maili ve Genel başkan yardımcısı bi zatın bana yazdığı maili kopyalayıp yapıştırıyorum. daha sonarasında beni arayan bu zaat beni çocuğu gibi gibi görüp telefonda bağırması üzerine telefonu suratına kapattığım doğrudur. Yorumu sizlere bırakıyorum.
DİYANET SEN'e yazdığım mail:
SAYIN DİYANET-SEN YETKİLİLERİ
Bizler Diyanet İşleri Başkanlığı
bünyesinde İmam-Hatip, Müezzin-Kayyım, Kuran Kursu Öğretici v.b. kadrolarda
yıllarca görev yaptıktan sonra Dmk 98/b kılıfıyla ihraç edilmiş mağdurlarız.
Bildiğiniz üzere Dmk 98/b ?Memurluğa alınma şartlarından herhangi birini
taşımadığının sonradan anlaşılması veya memurlukları sırasında bu şartlardan
herhangi birini kaybetmesi "dir. Aynı zamanda Diyanet bizleri ihraç ederken ortak niteliğe vurgu
yapmaktadır. Ortak nitelik ise ?Atanmalarında dini öğrenim şartı
esas alınan unvanlarda; itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslâm
törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğu şeklinde ortak bir nitelik
taşımak.? diye tarif edilmektedir. Görüldüğü üzere bu maddenin
ucu açıktır, ve mahkemelerce de ucu açık olduğu, Diyanet müfettişlerine geniş
bir takdir yetisi verdiği ayrıca hukuksuz olduğu genel görüşü son zamanlarda
ağır basmaktadır.
Sizlere bir hatırlatma yapmak
istiyorum. Araştırmasını yapabilirsiniz. Yıl 2013. Konu avukatlar kanunu 5/1-c
maddesi. Nedir bu madde: ?Avukatlık meslekine yaraşmayacak tutum ve
davranışları çevresince bilinmiş olmak ?. Gördüğünüz üzere Diyanetin ortak niteliğinin
kopyası niteliğinde bir madde. Ancak burada ilginç olan şey ise şudur ki:
Anayasa mahkemesi bu maddeyi 2013 yılında ? mesleğe kabul edilmeme sonucunu doğuran nedenlerin tespiti
noktasında barolara geniş bir takdir yetkisi tanıyan itiraz konusu kural,avukat
adayları için öngörülebilir olmadığı gibi baroların keyfi yorum ve
uygulamalarına karşı da yeterince koruma sağlayacak nitelikte olmadığından
hukuki güvenlik ve belirlilik ilkelerine aykırıdır.? Gerekçesi ile iptal etmiş
ve Anayasa Mahkemesi?nin
28.02.2013 tarihli 2012/116 E. ve 2013/32 K. sayılı kararı 13.08.13 tarihli
resmi gazetede yayınlanmıştır. Haberi https://www.karakaya.av.tr/haber-10.html
linkinden okuyabilirsiniz. Diyanet,
Anayasa mahkemesinin iptal ettiği bu maddenin bir benzeri olan ortak niteliğe
vurgu yaparak, dmk 98/b maddesine istinaden, ve diyanet teftiş kurulunun kendi
ifadeleri ile her ay ortalama 28 personeli ihraç etmektedir. Bu yılda 336
personel, 336 aile demektir. Ve bu ihraçlar avukatlar kanunu 5/1-c gibi
anayasaya aykırıdır. Dolayısıyla diyanet işleri başkanlığı suç işlemektedir.
Her yıl 336 aile işinden ekmeğinden edilip yoksulluğun sefaletin pençesine
terkedilmektedir. İhraç olan memur, sgk dökümünde ihraç yazması sebebiyle
hiçbir şekilde iş bulamamakta, bunalıma girmekte ve sonuçta yuvalar
dağılmaktadır. Bunun vebalini bizlere sahip çıkmayan ilçe ve il başkanlarınız
ayrıca sizler nasıl vereceksiniz sormak istiyorum. Bakınız ilçe ve il
başkanlarınız 98/b den ihraç olan bir personele ?artık bizim üyemiz değilsin,
üyeliğiniz düştü, dolayısıyla sizin dava ile ilgilenemeyiz? diyorlar. Peki
soruşturma sürecinde neden bizlerin yanında durup, bizlere yol göstermekten
acizler. Koltuk ve makam sevdası bu kadar mı gözlerini kör ediyor. Sendika
avukatlarınız ise sadece il başkanlarınızın istediği üyelere yardım ediyorlar.
İllerde maalesef adam kayırma kollama sendikanıza kadar girmiş durumdadır.
Bizler soruşturma esnasında hiçbir hakkımızı bilmiyoruz. Müfettişler
istedikleri gibi soruşturmayı tamamlayıp gidiyorlar. Haklarımızı bilseydik,
bizlere anlatılsaydı, soruşturmaların yönü de değişirdi. Ankara?daki
avukatlarınız gidip diğer illerdeki soruşturma geçiren üyelere yardım etsinler
diye bir beklentimiz yok ama her il kendi avukatını o illerdeki soruşturma
geçiren üyelerinize yardım için görevlendirebilir. Tüm üyelere soruşturma
esnasındaki hakları anlatılarak bilinçlendirilebilir.
Bugüne
kadar bizlere sahip çıkmayan eski sendikamızdan Dmk 98/b ile ilgili adımlar
atmalarını bekliyoruz. Bu zulme lütfen sessiz kalmayın. Bizler haklarımızı
sonuna kadar aramaya kararlıyız. Şükür ki bazı arkadaşlarımız mahkemelerden
dönmeye başladılar. İnşallah artarak devam edecek bu süreç. Bir hak arama
kurumu olarak gördüğümüz sendikamızın ve yönetimindeki arkadaşlarımızın bizleri
bu süreçte yalnız bırakmaya haklarının olmadığını düşünüyoruz. Yazdığımız bu
mektuba en azından bir cevap verme nezaketini göstereceğinizden hiç şüphemiz
yoktur. Bizlere randevu vermeniz durumunda birkaç arkadaşımla birlikte,
derdimizi anlatmak üzere sizleri ziyaret etmek istiyoruz. Bu duygu ve
düşüncelerle sizleri ?Ahkemi-l Hakimin? olan Allaha emanet ediyoruz.
DMK 98/b mağdurları adına
DİYANETSEN genel başkan yardımcısı olduğunu söyleyen zatın yazdığı cevap:
Selamünaleyküm
Sendika olarak disiplin kurulunda mağdur olmuş bir çok üyemizi ve 98-B'den mağdur olmuş üyelerimizi de savunuyoruz. Biliyorsunuz kurumumuzun kırmızı çizgileri var. Bu suçlar işlenmişse memuriyetten ve dolayısıyla sendika üyeliğinden de çıkmış oluyorsunuz. Suç ortada ise bizim suçluyu savunma gibi bir durumumuz yok. Yanlış anlaşılma olur, iftira olur delillerinizi ortaya koyarsınız bizlerde sendika avukatı ile disiplin kurulundaki temsilcilerimizle tabi ki savunma yaparız ve bu güne kadar da bir çok üyemizi savunduk.Kesilen aidatları haram etmeye gelince son ay itirabiyle 3 ayda 104 TL civarında sendika üyesi olmanızdan dolayı maaşınıza ek ücret yatıyor ve bunun 75 TL si sendikaya 25-30 TL civarında size kalıyor. Yani sendikaya ek bir ödeme yapmıyorsunuz bilakis size artı geliyor.Biz sendika olarak her zaman haklı olan mağdur olan üyemizin yanındayız. Ancak nefsine uyup hata yapan ve bendini sorgulamayan kişileri de vicdanlarına havale ediyoruz. Siz delil getiremezseniz avukatımız sizi nasıl savunsun...
YORUM SİZLERİN...
Bizler dmk 98/b mağdurlarıyız. Arkadaşlar bu maddeyi duyunca bizi yargısız infazla suçlayanlar çıkıyor. öncelikle şunu söyleyim. lütfen Diyanetin 98/b maddesine sığınarak kanıt olmadan müfettiş kanaatiyle ihraca tam yetkili olduğu gerçeğini görün. bir gün bu madde herkesi vurabilir. hukuki mücadelemiz devam ediyor.
Diyanetsen in ne kadar başarılı bir sendika olduğu konusuna gelince... Yıllarca diyanetsen üyesiydim. başka bir sendikaya geçmeyi düşünmemiştim. KKÖ olan eşim bulunduğum ilde sendikanın il yönetimindeydi. Bir çok arkadaşımın sendika üyeliğinde bizzat emeğim vardır.
şimdi size dmk 98/ b zulmüne sessiz kaldığı ve 98/b mağdurlarına yardım etmediği gerekçesi ile diyanetsene yazdığım maili ve Genel başkan yardımcısı bi zatın bana yazdığı maili kopyalayıp yapıştırıyorum. daha sonarasında beni arayan bu zaat beni çocuğu gibi gibi görüp telefonda bağırması üzerine telefonu suratına kapattığım doğrudur. Yorumu sizlere bırakıyorum.
DİYANET SEN'e yazdığım mail:
SAYIN DİYANET-SEN YETKİLİLERİ
Bizler Diyanet İşleri Başkanlığı
bünyesinde İmam-Hatip, Müezzin-Kayyım, Kuran Kursu Öğretici v.b. kadrolarda
yıllarca görev yaptıktan sonra Dmk 98/b kılıfıyla ihraç edilmiş mağdurlarız.
Bildiğiniz üzere Dmk 98/b ?Memurluğa alınma şartlarından herhangi birini
taşımadığının sonradan anlaşılması veya memurlukları sırasında bu şartlardan
herhangi birini kaybetmesi "dir. Aynı zamanda Diyanet bizleri ihraç ederken ortak niteliğe vurgu
yapmaktadır. Ortak nitelik ise ?Atanmalarında dini öğrenim şartı
esas alınan unvanlarda; itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslâm
törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğu şeklinde ortak bir nitelik
taşımak.? diye tarif edilmektedir. Görüldüğü üzere bu maddenin
ucu açıktır, ve mahkemelerce de ucu açık olduğu, Diyanet müfettişlerine geniş
bir takdir yetisi verdiği ayrıca hukuksuz olduğu genel görüşü son zamanlarda
ağır basmaktadır.
Sizlere bir hatırlatma yapmak
istiyorum. Araştırmasını yapabilirsiniz. Yıl 2013. Konu avukatlar kanunu 5/1-c
maddesi. Nedir bu madde: ?Avukatlık meslekine yaraşmayacak tutum ve
davranışları çevresince bilinmiş olmak ?. Gördüğünüz üzere Diyanetin ortak niteliğinin
kopyası niteliğinde bir madde. Ancak burada ilginç olan şey ise şudur ki:
Anayasa mahkemesi bu maddeyi 2013 yılında ? mesleğe kabul edilmeme sonucunu doğuran nedenlerin tespiti
noktasında barolara geniş bir takdir yetkisi tanıyan itiraz konusu kural,avukat
adayları için öngörülebilir olmadığı gibi baroların keyfi yorum ve
uygulamalarına karşı da yeterince koruma sağlayacak nitelikte olmadığından
hukuki güvenlik ve belirlilik ilkelerine aykırıdır.? Gerekçesi ile iptal etmiş
ve Anayasa Mahkemesi?nin
28.02.2013 tarihli 2012/116 E. ve 2013/32 K. sayılı kararı 13.08.13 tarihli
resmi gazetede yayınlanmıştır. Haberi https://www.karakaya.av.tr/haber-10.html
linkinden okuyabilirsiniz. Diyanet,
Anayasa mahkemesinin iptal ettiği bu maddenin bir benzeri olan ortak niteliğe
vurgu yaparak, dmk 98/b maddesine istinaden, ve diyanet teftiş kurulunun kendi
ifadeleri ile her ay ortalama 28 personeli ihraç etmektedir. Bu yılda 336
personel, 336 aile demektir. Ve bu ihraçlar avukatlar kanunu 5/1-c gibi
anayasaya aykırıdır. Dolayısıyla diyanet işleri başkanlığı suç işlemektedir.
Her yıl 336 aile işinden ekmeğinden edilip yoksulluğun sefaletin pençesine
terkedilmektedir. İhraç olan memur, sgk dökümünde ihraç yazması sebebiyle
hiçbir şekilde iş bulamamakta, bunalıma girmekte ve sonuçta yuvalar
dağılmaktadır. Bunun vebalini bizlere sahip çıkmayan ilçe ve il başkanlarınız
ayrıca sizler nasıl vereceksiniz sormak istiyorum. Bakınız ilçe ve il
başkanlarınız 98/b den ihraç olan bir personele ?artık bizim üyemiz değilsin,
üyeliğiniz düştü, dolayısıyla sizin dava ile ilgilenemeyiz? diyorlar. Peki
soruşturma sürecinde neden bizlerin yanında durup, bizlere yol göstermekten
acizler. Koltuk ve makam sevdası bu kadar mı gözlerini kör ediyor. Sendika
avukatlarınız ise sadece il başkanlarınızın istediği üyelere yardım ediyorlar.
İllerde maalesef adam kayırma kollama sendikanıza kadar girmiş durumdadır.
Bizler soruşturma esnasında hiçbir hakkımızı bilmiyoruz. Müfettişler
istedikleri gibi soruşturmayı tamamlayıp gidiyorlar. Haklarımızı bilseydik,
bizlere anlatılsaydı, soruşturmaların yönü de değişirdi. Ankara?daki
avukatlarınız gidip diğer illerdeki soruşturma geçiren üyelere yardım etsinler
diye bir beklentimiz yok ama her il kendi avukatını o illerdeki soruşturma
geçiren üyelerinize yardım için görevlendirebilir. Tüm üyelere soruşturma
esnasındaki hakları anlatılarak bilinçlendirilebilir.
Bugüne
kadar bizlere sahip çıkmayan eski sendikamızdan Dmk 98/b ile ilgili adımlar
atmalarını bekliyoruz. Bu zulme lütfen sessiz kalmayın. Bizler haklarımızı
sonuna kadar aramaya kararlıyız. Şükür ki bazı arkadaşlarımız mahkemelerden
dönmeye başladılar. İnşallah artarak devam edecek bu süreç. Bir hak arama
kurumu olarak gördüğümüz sendikamızın ve yönetimindeki arkadaşlarımızın bizleri
bu süreçte yalnız bırakmaya haklarının olmadığını düşünüyoruz. Yazdığımız bu
mektuba en azından bir cevap verme nezaketini göstereceğinizden hiç şüphemiz
yoktur. Bizlere randevu vermeniz durumunda birkaç arkadaşımla birlikte,
derdimizi anlatmak üzere sizleri ziyaret etmek istiyoruz. Bu duygu ve
düşüncelerle sizleri ?Ahkemi-l Hakimin? olan Allaha emanet ediyoruz.
DMK 98/b mağdurları adına
DİYANETSEN genel başkan yardımcısı olduğunu söyleyen zatın yazdığı cevap:
Selamünaleyküm
Sendika olarak disiplin kurulunda mağdur olmuş bir çok üyemizi ve 98-B'den mağdur olmuş üyelerimizi de savunuyoruz. Biliyorsunuz kurumumuzun kırmızı çizgileri var. Bu suçlar işlenmişse memuriyetten ve dolayısıyla sendika üyeliğinden de çıkmış oluyorsunuz. Suç ortada ise bizim suçluyu savunma gibi bir durumumuz yok. Yanlış anlaşılma olur, iftira olur delillerinizi ortaya koyarsınız bizlerde sendika avukatı ile disiplin kurulundaki temsilcilerimizle tabi ki savunma yaparız ve bu güne kadar da bir çok üyemizi savunduk.Kesilen aidatları haram etmeye gelince son ay itirabiyle 3 ayda 104 TL civarında sendika üyesi olmanızdan dolayı maaşınıza ek ücret yatıyor ve bunun 75 TL si sendikaya 25-30 TL civarında size kalıyor. Yani sendikaya ek bir ödeme yapmıyorsunuz bilakis size artı geliyor.Biz sendika olarak her zaman haklı olan mağdur olan üyemizin yanındayız. Ancak nefsine uyup hata yapan ve bendini sorgulamayan kişileri de vicdanlarına havale ediyoruz. Siz delil getiremezseniz avukatımız sizi nasıl savunsun...
YORUM SİZLERİN...