Memur arkadaşlar bu maddeden ceza almış iseniz; idare hukukun bazı ilkeleri var bu ilkelerin içinde maddi gerçeğin araştırılması ilkesi, yeterli delil ilkesi, şüpheden sanık yararlanır ilkesi, dürüst işlem ilkesi, suçun ve cezanın belirginliği ilkesi, adil denge ilkesi aldığınız ceza bu ilkelere aykırı olacaktır.
Anayasa Mahkemesinin 14.1.2015 tarih ve E:2014/100, K:2015/6 sayılı kararında da belirtildiği üzere, başta Anayasada yer alanlar olmak üzere ceza hukukunun temel ilkelerinin disiplin hukuku açısından da geçerli olduğu kabul edilmelidir hükmüne karar vermiştir.
Verilen cezayı birde ceza hukukunun temel ilkeleri ile karşılaştırın. Muhakkak aykırılık vardır.
Bu ceza verilirken yani bu madde uygulanırken Hizmet İçindeki fiiller olarak değerlendirilerek her türlü tutum ve davranış cezalandırılmaktadır.
Oysa kanun, görev içindeki disiplin suçu sayılan tutum ve davranışları ve müeyyideleri belirlemiştir. Bu suçun oluşması için memurların görevli olmaları değil, hizmet vermeleri sırasındaki tutum ve davranışları dikkate alınmalıdır. İdarenin uygulamaları doğru olsaydı, disiplin suçlarının tamamını Hizmet içinde değerlendirilerek kanundaki diğer maddelere ihtiyaç duyulmaz, görevde işlenen suçlara Hizmet İçinde denilmek suretiyle disiplin cezaları verilirdi.
Resmi sıfat, resmi elbise ve resmi elbiseli olmak anlamında da değildir. Burada görevlilerin yerine getirdikleri kamu hizmeti kastedilmektedir. Kamu görevlileri saygınlık ve güven duygusunu korumak zorundadırlar. Güven: İtimat, Emniyet duygusudur. Bunu kaybetmemek için çevremizdeki ve başkalarının inanmalarını sağlamak zorundayız. Güven ve itimadı kaybettiğimizde güvensizlik, dolayısıyla maddenin aradığı unsur ortaya çıkmış olur. Saygınlık Prestij ve itibardır. Saygı çok yönlü değerlendirilebilir. Yerine göre, ölenler anısına, tören ve toplantılarda, şahıslara hitaplarda, sözlere, bayrağa, istiklal marşına saygı örnek gösterilebilir. Bu örnekleri çoğaltmakta mümkündür. Bunlara karşı yapılanlarda saygısızlıktır. Konumuzdaki saygı ise; kamu görevlisinin görevi sırasında tutum ve davranışı nedeniyle vatandaşın görevliye duyacağı saygı ve itibar, güven ve itimattır. Her fiili bu kapsamda değerlendirmek mümkün değildir.
Disiplin cezası ile cezalandırılan kamu görevlisinin disiplin suçu oluşturan eylemi açık bir şekilde belirlenmeli, disiplin suçu oluşturan bu eyleminin hangi disiplin kurallarını ihlal ettiği açıkça ortaya konulmalıdır.
Ayrıca güven ve saygınlık duygusunun sarsılıp sarsılmadığının ve bunun hangi tutum ve davranıştan kaynaklandığı da anlaşılır olmalıdır.
İdarelerin memur hakkında tesis ettiği disiplin cezası ile ilgilinin eylemi arasında adil
bir denge bulunması gerekmekte olup, bu denge kurulurken, olayın oluş biçimi,
ilgilinin suç kastının bulunup bulunmadığı ve irade dışı etkenlerin eylemin
meydana gelmesine etkisi gibi hususların göz önünde bulundurulması
gerekmektedir.
Kâinatın özü insan, insanın özü ise eşdeğeri bulunmayan onurudur. Hukukun koruma altına aldığı yegâne değer budur.
Memur arkadaşlar bu maddeden ceza almış iseniz; idare hukukun bazı ilkeleri var bu ilkelerin içinde maddi gerçeğin araştırılması ilkesi, yeterli delil ilkesi, şüpheden sanık yararlanır ilkesi, dürüst işlem ilkesi, suçun ve cezanın belirginliği ilkesi, adil denge ilkesi aldığınız ceza bu ilkelere aykırı olacaktır.
Anayasa Mahkemesinin 14.1.2015 tarih ve E:2014/100, K:2015/6 sayılı kararında da belirtildiği üzere, başta Anayasada yer alanlar olmak üzere ceza hukukunun temel ilkelerinin disiplin hukuku açısından da geçerli olduğu kabul edilmelidir hükmüne karar vermiştir.
Verilen cezayı birde ceza hukukunun temel ilkeleri ile karşılaştırın. Muhakkak aykırılık vardır.
Bu ceza verilirken yani bu madde uygulanırken Hizmet İçindeki fiiller olarak değerlendirilerek her türlü tutum ve davranış cezalandırılmaktadır.
Oysa kanun, görev içindeki disiplin suçu sayılan tutum ve davranışları ve müeyyideleri belirlemiştir. Bu suçun oluşması için memurların görevli olmaları değil, hizmet vermeleri sırasındaki tutum ve davranışları dikkate alınmalıdır. İdarenin uygulamaları doğru olsaydı, disiplin suçlarının tamamını Hizmet içinde değerlendirilerek kanundaki diğer maddelere ihtiyaç duyulmaz, görevde işlenen suçlara Hizmet İçinde denilmek suretiyle disiplin cezaları verilirdi.
Resmi sıfat, resmi elbise ve resmi elbiseli olmak anlamında da değildir. Burada görevlilerin yerine getirdikleri kamu hizmeti kastedilmektedir. Kamu görevlileri saygınlık ve güven duygusunu korumak zorundadırlar. Güven: İtimat, Emniyet duygusudur. Bunu kaybetmemek için çevremizdeki ve başkalarının inanmalarını sağlamak zorundayız. Güven ve itimadı kaybettiğimizde güvensizlik, dolayısıyla maddenin aradığı unsur ortaya çıkmış olur. Saygınlık Prestij ve itibardır. Saygı çok yönlü değerlendirilebilir. Yerine göre, ölenler anısına, tören ve toplantılarda, şahıslara hitaplarda, sözlere, bayrağa, istiklal marşına saygı örnek gösterilebilir. Bu örnekleri çoğaltmakta mümkündür. Bunlara karşı yapılanlarda saygısızlıktır. Konumuzdaki saygı ise; kamu görevlisinin görevi sırasında tutum ve davranışı nedeniyle vatandaşın görevliye duyacağı saygı ve itibar, güven ve itimattır. Her fiili bu kapsamda değerlendirmek mümkün değildir.
Disiplin cezası ile cezalandırılan kamu görevlisinin disiplin suçu oluşturan eylemi açık bir şekilde belirlenmeli, disiplin suçu oluşturan bu eyleminin hangi disiplin kurallarını ihlal ettiği açıkça ortaya konulmalıdır.
Ayrıca güven ve saygınlık duygusunun sarsılıp sarsılmadığının ve bunun hangi tutum ve davranıştan kaynaklandığı da anlaşılır olmalıdır.
İdarelerin memur hakkında tesis ettiği disiplin cezası ile ilgilinin eylemi arasında adil
bir denge bulunması gerekmekte olup, bu denge kurulurken, olayın oluş biçimi,
ilgilinin suç kastının bulunup bulunmadığı ve irade dışı etkenlerin eylemin
meydana gelmesine etkisi gibi hususların göz önünde bulundurulması
gerekmektedir.
Kâinatın özü insan, insanın özü ise eşdeğeri bulunmayan onurudur. Hukukun koruma altına aldığı yegâne değer budur.