Tekin Bey daha gelir gelmez 'TASARRUF' dedi!!?

Tasarruf tedbirleri ilk olarak okullarda uygulanmaya başlandı.

Öğretmenler zaten sadece MEB'in değil diğer bakanlık ve derneklerin personeli gibi kullanılıyor. 4-5 yerden maaş alanları okuyoruz bazen... Bari öğretmenler de başka kurumlar için gerçekleştirdiği etkinler için onlarda dan mesai alsa...

Tasarruf önce sınıf defteri, zümre tutanakları, yıllık planlar gibi angarya olan işleri kaldırmakla başlanabilir. Ciddi manada kağıt tasarrufu sağlanmış olur. Ayrıca öğretmenler için de yük azaltılır. Çok fazla bürokratik işlem var ve bu yüzden ciddi maliyet oluyor. Ama maaşa gelirsek gelişmiş ülkeleri söylemiyorum bile gelişmekte olan ülkeler sıralamasında bile gerideyiz. Umarım tasarruf derken hayat standartlarımızı daha da düşürmek adına söylenmemiştir

Aynen hocam, öğretmenlerin durumu daha da iyileştirilmesi gerekirken verilen haklar/ek dersler/promosyonlar/eğitim öğretim ödeneği de çok çok azaltılıyor hatta yok ediliyor!!? Günümüzde öğretmeni öğrenci bile takmıyor ki, değil ki veli/halk/bakan/iktidar... taksın!!? Herkes öğretmeni bir kaşık suda boğma derdinde maalesef!!?

Sizin yazdığınızın dışında okulların inisiyatif alarak uyguladığı bazı tedbirler var. Başka bir başlık açarak okullarda uygulanan tedbirleri sormuştum.

Bizden bir şey olmaz kardeşim!! Birçok arkadaş mesai doldurmak için okula geliyor. Kimsenin kimseye de eyvallahı kalmamış! Herkes kendi dalgasında ve bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın modunda!!

Bizde alınan kararlar ve bunlarla ilgili yapılan reformlar siyasilerin koltuklarında oturma süreleriyle sınırlıdır!

Koltuk gidince sistem de sil baştan değişiyor hep! O yüzden dedim ya bizden olmaz agaa!! Olmayacak! Bakın işinize gücünüze, hayat geçip gidiyor be!)))

demek ki o arkadaşlar da hizmette "tasarruf" demişler :)

Tekin bey mülakatı savunmak için kpss ortalaması düşük demiş. :)))

400 bin kişi giriyor 300 bininin puanı düşük diye kpss birincisine mülakat yapabiliyoruz. :))))

Koy taban puan uygulaması 75 diye.

Maksat bağcıyı dövmek.

Üniversitelere alınan araştırma görevlisi, öğretim görevlisi gibi kadrolara yapılan atamalarda başarı ortalaması çok mu yüksek oluyormuş!))) Eşe dosta, akrabaya dağıtılan kadrolarla aile çiftliğine dönen yerlerde başarı çok mu yüksekmiş!!

maksat bağcıyı dövmek zaten. zaten istediğiniz gibi kendi adamlarınızı dolduruyorsunuz.

1500 mevcutlu bir okulda sadece 1 hizmetli var. Okul lavabolarında doğru düzgün sıvı sabun yok. Sınıflar adeta çöplük. Duvarlar boyanmamış ve kir içinde. Çatı su akıtıyor. Bu bahsettiğim türkiye'nin metropol bir şehrinin merkezinden. Acaba daha nasıl tasarruf edilecek. Yoksa akşam 5 den sonra karanlık çökünce lambaları yakmayıp mum ışığında mı ders vereceğiz. Gerçi sınıfların lambalarının yarısı bozuk. Ama hergün derse başlamadan önce öğrencilerle yaptığımız sporun iyi gideri var. Devam bu şekilde. Uzaya gideceğiz.

Geçen yıl İstanbul İlahiyat'ta yüksek lisans mülakatından hemen önce hocalardan biri dışarı çıkıp alınacaklar zaten belli, niye geldiniz demiş. Çocuklardan bazıları epey ağlamış. Kendi derece öğrencisini dahi kabul etmemişler. Bunlarda bile en azından puanlamaya bir sınır gelmesi lazım. Bir yakınım başka bir bölüme düşük mülakat puanına rağmen yüksek YDS ve ALES puanı ile doktoraya girmişti. Seni kazayla aldık (herhalde 0 vermediler diye üzüldüler) diye başlayan mobbingler sonrası yurtdışında daha kaliteli bir üniversiteye başvurup orada eğitimine devam etti.

her sene benzer hikayeleri dinliyoruz. değişmiyor maalesef.

Ben kimsenin adamı değilim! Yapılan yanlışları ironik olarak eleştiriyorum! Sen anlamadıysan o başka tabi!

Meşazını aldım gardeşim daha güşlü türküye için ben de eved diyorum

sana bişey diyen yok zaten. sen yanlış anlamışsın. birinci cümle ile ikinci cümleyi nasıl ayırabildin bağlamından.