Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik hükümleri gereğince yer değiştirmenin hangi şartlarda ve nasıl uygulanacağını açıklanmaktadır. Dava konusu olan atama işlemi, bu yönetmelik hükümlerine uygun olacak şekilde tesis edilmek zorundadır. Bu yönetmeliğin 9. maddesinde "Yer değiştirme suretiyle atanmalar, Devlet Memurlarının dengeli bir şekilde dağılımını sağlamak için ÖĞRENİMİ, UZMANLIĞI, İŞ TECRÜBESİ, MESLEKİ BİLGİSİ gibi özellikleri ile boş kadro durumu göz önünde bulundurularak kurumlarınca hazırlanan bir plan dahilinde yapılır." denilmektedir.
Ayrıca konu ile ilgili verilmiş yargı kararları incelendiginde; Danıştay 2. Dairesinin 2009/3951 E. 2012/6310 sayılı kararında; "?Anılan maddelerle idarelere, kamu görevlilerinin kurum içinde veya başka yerlerdeki kadrolara atanmaları konusunda takdir yetkisi tanınmış ise de, idarelere tanınan takdir yetkisinin kullanımının mutlak ve sınırsız olmayıp, kamu yararı ve hizmet gerekleriyle sınırlı olduğu ve bu açıdan yargı denetimine tabi bulunduğu, ancak sözü edilen takdir yetkisinin kamu yararı ve hizmet gerekleri göz ardı edilerek kullanıldığının kanıtlanması ya da idari yargı merciince saptanması halinde bu durumun dava konusu idari işlemin sebep ve maksat yönlerinden hukuka aykırılığı nedeniyle iptalini gerektireceği hususu yerleşmiş yargısal içtihatlarla kabul edilmiştir" denilmektedir. Yine Danıstay 5. Dairesinin E. 2006/5349, K. 2009/270, T. 26.1.2009
Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik hükümleri gereğince yer değiştirmenin hangi şartlarda ve nasıl uygulanacağını açıklanmaktadır. Dava konusu olan atama işlemi, bu yönetmelik hükümlerine uygun olacak şekilde tesis edilmek zorundadır. Bu yönetmeliğin 9. maddesinde "Yer değiştirme suretiyle atanmalar, Devlet Memurlarının dengeli bir şekilde dağılımını sağlamak için ÖĞRENİMİ, UZMANLIĞI, İŞ TECRÜBESİ, MESLEKİ BİLGİSİ gibi özellikleri ile boş kadro durumu göz önünde bulundurularak kurumlarınca hazırlanan bir plan dahilinde yapılır." denilmektedir.
Ayrıca konu ile ilgili verilmiş yargı kararları incelendiginde; Danıştay 2. Dairesinin 2009/3951 E. 2012/6310 sayılı kararında; "?Anılan maddelerle idarelere, kamu görevlilerinin kurum içinde veya başka yerlerdeki kadrolara atanmaları konusunda takdir yetkisi tanınmış ise de, idarelere tanınan takdir yetkisinin kullanımının mutlak ve sınırsız olmayıp, kamu yararı ve hizmet gerekleriyle sınırlı olduğu ve bu açıdan yargı denetimine tabi bulunduğu, ancak sözü edilen takdir yetkisinin kamu yararı ve hizmet gerekleri göz ardı edilerek kullanıldığının kanıtlanması ya da idari yargı merciince saptanması halinde bu durumun dava konusu idari işlemin sebep ve maksat yönlerinden hukuka aykırılığı nedeniyle iptalini gerektireceği hususu yerleşmiş yargısal içtihatlarla kabul edilmiştir" denilmektedir. Yine Danıstay 5. Dairesinin E. 2006/5349, K. 2009/270, T. 26.1.2009