Editörler : Pangaea
19 Temmuz 2025 23:01

Hatta dilekçeyi şöyle yazın okul bana böyle bir görev verdi. İlçe milli eğitim böyle bir cevap yazdı. Onu da ilgi tutun. Bu konu ile ilgili Bakanlığa görüş sorulmasını istiyorum. O zaman gönderiyorlar. Mesleki ve teknik eğitim de aklı başında birileri vardır emin olun. Cevap yazarlar. Sonra cevap gelince de aaa böyle miymiş derler.
21 Temmuz 2025 10:38

Olay biraz okul idarecilerinin öğretmenlere tutumuyla ilgili. İdareciler yazın okula giderken, biz yazın çalışıyoruz öğretmenlerde çalışsın diye düşünüyor. Oysa ki kendileri de kışın derse girmiyor. Halen idareciliği ve öğretmenliği birbiriyle karıştırıyorlar. Zorla idareci olmadılar, o zaman istifa etsinler yazın çalışmasınlar.

Amaç tamamen öğretmene dünyayı dar etmek. 1 temmuz 1 eylül arası öğretmen izinlidir. Zorunlu olarak çalıştırılamaz. Meslek lisesi dahi olsa bu zorunluluk yapılamaz.


BahadirKaya90
Aday Memur
10 Ekim 2025 18:37

Konuyu merak edenler ileride okursa diye bir özet yazmak istedim.

Konuyu ilçe milli eğitimin kapatmaya çalışması ve mevzuatla hiç alakası olmayan çalışmanız gerekiyor minvalinde cevabı sonrasında konuyu İl Milli Eğitime taşımıştım. Mevzuata İyi hakim olduğum için bana verilen cevapları tek tek çürüterek İl MEM'e önceki yazışmaları da ekleyip konuyla ilgili mevzuatın uygulanmasını istedim. Detaya girmiyorum detaylar çok.

Bu arada bağlı üyesi olduğum Eğitim-iş biz senin arkadayiz der gibi yapıp süreçte hiçbir etkisi ve gücü olmadığı, ben aramadan beni aramayıp, hukuki destek vermeyip sadece benim yazıp gönderdiğim dilekçelerime "tamam hocam siz süreci takip edin, zaten yapılacak şeyi yapmışsınız" diyerek süreçte sadece telefonda siz haklısınız dememin ötesine geçemediği icin 5 yıldır üyesi olduğum Eğitim-İş'ten istifa ettim. Aynı süreç içerisinde üyesi olmadığım halde Eğitim Bir Sen'e durumu iletmek ve kendi üyeleri de olan okul müdürüyle İlgili yapabilecekleri tavsiyelerde bulunup konuyu tatlılıkla cozmeleri icin gittim. 30 dakikalık görüşme süresince beni sendika üyesi yapmaya çalışmak dışında "hocam bu sene olan olmuş, birbirinize kinlenmeyin bu sene size verilen görevi yapın, yoksa kim yapacak, seneye bu işler başlamadan konuşuruz seneye çözüme kavuşur. Geçmişte bizdenmişsiniz zaten bir kişiye kızıp ayrılmışsınız, tekrar sizi aramızda görelim" denildi. Hatta sendika üyelik formu doldurdum ve ben istersem işleme konulacakti ama sonradan ben onay vermediğim halde işleme konulmuştu aradım iptal ettirdim ben böyle bir üyelik yapmadım diye. Özetle Eğitim İş kendi müdürünü savundu beni de ayaküstü üye yapmaya çalıştı. Konuşma süresince ne kadar mevzuat, kanun, yönetmelik dediysem de "hocam siz yapmazsanız o yapmazsa kim yapacak, ya bu deveyi güdecek ya da bu diyardan gitmeyip severek işimizi yapacağız" gibi bir dönüşle cümle bile kurdu. Uzattım neyse.

Sonrasında sendikam olmamasına rağmen durumu anlatıp fikir almak için gittiğim Türk Eğitim Sen il Başkanı beni çok güzel ağırladı. Üyelik mevzularını hiç açmadılar ve asla bize üye olun gibi bir konuyu dahi açmadılar. Süreci detaylıca anlattım, mevzuatı anlattım dinledi ve İl Milli Eğitimle bir görüşme yaptı. O sırada zaten ile gönderdiğim dilekçe 1 haftadır ildeydi.

Görüşme sonrasında geldi ve şunlar açığa kavuştu. Il MEM'den söylenenlerden şunlar anlaşıldı. "Öğretmen haklı ama nasıl cevap vereceğimizi bilemedik demişler. Öğretmeni direkt haklı gösterirsek öğretmen müdür bey sıkıntı yaşar gibi bir konuşma içeriği olduğunu sendika başkanı bana iletmiş oldu. Tam olarak bu denilmedi ama ana fikir Bunu göstermiş. Yani ben mevzuat olarak haklıydım. Sendika başkanı da zaten hocam siz valizinizi yapın memleketinize gidin, zaten size hayır sen bu işi yapmak zorundasın yazamayacaklar, sen haklısın bunun farkındalar dedi. Devamı bir sonraki mesajda...


BahadirKaya90
Aday Memur
10 Ekim 2025 18:47

Bir yerde yanlış yazmışım. Beni ısrarla üye yapmak isteyen Eğitim-İş değil, Eğitim-Bir-Sen. Zaten Eğitim İş üyesiydim ve henüz istifa etmemiştim ama istifa edeceğimi Eğitim-Bir-Sen'e görüşme sırasında söylediğim ve durumları anlattığım için üye yapmaya çalışmıştı.

Devam ediyorum...

Ben zannettim ki İl MEM bana yanıt verdiklerinde ben gidip iznimi yaparım... Ama durum öyle olmadı. 3-4 gün geçti ve bir sonraki hafta bana cevap verildiği bilgisini telefon ile öğrendim. E-posta ile değil posta yoluyla cevap gönderilmiş güya. Bunun Bana gelmesini beklemeden öğrenmek için ilgili kişilerle görüşüp birkaç saat sonra e-posta ile gönderiyoruz dediler. Gelen yanıt şok ediciydi. Hiçbir mevzuat hiçbir talebime cevap yoktu. Cevap: "Konuyu okul idaresi ile görüşmeniz gerekmektedir."

Yani İl Milli Eğitim mevzuata takla attırdı ve İşin içine bulaşmamak ve müdürü mevzuat kapsamında zor duruma düşürmemek ve sürece dahil olmamak için "konuyu kendiniz çözün" dercesine böyle bir cevap verdi... Devamı bir sonraki mesajda...

BahadirKaya90, 1 ay önce

Konuyu merak edenler ileride okursa diye bir özet yazmak istedim.

Konuyu ilçe milli eğitimin kapatmaya çalışması ve mevzuatla hiç alakası olmayan çalışmanız gerekiyor minvalinde cevabı sonrasında konuyu İl Milli Eğitime taşımıştım. Mevzuata İyi hakim olduğum için bana verilen cevapları tek tek çürüterek İl MEM'e önceki yazışmaları da ekleyip konuyla ilgili mevzuatın uygulanmasını istedim. Detaya girmiyorum detaylar çok.

Bu arada bağlı üyesi olduğum Eğitim-iş biz senin arkadayiz der gibi yapıp süreçte hiçbir etkisi ve gücü olmadığı, ben aramadan beni aramayıp, hukuki destek vermeyip sadece benim yazıp gönderdiğim dilekçelerime "tamam hocam siz süreci takip edin, zaten yapılacak şeyi yapmışsınız" diyerek süreçte sadece telefonda siz haklısınız dememin ötesine geçemediği icin 5 yıldır üyesi olduğum Eğitim-İş'ten istifa ettim. Aynı süreç içerisinde üyesi olmadığım halde Eğitim Bir Sen'e durumu iletmek ve kendi üyeleri de olan okul müdürüyle İlgili yapabilecekleri tavsiyelerde bulunup konuyu tatlılıkla cozmeleri icin gittim. 30 dakikalık görüşme süresince beni sendika üyesi yapmaya çalışmak dışında "hocam bu sene olan olmuş, birbirinize kinlenmeyin bu sene size verilen görevi yapın, yoksa kim yapacak, seneye bu işler başlamadan konuşuruz seneye çözüme kavuşur. Geçmişte bizdenmişsiniz zaten bir kişiye kızıp ayrılmışsınız, tekrar sizi aramızda görelim" denildi. Hatta sendika üyelik formu doldurdum ve ben istersem işleme konulacakti ama sonradan ben onay vermediğim halde işleme konulmuştu aradım iptal ettirdim ben böyle bir üyelik yapmadım diye. Özetle Eğitim İş kendi müdürünü savundu beni de ayaküstü üye yapmaya çalıştı. Konuşma süresince ne kadar mevzuat, kanun, yönetmelik dediysem de "hocam siz yapmazsanız o yapmazsa kim yapacak, ya bu deveyi güdecek ya da bu diyardan gitmeyip severek işimizi yapacağız" gibi bir dönüşle cümle bile kurdu. Uzattım neyse.

Sonrasında sendikam olmamasına rağmen durumu anlatıp fikir almak için gittiğim Türk Eğitim Sen il Başkanı beni çok güzel ağırladı. Üyelik mevzularını hiç açmadılar ve asla bize üye olun gibi bir konuyu dahi açmadılar. Süreci detaylıca anlattım, mevzuatı anlattım dinledi ve İl Milli Eğitimle bir görüşme yaptı. O sırada zaten ile gönderdiğim dilekçe 1 haftadır ildeydi.

Görüşme sonrasında geldi ve şunlar açığa kavuştu. Il MEM'den söylenenlerden şunlar anlaşıldı. "Öğretmen haklı ama nasıl cevap vereceğimizi bilemedik demişler. Öğretmeni direkt haklı gösterirsek öğretmen müdür bey sıkıntı yaşar gibi bir konuşma içeriği olduğunu sendika başkanı bana iletmiş oldu. Tam olarak bu denilmedi ama ana fikir Bunu göstermiş. Yani ben mevzuat olarak haklıydım. Sendika başkanı da zaten hocam siz valizinizi yapın memleketinize gidin, zaten size hayır sen bu işi yapmak zorundasın yazamayacaklar, sen haklısın bunun farkındalar dedi. Devamı bir sonraki mesajda...


atahoca
Müsteşar Yardımcısı
10 Ekim 2025 23:30

Yazılı cevap geldiyse bir üst kuruma dilekçe ile ilgi tutarak müracaat etme hakkını doğmuş. Zaten mevzuata hakim olduğunuz söylemişsiniz.

BahadirKaya90, 1 ay önce

Bir yerde yanlış yazmışım. Beni ısrarla üye yapmak isteyen Eğitim-İş değil, Eğitim-Bir-Sen. Zaten Eğitim İş üyesiydim ve henüz istifa etmemiştim ama istifa edeceğimi Eğitim-Bir-Sen'e görüşme sırasında söylediğim ve durumları anlattığım için üye yapmaya çalışmıştı.

Devam ediyorum...

Ben zannettim ki İl MEM bana yanıt verdiklerinde ben gidip iznimi yaparım... Ama durum öyle olmadı. 3-4 gün geçti ve bir sonraki hafta bana cevap verildiği bilgisini telefon ile öğrendim. E-posta ile değil posta yoluyla cevap gönderilmiş güya. Bunun Bana gelmesini beklemeden öğrenmek için ilgili kişilerle görüşüp birkaç saat sonra e-posta ile gönderiyoruz dediler. Gelen yanıt şok ediciydi. Hiçbir mevzuat hiçbir talebime cevap yoktu. Cevap: "Konuyu okul idaresi ile görüşmeniz gerekmektedir."

Yani İl Milli Eğitim mevzuata takla attırdı ve İşin içine bulaşmamak ve müdürü mevzuat kapsamında zor duruma düşürmemek ve sürece dahil olmamak için "konuyu kendiniz çözün" dercesine böyle bir cevap verdi... Devamı bir sonraki mesajda...


BahadirKaya90
Aday Memur
12 Ekim 2025 00:41

Dün devamını yazamadım... Kısaca devamını yazıyorum.... İl Milli Eğitim sonrası konuyu CIMER'den bizim bakanlığın teftiş kuruluna yönlendirmek üzere yazdim ama CİMER'in bakanlık birimindeki İşbilmezler konuyu direkt İl MEM?e onlar da İlçe MEM'e yönlendirdi. İlçe MEM bu sefer ilk yaptığı gibi şöyle çalışmak, böyle yapmak zorundasın gibi yapmayıp konuyu okul idaresi ile görüşmeniz gerekmektedir gibi İl MEM taktiğini izledi. CIMER'e MEBIM hattı üzerinden ulaşarak yapmış olduğum başvurunun neden İlgili Teftiş Kuruluna değil de benim zaten şikayet ettiğim İl'deki ilgili birimlere gönderildiğini sordum. Tabi bu süreç çok zaman aldı. Bana telefonla Teftiş Kurulu dönüş yapıp sizin derdiniz ne gibi dercesine durumları sordu. Ben de anlattım uzun uzun. Tüm buna rağmen karşımda konuşan Teftiş Kurulu Müfettişi "siz yapmazsanız kim yapacak" kafasıyla sürdürdü konuşmaları... Mevzuatta işin nasıl yürümesi gerektiğini ve bu şekilde yürümediği için benim yapmak zorunda olmadığımı söylememe rağmen bana "sizin söylediğiniz ve okuduğunuz mevzuat maddelerine göre ben sizin haklı olduğunuz bir madde göremiyorum." şeklinde konuştu. Ben ısrarla işlerin duyuru yoluyla önce gönüllük, yoksa sırasıyla İlçe ve ilden koordinatör talep ederek yapılması gerektiğinin okuduğum şu maddelerde apaçık olduğunu söylememe rağmen bana ısrarla "hocam bu maddeler okulda öğretmen yoksa yapılır anlıyorum siz ve diğerleri olduğuna göre yapmak zorundasınız" şeklinde devam etti. Ben de konuyla ilgili Bakanlığın Mesleki Eğitim Müdürlüğünden görüş isteyin ve kimin haklı olduğunu görün dedim.

Bunlar üzerine bana "madem bu kadar istediniz, yeniden CIMER'den yazın görüş alıp ona göre soruşturma açtırıp il milli eğitimden müfettiş görevlendirmesi yapacağım." dedi ve ekledi. "Bu soruşturma açılırsa ya sen ya müdür ceza yiyecek bunu bil" diye ekledi. Ben de "ben ne alaka ceza alacağım, ben zaten bana verilen görevi usulsüz olduğunu bilmeme rağmen yapıyorum, ben niye ceza alacakmışım dedim ve" haksızsanız ceza alırsınız" minvalinde konuştu.

Ben yeniden aynı şikayeti aynı ekler ve içerikle tekrar CIMER'den Teftiş Kurulu ve MEB Mesleki Eğitim Müdürlüğüne iletilmek üzere şeklinde yazdım... Bilin bakalım ne oldu... CİMER şikayeti yine İl MEM'e yönlendirdi! İl yine İlçe MEM'e attı topu ve İlçe MEM bu sefer de "Dilekçe hakkının kullanılmasına dair kanunun şu hususlarına vs. diyerek aynı dilekçeye daha önce cevap verildiği için tekrar cevap verilemez diyerek dönüş yaptılar. Yani CİMER benim haklı taleplerimin önünü tıkayıp resmen kısır döngüye soktu. Yazdığım dilekçeleri İlgili birimlere iletmedi ve il MEM'e göndererek oradan da cevap verilmez duruma getirdi. Telefonda bu süreçte birkaç kez konuştuğum ilgili müfettiş bir daha telefonları açmadı ve ulaşamadım. Başka birimleri arayarak Buna bağlanmak istedim bağladılar ama yine telefonu açmadı ve bir zaman sonra telefon çalmadı bile sanki engellenmişim gibi.

Sonuç olarak teftiş kurulu neden ne nasıl bu konuyu kapatmaya çalıştı bunu anlamlandiramadim. Devamı bir sonraki mesajda...


BahadirKaya90
Aday Memur
12 Ekim 2025 01:00

CIMER'den 2. kez dilekçeyi yazmadan önce neden daha önce ben Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğüne ulaşıp bu konuyu ve ilgili mevzuat maddelerini direkt onlardan dinleyip sormadım diye düşündüm ve onlara da ulaşmıştım... Direkt olarak mevzuatın ilgili maddelerini hazırlayan kişiyle görüştüm ve tam istediğim cevapları aldım ve ne kadar haklı bir davanın peşinde olduğumu bir kez daha gördüm.

Anlattıklarımı duyduğunda cok şaşırdı ve nasil bu duruma geldiğine inanamadı. Teftiş Kuruluna yazın soruşturma açılsın falan dedi. Oysa zaten bunları yaptığımı duyunca yine inanamadı neden açılmadığına anlam veremedim.

Yeniden yazacağımı ve size de yönlendirilerek görüşünüzün alınıp sonrasinda İşlem yapılmasını isteyeceğimi söylemiştim. Görüştüğüm kişi de "bize gelirse görüşümüzü yazarız ama bunun ötesinde bir şey yapma yetkimiz yok zaten" denildi. Maalesef teftiş kurulu 2. dilekçemi de bunlara yönlendirmeyerek İL MEM?e göndermişti. Mesleki Eğitim'den görüştüğüm kişi o hafta izne çıktığı için tam 3 hafta o birimden birine ulaşamadım ve durumu öğrenemedim. O döndüğünde kendimi tanitip dilekçenin kendilerine gelip gelmediğini sordum ve gelmediğini söyledi... Yani Teftiş Kurulu işini yapmayıp dilekçeyi sadece IL MEM'e yönlendirerek benim 1 ayımı daha çaldı.

Süreç böyle saçma sapan dilekçe ve yazışmalarla geçtiği için bana tebliğ edilen görev tarihlerinde göreve başladım ve Koordinatörlüğü yaptım. Her ne kadar bu işin usulsüzce verildiğini bilsem de ileride yaşanabilecek baska gelişmelerde karşı tarafın eline koz vermemek için rapor alma veya görevi yapmama gibi bir yolu seçmedim.

3 haftalık koordinatörlük sonrasında, koordinatör müdür yardımcısı bana "istersen bu haftadan sonra tekrar izne çık sonraki 2 haftayı şu hocamız idare eder" şeklinde konuştu. Ben de "müdür beyle tekrar sorun yaşamak istemiyorum, neye göre sen gittin falan der, hiç gerek yok" dedim. O da bana "sorun yok, müdür beyle konuşmuştuk, gidebilirsin" dedi diye iletti... Hastane vs. randevulari aldığım için ve kızım o arada hasta olduğu için gitmedim...

Konuyu bazı kişilerle istişare ettim ve İL MEM'dekiler DAHİL bunların hepsini dava edip mahkemeye verdiğimde haklı bulunacağım kanaatine vardım. Zaten İlgili Mesleki Eğitim Müdürlüğü de bana teftiş kuruluna başvur ve soruşturma açılmasını iste "size yaz döneminde ek ders görevi karşılığında verilen bir işi zorla yaptıramazlar" 60 gün aralıksız izin hakkınıza siz istemeden dokunulamaz şeklinde zaten mevzuatta da açıkça yazan maddeden bahsetti... Elbette bunları zaten okumuştum, biliyordum ama bu ülkede adalet terazisinin nasıl bozulduğunu bizzat yaşayıp tecrübe ederek bir kez daha gördüm. Bu sene bu mevzu bu şekilde geçti...

Devamı sonraki mesajda...


BahadirKaya90
Aday Memur
12 Ekim 2025 01:07

Gelecek yıl aynı durum nisan ayında yaşanacak gibi olursa arkama bakmadan izne çıkacağım ve hakkımda usulsüz bir işlem başlatılırsa bu sefer hiç il milli eğitimle, CİMER'le, dilekçeyle falan uğraşmadan direkt i̇yi bir avukatla bunların alayına dava açacağım. Bu yaz tüm iyi niyetimle kanunların tüm öğretmenler için sağladığı aralıksız 60 gün izin hakkımı kullanmak istedim ama buna kanunlar açıkça çiğnenerek engel olundu. Bu sene bu iznimi yine gasp etmek isteyen olursa bu kez kanun önünde hesaplaşıp bu yaz bana yaşattıklari maddi manevi stresi ve sağlık sorunlarını da ispatlarıyla beraber mahkemeye sunup sonuna kadar bunlarla mücadele edeceğim...

Bu konu da burada dursun, gün gelir başkalarına da rehberlik eder umarım...


BahadirKaya90
Aday Memur
12 Ekim 2025 01:36

Bu arada şunu da ekleyim... Bakanlığın ilgili birimleri gerek ilde gerekse merkezde işini doğru yapmayıp kanunun uygulanmasını sağlamadiklari İçin bunları Ombudsmana (Kamu Denetçiliği Kurumu) şikayet etme hakkımı da kullanmayı düşündüm ama süreç çok uzayıp okullar açıldığı için bu sene Allah'a havale edip konuyu burada kapattım. Ombudsman işini ne kadar düzgün yapar bilemem tabi ama böyle bir seçenek de vardı...


atahoca
Müsteşar Yardımcısı
12 Ekim 2025 09:16

Hocam,

Şikayet olarak yapmasanız da bilgi edinme olarak başvurunuzu yapınız.

CİMER'i insanımız (siz öyle olmadığını direkt gördünüz) Cumhurbaşkanlığı tarafından takip ediliyor, zannediyor. İlk başlarda etkili olsa da şimdi burası sadece olayı havale etmekten, hatta şikayetçi olunan kurum ve şahıstan mobbing yenilebilecek olsa dahi, şikayetin direkt ona ulaşmasına yol açacak şekilde çalışıyor. Bizzat belge şikayet edilen arkadaşıma gelmiştir, buradan biliyorum. Arkadaş haklıydı ama her zaman böyle olmaz.

Sözlü konuşmalarda da bazı kafalar nasihattan başka birşey yapmaz. Bir toplantıda Şube Müdürü ile tartışmıştı. İşin usulünü söyleyince, vatanını seven yapar, diyerek kaçmaktan başka söz bulamamıştı. Kendi usülsüzüklerine uymayı vatan sevgisi kabul edecek kafa. Yürütme organı adaleti tesis etme vatandaşı huzur ve güvenliğini temin etmek için vardır.

Bazen de it itin ayağına basmaz, sözü gerçekleşiyor. Sonunda birbirini parçalayabiliyorlar, ayrı.

Dolayısı ile başvurunuzu direkt ilgili birime (uygunsa üst kurumları da ilgi tutarak -yazdım ama araştırın-) metinde mevzuat hükümlerini barındıracak şekilde yapınız.

BahadirKaya90, 4 hafta önce

Bu arada şunu da ekleyim... Bakanlığın ilgili birimleri gerek ilde gerekse merkezde işini doğru yapmayıp kanunun uygulanmasını sağlamadiklari İçin bunları Ombudsmana (Kamu Denetçiliği Kurumu) şikayet etme hakkımı da kullanmayı düşündüm ama süreç çok uzayıp okullar açıldığı için bu sene Allah'a havale edip konuyu burada kapattım. Ombudsman işini ne kadar düzgün yapar bilemem tabi ama böyle bir seçenek de vardı...


atahoca
Müsteşar Yardımcısı
12 Ekim 2025 09:18

Size verilen cevapları arşivleyin.

Gerekirse mahkeme en iyi çözüm.

BahadirKaya90, 4 hafta önce

Gelecek yıl aynı durum nisan ayında yaşanacak gibi olursa arkama bakmadan izne çıkacağım ve hakkımda usulsüz bir işlem başlatılırsa bu sefer hiç il milli eğitimle, CİMER'le, dilekçeyle falan uğraşmadan direkt i̇yi bir avukatla bunların alayına dava açacağım. Bu yaz tüm iyi niyetimle kanunların tüm öğretmenler için sağladığı aralıksız 60 gün izin hakkımı kullanmak istedim ama buna kanunlar açıkça çiğnenerek engel olundu. Bu sene bu iznimi yine gasp etmek isteyen olursa bu kez kanun önünde hesaplaşıp bu yaz bana yaşattıklari maddi manevi stresi ve sağlık sorunlarını da ispatlarıyla beraber mahkemeye sunup sonuna kadar bunlarla mücadele edeceğim...

Bu konu da burada dursun, gün gelir başkalarına da rehberlik eder umarım...


albatros52
Memur
14 Ekim 2025 08:01

Korku filmi gibi ya. Millet yapmadığı koordinatörlük için kendini yazdırır. Öğretmen yapmak istemiyor. Ek ders istemiyor. Neyi zorluyon.
Toplam 52 mesaj

Çok Yazılan Konular

Sözlük

Son Haberler

Editörün Seçimi