1) Sivas İdare Mahkemesi'nin 2020/364 Esas ve 2020/658 Karar sayılı ilamında
'Bu durumda, Anayasamızda yer alan "ailenin korunması ilkesi"nin gereği olarak, idarelerin de ailenin huzur ve mutluluğunun sağlanması amacıyla kamu görevlilerinin ailevi kaygılardan uzak bir biçimde kamu hizmetlerini verimli, etkin ve sağlıklı bir biçimde yürütmeleri için gerekli ortamı sağlamakla yükümlü oldukları, uyuşmazlık konusu olayda ise aile birliğinin ancak davacının davalı idare bünyesinde bulunan bir kadroya geçirilerek zorunlu yer değişikliğine tabi olan eşinin görev yaptığı Amasya iline atanmasıyla sağlanabileceği dikkate alındığında, 657 sayılı Kanuna tabi olarak Genel Hizmetler Sınıfında, 15.08.2011 tarihinden 15.01.2016 tarihine kadar Ambar Memuru, 01.02.2016 tarihinden sonrasında da Bilgisayar İşletmeni kadrosunda ve naklen atanmak istediği Amasya İl Özel İdaresi'nde görev yapabilecek kadro ve pozisyonda olan davacının, zorunlu yer değişikliğine tabi olan eşinin görev yaptığı yer olan Amasya iline naklen atanması gerekmekte iken yukarıda anılan Anayasa ve Kanun hükümlerine aykırı şekilde aile birliği muhafaza edilmeksizin ve Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına Dair Yönetmeliğin Emniyet Hizmetleri Sınıfına mensup memurların atandıkları yere, memur olan eşlerinin atanmasında norm kadro açığı olup olmadığına ve atama izin sayılarına bakılmaksızın eş durumu özrü nedeniyle atamasının yapılması gerektiği yönündeki 9. maddesi de göz önünde bulundurulmaksızın tesis edilen dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu sonucuna varılmıştır. '
2) ) Danıştay 8. Daire?nin 11/07/2008 tarih, 2008/2534 Esas, 2008/4993 Karar sayılı kararında;
''... Üniversitesi Tıp Fakültesinde hemşire olarak görev yapan davacının eş durumu nedeniyle kurumlar arası nakil yoluyla .... Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezinde hemşire kadrosuna atamasının yapılabilmesi için muvafakat verilmesi isteğinin reddine ilişkin açılan davanın temyizen incelenmesi sonucunda; ??Anayasamızda yer alan ailenin korunması ilkesinin gereği olarak, idarelerin de ailenin huzur ve mutluluğunun sağlanmasına yönelik kamu görevlilerinin ailevi kaygılardan uzak bir biçimde kamu hizmetlerini verimli, etkin ve sağlıklı bir biçimde yürütmeleri ve aile birliğinin korunması için gerekli ortamı sağlamakla yükümlü olmaları karşısında, davacının ....
Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezine hemşire olarak naklen atanması, anılan Üniversite Rektörlüğünce uygun görülmesine karşın davacının muvafakat talebinin reddedilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlılık bulunmamaktadır?? denilmek suretiyle idare mahkemesinin kararı bozulmuştur.'' şeklinde karar verilmiştir.
3) Danıştay 2. Daire?nin 2016/4732 Esas, 2017/7493 Karar sayılı kararında
'' Dosyanın incelenmesinden; Mersin Erdemli Adliyesi'nde aday memur olarak çalışan davacının, 2006-1 öğretmen atama döneminde KPSS sınav sonucuna göre başvuruda bulunması üzerine 8.2.2006 tarih ve 16905 sayılı işlemle ilk atama yoluyla Elazığ ili Palu İlçesi Baltaşı ilköğretim Okulu bilgisayar öğretmeni olarak atandığı, davacının çalıştığı kurumdan muvafakat alınması istemiyle davalı idareye başvurması üzerine davalı idarece 2006-1 Öğretmenlik İçin Başvuru ve Atama Kılavuzu gereğince kurumlar arası nakil yoluyla öğretmen alımı yapılmadığı gerekçesiyle öğretmen olarak yapılan atamasının 1.3.2006 tarih ve 22627 sayılı işlemle iptal edildiği ve bu işlemin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Bakılan davada; her ne kadar davacının sözleşmeli personel olarak görev yapmakta iken, 657 sayılı Kanunun Geçici 41. maddesi gereğince 15/09/2013 tarihinde kadroya geçirildiği ve bu Kanun uyarınca, kadroya atandığı tarihten itibaren beş yıl süreyle başka kamu kurum ve kuruluşlarına naklinin yapılamayacağı belirtilmiş ise de; yukarıda yer verilen ulusal ve uluslararası düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, bu düzenlemelerin tesisinde güdülen amacın; aileyi parçalanmaktan kurtarmak, bireylerini bir arada tutmak suretiyle ailenin huzur ve mutluluğunu devam ettirmek ve bu yolla kamu görevlilerinin ailevi kaygılardan uzak bir biçimde kamu hizmetlerini verimli, etkin ve sağlıklı bir biçimde yürütmeleri için gerekli ortamı sağlamak olduğu açıktır.
Bu durumda, ailenin korunmasına yönelik olarak devlete verilen görevin öngörüldüğü şekliyle yerine getirilebilmesinin temel koşullarından birisinin de aile birliğinin sağlanması olduğu, aksi bir uygulamanın ise, ailenin huzurunu temelden sarsarak maddi ve manevi anlamda toplum açısından giderilmesi çok zor olan zararları beraberinde getireceği, böylesi bir durumun ise, günümüzün evrensel anlamda kabul görmüş sosyal ve hukuk devleti anlayışıyla bağdaşmayacağı göz önüne alındığında; davacının eş durumu mazereti dikkate alınarak işlem tesisi gerekirken aksi yönde kurulan işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yolundaki Mahkeme kararında ise hukuki isabet görülmemiştir'' şeklinde karar verilmiştir.
4) Türkiye Büyük Millet Meclisi Kamu Denetçiliği Kurumu (Ombudsmanlık)'nun 04/05/2018
tarih, 18745356-101.07.04-E.7675 sayılı tavsiye kararında belirtilen:
''Başvuranın eşi zorunlu yer değiştirmeye tabi Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu olarak görev yapmaktadır. İdarelerin, yasalar dahilinde aile bütünlüğünü sağlayacak tedbirleri alması yükümlülüğü bulunmaktadır. Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmeliğin 9 uncu maddesi ile bazı kurumların zorunlu atamaya tabi görev yapan personeline istisnai bir düzenleme getirilmiştir. Düzenleme de söz konusu personel ile evli memurların eş durumu atanmak istenilen yerdeki kadro durumuna bakılmaksızın taleple bağlı olarak yapılacaktır. Bu düzenleme gereği de başvuranın Manisa Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne 21.6.2016 tarihinde atandığı anlaşılmıştır. Başvuran bu atamadan kısa bir süre sonra 13.12.2016 tarihinde yeni kurulan Turgutlu Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne ihtiyaçtan dolayı resen atanmıştır. Başvuran ile birlikte 6 kişi daha atanmıştır. Başvuran 23.5.2017 tarihinde idareye mazeret başvurusu yaparak eş durumu ve çocuğunun sağlık durumu nedeniyle aile birliğinin sağlanması için Manisa Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne atanma talebinde bulunmuş ancak talebi reddedilmiştir. İdare Adalet Bakanlığı Memur Sınav, Atama ve Nakil Yönetmeliğinin 41 inci maddesi kapsamında takdir yetkisi kapsamında başvuranın atamasını yaptığını ve sağlık durumu mazeretinin mevzuatta yer alan şartları taşımadığını belirterek talebini reddetmiştir. Başvuranın eşinin zorunlu atamaya tabi Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu olması nedeniyle ayrıksı bir durumu bulunmaktadır. Zira idare de bu durumdan ötürü başvuranı öncelikle talep ettiği yer olan Manisa Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne atamıştır. Daha sonra başvuranın söz konusu ayrıksı durumu görmezden gelinmiş ve başvuran Turgutlu Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne rızası dışında tayin edilmiştir. İdare yasal düzenlemeler gereği takdir yetkisini kullanarak başvuranı seçtiği ve atadığı bilgisini vermiştir. Ancak başvuranı atamak zorunda kaldığına, atayabilecek başka bir personeli olmadığına dair bir açıklama yapmamıştır. Dolayısıyla başvuranın eşinin stratejik personel olması nedeniyle sürekli tayine tabi olması ve toplumun temeli olan ailenin korunması ve refahı için Devlet tarafından gerekli tedbirlerin alınmasının Anayasal bir yükümlülük olduğu hususları birlikte dikkate alındığında, başvuranın tayin talebinin reddedilmesi işleminin açıkça hakkaniyete aykırı olduğu sonucuna varılmaktadır. Yukarıda yer verilen açıklamalar, ilgili mevzuat ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; başvuranın atama talebinin idare tarafından reddedilmesi işleminin hakkaniyete aykırı olduğu dolayısıyla başvuranın talebinin yerine getirilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
'' şeklinde karar verilmiştir.
1) Sivas İdare Mahkemesi'nin 2020/364 Esas ve 2020/658 Karar sayılı ilamında
'Bu durumda, Anayasamızda yer alan "ailenin korunması ilkesi"nin gereği olarak, idarelerin de ailenin huzur ve mutluluğunun sağlanması amacıyla kamu görevlilerinin ailevi kaygılardan uzak bir biçimde kamu hizmetlerini verimli, etkin ve sağlıklı bir biçimde yürütmeleri için gerekli ortamı sağlamakla yükümlü oldukları, uyuşmazlık konusu olayda ise aile birliğinin ancak davacının davalı idare bünyesinde bulunan bir kadroya geçirilerek zorunlu yer değişikliğine tabi olan eşinin görev yaptığı Amasya iline atanmasıyla sağlanabileceği dikkate alındığında, 657 sayılı Kanuna tabi olarak Genel Hizmetler Sınıfında, 15.08.2011 tarihinden 15.01.2016 tarihine kadar Ambar Memuru, 01.02.2016 tarihinden sonrasında da Bilgisayar İşletmeni kadrosunda ve naklen atanmak istediği Amasya İl Özel İdaresi'nde görev yapabilecek kadro ve pozisyonda olan davacının, zorunlu yer değişikliğine tabi olan eşinin görev yaptığı yer olan Amasya iline naklen atanması gerekmekte iken yukarıda anılan Anayasa ve Kanun hükümlerine aykırı şekilde aile birliği muhafaza edilmeksizin ve Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına Dair Yönetmeliğin Emniyet Hizmetleri Sınıfına mensup memurların atandıkları yere, memur olan eşlerinin atanmasında norm kadro açığı olup olmadığına ve atama izin sayılarına bakılmaksızın eş durumu özrü nedeniyle atamasının yapılması gerektiği yönündeki 9. maddesi de göz önünde bulundurulmaksızın tesis edilen dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu sonucuna varılmıştır. '
2) ) Danıştay 8. Daire?nin 11/07/2008 tarih, 2008/2534 Esas, 2008/4993 Karar sayılı kararında;
''... Üniversitesi Tıp Fakültesinde hemşire olarak görev yapan davacının eş durumu nedeniyle kurumlar arası nakil yoluyla .... Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezinde hemşire kadrosuna atamasının yapılabilmesi için muvafakat verilmesi isteğinin reddine ilişkin açılan davanın temyizen incelenmesi sonucunda; ??Anayasamızda yer alan ailenin korunması ilkesinin gereği olarak, idarelerin de ailenin huzur ve mutluluğunun sağlanmasına yönelik kamu görevlilerinin ailevi kaygılardan uzak bir biçimde kamu hizmetlerini verimli, etkin ve sağlıklı bir biçimde yürütmeleri ve aile birliğinin korunması için gerekli ortamı sağlamakla yükümlü olmaları karşısında, davacının ....
Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezine hemşire olarak naklen atanması, anılan Üniversite Rektörlüğünce uygun görülmesine karşın davacının muvafakat talebinin reddedilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlılık bulunmamaktadır?? denilmek suretiyle idare mahkemesinin kararı bozulmuştur.'' şeklinde karar verilmiştir.
3) Danıştay 2. Daire?nin 2016/4732 Esas, 2017/7493 Karar sayılı kararında
'' Dosyanın incelenmesinden; Mersin Erdemli Adliyesi'nde aday memur olarak çalışan davacının, 2006-1 öğretmen atama döneminde KPSS sınav sonucuna göre başvuruda bulunması üzerine 8.2.2006 tarih ve 16905 sayılı işlemle ilk atama yoluyla Elazığ ili Palu İlçesi Baltaşı ilköğretim Okulu bilgisayar öğretmeni olarak atandığı, davacının çalıştığı kurumdan muvafakat alınması istemiyle davalı idareye başvurması üzerine davalı idarece 2006-1 Öğretmenlik İçin Başvuru ve Atama Kılavuzu gereğince kurumlar arası nakil yoluyla öğretmen alımı yapılmadığı gerekçesiyle öğretmen olarak yapılan atamasının 1.3.2006 tarih ve 22627 sayılı işlemle iptal edildiği ve bu işlemin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Bakılan davada; her ne kadar davacının sözleşmeli personel olarak görev yapmakta iken, 657 sayılı Kanunun Geçici 41. maddesi gereğince 15/09/2013 tarihinde kadroya geçirildiği ve bu Kanun uyarınca, kadroya atandığı tarihten itibaren beş yıl süreyle başka kamu kurum ve kuruluşlarına naklinin yapılamayacağı belirtilmiş ise de; yukarıda yer verilen ulusal ve uluslararası düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, bu düzenlemelerin tesisinde güdülen amacın; aileyi parçalanmaktan kurtarmak, bireylerini bir arada tutmak suretiyle ailenin huzur ve mutluluğunu devam ettirmek ve bu yolla kamu görevlilerinin ailevi kaygılardan uzak bir biçimde kamu hizmetlerini verimli, etkin ve sağlıklı bir biçimde yürütmeleri için gerekli ortamı sağlamak olduğu açıktır.
Bu durumda, ailenin korunmasına yönelik olarak devlete verilen görevin öngörüldüğü şekliyle yerine getirilebilmesinin temel koşullarından birisinin de aile birliğinin sağlanması olduğu, aksi bir uygulamanın ise, ailenin huzurunu temelden sarsarak maddi ve manevi anlamda toplum açısından giderilmesi çok zor olan zararları beraberinde getireceği, böylesi bir durumun ise, günümüzün evrensel anlamda kabul görmüş sosyal ve hukuk devleti anlayışıyla bağdaşmayacağı göz önüne alındığında; davacının eş durumu mazereti dikkate alınarak işlem tesisi gerekirken aksi yönde kurulan işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yolundaki Mahkeme kararında ise hukuki isabet görülmemiştir'' şeklinde karar verilmiştir.
4) Türkiye Büyük Millet Meclisi Kamu Denetçiliği Kurumu (Ombudsmanlık)'nun 04/05/2018
tarih, 18745356-101.07.04-E.7675 sayılı tavsiye kararında belirtilen:
''Başvuranın eşi zorunlu yer değiştirmeye tabi Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu olarak görev yapmaktadır. İdarelerin, yasalar dahilinde aile bütünlüğünü sağlayacak tedbirleri alması yükümlülüğü bulunmaktadır. Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmeliğin 9 uncu maddesi ile bazı kurumların zorunlu atamaya tabi görev yapan personeline istisnai bir düzenleme getirilmiştir. Düzenleme de söz konusu personel ile evli memurların eş durumu atanmak istenilen yerdeki kadro durumuna bakılmaksızın taleple bağlı olarak yapılacaktır. Bu düzenleme gereği de başvuranın Manisa Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne 21.6.2016 tarihinde atandığı anlaşılmıştır. Başvuran bu atamadan kısa bir süre sonra 13.12.2016 tarihinde yeni kurulan Turgutlu Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne ihtiyaçtan dolayı resen atanmıştır. Başvuran ile birlikte 6 kişi daha atanmıştır. Başvuran 23.5.2017 tarihinde idareye mazeret başvurusu yaparak eş durumu ve çocuğunun sağlık durumu nedeniyle aile birliğinin sağlanması için Manisa Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne atanma talebinde bulunmuş ancak talebi reddedilmiştir. İdare Adalet Bakanlığı Memur Sınav, Atama ve Nakil Yönetmeliğinin 41 inci maddesi kapsamında takdir yetkisi kapsamında başvuranın atamasını yaptığını ve sağlık durumu mazeretinin mevzuatta yer alan şartları taşımadığını belirterek talebini reddetmiştir. Başvuranın eşinin zorunlu atamaya tabi Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu olması nedeniyle ayrıksı bir durumu bulunmaktadır. Zira idare de bu durumdan ötürü başvuranı öncelikle talep ettiği yer olan Manisa Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne atamıştır. Daha sonra başvuranın söz konusu ayrıksı durumu görmezden gelinmiş ve başvuran Turgutlu Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne rızası dışında tayin edilmiştir. İdare yasal düzenlemeler gereği takdir yetkisini kullanarak başvuranı seçtiği ve atadığı bilgisini vermiştir. Ancak başvuranı atamak zorunda kaldığına, atayabilecek başka bir personeli olmadığına dair bir açıklama yapmamıştır. Dolayısıyla başvuranın eşinin stratejik personel olması nedeniyle sürekli tayine tabi olması ve toplumun temeli olan ailenin korunması ve refahı için Devlet tarafından gerekli tedbirlerin alınmasının Anayasal bir yükümlülük olduğu hususları birlikte dikkate alındığında, başvuranın tayin talebinin reddedilmesi işleminin açıkça hakkaniyete aykırı olduğu sonucuna varılmaktadır. Yukarıda yer verilen açıklamalar, ilgili mevzuat ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; başvuranın atama talebinin idare tarafından reddedilmesi işleminin hakkaniyete aykırı olduğu dolayısıyla başvuranın talebinin yerine getirilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
'' şeklinde karar verilmiştir.