Editörler : E.Kayı Han

vivian
Memur
05 Mayıs 2008 16:09

Ülke yönetimiyle kardeşlik ve dini duygular tamamen birbirinden farklı konular.Olanı , olduğu zaman göre yargılamak gerekir.O zamanlarda da gereken budur ve yapılmıştır.Devletin bekası ancak bu şekilde sağlanmıştır.Ama kafes usulü yani kardeşlik duygusuna dayanan acıma ise devletin çöküşüne zemin hazırlamıştır.Hani derler ya Allah devlete zeval vermesin..doğru bir sözdür ve devlet herşeyden önce gelmiştir , gelecektir de..bu kanun yorumunda başka söze gerek yok.


dilŞAD2
Kapalı
05 Mayıs 2008 17:07

Muhakkak öyle...Ama hala çözemediğim bir durum var...Bu vacip olma olayı Kur'anın hangi ayetine göre yada peygamberimizin hangi hadisine göre verilmiş...İlahiyatçı yok mu?

05 Mayıs 2008 20:19

dilşad..

kardeş katli ile ilgili islam hukukunun temel kaynağı kurana dayanılmak istenirse, değil osmanlı tüm insanlık ve medeniyyetler tarihi havasını alır..çünkü kur'ana göre bir cana ne şartlarda kıyılmasının gerektiği ve buna izin verildiği hiçbir tereddüde yer olmayacak mertebede bellidir..bunun haricinde bir cana haksız yere kıymak(kuranda bu ''bir cana karşılık olmadan diğer bir cana kıymak'' şeklinde tarif edilmiştir) bütün insanlığı öldürmek derecesinde büyük günahlardan sayılmıştır..yani öldürülen kişinin ölümü hak etmesi için onun da birini ölfürmesi gerek..buna kısaca kısas diyoruz..temel kaynak kuranda durum açıkça belli kılınmış iken diğer kaynaklara dayanılarak (icma, kıyas, sünnet) aksine bir hüküm tesis edilemez.

peki neden öyleyse şehzadelere kıyılmıştır?...bunu bırakalım da her aksi duruma kılıf uydurmakta pek mahir olan tarihçiler düşünsün..

ikincisi sözkonusu kanunda vacib kelimesi geçmiyor..sadece ''münasiptir'' deniyor..yani ''uygundur'' denilmekle zaten yeni tahta çıkmış ve ''aleyhime bir kumpas kurulmasın..?'' diye ikirciklenen padişaha kardeşini öldürebilme hakkı veriliyor ve bu hükme bağlanıyor.. yapıldığı takdirde de mevcut kanunlar onu koruyor ve öldürene bir ceza verilemiyor..zaten padişaha ceza vermek de hiçbir faninin haddi olamayacağına göre durum kısaca kitabına uydurulmuş oluyor..(Allah beni affetsin yanlışım varsa)

selamlar..


dilŞAD2
Kapalı
05 Mayıs 2008 21:15

of yaaaaaa....kafam çok karıştı benim...neyse buluruz inşallah bir çıkış yolu.

05 Mayıs 2008 23:34

Bir diğer önemli husus da şu..:padişahın irade-i seniyesi ile (yani haşa ki, Allahtan sonra emri geri çevrilemeyecek olan ikinci irade demektir) istenen kişinin defteri zaten dürülebiliniyordu..bu durum karşısında kardeş katlinin korkunçluğu sadece aralarında kan bağı bulunan kişiler arasında olması sebebiyle hayrete değer görülmeli.. bir de esasen osmanlı ceza hukukunda çoğunlukla örfi hukuk uygulanmış bunun yanında da şer'i hukuk kimi hukuk alanlarında uygulanma imkanı bulmuştur...tarihi gerçeklerden okuyup anladığımıza göre padişahın gerektiğinde, en büyük asker olduğundan hareketle, asker (kul) içindeki herhangi birinin başını istemesi durumunda onun bu isteğinin geriye çevrilmesi neredeyse terbiye sınırını aşacak bir hareket sayılıyordu..yani padişah-ı alem bu isteğini neredeyse tenezzülen ve pek naçiz bir hak olarak misalen yeniçeri ağasından talep eder, asker ortalarında (tabur) durum görüşülüp çoğunlukla başı istenen kişinin kuşça canı, cenab-ı padişahiye, alınması için bedeniyle birlikte teslim edilirdi....misalen.:

4. murad bağdat sefer-i humayunundan dönüşünde iznik'e uğruyor..Bakıyor ki kendisinin geleceği malum olduğu halde yollar yaptırılmamış..derhal bu işle görevli olan iznik kadısını, resmi kadılık kıyafetleri üzerinde olduğu halde idam ettiriyor..o zamana kadar ilmiyye sınıfından hiçbir kişi idam ettirilmediği için, bunu duyan şeyhülislam ve onun istanbul kadısı olan oğlu, durumu ''nazikçe'' protesto ediyorlar....derhal istanbula dönen padişah anında şeyhülislamı astırıyor ve oğlunu da kıbrısa sürüyor..ilk defa bir şeyhülislam (ahizade hüseyin efendi) sorgusuz sualsiz idam ediliyor..ilmiyye sınıfı ses çıkaramıyor ama şeyhülislamın şehid olduğuna hükmediyorlar..bu daha önce görülmüş işitilmiş şey değil..tebdil-i kıyafetle çoğu padişah sokaklarda gezer, kanuna aykırı ve uygunsuz gördüğü kişileri esasen yanında kendi gibi tebdil-i kıyafet gezen askerlere ''cellaaat'' diye ünleyerek anında öldürtürlerdi..

yani demekliğim o ki, kardeş katline şaşırmamak gerek fazla..padişah nerdeyse kanun da oradaydı zaten..

06 Mayıs 2008 09:46

düzeltme:

irade-i seniye derken, 'ikinci anlamına gelen ''sani'' ile yüce anlamına gelen ''seni''yi karıştırmış olabilirim. bu cihetle mana muhtemelen değişiyor..

gerçi zillullahi fil-alem (Allahın yeryüzündeki gölgesi) titrini de taşıyabilen halife-padişahlar sözkonusu olunca, böylesi bir kafa karışmasının pek masum karşılanabileceği kanaatindeyim.


*nilay*
Daire Başkanı
06 Mayıs 2008 19:17

"""bunu bırakalım da her aksi duruma kılıf uydurmakta pek mahir olan tarihçiler düşünsün..""""

sağol be sunguroğlu.Biz her aksi duruma kılıf uyduruyoruz yani.

Vivian bir açıdan haklısın ama kardeş katli dolayısıyla acaba devlet hiç zedelenmemiş mi ki sence. Devrin anlayışını ben de biliyorum ama tahta çıkış maceralarını ve hilelerini de düşünüyorum. Bu durumda bizim daha farklı yaklaşmamızgerektiğini düşünüyorum.

Bir diğer başlıkta da tartışılıyor bu, Şehzade mustafa'nın öldürülmesi ile ilgili olan da. Sanırım farızi konuşmalar tarihe uymaz. Yani o olsaydı veya keşkeler gibi. Senin yazdıklarında bu yok ama salt kafes usulü devletin çöküşüne yol açmamıştır. Yeniçerilerdeki bozulma yavuz dönemine kadar iner. Değil mi?


erarslan38
Kapalı
10 Mayıs 2008 11:27

"tarafsız tarihçiler,şehzade katlinin bir gaddarlıktan degil,devletin bütünlüğünü her şeyin üstünde tutma zaruretinden gelen cebri bir fedakarlıktan kaynaklandıgı yolunda hüküm vermişlerdir".YAVUZ BAHADIROGLU-BİZ OSMANLIYIZ,s:191 ne kadar kabul edersiniz,kimseyi inandırmak zorunda degilizya da kimseden onay almak zorunda degiliz.zamanında yapılması gerkenler yapılmış,dogru ya da yanlış.bunu biz buğün kü mantıkla eleştiremeyiz.

11 Mayıs 2008 20:49

değerli arkadaşım..burada tartışılan konu sizin anlattığınız şekliyle tartışılmıyor zaten..biz kardeş katlini devletin bekasını hazırlayıcı bir tedbir olarak görmeyiz demiyoruz..bu tedbir öyle veya böyle devletin ömrünü uzatmıştır o ayrı konu..tartıştığımız şu..:

osmanlı gibi temelleri, tüm insanlık ve ahlak değerleri islama göre vasıflanmış ve yoğrulup bu bütünsel anlayışta şahikasına erişmiş bir imparatorluğun yöneticilerinin bu katl olayını hangi islami esaslara dayandırmış oldukları ve/veya bu dayandırmanın ne derece islami ve insani olduğudur..buna rağmen hala devletin bekası için lazım geliyordu denirse, insanlıktan nasipsiz bir anlayış olmakla bugün bir devletin veya başka bir bozguncu topluluğun devletlerinin bekası için akıttığı kana anlayışla bakmak iktiza eder..böyle teranelerin yenir yutulur ve izahı islam ve insanlıkla kabil bir yönü yoktur..kardeş kanının akmaması için zamanın aklı evvel geçinen kişileri neden başka bir tedbire tevessül yolunu seçmemişlerdir? neden ille de kan..!?

benim anlamaya ve anlatmaya çalıştığım konu da bu idi esasen..ekber evlad uygulaması deniliyor..1. ahmed başlattı deniliyor..ve hemen ardından da oğlu 2. osman (genç), hotine giderken kardeşi şehzade mehmedi boğdurtuveriyor bu nasıl iş? demek bu tedbir işe yaramamış..başka bir tedbire yönelinmeli idi...ham sofuluk ve kaba yobazlıkla olacak iş değildir..hamasi söylemler de boşunadır..yanlış yapılmıştır vesselam..


erarslan38
Kapalı
11 Mayıs 2008 21:08

TARİHÇİLER KILIF UYDURUYOR NASIL OLSA KARDEŞ.BEN DE UYDURDUM TARİHÇİ OLARAK.FATİH'İN KARDEŞ KATLİ KESİNSE;NİYE O GÜNKÜ ULMA "CEVAZ VERMEDİ,EKSER ULEMA BİLE BUNA CEVAZ VERDİ" DENİYOR.İNCELERSEN DAHA ÖNCE YAZDIM KURAN AYETİNİ:BİR CANA KIYMAK....

TEKAMÜL YAŞANMIŞ VE EKBER-ERŞED KANUNU SON GELİŞİM OLMUŞTUR.

ASKERİ BİR TABİRLE "YAPCEK BİR ŞEY YOK".İSTER İNAN,İSTER İNANMA.

11 Mayıs 2008 21:24

be hey kardeşim..ben de zaman içinde geriye gidip değiştirelim mi dedim..yaşanmış bitmiş ayrı konu..

olaya hala intikal edemedin anlaşılan..


dilŞAD2
Kapalı
12 Mayıs 2008 07:54

Osmanlı padişahlarının çoğu evliya olarak bilinir...Dindarlıkları,sufiyane yaşamları bir müslümana örnek teşkil eder...


aZa Zel
Yasaklı
29 Mayıs 2008 09:15

Bu kanun osmanlıyı anlatmaya yeter de artar.başka bir söze gerek yok


dilŞAD2
Kapalı
29 Mayıs 2008 09:39

Osmanlıyı bir de senin dilinden dinleyelim şeytanın silahı....Bakalım zebaniler alemi ne diyor Osmanlı için


dilŞAD2
Kapalı
28 Ocak 2010 20:15

Bu mesele benim için hala soru işaretleri taşıyor...:(


bittersweettimes
Şube Müdürü
30 Ocak 2010 14:43

1- Osmanlının en ihtişamlı dönemi Fatih dönemi değil Kanuni dönemidir.

2- Kardeş katli dinimizce yanlış olmakla birlikte, güç sevdalısı ve kişisel çıkar peşinde koşan şehzadelerin önüne geçilmesi ve devletin bekaası için doğru olmuştur. Bu haklılıkta isyan eden şehzadelerin varlığında kendini ispatlamıştır.

3- Ekber ve erşad sistemi ise görünüşteki bir yanlışı düzeltmek için devletin geleceğini etkileyen yanlış bir uygulama olmuştur. Çünkü hanedanın en büyük üyesinin, orayı hak eden ve devletin devamını sağlayacak kişi olmadığını göstermiştir. Bu uygulamayla bilimden geri kalınmıştır. Bununda yegane sebebi başa geçen padişahların hala kendilerini avrupadan üstün görmeleri ve avrupadaki yeniliklere önemsiz gözüyle bakmalarıdır. Ehil kişilerin tahta geçmemesi dıştaki gelişmelerden uzak kalmaya ve içte de cıkar kavgalarına sebep olmuştur. Osmanlının çöküşünü hazırlayan temel sorun bu olmuştur.


GÜVENülkü
Daire Başkanı
10 Temmuz 2012 14:44

2008 yılında açmışım başlığı ama bu meseleyi yıllar oldu hala çözemedim...

aklım almıyor kardeşin ya da evladın katlini


serknkty
Yasaklı
16 Şubat 2013 22:03

bildiğin ilkellik işte, zaten gerici bir imparatorluktu osmanlı bu yüzden topraklarını korumayı bırak bilimde geri kaldıkça bütün toprakları fethedildi.

hepte bu uygulamayı haklı göstermek için tarihi o gün itibariyle düşünmek gerekir derler, e işlerine gelince bizim alimlerimiz, padişahlarımız ne kadar da düşünceliymiş diyenlerde onlar. adamlar 1200'lerde magna carta'yı ilan etmiş sen hala kardeş katliyle uğraşırsan hasta adam olman kaçınılmaz. kardeşini saymak sevmek 1900'lerden sonra mı bulundu?

GÜVENülkü, 12 yıl önce

2008 yılında açmışım başlığı ama bu meseleyi yıllar oldu hala çözemedim...

aklım almıyor kardeşin ya da evladın katlini


Kozgalış
Yasaklı
16 Şubat 2013 22:18

Kardeş katli yoksa millet katli var demektir.

Bir iç çekişme de bir isyanda binler belki on binlerce asker ölürdü tahtın, siyasetin olduğu yerde iç çekişmenin de eksik olmayacağını düşünürsek Viyana'ya gitmek değil İstanbul'u elde tutmak bile hayal olurdu.

Kardeş katli, Osmanlı'nın kendi sülalesi için zararlı fakat Türk milleti için çok yararlı olmuş bir karar ve fedakârlıkta zirve idi. Bu kararın anlamı, milletin evladını kendi evladına tercih etmektir. Ölüm ve yıkım hanedan içine çekilmiştir.

Böylece belki bir taht kavgasında atalarımızın ölmesinin önüne geçilmiş ve bizler dünyaya gelebilmişizdir. Fatih'e belki de İstanbul'dan çok daha fazlasını borçluyuzdur.

Toplam 79 mesaj

Çok Yazılan Konular

Sözlük

Son Haberler

Editörün Seçimi