Dünyada en saygın ve en tehlikeli mesleklerden biri olan İnfaz ve Koruma Memurluğu ülkelere göre farklı isimlerde cezaevlerinde asayiş ve güvenliği sağlamaktadır. Bu mesleğin en önemli amaçlarından biri de suç işleyen insanların yeniden topluma kazandırılması için yapılan çalışmalardır. Ülkemize baktığımız zaman eskiye göre biraz daha iyi olan ve daha da iyi konuma gelmesi için Bakanlığın yapmış olduğu çalışmaları görüyoruz ama bu çalışmalar yavaş yavaş ilerliyor bir anda olmuyor ne yazık ki. Ülkemizde toplumun bu mesleğe olan bakış açısı hala kafalarda tam olarak değişmemiş durumda. Toplum, cezaevlerini mahkumlara işkence yapılan bir yer olarak biliyor ancak böyle bir durum söz konusu bile değil. Toplumun cezaevleri hakkında bilgilendirilmesi yönünde çalışmaların kesinlikle olması gerektiğini düşünüyorum çünkü bizim Türk toplumumuz ne yazık ki filmlerde, dizilerde gördüğü her şeye inanmakta ve cezaevlerinin içi filmlerde, dizilerde çok farklı yansıtılırken gerçeği ile alakası olmamaktadır. Cezaevlerinden çalışan memurlar farklı bölümler okumuş ve çoğu lisans, önlisans mezunlarından oluşmaktadır. Yani üniversite okumuş belli bir seviyeye gelmiş kişilerdir. Cezaevlerine olan bu yanlış ve ön yargılı bakış açısı değişmelidir. Toplumun dışarıda gördüğü zaman yolunu değiştireceği kişilerle her gün muhattap olan, ailesinden çok onları gören, her an tehlikede olan bu mesleğe karşı çok büyük haksızlıklar yapılmakta. Saygı duyulması gereken önemli bir meslek olan İnfaz ve Koruma Memurluğu bir polis ve asker kadar değer görmemektedir. Kolluk kuvveti görevi gören bu mesleğin, emniyet sınıfına alınmaması ve genel idare hizmeti sınıfında bulunması gerçekten anlam veremediğim bir durumdur. Batıda özlük hakları ve saygınlığı ciddi anlamda iyi olan bu mesleğin daha iyi konumda olması için ve saygınlığının artması için;
Özlük hakları iyileştirilmeli, mesleğin toplumdaki olumsuz imajını değiştirmek için Bakanlık daha çok çalışanına sahip çıkmalı, daha çok ilgi ve alaka göstermeli, meslek tanıtımı yapılmalı, cezaevleri anlatılmalı, cezaevlerinin içi hakkında videolu tanıtım yapılmalı ve toplum bu konuda bilgilendirilmeli, cezaevinin içini gerçeği ile alakası olmayan bir şekilde ve çalışanı kötü gösteren dizi ve filmlerin çekilmesine izin verilmemeli, basına yansıyan gerçek dışı haberlere karşı yaptırım uygulanmalı, basının bu mesleği kötü göstermesine müsade edilmemeli, cezaevlerinde kolluk kuvveti görevi gören, asayiş ve güvenliği sağlayan bu mesleğin genel idare hizmeti sınıfından çıkarılması ve Adalet Bakanlığından, İçişleri Bakanlığına bağlanılarak emniyet hizmeti sınıfına alınması, cezaevlerinin dış güvenliğini sağlayan jandarmadan bu görevin alınarak İnfaz ve Koruma Memurlarına verilmesi ve cezaevlerinin tamamen İnfaz ve Koruma Memurlarına bırakılması, Sözleşmeli ve kadro ayrımının ortadan kaldırılması aradaki maaş farkının kapatılarak, aynı işi yapan memurların eşit şartlarda çalışması, Memurların motivasyonunu artıracak etkinlikler düzenlenmeli, cezaevleri daha modern ve günümüz teknolojisine uygun yapılmalı, başta 1. Müdür olmak üzere 2. Müdürlerin üniforma giymesi polislerdeki gibi yıldızla rütbelerinin belirlenmesi, İnfaz ve Koruma Memuru isminin değiştirilerek cezaevine uygun ve toplumun daha iyi anlayabileceği bir isim bulunması, mesleğe girişlerin zorlaşması ve polis alımlarında uygulanan sistemin uygulanarak uzun bir eğitimden geçirilmesi, dış güvenliğin verilmesi durumunda silah eğitiminin mutlaka olması, cezaevlerinin içinde bulunan memurların ani bir durumda kendilerini koruması için üzerinde bir ekipmanının bulunması gibi iyileştirmelerin yapılarak mesleğin hak ettiği konuma getirilmesi.
Buraya daha çok şey yazabilirim, o kadar çok eksik var ki mesleğimizle alakalı, tabi bizler susarsak sorunlarımızı, isteklerimizi dile getirmezsek, birlik olmazsak bu böyle devam eder gider ve çoğumuz biliyoruz ki şu yazdıklarımın çoğunun gerçekleşmesi bile mucize ama devletime inancım ve güvenim tam inşallah bir gün mesleğimizle alakalı daha iyi şeyler olacak.
Dünyada en saygın ve en tehlikeli mesleklerden biri olan İnfaz ve Koruma Memurluğu ülkelere göre farklı isimlerde cezaevlerinde asayiş ve güvenliği sağlamaktadır. Bu mesleğin en önemli amaçlarından biri de suç işleyen insanların yeniden topluma kazandırılması için yapılan çalışmalardır. Ülkemize baktığımız zaman eskiye göre biraz daha iyi olan ve daha da iyi konuma gelmesi için Bakanlığın yapmış olduğu çalışmaları görüyoruz ama bu çalışmalar yavaş yavaş ilerliyor bir anda olmuyor ne yazık ki. Ülkemizde toplumun bu mesleğe olan bakış açısı hala kafalarda tam olarak değişmemiş durumda. Toplum, cezaevlerini mahkumlara işkence yapılan bir yer olarak biliyor ancak böyle bir durum söz konusu bile değil. Toplumun cezaevleri hakkında bilgilendirilmesi yönünde çalışmaların kesinlikle olması gerektiğini düşünüyorum çünkü bizim Türk toplumumuz ne yazık ki filmlerde, dizilerde gördüğü her şeye inanmakta ve cezaevlerinin içi filmlerde, dizilerde çok farklı yansıtılırken gerçeği ile alakası olmamaktadır. Cezaevlerinden çalışan memurlar farklı bölümler okumuş ve çoğu lisans, önlisans mezunlarından oluşmaktadır. Yani üniversite okumuş belli bir seviyeye gelmiş kişilerdir. Cezaevlerine olan bu yanlış ve ön yargılı bakış açısı değişmelidir. Toplumun dışarıda gördüğü zaman yolunu değiştireceği kişilerle her gün muhattap olan, ailesinden çok onları gören, her an tehlikede olan bu mesleğe karşı çok büyük haksızlıklar yapılmakta. Saygı duyulması gereken önemli bir meslek olan İnfaz ve Koruma Memurluğu bir polis ve asker kadar değer görmemektedir. Kolluk kuvveti görevi gören bu mesleğin, emniyet sınıfına alınmaması ve genel idare hizmeti sınıfında bulunması gerçekten anlam veremediğim bir durumdur. Batıda özlük hakları ve saygınlığı ciddi anlamda iyi olan bu mesleğin daha iyi konumda olması için ve saygınlığının artması için;
Özlük hakları iyileştirilmeli, mesleğin toplumdaki olumsuz imajını değiştirmek için Bakanlık daha çok çalışanına sahip çıkmalı, daha çok ilgi ve alaka göstermeli, meslek tanıtımı yapılmalı, cezaevleri anlatılmalı, cezaevlerinin içi hakkında videolu tanıtım yapılmalı ve toplum bu konuda bilgilendirilmeli, cezaevinin içini gerçeği ile alakası olmayan bir şekilde ve çalışanı kötü gösteren dizi ve filmlerin çekilmesine izin verilmemeli, basına yansıyan gerçek dışı haberlere karşı yaptırım uygulanmalı, basının bu mesleği kötü göstermesine müsade edilmemeli, cezaevlerinde kolluk kuvveti görevi gören, asayiş ve güvenliği sağlayan bu mesleğin genel idare hizmeti sınıfından çıkarılması ve Adalet Bakanlığından, İçişleri Bakanlığına bağlanılarak emniyet hizmeti sınıfına alınması, cezaevlerinin dış güvenliğini sağlayan jandarmadan bu görevin alınarak İnfaz ve Koruma Memurlarına verilmesi ve cezaevlerinin tamamen İnfaz ve Koruma Memurlarına bırakılması, Sözleşmeli ve kadro ayrımının ortadan kaldırılması aradaki maaş farkının kapatılarak, aynı işi yapan memurların eşit şartlarda çalışması, Memurların motivasyonunu artıracak etkinlikler düzenlenmeli, cezaevleri daha modern ve günümüz teknolojisine uygun yapılmalı, başta 1. Müdür olmak üzere 2. Müdürlerin üniforma giymesi polislerdeki gibi yıldızla rütbelerinin belirlenmesi, İnfaz ve Koruma Memuru isminin değiştirilerek cezaevine uygun ve toplumun daha iyi anlayabileceği bir isim bulunması, mesleğe girişlerin zorlaşması ve polis alımlarında uygulanan sistemin uygulanarak uzun bir eğitimden geçirilmesi, dış güvenliğin verilmesi durumunda silah eğitiminin mutlaka olması, cezaevlerinin içinde bulunan memurların ani bir durumda kendilerini koruması için üzerinde bir ekipmanının bulunması gibi iyileştirmelerin yapılarak mesleğin hak ettiği konuma getirilmesi.
Buraya daha çok şey yazabilirim, o kadar çok eksik var ki mesleğimizle alakalı, tabi bizler susarsak sorunlarımızı, isteklerimizi dile getirmezsek, birlik olmazsak bu böyle devam eder gider ve çoğumuz biliyoruz ki şu yazdıklarımın çoğunun gerçekleşmesi bile mucize ama devletime inancım ve güvenim tam inşallah bir gün mesleğimizle alakalı daha iyi şeyler olacak.