Editörler : Lanet
10 Mayıs 2025 00:00

Aman Ali Rıza Bey Tadımız Bozulmasın..
Evet.. Başlıktan da anlayacağız üzere sevgili arkadaşlar bizim özellikle dış politikadaki ve genel siyasetteki anlayışımızın özeti budur.. Baştan belirteyim.. Başlığın nereden geldiğini zaten biliyorsunuz.. Yaprak dönümü dizisindeki o meşhur replik.. Değil mi? Herkesle iyi geçinelim düşüncesi.. Peki doğru mu acaba? Sonra buradaki gaye ne olabilir? Dış siyasette bir ılımlılığın hakim olduğunu görüyoruz.. Genel hava bu yönde.. Bu hal ve manzara açıkçası bana hiç de yabancı gelmedi.. Yıllarca bu ülkede kendi rahatlığını,milletin rahatından üstün gören veya kendi çıkarlarını toplumun genel iyiliğinden yüce bilen bir anlayışın olduğunu biliyoruz.. Bu anlayış ki cumhuriyetin temel prensiplerini yine kendi çıkarları doğrultusunda istismar etmiş ve dış politikada da bunu pekala kullanmıştır.. Evet.. İşte günümüz mevcut iktidarı bütün bu ayrıcalıklı grupların tasfiyesi üzerine vaatlerle göreve geldi ve eşitliği hakim kılacağını ifade etti.. Ve seçimi kazandılar.. Tarihler 2002 yi gösteriyordu o sıralar.. Sonra ne oldu değerli dostlar? Sonra işte bu kendini içinde bulunduğu halktan ayrıştırarak imtiyazlı bir konumda gören veya değerlendiren tüm grupları gerçekten de tasfiye etti.. Lütfen dikkat buyurun.. Bu süreçte millet adına hareket edildiği her fırsatta ifade edildi ve kendilerini milletin içinden çıkan bir oluşum olarak halka takdim edildi veya tanıtıldı.. Bu tavır ve hal bir müddet böylece devam edip gitti.. Şimdi efendim.. Dananın kuyruğunun koptuğu yere geliyoruz.. Hazır mısınız? Bu gücünü ve meşruiyetini halktan aldığını iddia eden ve milletin partisi olduğunu düşünen grup,içerideki bahsettiğimiz tüm bu fraksiyonları sonlandırdıktan sonra bir zafer sarhoşluğuna kapıldığını ve artık kendilerini ülkenin yegane temsilcisi noktasında değerlendirdiklerini görüyoruz.. Ve bu anlayış ve durum ile birlikte yeni bir ayrıcalıklı veya imtiyazlı sınıfın doğduğunu anlıyoruz.. Ve yine dikkat edecek olursak bu yeni ayrıcalıklı grup,içeride ve dışarıda izlediği politikalarla her ne kadar millet ve ülke için çalıştıklarını söyleseler de esasen kendi çıkarları uğruna hareket ettiklerini anlıyoruz veya derinden seziyoruz.. Evet seziyoruz dedim çünkü sezgilerimiz çoğu zaman doğruyu bize gösterir.. Yani yanılmıyoruz.. Ayrıca nasıl anlamayalım veya sezmeyelim ki.. Baktığınızda bu hali her sözden,her davranıştan,her hareketten anlayabiliriz.. Şu halde mevcut iktidar,kurdukları ve özene bezene geliştirerek veya tahkim ederek bugüne getirdikleri bütün bu şatafatı ve şaşaayı salt kendi rahatları uğruna koruduklarını pekala tespit edebiliriz.. Özellikle dışarıda bunun yansımalarını daha net görebiliyoruz.. Her yerle barış veya herkesle iyi geçinme.. Bu bir siyaset değildir arkadaşlar.. Sakın kanmayın veya inanmayın.. Bu çok basit bir anlayıştır esasen.. Siyasetsizliğin siyasetidir.. İş bilmemezliğin açığa vurumudur.. Bunlarda bu rahatım bozulmasın tavrı öyle bir hale geldi ki neredeyse tüm insanlığın rahatını bir kenara bırakacaklar kendi rahatları için.. Ne diyelim.. Allah sonumuzu hayır etsin..

Çok Yazılan Konular

Sözlük

Son Haberler

Editörün Seçimi