Ben bu forumu bırakmayı düşünüyorum. Bu son mesajım olabilir lütfen okuyun.
Bunu sosyal medyada dolaşırken gördüm.
https://pbs.twimg.com/media/E3s4asvXMAMHzzH?format=jpg&name=medium
Arkadaşlar lütfen ciddi olalım.
Ben her zaman en kötü sistemin bile güzel insanlarla güzel olacağını düşünmüşümdür. Çünkü insan insanın ilacıdır. Çok özverili öğretmenlerimiz var hebire haberlerini görüyoruz. Ve bu öğretmenlerimizi istisna tutmuyorum çünkü sayıları ekseriyet.
Fakat arkadaşlar nerde ne eksik varda "olmuyor".
Siz öğretmenlerimiz neler düşünüyorsunuz ?
Bana en kötü şartlarda olan bir okulu gösterip tüm okullarda olan başarısızlığı açıklayamazsınız.
Müfredat diye birşey olmasa sorun çözülecek mi ? Eğitim programları çok esnek değil mi ? Bu eğitim programına göre okulun öğrencilerin durumuna göre yıllık plan hazırlamak öğretmenin görevi değil mi ? İnternetten yıllık plan çıkartıp müfredatta sıkıntı var demek hoş değil.
Öğretmenin maaşı artarsa özlük hakları iyileşirse düzelecek mi ? Yani öğretmenlerimiz birşeyi mi bekliyorlar bu sorunu çözmek için ?
Öğretmenin itibarı mı kalmadı ? Değerler yani ? Öğretmenin itibarı aldığı parayla doktordan aldığı izinle çalışma saatleriyle mi oluyor ? Şahsi görüşüm hayır. Her gün gördüğümüz fedakar öğretmen haberleriyle artıyor bence öğretmen itibarı. 2020 yılı sonbaharında 4 dörtlük olduğunu tahmin ettiğim bir öğretmen ailesi karantinada olduğu için kitapları nasıl alabileceklerini sorduğunda kendisi getirebileceğini söylemiş aileside teşekkür edip reddetmiş. İşte bence bu tarz günlük hayatımızda karşılaştığımız haberlerle itibar oluyor. Yoksa özlük haklarıyla değil bence. Hatta bilirsiniz Ziya Selçuk da bir keresinde öğretmenlerin bir hatasını gizlemişti ne kadar düşünceli davranmıştı.
Veya (Bence zamanın ruhuna aykırı olsa bile) disiplin yönetmeliği sertleştirilip keskinleştirilirse sorun çözülecek mi ?
Sorun ne ?
Sorun aileler veliler demeyin. Onlar dahi bir zaman sıralardalardı. Şuan ki öğrenciler de evlenecekler çocukları olacak. Hep böyle derseniz sizden sonrakilere de bahane vermiş oluruz bu zinciri kim kıracak ?
Bu linki gördüğüm sayfada ayrıca bir anket yapılmış burda reklam yapmak yasak olduğu için paylaşmıyorum. Neredeyse telafi eğitimine karşı olmayan öğretmen yok ankette. 5900 tane oy kullanılmış %83,9 u hayır demiş. Yine memurlar.net sitesinde anasayfada bir haber okumuştum öğretmenlerin yüzde bilmem kaçı haftada şu kadar saat yüzde bilmem kaçı şu kadar saat ve yüzde şu kadarı hiç canlı ders yapmadı diyordu. Hatta o haberin olduğu yerde yorumumda vardı doğru hatırlıyorsam. Yine internette hatta yine memurlar net haber anasayfasında sayamayacağım kadar çok okullar açılmasın diyen öğretmenle karşılaştım. Şuan dahi o eski haberleri açarsanız yorumlar kısmında görebilirsiniz. Gönül isterdi ki öğretmenlerimiz canı gönülden okullar açılsın istiyor ama şeriat el vermiyor.
Benim düşüncem ana sıkıntımız memurlaşmış öğretmenler. Özel okulda aynı hissiyatı tecrübe edebilir miyiz bilmiyorum ? Hitler sonrası ALMANYA da eğitim sistemi ile ilgili bir video izledim. Orada ne geçiyordu biliyor musunuz ? " derste monotonluk tehlikesi" kaç öğretmen acaba acaba dersim monoton geçecek mi diye endişe ediyor ? Memurun işinin monoton olması hatta belki memur için iyidir ama öğretmen için iyi midir ?
Belki paranız yoktu. İş bulamadınız. İstemediğiniz bir meslek seçtiniz. Hayat bu hangimiz istediğimiz işte çalışıyorsunuz. Ama bir asker nasıl ben asker olmak istemiyordum o yüzden cenk etmeyeceğim deme lüksüne sahip değilse acaba ... Ama siz öğrencilerin öğretmen dediği kimsesiniz.
Öğretmenin ataması memurun tayini gibi değil ki. Memur burda işini bırakıp bambaşka bir şehre bile gitse orada aynı işe devam edebilir. Ama öğretmen bunu yaptığında arkasında yarım kalmış evrak işi değil öğrencilerini bırakıyor. Bence en azından sınıf öğretmenleri 4 sınıfları mezun edince tayin isteyebilmeli o okulda kaç sene çalıştığına bakılmaksızın.
Her dersin final sınavları merkezi olarak yapılmalı.
Bu yapılacak sınavlarla öğretmenlerin öğrencilerinin kaçta kaçını en kiritik kazanımlara ulaştırabildiği gözlenir ve bir sorun varsa müdahil olunur.
Yabancı dil öğretmenleri öğrencilerinin en azından belirli bir kısmına sertifika aldırabilecek kadar yabancı dil öğretmeli.
Yabancı dil öğretmenleri yine yds ye girip belirli bir puan almak zorunda olmalı.
Her öğretmen okulun ve öğrencinin durumuna göre yıllık plan hazırlamalı. İnternetten tek tip çıkartmamalı.
Maarif müfettişleri tarafından denetimler olmalı & artırılmalı.
Müdürler yönetmelikte olduğu üzre gerçekten en en az 1 kere her dönem öğretmeninin dersini izlemeli.
Ayrıca doktorlardan alınan raporlar. (Daha açmaya gerek yok herkes işin içinde.)
Yine bir memurlar net haberi. Bilmem ne branş öğretmeni sınıf yönetimi vesaire öğretmenlik vasıflarına sahip olmadığı için soruşturma mı ne açılmış tam anlamadım. Ama nihai karar ÖĞRETMENLİK VASIFLARINA SAHİP OLMAYAN ÖĞRETMEN MEMURLUĞA GEÇİRİLEMİYOR. (zaten haber başlığı da böyle birşeydi)
ee ne olacak bu tarz durumlarda. orda öğrenciler de öğretmenlerde debelenip duracak mı ?
Ayrıca bu site değil bir diğer öğretmenler sitesi. Genelde sınıf öğretmenleri var orada. 7/24 ek ders muhabbeti yapılıyor. İyi hoş yapılsın ama interneti öğrencilerde kullanıyor. Bu öğretmen imajına nasıl etki ediyor ?
bunlar benim düşüncelerim doğru dersiniz yanlış dersiniz doğrusunu yazarsınız falan fistan fıstık.
Önemli olan yukarıda linki olan resmin bir sorunun SEMPTOMU olduğu gerçeğidir.
Ayrıca yine bir başka konum var orda da istişare etmek isterseniz linki :
https://forum.memurlar.net/konu/2459054/
Ayrıca konuyu uzatmak istemiyorum ama son söz olarak şunu söyliyeyim. USA denen amerikada lgbt ile ilgili bir araştırma yapılıyor. İnsanların çoğunluğu 20 yıl önce lgbt nin belirtilen davranışlarını anormal olarak değerlendirirken 20 yıl sonra tam tersi insanların kahir ekseriyeti bu davranışların tamamen normal olduğunu değerlendiriyor. NE KONUSU OLDUĞU ÖNEMLİ DEĞİL. İNTERNET MEDYA İNANILMAZ ŞEKİLDE İNSANLARA DOKUNUYOR BUNU BİZ YÖNLENDİRMİYORUZ. BİLİNÇLİ NESİLLER YETİŞTİRMEK İÇİN TEK YAPABİLECEĞİMİZ DOKUNUŞ OKULLAR. o yüzden hayati bir öneme sahip bence.
yanlış bir bilgi yazdıysam lütfen söyleyin düzeltelim şu eminim bu başlıkta TC nin eğitim sorununu beraber çözeceğiz.
arz ederim görüşlere açığım.
Ben bu forumu bırakmayı düşünüyorum. Bu son mesajım olabilir lütfen okuyun.
Bunu sosyal medyada dolaşırken gördüm.
https://pbs.twimg.com/media/E3s4asvXMAMHzzH?format=jpg&name=medium
Arkadaşlar lütfen ciddi olalım.
Ben her zaman en kötü sistemin bile güzel insanlarla güzel olacağını düşünmüşümdür. Çünkü insan insanın ilacıdır. Çok özverili öğretmenlerimiz var hebire haberlerini görüyoruz. Ve bu öğretmenlerimizi istisna tutmuyorum çünkü sayıları ekseriyet.
Fakat arkadaşlar nerde ne eksik varda "olmuyor".
Siz öğretmenlerimiz neler düşünüyorsunuz ?
Bana en kötü şartlarda olan bir okulu gösterip tüm okullarda olan başarısızlığı açıklayamazsınız.
Müfredat diye birşey olmasa sorun çözülecek mi ? Eğitim programları çok esnek değil mi ? Bu eğitim programına göre okulun öğrencilerin durumuna göre yıllık plan hazırlamak öğretmenin görevi değil mi ? İnternetten yıllık plan çıkartıp müfredatta sıkıntı var demek hoş değil.
Öğretmenin maaşı artarsa özlük hakları iyileşirse düzelecek mi ? Yani öğretmenlerimiz birşeyi mi bekliyorlar bu sorunu çözmek için ?
Öğretmenin itibarı mı kalmadı ? Değerler yani ? Öğretmenin itibarı aldığı parayla doktordan aldığı izinle çalışma saatleriyle mi oluyor ? Şahsi görüşüm hayır. Her gün gördüğümüz fedakar öğretmen haberleriyle artıyor bence öğretmen itibarı. 2020 yılı sonbaharında 4 dörtlük olduğunu tahmin ettiğim bir öğretmen ailesi karantinada olduğu için kitapları nasıl alabileceklerini sorduğunda kendisi getirebileceğini söylemiş aileside teşekkür edip reddetmiş. İşte bence bu tarz günlük hayatımızda karşılaştığımız haberlerle itibar oluyor. Yoksa özlük haklarıyla değil bence. Hatta bilirsiniz Ziya Selçuk da bir keresinde öğretmenlerin bir hatasını gizlemişti ne kadar düşünceli davranmıştı.
Veya (Bence zamanın ruhuna aykırı olsa bile) disiplin yönetmeliği sertleştirilip keskinleştirilirse sorun çözülecek mi ?
Sorun ne ?
Sorun aileler veliler demeyin. Onlar dahi bir zaman sıralardalardı. Şuan ki öğrenciler de evlenecekler çocukları olacak. Hep böyle derseniz sizden sonrakilere de bahane vermiş oluruz bu zinciri kim kıracak ?
Bu linki gördüğüm sayfada ayrıca bir anket yapılmış burda reklam yapmak yasak olduğu için paylaşmıyorum. Neredeyse telafi eğitimine karşı olmayan öğretmen yok ankette. 5900 tane oy kullanılmış %83,9 u hayır demiş. Yine memurlar.net sitesinde anasayfada bir haber okumuştum öğretmenlerin yüzde bilmem kaçı haftada şu kadar saat yüzde bilmem kaçı şu kadar saat ve yüzde şu kadarı hiç canlı ders yapmadı diyordu. Hatta o haberin olduğu yerde yorumumda vardı doğru hatırlıyorsam. Yine internette hatta yine memurlar net haber anasayfasında sayamayacağım kadar çok okullar açılmasın diyen öğretmenle karşılaştım. Şuan dahi o eski haberleri açarsanız yorumlar kısmında görebilirsiniz. Gönül isterdi ki öğretmenlerimiz canı gönülden okullar açılsın istiyor ama şeriat el vermiyor.
Benim düşüncem ana sıkıntımız memurlaşmış öğretmenler. Özel okulda aynı hissiyatı tecrübe edebilir miyiz bilmiyorum ? Hitler sonrası ALMANYA da eğitim sistemi ile ilgili bir video izledim. Orada ne geçiyordu biliyor musunuz ? " derste monotonluk tehlikesi" kaç öğretmen acaba acaba dersim monoton geçecek mi diye endişe ediyor ? Memurun işinin monoton olması hatta belki memur için iyidir ama öğretmen için iyi midir ?
Belki paranız yoktu. İş bulamadınız. İstemediğiniz bir meslek seçtiniz. Hayat bu hangimiz istediğimiz işte çalışıyorsunuz. Ama bir asker nasıl ben asker olmak istemiyordum o yüzden cenk etmeyeceğim deme lüksüne sahip değilse acaba ... Ama siz öğrencilerin öğretmen dediği kimsesiniz.
Öğretmenin ataması memurun tayini gibi değil ki. Memur burda işini bırakıp bambaşka bir şehre bile gitse orada aynı işe devam edebilir. Ama öğretmen bunu yaptığında arkasında yarım kalmış evrak işi değil öğrencilerini bırakıyor. Bence en azından sınıf öğretmenleri 4 sınıfları mezun edince tayin isteyebilmeli o okulda kaç sene çalıştığına bakılmaksızın.
Her dersin final sınavları merkezi olarak yapılmalı.
Bu yapılacak sınavlarla öğretmenlerin öğrencilerinin kaçta kaçını en kiritik kazanımlara ulaştırabildiği gözlenir ve bir sorun varsa müdahil olunur.
Yabancı dil öğretmenleri öğrencilerinin en azından belirli bir kısmına sertifika aldırabilecek kadar yabancı dil öğretmeli.
Yabancı dil öğretmenleri yine yds ye girip belirli bir puan almak zorunda olmalı.
Her öğretmen okulun ve öğrencinin durumuna göre yıllık plan hazırlamalı. İnternetten tek tip çıkartmamalı.
Maarif müfettişleri tarafından denetimler olmalı & artırılmalı.
Müdürler yönetmelikte olduğu üzre gerçekten en en az 1 kere her dönem öğretmeninin dersini izlemeli.
Ayrıca doktorlardan alınan raporlar. (Daha açmaya gerek yok herkes işin içinde.)
Yine bir memurlar net haberi. Bilmem ne branş öğretmeni sınıf yönetimi vesaire öğretmenlik vasıflarına sahip olmadığı için soruşturma mı ne açılmış tam anlamadım. Ama nihai karar ÖĞRETMENLİK VASIFLARINA SAHİP OLMAYAN ÖĞRETMEN MEMURLUĞA GEÇİRİLEMİYOR. (zaten haber başlığı da böyle birşeydi)
ee ne olacak bu tarz durumlarda. orda öğrenciler de öğretmenlerde debelenip duracak mı ?
Ayrıca bu site değil bir diğer öğretmenler sitesi. Genelde sınıf öğretmenleri var orada. 7/24 ek ders muhabbeti yapılıyor. İyi hoş yapılsın ama interneti öğrencilerde kullanıyor. Bu öğretmen imajına nasıl etki ediyor ?
bunlar benim düşüncelerim doğru dersiniz yanlış dersiniz doğrusunu yazarsınız falan fistan fıstık.
Önemli olan yukarıda linki olan resmin bir sorunun SEMPTOMU olduğu gerçeğidir.
Ayrıca yine bir başka konum var orda da istişare etmek isterseniz linki :
https://forum.memurlar.net/konu/2459054/
Ayrıca konuyu uzatmak istemiyorum ama son söz olarak şunu söyliyeyim. USA denen amerikada lgbt ile ilgili bir araştırma yapılıyor. İnsanların çoğunluğu 20 yıl önce lgbt nin belirtilen davranışlarını anormal olarak değerlendirirken 20 yıl sonra tam tersi insanların kahir ekseriyeti bu davranışların tamamen normal olduğunu değerlendiriyor. NE KONUSU OLDUĞU ÖNEMLİ DEĞİL. İNTERNET MEDYA İNANILMAZ ŞEKİLDE İNSANLARA DOKUNUYOR BUNU BİZ YÖNLENDİRMİYORUZ. BİLİNÇLİ NESİLLER YETİŞTİRMEK İÇİN TEK YAPABİLECEĞİMİZ DOKUNUŞ OKULLAR. o yüzden hayati bir öneme sahip bence.
yanlış bir bilgi yazdıysam lütfen söyleyin düzeltelim şu eminim bu başlıkta TC nin eğitim sorununu beraber çözeceğiz.
arz ederim görüşlere açığım.