Başlık meslek özelinde değil genel kamuya bakış olarak düzeltilmeli bence. Çocukluğumuzun vatandaşı da memuru da dünyası da yok. Herşey gibi bizlerde değişiyoruz. Sizler örneğin polise / askere 30 sene önce davrandığınız gibi mi davranıyor sunuz? Kamunun yeni düzeninde vatandaş KRAL olarak kabul ediliyor. Memur ise para karşılığında hizmet eden kişi. Bu bakış açısına göre vatandaş her türlü memnun edilmelidir. Haklı veya haksız olması, talebinin saçma olması falan bunu değiştirmiyor. Soruşturmaya gelen müfettişlere "657 DMK isnat ve iftiralardan korunma" hakkımız neden kullanılmıyor, sürekli asılsız iddialara cevap vermek zorunda kalıyoruz? diye sorduğumda. Doğru veya yanlış şikayet bir tür kontrol mekanizmasıdır ve Devlet bunun kapanmasını istemez demişti. Devletin bakış açısı aynen bu.
Günümüz dünyasında özellikle iletişim araçlarının çeşitlenmesi de bizi bu hale getirdi diye düşünüyorum. Daha önceleri bir Devlet görevlisine kızsak bile kime şikayet edeceğimizi bilmez, kapı çalmaya korkardık. Şimdi klavye başına oturan kişi Cumhurbaşkanına yazdığını düşüenerek aklına geleni yazabiliyor ve sistem bu kişiyi ciddiye alıyor. Hatta bunu herkese açık şekilde sosyal medyada paylaşıyor. Burada söylediklerinin doğru olup olmaması da önemli değil. Bizler aksini ispatlamak zorunda kalıyoruz. İşin özü güç dengesi değişti Daha önce memur kızdığı zaman vatandaşın işini yapmamak ile tehdit eder, işi yapmaz, vatandaşı kovabilirdi. Vatandaş da bundan korkardı. Şimdi ise vatandaşın talebi doğru olmasa bile bir şekilde gönlünü yapma yoluna gidiliyor.
Bu deneklemde en önemli kişi siyasetçi. Vatandaş siyasetçi ile arayı iyi tuttuğu sürece bize minneti/ ihtiyacı yok. Siyasetçi sandığı düşünerek vatandaşı mutlu etmeye çalışıyor, vatandaş bunu bildiği için en alt siyasetçiden başlayarak bunu kullanıyor. Kamuda daha iyi pozisyonda gelmek isteyen memur siyasetin kucağından inmiyor. Çark böylece tamamlanıyor. Burada olan da işini doğru düzgün yapmaya çalışana oluyor.
Öğretmen açısından sınıf geçme sistemi, disiplin yönetmeliği vb. durumları herkes yazmış zaten. İşin özü bu duruma alışın arkadaşlar. İşinizi hakkıyla yapmaya gayret edin maaşınızı alın, hayatınızı yaşayın.
Başlık meslek özelinde değil genel kamuya bakış olarak düzeltilmeli bence. Çocukluğumuzun vatandaşı da memuru da dünyası da yok. Herşey gibi bizlerde değişiyoruz. Sizler örneğin polise / askere 30 sene önce davrandığınız gibi mi davranıyor sunuz? Kamunun yeni düzeninde vatandaş KRAL olarak kabul ediliyor. Memur ise para karşılığında hizmet eden kişi. Bu bakış açısına göre vatandaş her türlü memnun edilmelidir. Haklı veya haksız olması, talebinin saçma olması falan bunu değiştirmiyor. Soruşturmaya gelen müfettişlere "657 DMK isnat ve iftiralardan korunma" hakkımız neden kullanılmıyor, sürekli asılsız iddialara cevap vermek zorunda kalıyoruz? diye sorduğumda. Doğru veya yanlış şikayet bir tür kontrol mekanizmasıdır ve Devlet bunun kapanmasını istemez demişti. Devletin bakış açısı aynen bu.
Günümüz dünyasında özellikle iletişim araçlarının çeşitlenmesi de bizi bu hale getirdi diye düşünüyorum. Daha önceleri bir Devlet görevlisine kızsak bile kime şikayet edeceğimizi bilmez, kapı çalmaya korkardık. Şimdi klavye başına oturan kişi Cumhurbaşkanına yazdığını düşüenerek aklına geleni yazabiliyor ve sistem bu kişiyi ciddiye alıyor. Hatta bunu herkese açık şekilde sosyal medyada paylaşıyor. Burada söylediklerinin doğru olup olmaması da önemli değil. Bizler aksini ispatlamak zorunda kalıyoruz. İşin özü güç dengesi değişti Daha önce memur kızdığı zaman vatandaşın işini yapmamak ile tehdit eder, işi yapmaz, vatandaşı kovabilirdi. Vatandaş da bundan korkardı. Şimdi ise vatandaşın talebi doğru olmasa bile bir şekilde gönlünü yapma yoluna gidiliyor.
Bu deneklemde en önemli kişi siyasetçi. Vatandaş siyasetçi ile arayı iyi tuttuğu sürece bize minneti/ ihtiyacı yok. Siyasetçi sandığı düşünerek vatandaşı mutlu etmeye çalışıyor, vatandaş bunu bildiği için en alt siyasetçiden başlayarak bunu kullanıyor. Kamuda daha iyi pozisyonda gelmek isteyen memur siyasetin kucağından inmiyor. Çark böylece tamamlanıyor. Burada olan da işini doğru düzgün yapmaya çalışana oluyor.
Öğretmen açısından sınıf geçme sistemi, disiplin yönetmeliği vb. durumları herkes yazmış zaten. İşin özü bu duruma alışın arkadaşlar. İşinizi hakkıyla yapmaya gayret edin maaşınızı alın, hayatınızı yaşayın.