İstanbul Sözleşmesi

Sözleşme, İstanbul'da gerçekleşen Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi?nin 121. toplantısında kabul edildi.[20] 11 Mayıs 2011'de İstanbul'da imzaya açılmış olması nedeniyle kısaca "İstanbul Sözleşmesi" olarak bilinmektedir ve 1 Ağustos 2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Türkiye, 11 Mayıs 2011'de Sözleşmeyi ilk imzalayan ve 24 Kasım 2011'de parlamentosunda onaylayan ilk ülke oldu. Onay belgesi 14 Mart 2012 tarihinde Avrupa Konseyi Genel Sekreterliğine iletildi.

..

Bu arada, İstanbul Sözleşmesini ilk imzalayan ülkenin Türkiye olduğunu ben dahil bilmiyordum.

Hayırlı olsun : )

Erdoğan'dan aynı adımı aileyi çalışma bakanlığına bağlama yanlışından dönmesini bekliyorum.

Bi tarafta aile bi tarafta çalışma hayatı ne kadar tezat.

Sadece çalışma hayatına katılan kadınlara sözümona değer veren, hanesinde yuvaya annelik yapan kadını görmezden gelen hiçbir değer atfetmeyen bir anlayışın tezahürü!

Bu konu siyasi olarak iktidara fayda sağlamış olabilir. İktidar oy kaybetti bu bir gerçek. pkk terör örgütü sevicilerini göz altına aldırması (bu zamana kadar neredeydiniz diye sorar halk), istanbul sözleşmesini feshedilmesi; milliyetçi-vatansever-dini tayfanın oylarının toplanması.

sözleşme dediğimiz şey kağıt parçasından ibarettir. dış devletlerin bize verdiği ayardır. bunun iptalini bırak zamanında onaylanması bile yanlış. dış devletler kim ki bize ayar verecek? binlerce hukukçu-araştırmacı-felsefeci-siyasetçi-devletin konumundaki insanlar- var. Bunlar siyaseti bırakıp kendi alanlarında çalışma yürütseler, yani Türk kültürüne odaklanıpta; aile yapısı-kadın-kadının değeri-doğanın değeri- çalışmalarına yönelik yasalar çıkartılsa bu iş tamamdır. ama bakıyorsun adama hukukçu veya avukat ya da doktor çıkmış tv kanallarında siyasi parti savunuyor :D Türkiyenin komik yanı burası işte. savunamaz mı savunur tabi ama önce kendi işini yapacak tüm işi gücü bırakıpta siyasilerin eline düşmeyecek.

Yeni anayasa çalışmalarından söz edilmişti. Sanırım kanun olarak benzer çalışmalar yapılacak. Benzer çalışmalar yapılmasa bile; İSTANBUL SÖZLEŞMESİ İPTALİ DOĞRUDUR. Başka devletlerin hazırladığı bir sözleşme olduğu için.

Siyaseti sevmem çok şükür daha hiç bir partiyi savunmadım

Çalışma hayatına katılan kadınlara onlarca destek, hatta çalışan kadının çocuğuna bakan annesine veya kynanasına destek ama, ev hanımlığı yapan kadını görmezden gelen bir bakış açısı!

Aile bakanlığı ayrı bir bakanlık olmalı. Veya bürokrasiden tasarruf ve devletin küçülmesiyse maksad; aile bakanlığı illa başka bir bakanlıkla birleştirilecekse bu çalışma bakanlığı olmaması gerekir.

En fazla Aile ve Kültür Bakanlığı olarak Kültür Bakanlığı ile birleştirilmesi aile kurumuna gereken ilgi ve alakanın sembolü olacaktır.

İslâm medeniyetine göre, örf ve ananelerimize göre kısacası kültürümüze göre aile kurumuna modern çağda devletin vermesi gereken destekler o muavacehede değerlendirilmesine bir kapı açar.

İslam medeniyeti hakkında biraz bilgi verir misin?

Ev hanımlığını meslek statüsünde tanımaya yönelik adımlar bekliyorum cesaretle.

Ki, gittiği her düğünde de 4-5 çocuk hedefini topluma gösterip altını icraatla doldurmamak teşvik etmemek devlet ciddiyetiyle devlet adamı kimliğinin ciddiyetiyle bağdaşmıyor zaten. Hükümet icraatıyla konuşur.

Çalışma hayatına katılan kadınlar toplam kadınların dörtte biri. Kalan dörtte üçünü hiç görmemek dörtte birine devamlı güya haklar vermek , ayrıcalık tanımak ne kadar mantıklı?

Ki, maaşlı bir bayan işsiz/maaşsız bir erkekle evlenme oranı yok denecek kadar azdır. Sonuç şu çıkıyor: Toplam kadınların dörtte birinin hanesine çift maaş giriyor. Kalan dörtte üçü? Tencerede ne kaynatacağının derdinde!

Şahsi olarak birey olarak ekonomik hürriyetinden bahsetmiyorum bile.

Onlar anne değil mi?

Onlar kadın değil mi?

peki ev hanımlığı meslek olarak tanımlanırsa kimden maaş alacaklar ?

Avrupa'nın tamamında çocuk parası var neredeyse. Bütün devletlerde bu ödemeleri kim veriyorsa Türkiyedede öyle olabilir. Sahi, Türkiyedede memur işçiler başta olmak üzere çocuk yardımı var değil mi ? Ama, çok cüzi rakamlar.

Ki, ana muhalefet liderinin kaç seçim öncesi vaadleri arasındaydı ev hanımlarına 600 lira maaş. O zamanlar asgari ücret bin TL civarında idi diye tahmin ediyorum.

Şimdi bakdım, toplam kadın istihdam sayısı 8 milyon civarında. 8 milyonun tahmin ediyorum en fazla 1 milyonu memurlukta , ve artı olarak işveren konumundadır diye tahmin ediyorum, net veri araştırmdım.

Kalan 7 milyonu özel sektörde, ucuz işgücü konumunda!

Dişini tırnağına katarak aile ekonomisine katkı sağlamak için saçını süpürge eden fedakar insanlar. Ki, kazandığının bir kısmı yola bi kısmı bakıcı veya kreşe .

Şimdi ev hanımlığı meslek olarak tanımlansın yarı asgari ücret kadar da maaşı olsun desen vatandaş dahi ekonomist kesilip devletin bu yükü kaldıramayacağından dem vuruyor, çok garip";)))

Kaldırır kaldırır bal gibi kaldırır.

Asıl, ucuz işgücü arzı azalınca erkek işgücüne daha fazla maaş vermek zorunda kalacak olan para babası fabrikatörlerin, taşeron firma ortakları mv lerinin kalbi kaldırmaz";)))

umarım dediğiniz gibi olur, bunu can-ı gönülden isterim ama biz göremeyiz sanırım..

6284 değişmeden sözleşme iptali pek bir işe yaramayacak.

https://m.ensonhaber.com/gundem/aile-calisma-ve-sosyal-hizmetler-bakanligi-ayrildi

...

Olması gerekenin ilk adımı atılmış. Hadi hayırlısı.

Aile bakanlığı için aileyle ilgisi olan birisi bulunabilseymiş isabetli olurmuş.

https://www.birgun.net/haber/aile-bakani-yanik-koruma-altindaki-cocugu-ifsa-etti-342442

...

Aile kavramını bilmek önemlidir.