Haybeden Karalamalar

Seni niye çok sevdim bilmiyorum

Ama çok sevdim.

Olmuş bi kere değişmiyor

Yine de çok seviyorum

Ama tek farkla

Artık konuşmana izin vermezdim.

Sadece bakışmak

Çünkü oranın rolü kısa sürer

Sözler gibi değil

Hemen anlaşılıyor bakışların anlamı..

Şu hayatımdaki ikiliemeye baksana

Ruslar Ukrayna'ya saldırıyor

Arkasında Çin

Bense bu iki ülkenin sayesinde maaşımı birkaç kat artıracak gibiyim :)

Krizler yepyeni fırsatlar doğuruyor dediklerine de bizzat şahidim.

Allah gönlümde yapmak istediğimin gerçekleşmesini sağlasın.

Sonuçta kader de gayrete aşık değil mi ?

Avrupa devletleri Ukrayna'ya destek olmak için sembol binalarına Ukrayna'nın bayrak renklerini yansıtmışlar.

Avrupa devletleri elektrik masrafından hiç kaçınmamışlar.

Medeniyet işte bu olsa gerek!

Ne diyeyim ki hayat ben sana

Herkes ayrı bir diyarda

Kimi yalnızlık çekiyor

Kimi özlem

Kimi ağlıyor

Kiminin içi sızlıyor

Kimi hissetmek istiyor kimi duymak

Kimi göz göze gelmek istiyor kimi unutmak

Susarken alışmıştım ben kendime

Şimdi konuşmak lazımdı

Tam da adamıyım ya :)

Oysa aklıma gelen açıp bir şiir okumaktı ilk

Sonra sevmekti seni

Usul usul

Zamanı ağır çekime almış gibi

Sonra bütün bu sözlerin üstüne

Olmuş değişmiyor diyorsun

İşte öyle.

Oysaki ne çok söylenecek sözlerimiz vardı da boşver dedik.

Neyse biraz gözyaşı ektik belki bahara filiz verir.

Ya nasip

- Birinin telefonu kapatması lazım...

Hayatımda üç kere kan grubumu öğrenmek için kan verdim.

Üçünde de kan grubum farklı çıktı.

Geri AB kaldı :))

Biraz beklesem ne olacaktı? :)

Olan değişmeyecekti

Çünkü bir kere yara alan onu hep taşır içinde

Ne oldu şimdi

İkimizde bir eksiğiz

Belki de çok fazla eksik.

Bilemedim şimdi

Dönüp bakıyoruz geriye

Sonra oradan kendimize

Bazı anılar çekiyoruz

Kimisi mutluluk veriyor kimi acı

İster istemez çıkıyorsun karşıma.

Hatırlatıyor birşey seni bana

Biliyorum içim istiyor bunu.

Yoksa toplayıp atsan hatıraları eşyaları

Bu kadar çok gelmezsin aklıma

İşte kıyamıyorsun

Yaşatıyorsun içinde işte binbir türlü

Yeterince sarılıp okşayamamın

Hayıflanmasını duyuyorsun içinde kimi zaman

Kimi zaman ona bakmanın keyfini

Kimi zamanda öfkeni

Böyle insan birini hayatının merkezi yapar

Sonra merkezini kaybedince dağılıp gider

Savrulur sağa sola

Neyse işte gevezeliğin lüzumu yok.

Sonuçta yaşlandım

Susmalı hep bilmeli insan.

Ne güzel yağmur yağıyor şimdi

Güzel bir salep içmenin tam vakti

Bol tarçınlı olsun benimki

- Beraber içelim mi?

Bu kadar beyni olan insan olmasına karşın

Bu kadar düşüncesiz insan nasıl olmuş insan hayret ediyor :)

Başın boynuma hiç yaslanmamış

Kalmamışız öylece dakikalarca

Eski fotoğraflar var hep elimde

Kaç zaman önceki halinden

Yine de hiç anı gitmeyen hatıralarım var kalbimde

Tadı damağımda kalmış bir pizza gibi

En tatlı sabahlar hep senle başlıyordu hep

Şimdi sabah olmuş gece olmuş kimin umrunda

Elde kalmış hüzünlü gözlerim.

Hep eksiğiz artık.

Kalan sağlar bizimdir. :)

"Bir güzelliğin ebediliği onun muhafazasında saklıdır.

Ne kadar gözden ırak, o kadar hasetten de ırak..

Nazardan, kem gözden ırak.."

Uyusun da büyüsün

Hayır uyusa da ne kadar büyüyecek

Bücür hep bücürdür :)

Uyandığında dinç kalksın ona yeter herhalde.

Yetmiyorsa da yapacak birşey

Uyudun da büyüyemedin

Herkesin uyumak içinde ninnisi farklıdır.

Kim bilir kaç kişinin bildiği ninnidir sana dair

Uyuyalım biraz biraz

https://youtu.be/WsdL9LED5CM

Hep haybeden karalanmış, heybeden de karalamak yeğdir.

Şu parfümün ismini bir türlü söyleyemedim

Öureğrgddl diye geveliyorum :)

Şu konuşmama yeteneğime de hayranım.

Hayır sen nasıl anladın hep beni orasını çözemedim.

Bu ne zıtlık değil mi

Ben dinlemek sen konuşmak için yaratılmışsın.

İnsanların yaptıklarını yüzüne vurmak istemiyorum

Ama zeytinyağı olmaya çalıştıklarında yüzlerine yapıştırmaktan da artık çekinmiyorum

Sen birşeye sabır göstermişsen ben iki şeye göstermişimdir.

Kader, birbirlerini ziyan etmesinler, kıymetlerini iyi bilsinler diye, bazı dostlukları geciktiriyor. Gençliğin acemiliğinde değil, orta yaşın olgunluğunda buluşturuyor onları.

İbrahim Tenekeci, Topraktan Yükselen

Soru sormak haddimize değil elbet

Cevaplanmayan yada içinde eksik birşeyler hissettiren cevapları görünce

İnsanın soru sorası da gelmiyor

Verilen cevaplara da inanası.

Susmak bundan hep karlı bir iş.

Ne birini yalana sevkediyorsunuz

Ne de canınızı sıkıyorsunuz.

Bilmemek de ondan mutluluk ya

Bilirsen sorgularsın

Sorgularsan sorunu, yanlışı, hatayı görürsün bulursun.

İşte o noktada tüm inandıklarını yakasın gelir.

Susalım da kendimizi yakalım.

Biraz da uyuyalım.

Erken uyumak için yatağa girdim bu saatte :)

Bu saat erken mi diyenler olacaktır.

Haklılar

Bize verilen hüküm "haksızsın"

Değişiyorum

Ve galiba olumsuza gidiyorum

Ya da birinin dediği gibi "tuhafsın ama kötü manada"

Bunlar hep unutmamaktan kaynaklı

Unutsam belki güzel düşünmeyi bilirdim.

İnsanların yaptıklarını unutarak yeni kazıklar yemek değil midir?

Yoksa insandan böyle umudu kesmemeli miyim?

Elin Çinlisi Arabı Afrikalısı ile samimiyet kurabiliyorken kilometrelerce uzaktan

Nasıl oluyor da kendi insanımın samimiyetinden şüphe eder oluyorum.

Biz yine de kendi samimiyetimizi iyi niyetimizi sığınalım.

Öyle bir noktaya getiriliyoruz ki

Kötünün iyisini seçmek zorunda kalıyoruz