hicbir sey.

uc kurus maasa talim eden personel sirf ekmek icin çalışıyor bu insani motive edip ekstra bekleyemezsiniz

çok karamsar bir yorum olmadı mı hocam?

Hocam sorduğunuz sorunun cevabı çok kapsamlı. Geniş bir açıdan bakarsak, belki de Eğitim Yönetimi YL programının kuruluş amaçlarından biri...

Şu an YL programında bu konuyla ilgili dersler alan biri olarak yapabileceğim nacizane öneriler;

1-) Kurum bireylerinin sürece katılımı çok önemli, karar alma süreçlerine mutlaka öğretmenleri dahil etmeye çalışın. Çünkü bireyler aklına yatmayan fikirleri uygulamaya sıcak bakmıyor.

2-) Kurumunuzdaki öğretmenleri mutlaka motive edin. Sağlıklı bir kurum iklimi oluşturmaya çalışın. Öğretmenler okula mutlu gelmeli ve kurumda geçireceği vaktin toplum için anlamlı olduğunu bilmeli. Maddi değeri ufak şeylerle öğretmeni mutlu etmek önemli. Unutmayın hatırlanmak bile insanı mutlu eder.

3-) Ortak bir amaç etrafında kurum üyelerini toplayın. Kollektif bir bilinç oluşsun öğretmenler arasında, bireysel faydanın ötesinde kurum faydasını öncelemelerini sağlamanız önemli.

Hiçbir şey olmaz!? Herkes kendi derdine düşmüş! Zil çalınca okuldan kaçar gibi gidiyoruz! İdareciler empati yapmakta zorlanıyor ve kendisinin de öğretmen olduğunu unutabiliyor! Mem'lerde katı bir merkeziyetçi anlayış hakim! Okul müdürü ilçe ya da il müdürüne kendini göstermeye çalışıyor o da valinin ya da bakanlığın dikkatini çekmeye çalışıyor!

Öğretmeni umursayan, halini hatırını soran, bu da sizin dediğiniz gibi olsun hocam diyen yokk!

Habire cart projesi koş bakalım, curtt projesi yap bakalım!!?

Yüzler asık, sinirler gergin, tahammül gücü bitmiş birçok öğretmen arkadaş görüyorum (kendim dahil)!

İnsanı meslekten hatta hayattan soğutan bir bürokrasi ile gönüller feth edilemez!! Toplantı yapmakla, proje yapmakla sadece vakit geçirip kendinizi kandırıyorsunuz. Projeleri de öğretmenler yaptığı için anlamı kalmıyor! Öğretmenler odasına girip üç beş beylik sözle atarlanıp tereciye tere satarak yapılan işin adı yöneticilik;koridorda da öğrencilere bağırıp çağırarak kendini göstermek de öğretmenlik olacaksa boşverin gitsin yaa!?

Okulda başarıyı arttırmak isteyen idarecileri arkadaşların yapacağı tek şey kendilerine güveniyorsa istifa edip öğretmen olmak.

Bunlar okulları özel sektör ya da yeteneğe, mülakata dayalı seçimler yapılan herkesin kendi sistemini uygulayabildiği şirketler sanıyor.

Bu acı gerçeği yüzünüze vurmak istemem ama evrakçıdan başka bir şey değilsiniz. Özel sektördeki şirketin stratejilerini kopyalayıp işleyişi belli devlet kurumlarına entegre etmeye çalışan bir takım hayal satıcılarının gazına gelmeyin.

Diğer yandan diğer türlü başarılı olmak istiyorsanız:

Bol etkinlik, bol sosyal medya, idari amire yakınlığı ile bilinen birileri sayesinde başarı belgesi almak, yerel bir gazeteye üç beş lira verip reklamını yapmak gibi klasik yolları deneyebilirsiniz. :)

velileri eğitmek lazım önce

öğretmeni denetle nöbet yerlerine vaktinde gelip vaktinde ayrılsınlar okulda disiplin kültürünü oluştur kıyafet, giriş çıkış saatleri, en ufak kavga dövüşte disiplin kurulunu işlet kimsenin gözünün yaşına bakma, öğretmenler odasında ol odana girip kapını kapatma, yetkilerini yardımcılarınla paylaş herşeyi ben bilirim ben yaparım deme öğretmenler arasında bazılarının işten kaytarıp bazılarının çok iş yapmasına göz yumma adaleti sağla iş yapmaz tipleri okulundan şutla.

Orası sizin okulunuz değil. Böyle laflarla gaza gelip kendinizi kaldıramayacağınız taşın altına sokmayın. İstemeyen öğretmeni hiçbir yere gönderemezsiniz.

Üsluba bak ya okuldan şutla falan. Babanın okuluydu ya!

Başarı bu zihniyetin kökünü kurutmadan gelmez soru sahibi hocam.

doğru şutingen demeliydim :)

Röveşata ile de topu ağlara gönderebilirsiniz!?))) Ya da en güzeli şöylee gelişine bir vole çaktın mı, Tusubasa gibi fileleri bile yırtarsın))) Yalnız kaleci de Genzo Makabayaşi gibiyse işiniz zor vesselam)))

Önce müdürlüğe sadakatle değil kariyer ve liyakatle gel.

Şaşırtmaz.

Sınıf süpürtmek?

Okulu temizlemek sıkıntı değil ya asıl sorunlarımız başka yerlerde biz de yapıyoruz bizim idareciler okulda tuvalet yıkıyo zoruma gitmiyor temizlemek insanın zoruna giden şeyler çok başka

Temizlemeyin hocam. Lütfen.

Diğer öğretmen arkadaşlara da diyorum. Temizlik değil sizin işiniz.

Elbette ilk kural öğretmeni motive etmektir, ekonomik sıkıntı yaşayan öğretmeni motive etmek çok zordur ama yine de daha da zorluk çıkarmayarak yapılabilir. Mesela;

Öğretmeni haklı olduğu konularda herkese karşı savunmak gerekir.

Yasal olan bir konuda öğretmen bir şey isteyince " boş ver hocam" dememek gerekir özellikle "para mı lazım, amma da paracısın " hiç dememek lazım. Mesela bildiğim bir okulda kurs açarken sıkıntı oldu, idare açtırmak istemedi meğerse sebebi idareci arkadaşların başka yere yetişmeleri gerekiyormuş kurs saatleri ona mani oluyormuş.

Bolca kağıt kürek işi istememek de faydalıdır. Ben yılda 50 evrak hazırlıyorsam başka okuldaki zümrem 15 tane hazırlıyor hatta bana " sizin okuldan başka bunları hazırlayan yok" diyor.

İdareci dediğin idare etmesini de bilmeli bence. Bazen ilk derse özel bir sebepten giremeyeceğimiz durumlarda " bana rapor getir " denmemeli, anlayışlı olmalı. Bizim müdür bu konuda gerçekten çok iyidir, sen işini hallet ben girerim derse dediği bile olur.

ders dağılımı yaparken kesinlikle adil olmalı bir idareci. Herkes programdan memnun olmayabilir am herkes adil olduğundan şüphe duymamalı.