Milli Eğitim de VHKİ2 yim.
Öncelikle şunu belirteyim öğretmenlik zor meslek, hakkını vermek lazım. Şimdi genele bakıp şu daha iyi demek bence doğru değil. Durumu belirleyen farklı şartlar var.
Türkçe öğretmeni olacaksınız, yani ortaokul seviyesinde öğretmenlik yapacaksınız. Ufak tefek bir ilçeye ve okula düşerseniz işiniz iyi, sosyal hayat vs çok renkli olmaz belki ama iş yükü ve maddi konularda kafanız biraz daha rahat olur. Ergenliğe girmemiş nesille ilgileneceğinizi de düşünürsek lise seviyesine göre daha kolay olacaktır. Şu an 30 Haziran - 1 Eylül arası resmen tatil. Okullar açılmadan önce 2 hafta, kapandıktan sonra 2 hafta seminer cart curt var. Çok gerekli olursa raporla çözülebilecek şeyler. Bunlar bence artısı.
Başınızda müdür ve müdür yardımcısı olacak, ekstra iş olduğunda size bakacaklar, inatlaşırsanız ders programıyla tehdit edecekler, belki garip garip ders programları koyacaklar önünüze. Eve iş götürmek zorunda kalacaksınız, cep numaranızı da vereceksiniz ki bence en saçma olanı bu. Serseri öğrencilerle uğraşacaksınız, illa ki olacaktır. Annesinin babasının adam edemediğini adam etmeye çalışacaksınız, tabi idealist bi öğretmen olacaksanız. Bunlarda eksileri gibi.
Gelelim Memurluğa; maaşı öğretmenden kesinlikle az. Ek ders ebık gıbık da yok. Ama kafa rahat, neden mi; başınızda müdür veya şube müdürü olacak ama genel olarak işiniz yazı yazmak ve evrak takibi gibi konular olacak, işinizi yaptığınız sürece kimse sizinle uğramayacak. Eve iş götürmeyeceksiniz, mesai saatleriniz net belli, haftada 5 gün 8-17 mesai. En güzel tarafı da öğrenci yok, veli yok. Hele bir de Merkez Teşkilatına yani Bakanlığa kapağı atabilirseniz offf, sizden rahatı yok.
Ben DGS ile öğretmenlik düşünüyorum, yazdıklarım garip gelecektir belki. Ancak benim branşım bilişim, idealist bir öğretmen de olmayacağımdan eminim. İşimi yaparım, gereisi umurumda olmaz. Ailesiyle, serserisiyle uğraşamam vehasıl, müdür uğraşsın. Ben de sırf tatili için öğretmenlik düşünüyorum ya bakalım.
Milli Eğitim de VHKİ2 yim.
Öncelikle şunu belirteyim öğretmenlik zor meslek, hakkını vermek lazım. Şimdi genele bakıp şu daha iyi demek bence doğru değil. Durumu belirleyen farklı şartlar var.
Türkçe öğretmeni olacaksınız, yani ortaokul seviyesinde öğretmenlik yapacaksınız. Ufak tefek bir ilçeye ve okula düşerseniz işiniz iyi, sosyal hayat vs çok renkli olmaz belki ama iş yükü ve maddi konularda kafanız biraz daha rahat olur. Ergenliğe girmemiş nesille ilgileneceğinizi de düşünürsek lise seviyesine göre daha kolay olacaktır. Şu an 30 Haziran - 1 Eylül arası resmen tatil. Okullar açılmadan önce 2 hafta, kapandıktan sonra 2 hafta seminer cart curt var. Çok gerekli olursa raporla çözülebilecek şeyler. Bunlar bence artısı.
Başınızda müdür ve müdür yardımcısı olacak, ekstra iş olduğunda size bakacaklar, inatlaşırsanız ders programıyla tehdit edecekler, belki garip garip ders programları koyacaklar önünüze. Eve iş götürmek zorunda kalacaksınız, cep numaranızı da vereceksiniz ki bence en saçma olanı bu. Serseri öğrencilerle uğraşacaksınız, illa ki olacaktır. Annesinin babasının adam edemediğini adam etmeye çalışacaksınız, tabi idealist bi öğretmen olacaksanız. Bunlarda eksileri gibi.
Gelelim Memurluğa; maaşı öğretmenden kesinlikle az. Ek ders ebık gıbık da yok. Ama kafa rahat, neden mi; başınızda müdür veya şube müdürü olacak ama genel olarak işiniz yazı yazmak ve evrak takibi gibi konular olacak, işinizi yaptığınız sürece kimse sizinle uğramayacak. Eve iş götürmeyeceksiniz, mesai saatleriniz net belli, haftada 5 gün 8-17 mesai. En güzel tarafı da öğrenci yok, veli yok. Hele bir de Merkez Teşkilatına yani Bakanlığa kapağı atabilirseniz offf, sizden rahatı yok.
Ben DGS ile öğretmenlik düşünüyorum, yazdıklarım garip gelecektir belki. Ancak benim branşım bilişim, idealist bir öğretmen de olmayacağımdan eminim. İşimi yaparım, gereisi umurumda olmaz. Ailesiyle, serserisiyle uğraşamam vehasıl, müdür uğraşsın. Ben de sırf tatili için öğretmenlik düşünüyorum ya bakalım.