ARKADAŞLAR ŞU HAZIR MEKTUP/TASLAĞIANI ATMAYA VAR MISINIZ!
Sayın Bakanım, değerli milletvekilim ve basının mümtaz temsilcileri,
Ülkemizdeki çeşitli üniversitelerin iletişim fakültesi bölümlerinden her yıl yaklaşık 5 bin öğrenci mezun oluyor. Mezun olduktan sonra bizleri bekleyen en önemli sorun; işsizlik sorunudur. İşsizlik sorunu, ülkemizdeki çoğu üniversite mezununun ortak sorunu olmakla beraber, biz iletişim mezunlarının önünde, aşılması daha güç bir hal almaktadır. Gerek kamu sektöründe gerekse özel sektörde karşılaştığımız sorunlar, biz iletişim mezunları için son derece vahim sonuçlar yaratmaktadır.
KPSS ile kamu sektöründe iş olanağı elde etmek isteyen iletişim mezunlarının en büyük sıkıntısı; iletişim fakültesi mezunlarının almış oldukları eğitime karşılık gelen kadroların, yok denecek kadar az olması ve açılan birkaç kadronun da herhangi bir lisans mezunu olan tüm adayların başvurusuna açık olmasıdır. Kamu sektöründe başta TRT olmak üzere, Anadolu Ajansı, Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü; ayrıca kamu kurumlarının basın ve halkla ilişkiler birimleri iletişim mezunlarının istihdam edilebileceği sayıları belirli, son derece kısıtlı yerlerdir. Buna rağmen bu kamu kurum ve kuruluşlarının memur alımlarında iletişim fakültesi mezunlarına herhangi bir öncelik tanımayıp, ilgili kadroları bütün lisans mezunlarının başvurusuna açık tutması, bizleri işsizliğe mahkûm etmektedir. Kamu sektöründe KPSS ile 4001?li memur olmanın dışında, iletişim fakültesi mezunlarına almış oldukları 4 yıllık eğitimin hakkı verilmeli ve mevcut 33 iletişim fakültesinin var oluş amacı, ayrılan kadrolarla anlamlı kılınmalıdır. Aksi takdirde iletişim fakültelerinden mezun olan öğrenciler vasıfsız işçi kategorisinde iş aramaya mahkûm kalacaktır.
Özel sektörde de benzer sorunlarla karşı karşıyayız. Ülkemizdeki ulusal ve yerel medya kuruluşları niceliksel olarak artmakla beraber, sunulan istihdamın niteliği, çalışanların aleyhine son derece kötü şartlar barındırmakta. Çalışanların çoğunun hiçbir sosyal güvencesi yok. Düşük ücretlerle ve gecesi gündüzü belirsiz bir iş temposuyla, özel sektör özellikle ulusal medya alanında çok kaygan bir zemine sahip."Ulusal medya olması şart mı? Ülke çapında yüzlerce yerel medya oluşumu var, neden oralarda çalışılmıyor?" diye sorabilirsiniz. Fakat ne acıdır ki 'çalışılmıyor' değil 'çalışılamıyor'. Var olan yerel gazeteler, televizyonlar ya da radyolar genel olarak birkaç kişinin ancak çalışabildiği, bırakın çalışanlarına yaşayabileceği kadar bir maaş ve sosyal haklar vermeyi, kendi kurum masraflarını dahi çoğu zaman karşılayamayan ya borç harç içinde kıvranan ya da başka birtakım yerlerden maddi destek alarak ayakta durmaya çalışan kurumlardan oluşuyor. Gelecek kaygınız varsa böylesi koşullarda yerel medya kuruluşlarında nasıl çalışabilirsiniz ki?
Bunlar İletişim Fakültesi mezunlarının diğer bölüm mezunlarına kıyasla içerisinde bulunduğu farklılığa örnekti sadece. ?İletişim fakültesi mezunu olmanın hiçbir ayırıcı noktası yoksa ve biz iletişimcilerin yaptığını herkes yapabiliyorsa, o zaman neden bu ülkede bu kadar iletişim fakültesi var?? sorusunu, lütfen bize bu sorunun yetkili muhatapları cevaplasın!
Bir başka konu ise, ülke genelinde yaygınlaşmaya başlayan Anadolu İletişim Meslek Liseleri?nde İletişim Fakültesi mezunlarının yeterince istihdam edilmediği gerçeğidir. Ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı?nca ilköğretim okulları müfredatına seçmeli ders olarak konulan ?Medya Okur Yazarlığı? dersinin İletişim Fakültesi mezunları tarafından verilmesi gerekirken, bu ders neden Sosyal Bilgiler öğretmenleri veya sınıf öğretmenleri tarafından verilmektedir? Her biri kendi branşında iyi bir eğitim gören Gazetecilik, Halkla İlişkiler ve Tanıtım ile Radyo-Televizyon ve Sinema bölümü mezunları meslek dersleri eğitimini en iyi şekilde verebilecek kişilerdir. Bu yazıda İletişim Fakültesi mezunlarının yaşamış olduğu sıkıntıları sizlere aktarma imkânı bulduk. Fakat bu sıkıntıların çözülmesi için kanuni düzenlemeler için atılması gereken bazı adımlar var. Şöyle ki;
1) İletişim Fakültesi mezunlarının istihdam sorununun giderilebilmesi için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalı. Özel sektörde çalışanların ve çalışacakların hakları yasal güvenceye alınmalı. Bu sorunların çözümüne yönelik önerimiz:
Çalışanların işverenlerden almakta zorlandığı bazı hakları, Sosyal Güvenlik Kurumunda (SGK) oluşturulacak yeni bir birim aracılığıyla işverenlerden talep edilip, olası bütün olumsuz çalışma koşullarının önüne geçilebilir. Özel sektörde eleman ihtiyacı olan işverenlerin ilanları bu birimin havuzunda toplanıp, bu havuzdan faydalanacak işverenlerden standart sosyal hak ve yükümlülükler talep edilebilir. Böylelikle özel sektörde iş hayatına başlayacak olan her bir kişinin temel hakları yasal güvence altına alınabilir.
2) 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun üzerinde yeni düzenlemeler yapılarak gazete ve dergilerde İletişim Fakültesi mezunlarına bilhassa Gazetecilik bölümü mezunlarına istihdam önceliği tanınmalıdır.
3) Ayrıca 3984 Sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun üzerinde yeni düzenlemeler yapılarak radyo ve televizyonlarda İletişim Fakültesi mezunlarına, bilhassa Radyo -Televizyon ve Sinema bölümü mezunlarına istihdam önceliği tanınmalıdır.
4) Radyo ve Televizyon Üst Kurulu eski Başkanı Sayın Zahid Akman?ın dile getirdiği gibi, yerel radyo ve televizyonlarda İletişim Fakültesi mezunlarının bilhassa Radyo-Televizyon ve Sinema bölümü mezunlarının çalıştırılmasıyla hem istihdam sorununun giderilmesine katkı sağlanmış olacak hem de yerel radyo ve televizyonlarda yayın kalitesi artacaktır.
5) Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT), Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü, Anadolu Ajansı Genel Müdürlüğü (AA) gibi kurumların eleman ihtiyacını giderirken, iletişim fakültelerinde verilen lisans eğitiminin karakterine denk düşen ilanlarda, iletişim lisans mezunu olma şartı aranmalıdır.
6) Kamu kurum ve kuruluşlarının Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirlikleri?nde veya Müdürlükleri?nde İletişim Fakültesi mezunlarının ??iletişim tasarımcısı?? (iletişimci) meslek unvanını kullanarak çalıştırılmaları sağlanmalıdır. Bu birimlerde İletişim Fakültesi mezunu harici personel çalıştırılmamalıdır. Bu konuyla ilgili de gerekli yasal düzenlemelerin yapılması gerekmektedir.
7) Milli Eğitim Bakanlığı?nca ilköğretim müfredatına seçmeli ders olarak konulan ?Medya Okur Yazarlığı? dersinin İletişim Fakültesi mezunlarınca verilmesinin sağlanması gerekmektedir. Ayrıca Anadolu İletişim Meslek Liseleri?nde verilen meslek dersleri İletişim Fakültesi mezunları tarafınca verilmelidir.
Bu yazımızda İletişim Fakültesi mezunlarının içerisinde bulunduğu ortak sorunları ve bu sorunlara uygun gördüğümüz çözüm yollarını sizlere aktarmaya çalıştık. Sayıları on binleri bulan İletişim Fakültesi mezunlarının ve mezun olacakların karşı karşıya kaldıkları/kalacakları sıkıntılara en uygun çözümleri getireceğinize dair umudumuz tamdır. Vereceğiniz destekten dolayı şimdiden teşekkür ediyoruz.
ARKADAŞLAR ŞU HAZIR MEKTUP/TASLAĞIANI ATMAYA VAR MISINIZ!
Sayın Bakanım, değerli milletvekilim ve basının mümtaz temsilcileri,
Ülkemizdeki çeşitli üniversitelerin iletişim fakültesi bölümlerinden her yıl yaklaşık 5 bin öğrenci mezun oluyor. Mezun olduktan sonra bizleri bekleyen en önemli sorun; işsizlik sorunudur. İşsizlik sorunu, ülkemizdeki çoğu üniversite mezununun ortak sorunu olmakla beraber, biz iletişim mezunlarının önünde, aşılması daha güç bir hal almaktadır. Gerek kamu sektöründe gerekse özel sektörde karşılaştığımız sorunlar, biz iletişim mezunları için son derece vahim sonuçlar yaratmaktadır.
KPSS ile kamu sektöründe iş olanağı elde etmek isteyen iletişim mezunlarının en büyük sıkıntısı; iletişim fakültesi mezunlarının almış oldukları eğitime karşılık gelen kadroların, yok denecek kadar az olması ve açılan birkaç kadronun da herhangi bir lisans mezunu olan tüm adayların başvurusuna açık olmasıdır. Kamu sektöründe başta TRT olmak üzere, Anadolu Ajansı, Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü; ayrıca kamu kurumlarının basın ve halkla ilişkiler birimleri iletişim mezunlarının istihdam edilebileceği sayıları belirli, son derece kısıtlı yerlerdir. Buna rağmen bu kamu kurum ve kuruluşlarının memur alımlarında iletişim fakültesi mezunlarına herhangi bir öncelik tanımayıp, ilgili kadroları bütün lisans mezunlarının başvurusuna açık tutması, bizleri işsizliğe mahkûm etmektedir. Kamu sektöründe KPSS ile 4001?li memur olmanın dışında, iletişim fakültesi mezunlarına almış oldukları 4 yıllık eğitimin hakkı verilmeli ve mevcut 33 iletişim fakültesinin var oluş amacı, ayrılan kadrolarla anlamlı kılınmalıdır. Aksi takdirde iletişim fakültelerinden mezun olan öğrenciler vasıfsız işçi kategorisinde iş aramaya mahkûm kalacaktır.
Özel sektörde de benzer sorunlarla karşı karşıyayız. Ülkemizdeki ulusal ve yerel medya kuruluşları niceliksel olarak artmakla beraber, sunulan istihdamın niteliği, çalışanların aleyhine son derece kötü şartlar barındırmakta. Çalışanların çoğunun hiçbir sosyal güvencesi yok. Düşük ücretlerle ve gecesi gündüzü belirsiz bir iş temposuyla, özel sektör özellikle ulusal medya alanında çok kaygan bir zemine sahip."Ulusal medya olması şart mı? Ülke çapında yüzlerce yerel medya oluşumu var, neden oralarda çalışılmıyor?" diye sorabilirsiniz. Fakat ne acıdır ki 'çalışılmıyor' değil 'çalışılamıyor'. Var olan yerel gazeteler, televizyonlar ya da radyolar genel olarak birkaç kişinin ancak çalışabildiği, bırakın çalışanlarına yaşayabileceği kadar bir maaş ve sosyal haklar vermeyi, kendi kurum masraflarını dahi çoğu zaman karşılayamayan ya borç harç içinde kıvranan ya da başka birtakım yerlerden maddi destek alarak ayakta durmaya çalışan kurumlardan oluşuyor. Gelecek kaygınız varsa böylesi koşullarda yerel medya kuruluşlarında nasıl çalışabilirsiniz ki?
Bunlar İletişim Fakültesi mezunlarının diğer bölüm mezunlarına kıyasla içerisinde bulunduğu farklılığa örnekti sadece. ?İletişim fakültesi mezunu olmanın hiçbir ayırıcı noktası yoksa ve biz iletişimcilerin yaptığını herkes yapabiliyorsa, o zaman neden bu ülkede bu kadar iletişim fakültesi var?? sorusunu, lütfen bize bu sorunun yetkili muhatapları cevaplasın!
Bir başka konu ise, ülke genelinde yaygınlaşmaya başlayan Anadolu İletişim Meslek Liseleri?nde İletişim Fakültesi mezunlarının yeterince istihdam edilmediği gerçeğidir. Ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı?nca ilköğretim okulları müfredatına seçmeli ders olarak konulan ?Medya Okur Yazarlığı? dersinin İletişim Fakültesi mezunları tarafından verilmesi gerekirken, bu ders neden Sosyal Bilgiler öğretmenleri veya sınıf öğretmenleri tarafından verilmektedir? Her biri kendi branşında iyi bir eğitim gören Gazetecilik, Halkla İlişkiler ve Tanıtım ile Radyo-Televizyon ve Sinema bölümü mezunları meslek dersleri eğitimini en iyi şekilde verebilecek kişilerdir. Bu yazıda İletişim Fakültesi mezunlarının yaşamış olduğu sıkıntıları sizlere aktarma imkânı bulduk. Fakat bu sıkıntıların çözülmesi için kanuni düzenlemeler için atılması gereken bazı adımlar var. Şöyle ki;
1) İletişim Fakültesi mezunlarının istihdam sorununun giderilebilmesi için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalı. Özel sektörde çalışanların ve çalışacakların hakları yasal güvenceye alınmalı. Bu sorunların çözümüne yönelik önerimiz:
Çalışanların işverenlerden almakta zorlandığı bazı hakları, Sosyal Güvenlik Kurumunda (SGK) oluşturulacak yeni bir birim aracılığıyla işverenlerden talep edilip, olası bütün olumsuz çalışma koşullarının önüne geçilebilir. Özel sektörde eleman ihtiyacı olan işverenlerin ilanları bu birimin havuzunda toplanıp, bu havuzdan faydalanacak işverenlerden standart sosyal hak ve yükümlülükler talep edilebilir. Böylelikle özel sektörde iş hayatına başlayacak olan her bir kişinin temel hakları yasal güvence altına alınabilir.
2) 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun üzerinde yeni düzenlemeler yapılarak gazete ve dergilerde İletişim Fakültesi mezunlarına bilhassa Gazetecilik bölümü mezunlarına istihdam önceliği tanınmalıdır.
3) Ayrıca 3984 Sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun üzerinde yeni düzenlemeler yapılarak radyo ve televizyonlarda İletişim Fakültesi mezunlarına, bilhassa Radyo -Televizyon ve Sinema bölümü mezunlarına istihdam önceliği tanınmalıdır.
4) Radyo ve Televizyon Üst Kurulu eski Başkanı Sayın Zahid Akman?ın dile getirdiği gibi, yerel radyo ve televizyonlarda İletişim Fakültesi mezunlarının bilhassa Radyo-Televizyon ve Sinema bölümü mezunlarının çalıştırılmasıyla hem istihdam sorununun giderilmesine katkı sağlanmış olacak hem de yerel radyo ve televizyonlarda yayın kalitesi artacaktır.
5) Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT), Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü, Anadolu Ajansı Genel Müdürlüğü (AA) gibi kurumların eleman ihtiyacını giderirken, iletişim fakültelerinde verilen lisans eğitiminin karakterine denk düşen ilanlarda, iletişim lisans mezunu olma şartı aranmalıdır.
6) Kamu kurum ve kuruluşlarının Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirlikleri?nde veya Müdürlükleri?nde İletişim Fakültesi mezunlarının ??iletişim tasarımcısı?? (iletişimci) meslek unvanını kullanarak çalıştırılmaları sağlanmalıdır. Bu birimlerde İletişim Fakültesi mezunu harici personel çalıştırılmamalıdır. Bu konuyla ilgili de gerekli yasal düzenlemelerin yapılması gerekmektedir.
7) Milli Eğitim Bakanlığı?nca ilköğretim müfredatına seçmeli ders olarak konulan ?Medya Okur Yazarlığı? dersinin İletişim Fakültesi mezunlarınca verilmesinin sağlanması gerekmektedir. Ayrıca Anadolu İletişim Meslek Liseleri?nde verilen meslek dersleri İletişim Fakültesi mezunları tarafınca verilmelidir.
Bu yazımızda İletişim Fakültesi mezunlarının içerisinde bulunduğu ortak sorunları ve bu sorunlara uygun gördüğümüz çözüm yollarını sizlere aktarmaya çalıştık. Sayıları on binleri bulan İletişim Fakültesi mezunlarının ve mezun olacakların karşı karşıya kaldıkları/kalacakları sıkıntılara en uygun çözümleri getireceğinize dair umudumuz tamdır. Vereceğiniz destekten dolayı şimdiden teşekkür ediyoruz.