Akademisyenlerin Bitmek Bilmeyen Ek Zam Talebi

Civciv oku sen de akademisyen ol ya da çamur atma

doğu için tespitler yüzde 100 doğru, batı taraflarında ise dışardan şirketlerle işler yaparak para kazanıyorlar onlarında keyfi yerinde zaten keyifleri yerinde olmasa isyan ederlerdi ekstra para kazanamayanda ses çıkarmıyor çünkü hiç bir işi olmadan para kazanıyor kaybetmek istemez

Zam falan yapılmaz boşa başlık açmişsin çoğu kuru maaşı yazıyor aldıkları extraları yazan yok bide ülkenin en güzel lojmanlarina sahipler çoğu kira bile ödemiyor bunuda dikkate almazlar.

Sıradan vakıf üniversiteleri bunların nerdeyse yarısını alıyor

Hatalar:

1) Batıdaki üniversitelerde çalışan akademisyenlerden şirketlere danışmanlık yapan sayısı oldukça az. Danışmanlık işi biraz da ikili ilişkilere, networke bakıyor.

2) Danışmanlık yapmayan hocalar da sanki yetersizmiş gibi bir cümle kullanmışsın. Çok ilginç. Birçok hoca tanıyorum, alanındaki bilgi birikimi derya deniz, artı ciddi de yayınları var ama şirketlere danışmanlık yapmıyor. Şimdi bu hocalar kötü hoca mı oldu ya da iş kaybetme korkusuyla mı maaşlara sesleri çıkmıyor :)

3) Üniversitedeki hocaların maaşlara sesleri her daim çıkıyor ancak organize olamıyorlar, sosyal medyada seslerini fazla çıkarmıyorlar.

"Sıradan vakıf üniversiteleri bunların nerdeyse yarısını alıyor."

"Bunların" ifadesinden ne denli akademisyen düşmanı olduğunuz ortada. Lojmanlara memuriyette minimum 20-25 yılını vermiş hocalar oturabiliyor. Türkiyenin en iyi lojmanları demişsin :) Bulunduğum üniversitenin lojmanları çok eski, ayrıca hocaların çoğu da oturmak istemiyor. Lojman kullanım süresi 5 yıl, lojmana evi olan zaten oturamıyor, kirada olan da 5 yıl sonraki kiralarla yüzleşmek istemediği için oturmak istemiyor. Oturanlar da var elbet, boş kalmıyor sonuçta ama durum bu. Yani göreve yeni başlayan bir araştırma görevlisi, öğretim görevlisi için zaten lojman hayal. Doktor öğretim üyesi, doçent, hatta profun bile memuriyette ciddi yılı yoksa lojmana oturması İM-KAN-SIZ.

Kuru maaş yazıyorlar demişsin. Her hocanın branşı gereği ek dersi olmuyor ve bu hocalar sonuç olarak sadece kuru maaş alıyorlar.

Hocam mesajınıza şunu da eklemek isterim: Çoğu üniversitenin lojman imkanı da yok. Benim çalıştığım üniversitede ve tanıdığım batıda çalışan bir çok arkadaşımın bulunduğu üniversitelerde lojman yok.

Ekstra işten neyi kastediyorlar anlamıyorum ama benim ek bir gelirim yok, tanıdığım bir çok arkadaşımın da yok, istersem branşımda özel ders üniversiteye hazırlık dersleri veririm öyle ekstra kazanabilirim de bunun da mesleğimin getirisiyle alakası yok.

Burdan bunu mu çıkardın :) yahu bu kadar titizsen 208 üniversitesinin yarısı kapansın çoğu gereksiz en azından nitelik artar az olunca.

100 senede ülkeye gözle görülür ne faydası oldu doktor harici

Önce uluslararası bir varlık göstersinler. Ortada fol yok yumurta yok

Ortada niye fol yok yumurta yok diye bunu sorguladın mı? Bu insanlarımızın yetersiz olmasından mı ? Geçen yıllarda nobeli alan Aziz sancar bir Türk, almanyada phizerda Covid aşısını geliştiren karı koca Türk. Bunlara benzer çok fazla örnek var Amerikada, Almanyada ve diğer gelişmiş ülkelerde. Sorulması gereken 2 basit soru var, Bu insanlar niye Türkiye'de değil de oradalar? 2. si bu başarılı insanlar yurtdışına gitmemiş olsalardı da Türkiye'de çalışıyor olsalardı bu başarıları gösterebilirler miydi? Burada sıradan birer hoca mı olurlardı ?

Bizim insanımız yeteneksiz veya başarısız değil, Zeki ve başarılı insanların çoğu burada kalmayı tercih etmiyor yurtdışında çalışmak istiyor çünkü hem maaş anlamında oldukça refah bir hayat sürebiliyorsun, hem de üniversitelerin fiziki altyapıları bizimkilerden çok çok daha iyi.

Ben isviçrede Dünyada ilk 10a girmiş bir üniversitede çalışmıştım, malzeme istiyordum 1 gün sonra geliyordu. Burada bir proje yazıyorum, onaylanmasıydı, malzemelerin gelmesiydi vs 1 sene vakit geçiyor üstüne yapabildiklerimi üniversitenin verdiği sınırlı bütçe imkanına göre ayarlamam gerekiyor. Öyle her istediğimi alamıyorum, her istediğim deneyi de yapamıyorum. Yaptıktan sonra bir de uluslararası iyi bir dergide yayınlatma derdi var, çoğu ücretli ve bunu da yine yazarlar kendi arasında bölüşüp ödüyorlar.

Sen koşulları iyileştir, üniversitelerdeki zeki ve başarılı çocukları akademiye çek, refah içinde yaşayabilecekleri geçim derdi çekmeyecekleri bir maaşı ver, fiziki altyapıyı iyileştir, liyakata dayalı (amcası dayısı yok diye engel olmadan) yükselmesine izin ver, altında çalıştığı öğrencileri asistanları biryerde tanıdığı olduğu için değil, başarılı olduğu hakettiği için ver , ondan sonra biliminsanlarımız uluslararası arenada ne konuma geliyor görürsün, gelmeyeni de elersin yerine daha iyisini koyarsın....

Bir de senin mantığınla gidersek hangi memurun ne başarısı ne kadar çalışması var onlara da zam yapılmasın...

Bunlardan bizim üniversitede de var. Bitmek bilmeyen bir garez ve koridor köşelerinde birbirlerine fısıldayan sesleriyle: ?hocalar çok mayış alıyor?.

Sizinki gibi tipler yüzünden ülkede bilime öğretmene hocaya saygı kalmadı. Elalem alimini el üstünde tutar, bizimkiler ?çok mayış alıyorlar? diye hayıflanırlar. Dirsek çürütüp sen de doktora yapacaktın o zaman.

Rektörünü kendin seçemiyorsunuz, mimarlık fakültesine ilahiyatçı dekan atanmasına engel olamıyorsunuz, maaşlarımız az sadece bize zam yapın diyorsunuz. Öncelikle üniversiteleri olması gerektiği gibi bilim yuvası haline dönüştürün, akademik başarılar elde edin,zam talebinizi ondan sonra yapın.

Bu dediğinizin olması için en başta üniversitelerin özerk yapısının bitirilmesi ve tamamen devlete bağlanması gerek.

Özerk yapıdan dolayı o kadar çok yolsuzluk ve haksızlıklar var ki işini iyi yapan personel de dayanamayıp istifa ediyor. Rektör padişah gibi istediğini alıyor istediğini kovuyor, sevdiğine bol bol döner sermaye parası veriyor bazısına hiç vermiyor. Devlet denetiminde olurlarsa bir miktar önü kesilebilir.

akademisyen kadar kafanıza taş düşsün emi :) nedir bu akademisyen nefretiniz. her yere torpille girersiniz, akademsiyene laf atarsınız. ondaki aklın 10'da biri kadar aklınız çalışmaz, aldığı maaşa da laf edersiniz. buyrunuz, geliniz, olabiliyorsanız olunuz. olamıyorsanız laf atmayınız.