SONUÇ
Hemen hemen bütün dinler ve kültürlerin sahip oldugu bir "kurtarici" fikri Islam'da da vardir. Ehli Sünnet inancinda muhtelif isimlerin bulunmasina ragmen, "Mehdî" ismi söhret kazanmistir. Yukarida isaret ettigimiz gibi her yüzyilda bir gelen müceddidlerden bahsedilir. Bu islahat hareketi sosyal bir hadisedir. Sosyal sartlarin bir neticesidir. Nerede fitne ve tahribat varsa, orada ona karsi bir hayir ve islahat sözkonusudur. Demek islahat hareketleri Islam ümmetinin fitrî bir ihtiyacidir. Ahirzamanda içtimaî ve ahlakî bozukluklarin artmasi, küfür ve inkarin yayginlasmasi karsisinda insanlarin manevî liderlere muhtaç oldugu sosyal bir realitedir. Nitekim sosyolojik olarak tarihe baktigimizda hep böyle cereyan etmistir.
Sünnî Müslümanlarda Mehdîlik, Siîlerde oldugu gibi, temel bir inanç degildir. Zira imanî meselelerin dereceleri vardir. Bazilari kat'î delil ister, bazilarinda zarini galib kafidir. O halde îmanin temel esaslarindan olmayan ahirzaman hadîsleriyle ilgili teferruat sayilabilecek meseleler için, kat'î delil aranmaz. "Belki yalniz reddetmemek ve teslimiyetle ilismemek" yeterdir. Mehdî meselesi daha çok imamet konusuyla irtibatli olmus, bu bakimdan Ehli Sünnet'te fer'î bir mesele olarak kabul edilmistir. Hadîs kaynaklarimizdan Buharî ve Müslim'de ismen geçmedigi dogrudur. Ancak "Mehdî" rolünü üstlenen "hak üzerine devam eden taife" ve buna benzer tabirlerle mefhum olarak geçtigini söylemek mümkündür. Hz. Isa'nin nüzulüyle ilgili varid olan hadîste geçen "mü'minlerin imami" meselesi ve Ibn Hacer el-Askalanî gibi bir allamenin, hadîsin yorumunda Mehdiye atifta bulunmasi dikkate degerdir.
Mehdîlikle ilgili haberlerin kaynaginda ihtida etmis bazi sahsiyetlerin bulunmasi, hadîsleri temelden reddetmeyi gerektirmez. Bazi zatlarin, bin seneden beri ümmetçe kabul edilmis bir mefhumu, reddetmelerinin ciddî delilleri bizce yoktur. En azindan delilleri, isbat edenlerinkinden daha kuvvetli degildir. Ibn Haldun dahi, Mehdî hadîslerini tenkit etmis, ancak kökten reddetmemistir. Az da olsa bir kisminin sihhatini kabul etmistir. Ayrica her zayif veya mevzu hadîsin "manasi yanlistir", demek degildir. Hadîs oldugu kesin degilse de, manasi dogru olabilir.
Bizce, bazi yazarlarin iddia ettigi gibi, Islam'daki Mehdî fikrini tamamen Hiristiyan kültürüne baglamayi kabul etmek ilmî açidan mümkün degildir.
Yeryüzünün belli bir bölgesinde, belli bir tarihte Mehdî olarak bir sahsi beklemek gibi bir inanci yanlis görüyoruz. Zira her devrede, her dönemde bu manayi tasiyan islahatçilar, faziletli sahsiyetler bulunabilir.
Hadislerde beyan edildigi üzere bir Müslümanin Mehdî'ye inanmasi normaldir. Kötü olan tenbellige düsüp herseyi Mehdî'nin düzeltecegini beklemektir. Gaybî bir insanin gelip bizi kurtarmasini bekleyerek uyusmaktir. Gerçekten Müslüman kendisini tenbellik dösegine atip ümit deryasinda bogulmamalidir. Araplarin bir atasözü vardir; "Gökten altin yagmaz", toplumlarin huzur ve refahi da kendiliginden meydana gelmez. Büyük çabalar gerektirir. Bugün Müslümanlarin bütün kuvvetleriyle, Allah'in koydugu kevnî kanunlara riayet edip, maddî ve manevî olarak ilerlemeye çahsmalari gerekir. Mehdî gelecektir diye vazifeyi birakmak mükellefiyetten kaçmaktir. Mehdîlik fikri gerçekten toplumu tembellige atiyorsa, felakettir. Ama Amerikalilarin, ülkelerini, Hz. Isa'ya yer hazirlamak düsüncesiyle yesillendirmeleri gibi, Müslümanlarin da Mehdî'ye zemin hazirlamak maksadiyla gayrete gelmeleri, netice itibariyle kötü olmasa gerektir.
Kanaatimizce Mehdî bir sahistan ibaret degildir. Faaliyetleri genis bir zaman dilimine dagilmis bir hareket, bir ekol ve bir cemaat olabilir. Zira hadîslerde anlatildigi üzere adaletin tesisini bir sahsin yapmasi mümkün degildir. Bir cemaat, büyük bir heyet, Müslümanlarin büyük bir toplulugu birlikte hareket ederse ancak basarabilir.
Mehdî meselesine inanip baglanmak, bir kisinin kamil Müslüman olmasini,kurtulusa ermesini gerektirmez. Bizce Mehdî'yi kavram olarak düsünmek gerekir. Hayir kavraminin bir sembolü olarak düsünülürse, mü'minler her dönemde hayir ve iyiligin yaninda yer alirlar. Her dönemde de buna ihtiyaç vardir. Zira hayir ve ser kavgasi her zaman olmus, kiyamete kadar da devam edecektir. Dolayisiyla hayir yoluna devam edildigi sürece Mehdî'ye tabi olmaktan elde edilen netice kazanilmis demektir. Bir hayalî Mehdî'yi beklemek yerine, nerede hayir varsa oraya kosmak, orada bulunmak daha isabetlidir. Mehdî inancina da daha uygundur. Bu dünya imtihan yeridir. Insan ne kadar hayra kosarsa, imtihani o kadar basarir. Herseyin açik seçik olmasi imtihan prensibine ters olur. Mehdî olsa bile onun Mehdî olduguna dair gökten bir nida yapilmayacaktir. Bazi seyleri zaman gösterir.
Bazi sahte Mehdîlerin çiktigi ve halki kandirdigi dogrudur. Ancak sahte Mehdîler çikiyor diye, bir fikri kökünden reddetmek dogru degildir. Müseylemetü'l Kezzab gibi sahte peygamberler de çikti; peygamberligi reddetmek gerekmedi. Sahte doktorlarin çikmasi doktorluk mesleginin reddini gerektirmez.
Hülasa Resülullah Efendimiz (sav) ahirzaman hadiselerinin, belki de kiyametten önceki iki yüz senelik dönemin portresini çizmistir. Bu dönemde cereyan edecek bazi hadiselere isaret etmistir. Yalniz isaretle iktifa etmistir. Tasrih etmesi de düsünülemezdi. Sadece isaretle iktifa etmesi de yorumlara açik kapi birakmistir. Bununla herkesi inanmaya mecbur tutmadigini göstermistir. Sayet mecbur tutmak isteseydi, bunlari tasrih ederdi. Bu bakimdan bizce Mehdî'ye inanmayan bir insani tekfir etmek dogru degildir. Ayni sekilde hadîsi seriflerin isiginda, Mehdîye inanan bir Müslümani cahillikle itham etmenin dogru olmadigi kanaatindeyiz...
Dipnotlar
*) Harran Üni. Ilahiyat Fak. Ögretim Üyesi
1) Ibn Haldun, el-Mukaddime, (nsr. Abdulvahit Vafi), H, 821. Kahire, 1981.
2) Goldziher, el-Akidem ve's-Seria, (trc. Muhammed Yusuf Musa v.dig), s. 215, Kahire, 1366/1946.
3) S. Uludag, Islam'da Inanç Konulari ve Itikadi Mezhepler, s. 434, Istanbul, 1992.
4) Buhari, Enbiya, 49.
5) Ebu Davud, Melahim, 1.
6) Müslim, Fiten, 67-9.
7) Ebu Davud, Mehdi, 7, nr.4285-86.
8) el-Rakim, el-Müstedrek, IV, 520.
9) Sa'd Muhammed Hasan, el-Mehdiyyetu fi'I-Islam Münzü Akdemi'l-Usuri Hattal-Yevm, s. 176-7, Kahire, 1953/1373.
1O) Sa'd Muhammed Hasan, el-Mehdiyyetu fi'l-Islam, s.177-9.
11) Ihn Manzur, Lisanu'l-Arab, h-d-y; Mevdudi, Meseleler ve Çözümleri (çev. Yusuf Karaca), 5, 46-7, Istanbul, 1990.
12) Ihn Manzur, a.g.e., h-d-y.
13) Ahmed h. Hanbel, Müsned, 1.84.
14) Abdullah Haccac, Alamatu'l-Kiyametü'l-Kübra, 5. 73, Kahire, 1986.
15) bkz. D.B. Macdonald, ,,Mehdi", IA. VII, 474, Istanbul, 1993; Goldziher'in ,,Mehdi" sözünün zamanimizda ,smühtedi", yada, baska bir dinden Islam'a girmis sahislar hakkinda kullandigini bildirmesi ve buna delil olarak da aslinda Kipti iken, sonradan Islam'i kabul eden ve isimleri Mehdi olan biri 1812-1815, digeri de 1870-1890 senelen arasinda Ezher seyhligi yapmis iki zat göstermesi bir yakistirmadin Zira Misir'da Mehdi ismini tasiyan ve aslinda müslüman olan ve Ezber'in muhtelif bölümlerinde yer alan birçok kiymetli zevat bulunmaktadir. Ezher seyhleri ve isimleri hakkinda bk. el-Faber Tarihuhu ve Tatavvuruh, s. 161-5, Kahire, 1403-1983.
16) es-Sefarini, Levamiu'l-Envar, II, 72, Kahire, 1323; Siddik Hasan Han, el-Izaa, s.147, 1407/1986.
17) Ahmed Emin, Duba'l-IsIam, III, 241, Beyrut, ts.
18) Ahmed Emin Duha'I-IsIlim III, 236, eI-Mehdi ve'l-Mehdeviyye, s. 39, Kahire, 1953; Goldziher, el-Akide ve's Seria, 5. 342; Ibdu'l-Esir, Üsdü'l-Gabe, IV, 3, Kahire, ts..
19) Nuaym h. eI-Hammad, Kitabu'l-Fiten, vn 53 a, Süleymaniye Atif Efendi ktp. no: 6O2.
2O) D.B. Macdonald, ,,Mehdi", IA, VII, 475.
21) Tirmizi, Ilim, 16; Ibn Mace, Mukaddime, 6; Ebu Davud, Sünnet, 5.
22) Ahmed Emin, Duha'l-Islam, III, 237; Uludag, Islam'da Inanç Konulari,s.435.
23) Sa'd Muhammed Hasan, a.g.e., s.183-4.
24) Bk. Süleyman Uludag, Islam'da Inanç Konulari, s.435.
25) Avni Ilhan, Mehdilik, s.127-9, Istanbul, 1993.
26) Ahined Emin, eI-Mehdi, s.42, Kahire, 1951.
27) Ahmed Emin, Duha'l-Islam, III, 241.
28) Bkz. Ahmed Emin a.g.e., III, 236, 242; Muhsin Abdulhamid, Islam'a Yönelen Yikici Hareketler, s.49.
29) Bkz. Margoliouth, ,,Mehdi", ERE VIII, 337, New York, 1925; E. Ruhi Figlali, ,,Mesih ve Mehdi Inanci Üzerine" AÜIF dergisi, c. 25, sn. 1981, s.196.
30) Bu konuda genis bilgi için bkz. Sa'd Muhammed Hasan, ei-Mehdiyyetu fi'l-Islam s.81-273; Ahmed Emin, el-Mehdi, s.63, 72 78-9, 80, 82, 84.
31) Ahmed Emin, el-Mehdi, s.29-37.
32) Sa'd Muhammed Hasan, a.g.e., s.195.
33) Bkz. el-Kehf (18)
34) Bu kelimeler için bkz. M.F. Abdulbaki, eI-Mu'cemu'l-Müfehres, s.731-6.
35) el-A'raf(7) 178; el-Isra, (17), 97; el-Kehf(18), 17.
36) er-Ra'd (13), 7.
37) Ihrahim Canan, Kütüb-i Sitte Tercemesi ve Serhi, XIV, 278, Ankara, 1992.
38) ez-Zuhr'if (43), 61.
39) Mehdi'ye isaret eden diger ayetler için bkz. Ethem Rubi Figlali, ,,Mesih ve Mehdi Inanci Üzerine" AÜIF, c. 25, sn. 1981, s.2O1, Avni Ilhan, Mehdilik, s.62, Ist. 1993.
40) Bkz. Ihrahim Canan, Kütüb-i Sitte Muhtasar Tercüme ve serhi, XIV, 266.
41) Ihn Kesir, Alamatu'l-Kiyame, (nsr. Ahdullatif Asur), s.33, Kahire, 1980.
42) es-Sefirini, Levami, II, 85; s. S.H. Ran, el-Izait, s. 143; Mehdi'nin yardimcilarindan da bahsedilir. Mesela Ibn Mes'ud'a nisbet edilen hir sözde, Mehdi'ye hazirlik yapan yedi kisiden bahsedilir. Fitneler zamaninda Allah yedi kisiyi ortaya çikarir. Bu alimler muhtelif bölgelerden gelip Mekke'de toplanirlar. Bunlar Mehdi için hazirlik yaparlar. Allah bunlar sayesinde Mehdi'nin muhahbetini insanlarina kalplerine atar. Gündüz aslanlar gibi, gece ruhban gibi hir kavimle yola çikar. (Resid er-Rasid, Tenviru r-Rical, s.21, Haleb, 1389).
43) Siddik Hasan Han, eI-Izaa Lima Kane ve ma Yekunu Beyne Ye-deyi's-Saa, s. 114, Kahire, ts. (essevkani, et-Tavdih fima Te-vatere fi Zuhuri'l-Mehdi ve'd-Deccal ve'l-Mesih'ten naklen)
44) Buhari, Enhiya, 49; Müslim, Iman, 244-246.
45) Bkz. Ihn Hacer el-Askalani, Fethu'l-Bari, VI, 570, Riyad, 1389/1969; eI-Kesmiri, et-Tasrih, (nsr. Ahdulfettah Ehu Gudde) 8.97-8, Haleh, 1385/1965; Abdullah Haccac; Alamatu'l-Kiyameti'l-Kübra, 5, 79, Kahire, 14O7/1986.
46) el-Askalani, a.y.
47) et-Teftazani, serbu'l-Makasid, (nsn Abdurrahman Umeyre), V,314, Beyrut, 1989.
48) Müslim, Fiten, 67-9.
49) Müslim, Fiten, 67-9.
50) Ebit Davud, Mehdi, 1.
51) Ebu Davud, Mehdi, 1, Tirmizi Fiten, 52; Ahmed b. Hanhel, Müsned, 1, 99.
52) Ebu Davud, Mehdi, 1, bkz. Siddik Hasan Ran, el-Izail, s.139.
53) Ibn Hanhel, Müsned, 1, 84. Meshur hadisçi el-EIbani, Mehdi hakkindaki hadislerin sahih oldugunu söylemektedir. (hkz. Silsiletu'l-Ehadisi's-Sahiha, 336, III, 38-43, 2371 nolu hadis, Kuveyt, 1400/1979.)
54) Ebu Davud, Mehdi, 1.
55) S. H. Ran, el-Izaa, s.130.
56) Siddik Rasan Han, a.g.e., s.128.
57) Ibn Mace, Fiten, 34; el-Hakim, el-Müstedrek, IV, 441-2, Beyrut, ts.
58) Ibn Kesir, Alamatu'l Kiyame, s.33.
59) Ibn Hacer, eI-Kavlu'l-Muhtasar fi'l-Mehdi'l-Muntazar, (ns. Muhammed Zeynuhum-Muhammed Azeb), 5. 23, Kahire, 1407/ 1986.
60) et-Taftazani, a.g.e., V, 314.
61) el-Azimabadi, Avnu'l-Ma'bud, IX, 362, Medine, 1389/1969.
62) es-Sefarini, el-Mukaddime.
64) el-Heytemi, el-Kavlu'l-Muhtasar, s.21; Kahire, 1987; S.H.Han, el-Izan, s.137.
65) Ibn Haldun, a.g.e., II, 789.
66) Ebu Davud, Mehdi, 1.
67) el-Heytemi, el-Kavlu'l-Muhtasar, s.22.
68) el-Reytemi, a.g.e., s.27-8.
69) Siddik Hasan Han, el-Izan, s.135.
70) Ebu Davud, Mehdi; 4; Tirmiz{ Fiten, 52; Ihn Ranhel, 1, 376, 377, 430, 448.
71) Ibn Hacer, eI-Kavlu'I-Muhtasar, 5. 29-52; el-Berzenci, eI-Isaa,119-12O, Kahire, ts.; es-Sefarini, Levami, II, 72-83.
72) Resid er-Rasid, Tenvir, s.27.
73) Tirmizi, Fiten, 52; Ibn Mace, Fiten, 34.
74) Ibn Hacer, a.g.e., s.71.
75) Ibn Hacer, a.g.e.,s.71.
76) Ibn Hacer, a.y.; es-Sefarini Levami', II, 85.
77) Ibn Hacer, a.y.; bu konudaki hadis için hkz. Buhari Enbiya, 49.
78) Ibn Hacer, a.g.e., s. 47.
79) bkz. es-Suyutî, Kitabu'li'lam bi Hükmi Isa aleyhisselam, (elHavi içinde), II, 156, Beyrut, 1983/1403; el-Münavi, Fayzu'l Kadir, V, 301, Beyrut, 1392/1972; el-Kesmirî, et-Tashh,s. 181.
80) el-Kesmiri, a.g.e., s. 181; Ibn Hacer, el-Kavlu'l Muhtasar, s. 24.
81) Tirmizî, Fiten, 79.
82) Ibn Hacer elHeytemî, el-Kavl, s. 24.
83) D.B. Macdonald, "Mehdî", IA, VII, 477.
84) Redis er-Rasid Tenviru'rRical fi Zuhuri'lMehdî ve'dDeccal, s. 22.
85) Ibn Hacer, el-Kaviu'lMuhtasar, s. 60.
86) Ibn Hacer, a.g.e., s. 49.
87) Ibn Hacer, a.g.e., s. 53.
88) Ibn Hacer, a.g.e., s. 54; krs. Isaya, 45:13; 224.
89) Bkz. Müslim, Fiten, 679; Siddik Hasan Han, elizaa, s. 1236.
90) Resid er-Rasid, Tenviru'rRical, s. 23 (Futuhat el-Mekkiye'nin 366. babindan naklen).
91) Resid er-Rasid, a.g.e., s. 26.
92) Mevdudî, Meseleler ve Çözümleri, s. 48.
93) Mevdudî, a.g.e., s. 45; Mehdî konusundaki hadislerin senet açisindan tahlilleri için bkz. Avni ilhan, Mehdîlik, s. 111139.
94) Mevdudî, a.g.e., s. 51.
95) Ahmed Emin, Duha'l Islam, III, 2378.
96) Muhsin Abdulhamid, Islam'a Yönelen Yikici Hareketler (çev. M. Saim Yeprem, Hasan Güleç), s. 53, Ankara, 1984.
97) ibrahim Canan, Kütübi Sitte Muhtasari XIV, 227,269.
98) el-Ket-Tanî, Nazmu'lMütenasir, s. 1446, Halep, ts; Süleyman Uludag, Islam'da Inanç Konulari, s. 438.
99) Bkz. Abdulkerim elHatip, el-Mehdî el-Muntazar, s. 4362, Kahire, 1401 /1980.
100) Ibn Haldun, el-Mukaddime, II, 822.
101) Ibn Haldun, a.g.e., II, 787.
102) Ibn Haldun, a.g.e., II, 807; (Çev. Zakir Kadiri Ugan), II, 165, istanbul, 1989.
103) IbnHaldun,a.g.e.,lll,1109.
104) Ibn Kesir, Alamatu Yevmi'lKiyame, (nsr. Abdullatif Asur), s. 24,
105) Goldziher, a.g.e., s. 344.
106) Ebu Davud, Melahim, I.
107) John R. Hirineis, The Facts on File Dictionary of Religion, s. 198, USA, 1984.
108) D.B. Macdonald, Mehdî", IA, VII, 476.
109) Ancak Es'arî, Makalat'inda "Hz. Peygamber'in müjdeledigi Mehdî'nin Rafizîlerden Harbiyye'dir" demekle, sanki kendisi de Peygamberin müjdeledigi Mehdî fikrini benimsiyor, ancak Rafizîlerin dedigi kisinin, Mehdî olmadigini söylüyor. (bk. Makalatu'lislamiyyin, s. 23 (nsr. Richard Mc Carthy, Beyrut, 1953).
110) Avni ilhan, "Mehdîlik', Ehli Sünnet Tetkikleri, s. 330; Mehdîlik, s. 141.
111) Teftazanî, Sertiu'lMakasid, V. 312.
112) Bkz. Teftazanî, a.g.e., V, 3123; krs. Macdonald, "Mehdî", IA, VII, 476.
113) Ibn Haldun, a.g.e., II, 817.
114) Mevdudî, Meseleler ve Çözümleri, s. 47,50,51.
115) Goldziher, elAkide ve'sSeria, s. 195.
116) Ahmed Emin, Duha'lislam, III, 245.
117) Abdulkerim elHatip, el-Mehdî'lMuhtazar ve Men Yenteziruneh, s. 1482,112; Abdullah es-Semman, elIslamu'l Mustafa, 901, Kahire ts.
118) B.S.Nursî,Mektubat,s.4112.
119) a.y.
120) B.S. Nursî, Emirdag Lahikasi, 1,25960, Istanbul, 1976.
121) B. S. Nursî, Mektubat, s. 4112, Istanbul, 1976.
122) a.y.
123) B. S. Nursî, Sualar, s. 355, Istanbul, 1958.
124) Müslim, iman, 247.
125) Muhsin Abdulhamid, Islam'a Yönelen Yikici Hareketler, s. 52.
126) Bkz. Süleyman Uludag, Islam'da Inanç Konulari, s. 435.
YARD.DOÇ. Dr. ZEKİ SARITOPRAK.
SONUÇ
Hemen hemen bütün dinler ve kültürlerin sahip oldugu bir "kurtarici" fikri Islam'da da vardir. Ehli Sünnet inancinda muhtelif isimlerin bulunmasina ragmen, "Mehdî" ismi söhret kazanmistir. Yukarida isaret ettigimiz gibi her yüzyilda bir gelen müceddidlerden bahsedilir. Bu islahat hareketi sosyal bir hadisedir. Sosyal sartlarin bir neticesidir. Nerede fitne ve tahribat varsa, orada ona karsi bir hayir ve islahat sözkonusudur. Demek islahat hareketleri Islam ümmetinin fitrî bir ihtiyacidir. Ahirzamanda içtimaî ve ahlakî bozukluklarin artmasi, küfür ve inkarin yayginlasmasi karsisinda insanlarin manevî liderlere muhtaç oldugu sosyal bir realitedir. Nitekim sosyolojik olarak tarihe baktigimizda hep böyle cereyan etmistir.
Sünnî Müslümanlarda Mehdîlik, Siîlerde oldugu gibi, temel bir inanç degildir. Zira imanî meselelerin dereceleri vardir. Bazilari kat'î delil ister, bazilarinda zarini galib kafidir. O halde îmanin temel esaslarindan olmayan ahirzaman hadîsleriyle ilgili teferruat sayilabilecek meseleler için, kat'î delil aranmaz. "Belki yalniz reddetmemek ve teslimiyetle ilismemek" yeterdir. Mehdî meselesi daha çok imamet konusuyla irtibatli olmus, bu bakimdan Ehli Sünnet'te fer'î bir mesele olarak kabul edilmistir. Hadîs kaynaklarimizdan Buharî ve Müslim'de ismen geçmedigi dogrudur. Ancak "Mehdî" rolünü üstlenen "hak üzerine devam eden taife" ve buna benzer tabirlerle mefhum olarak geçtigini söylemek mümkündür. Hz. Isa'nin nüzulüyle ilgili varid olan hadîste geçen "mü'minlerin imami" meselesi ve Ibn Hacer el-Askalanî gibi bir allamenin, hadîsin yorumunda Mehdiye atifta bulunmasi dikkate degerdir.
Mehdîlikle ilgili haberlerin kaynaginda ihtida etmis bazi sahsiyetlerin bulunmasi, hadîsleri temelden reddetmeyi gerektirmez. Bazi zatlarin, bin seneden beri ümmetçe kabul edilmis bir mefhumu, reddetmelerinin ciddî delilleri bizce yoktur. En azindan delilleri, isbat edenlerinkinden daha kuvvetli degildir. Ibn Haldun dahi, Mehdî hadîslerini tenkit etmis, ancak kökten reddetmemistir. Az da olsa bir kisminin sihhatini kabul etmistir. Ayrica her zayif veya mevzu hadîsin "manasi yanlistir", demek degildir. Hadîs oldugu kesin degilse de, manasi dogru olabilir.
Bizce, bazi yazarlarin iddia ettigi gibi, Islam'daki Mehdî fikrini tamamen Hiristiyan kültürüne baglamayi kabul etmek ilmî açidan mümkün degildir.
Yeryüzünün belli bir bölgesinde, belli bir tarihte Mehdî olarak bir sahsi beklemek gibi bir inanci yanlis görüyoruz. Zira her devrede, her dönemde bu manayi tasiyan islahatçilar, faziletli sahsiyetler bulunabilir.
Hadislerde beyan edildigi üzere bir Müslümanin Mehdî'ye inanmasi normaldir. Kötü olan tenbellige düsüp herseyi Mehdî'nin düzeltecegini beklemektir. Gaybî bir insanin gelip bizi kurtarmasini bekleyerek uyusmaktir. Gerçekten Müslüman kendisini tenbellik dösegine atip ümit deryasinda bogulmamalidir. Araplarin bir atasözü vardir; "Gökten altin yagmaz", toplumlarin huzur ve refahi da kendiliginden meydana gelmez. Büyük çabalar gerektirir. Bugün Müslümanlarin bütün kuvvetleriyle, Allah'in koydugu kevnî kanunlara riayet edip, maddî ve manevî olarak ilerlemeye çahsmalari gerekir. Mehdî gelecektir diye vazifeyi birakmak mükellefiyetten kaçmaktir. Mehdîlik fikri gerçekten toplumu tembellige atiyorsa, felakettir. Ama Amerikalilarin, ülkelerini, Hz. Isa'ya yer hazirlamak düsüncesiyle yesillendirmeleri gibi, Müslümanlarin da Mehdî'ye zemin hazirlamak maksadiyla gayrete gelmeleri, netice itibariyle kötü olmasa gerektir.
Kanaatimizce Mehdî bir sahistan ibaret degildir. Faaliyetleri genis bir zaman dilimine dagilmis bir hareket, bir ekol ve bir cemaat olabilir. Zira hadîslerde anlatildigi üzere adaletin tesisini bir sahsin yapmasi mümkün degildir. Bir cemaat, büyük bir heyet, Müslümanlarin büyük bir toplulugu birlikte hareket ederse ancak basarabilir.
Mehdî meselesine inanip baglanmak, bir kisinin kamil Müslüman olmasini,kurtulusa ermesini gerektirmez. Bizce Mehdî'yi kavram olarak düsünmek gerekir. Hayir kavraminin bir sembolü olarak düsünülürse, mü'minler her dönemde hayir ve iyiligin yaninda yer alirlar. Her dönemde de buna ihtiyaç vardir. Zira hayir ve ser kavgasi her zaman olmus, kiyamete kadar da devam edecektir. Dolayisiyla hayir yoluna devam edildigi sürece Mehdî'ye tabi olmaktan elde edilen netice kazanilmis demektir. Bir hayalî Mehdî'yi beklemek yerine, nerede hayir varsa oraya kosmak, orada bulunmak daha isabetlidir. Mehdî inancina da daha uygundur. Bu dünya imtihan yeridir. Insan ne kadar hayra kosarsa, imtihani o kadar basarir. Herseyin açik seçik olmasi imtihan prensibine ters olur. Mehdî olsa bile onun Mehdî olduguna dair gökten bir nida yapilmayacaktir. Bazi seyleri zaman gösterir.
Bazi sahte Mehdîlerin çiktigi ve halki kandirdigi dogrudur. Ancak sahte Mehdîler çikiyor diye, bir fikri kökünden reddetmek dogru degildir. Müseylemetü'l Kezzab gibi sahte peygamberler de çikti; peygamberligi reddetmek gerekmedi. Sahte doktorlarin çikmasi doktorluk mesleginin reddini gerektirmez.
Hülasa Resülullah Efendimiz (sav) ahirzaman hadiselerinin, belki de kiyametten önceki iki yüz senelik dönemin portresini çizmistir. Bu dönemde cereyan edecek bazi hadiselere isaret etmistir. Yalniz isaretle iktifa etmistir. Tasrih etmesi de düsünülemezdi. Sadece isaretle iktifa etmesi de yorumlara açik kapi birakmistir. Bununla herkesi inanmaya mecbur tutmadigini göstermistir. Sayet mecbur tutmak isteseydi, bunlari tasrih ederdi. Bu bakimdan bizce Mehdî'ye inanmayan bir insani tekfir etmek dogru degildir. Ayni sekilde hadîsi seriflerin isiginda, Mehdîye inanan bir Müslümani cahillikle itham etmenin dogru olmadigi kanaatindeyiz...
Dipnotlar
*) Harran Üni. Ilahiyat Fak. Ögretim Üyesi
1) Ibn Haldun, el-Mukaddime, (nsr. Abdulvahit Vafi), H, 821. Kahire, 1981.
2) Goldziher, el-Akidem ve's-Seria, (trc. Muhammed Yusuf Musa v.dig), s. 215, Kahire, 1366/1946.
3) S. Uludag, Islam'da Inanç Konulari ve Itikadi Mezhepler, s. 434, Istanbul, 1992.
4) Buhari, Enbiya, 49.
5) Ebu Davud, Melahim, 1.
6) Müslim, Fiten, 67-9.
7) Ebu Davud, Mehdi, 7, nr.4285-86.
8) el-Rakim, el-Müstedrek, IV, 520.
9) Sa'd Muhammed Hasan, el-Mehdiyyetu fi'I-Islam Münzü Akdemi'l-Usuri Hattal-Yevm, s. 176-7, Kahire, 1953/1373.
1O) Sa'd Muhammed Hasan, el-Mehdiyyetu fi'l-Islam, s.177-9.
11) Ihn Manzur, Lisanu'l-Arab, h-d-y; Mevdudi, Meseleler ve Çözümleri (çev. Yusuf Karaca), 5, 46-7, Istanbul, 1990.
12) Ihn Manzur, a.g.e., h-d-y.
13) Ahmed h. Hanbel, Müsned, 1.84.
14) Abdullah Haccac, Alamatu'l-Kiyametü'l-Kübra, 5. 73, Kahire, 1986.
15) bkz. D.B. Macdonald, ,,Mehdi", IA. VII, 474, Istanbul, 1993; Goldziher'in ,,Mehdi" sözünün zamanimizda ,smühtedi", yada, baska bir dinden Islam'a girmis sahislar hakkinda kullandigini bildirmesi ve buna delil olarak da aslinda Kipti iken, sonradan Islam'i kabul eden ve isimleri Mehdi olan biri 1812-1815, digeri de 1870-1890 senelen arasinda Ezher seyhligi yapmis iki zat göstermesi bir yakistirmadin Zira Misir'da Mehdi ismini tasiyan ve aslinda müslüman olan ve Ezber'in muhtelif bölümlerinde yer alan birçok kiymetli zevat bulunmaktadir. Ezher seyhleri ve isimleri hakkinda bk. el-Faber Tarihuhu ve Tatavvuruh, s. 161-5, Kahire, 1403-1983.
16) es-Sefarini, Levamiu'l-Envar, II, 72, Kahire, 1323; Siddik Hasan Han, el-Izaa, s.147, 1407/1986.
17) Ahmed Emin, Duba'l-IsIam, III, 241, Beyrut, ts.
18) Ahmed Emin Duha'I-IsIlim III, 236, eI-Mehdi ve'l-Mehdeviyye, s. 39, Kahire, 1953; Goldziher, el-Akide ve's Seria, 5. 342; Ibdu'l-Esir, Üsdü'l-Gabe, IV, 3, Kahire, ts..
19) Nuaym h. eI-Hammad, Kitabu'l-Fiten, vn 53 a, Süleymaniye Atif Efendi ktp. no: 6O2.
2O) D.B. Macdonald, ,,Mehdi", IA, VII, 475.
21) Tirmizi, Ilim, 16; Ibn Mace, Mukaddime, 6; Ebu Davud, Sünnet, 5.
22) Ahmed Emin, Duha'l-Islam, III, 237; Uludag, Islam'da Inanç Konulari,s.435.
23) Sa'd Muhammed Hasan, a.g.e., s.183-4.
24) Bk. Süleyman Uludag, Islam'da Inanç Konulari, s.435.
25) Avni Ilhan, Mehdilik, s.127-9, Istanbul, 1993.
26) Ahined Emin, eI-Mehdi, s.42, Kahire, 1951.
27) Ahmed Emin, Duha'l-Islam, III, 241.
28) Bkz. Ahmed Emin a.g.e., III, 236, 242; Muhsin Abdulhamid, Islam'a Yönelen Yikici Hareketler, s.49.
29) Bkz. Margoliouth, ,,Mehdi", ERE VIII, 337, New York, 1925; E. Ruhi Figlali, ,,Mesih ve Mehdi Inanci Üzerine" AÜIF dergisi, c. 25, sn. 1981, s.196.
30) Bu konuda genis bilgi için bkz. Sa'd Muhammed Hasan, ei-Mehdiyyetu fi'l-Islam s.81-273; Ahmed Emin, el-Mehdi, s.63, 72 78-9, 80, 82, 84.
31) Ahmed Emin, el-Mehdi, s.29-37.
32) Sa'd Muhammed Hasan, a.g.e., s.195.
33) Bkz. el-Kehf (18)
34) Bu kelimeler için bkz. M.F. Abdulbaki, eI-Mu'cemu'l-Müfehres, s.731-6.
35) el-A'raf(7) 178; el-Isra, (17), 97; el-Kehf(18), 17.
36) er-Ra'd (13), 7.
37) Ihrahim Canan, Kütüb-i Sitte Tercemesi ve Serhi, XIV, 278, Ankara, 1992.
38) ez-Zuhr'if (43), 61.
39) Mehdi'ye isaret eden diger ayetler için bkz. Ethem Rubi Figlali, ,,Mesih ve Mehdi Inanci Üzerine" AÜIF, c. 25, sn. 1981, s.2O1, Avni Ilhan, Mehdilik, s.62, Ist. 1993.
40) Bkz. Ihrahim Canan, Kütüb-i Sitte Muhtasar Tercüme ve serhi, XIV, 266.
41) Ihn Kesir, Alamatu'l-Kiyame, (nsr. Ahdullatif Asur), s.33, Kahire, 1980.
42) es-Sefirini, Levami, II, 85; s. S.H. Ran, el-Izait, s. 143; Mehdi'nin yardimcilarindan da bahsedilir. Mesela Ibn Mes'ud'a nisbet edilen hir sözde, Mehdi'ye hazirlik yapan yedi kisiden bahsedilir. Fitneler zamaninda Allah yedi kisiyi ortaya çikarir. Bu alimler muhtelif bölgelerden gelip Mekke'de toplanirlar. Bunlar Mehdi için hazirlik yaparlar. Allah bunlar sayesinde Mehdi'nin muhahbetini insanlarina kalplerine atar. Gündüz aslanlar gibi, gece ruhban gibi hir kavimle yola çikar. (Resid er-Rasid, Tenviru r-Rical, s.21, Haleb, 1389).
43) Siddik Hasan Han, eI-Izaa Lima Kane ve ma Yekunu Beyne Ye-deyi's-Saa, s. 114, Kahire, ts. (essevkani, et-Tavdih fima Te-vatere fi Zuhuri'l-Mehdi ve'd-Deccal ve'l-Mesih'ten naklen)
44) Buhari, Enhiya, 49; Müslim, Iman, 244-246.
45) Bkz. Ihn Hacer el-Askalani, Fethu'l-Bari, VI, 570, Riyad, 1389/1969; eI-Kesmiri, et-Tasrih, (nsr. Ahdulfettah Ehu Gudde) 8.97-8, Haleh, 1385/1965; Abdullah Haccac; Alamatu'l-Kiyameti'l-Kübra, 5, 79, Kahire, 14O7/1986.
46) el-Askalani, a.y.
47) et-Teftazani, serbu'l-Makasid, (nsn Abdurrahman Umeyre), V,314, Beyrut, 1989.
48) Müslim, Fiten, 67-9.
49) Müslim, Fiten, 67-9.
50) Ebit Davud, Mehdi, 1.
51) Ebu Davud, Mehdi, 1, Tirmizi Fiten, 52; Ahmed b. Hanhel, Müsned, 1, 99.
52) Ebu Davud, Mehdi, 1, bkz. Siddik Hasan Ran, el-Izail, s.139.
53) Ibn Hanhel, Müsned, 1, 84. Meshur hadisçi el-EIbani, Mehdi hakkindaki hadislerin sahih oldugunu söylemektedir. (hkz. Silsiletu'l-Ehadisi's-Sahiha, 336, III, 38-43, 2371 nolu hadis, Kuveyt, 1400/1979.)
54) Ebu Davud, Mehdi, 1.
55) S. H. Ran, el-Izaa, s.130.
56) Siddik Rasan Han, a.g.e., s.128.
57) Ibn Mace, Fiten, 34; el-Hakim, el-Müstedrek, IV, 441-2, Beyrut, ts.
58) Ibn Kesir, Alamatu'l Kiyame, s.33.
59) Ibn Hacer, eI-Kavlu'l-Muhtasar fi'l-Mehdi'l-Muntazar, (ns. Muhammed Zeynuhum-Muhammed Azeb), 5. 23, Kahire, 1407/ 1986.
60) et-Taftazani, a.g.e., V, 314.
61) el-Azimabadi, Avnu'l-Ma'bud, IX, 362, Medine, 1389/1969.
62) es-Sefarini, el-Mukaddime.
64) el-Heytemi, el-Kavlu'l-Muhtasar, s.21; Kahire, 1987; S.H.Han, el-Izan, s.137.
65) Ibn Haldun, a.g.e., II, 789.
66) Ebu Davud, Mehdi, 1.
67) el-Heytemi, el-Kavlu'l-Muhtasar, s.22.
68) el-Reytemi, a.g.e., s.27-8.
69) Siddik Hasan Han, el-Izan, s.135.
70) Ebu Davud, Mehdi; 4; Tirmiz{ Fiten, 52; Ihn Ranhel, 1, 376, 377, 430, 448.
71) Ibn Hacer, eI-Kavlu'I-Muhtasar, 5. 29-52; el-Berzenci, eI-Isaa,119-12O, Kahire, ts.; es-Sefarini, Levami, II, 72-83.
72) Resid er-Rasid, Tenvir, s.27.
73) Tirmizi, Fiten, 52; Ibn Mace, Fiten, 34.
74) Ibn Hacer, a.g.e., s.71.
75) Ibn Hacer, a.g.e.,s.71.
76) Ibn Hacer, a.y.; es-Sefarini Levami', II, 85.
77) Ibn Hacer, a.y.; bu konudaki hadis için hkz. Buhari Enbiya, 49.
78) Ibn Hacer, a.g.e., s. 47.
79) bkz. es-Suyutî, Kitabu'li'lam bi Hükmi Isa aleyhisselam, (elHavi içinde), II, 156, Beyrut, 1983/1403; el-Münavi, Fayzu'l Kadir, V, 301, Beyrut, 1392/1972; el-Kesmirî, et-Tashh,s. 181.
80) el-Kesmiri, a.g.e., s. 181; Ibn Hacer, el-Kavlu'l Muhtasar, s. 24.
81) Tirmizî, Fiten, 79.
82) Ibn Hacer elHeytemî, el-Kavl, s. 24.
83) D.B. Macdonald, "Mehdî", IA, VII, 477.
84) Redis er-Rasid Tenviru'rRical fi Zuhuri'lMehdî ve'dDeccal, s. 22.
85) Ibn Hacer, el-Kaviu'lMuhtasar, s. 60.
86) Ibn Hacer, a.g.e., s. 49.
87) Ibn Hacer, a.g.e., s. 53.
88) Ibn Hacer, a.g.e., s. 54; krs. Isaya, 45:13; 224.
89) Bkz. Müslim, Fiten, 679; Siddik Hasan Han, elizaa, s. 1236.
90) Resid er-Rasid, Tenviru'rRical, s. 23 (Futuhat el-Mekkiye'nin 366. babindan naklen).
91) Resid er-Rasid, a.g.e., s. 26.
92) Mevdudî, Meseleler ve Çözümleri, s. 48.
93) Mevdudî, a.g.e., s. 45; Mehdî konusundaki hadislerin senet açisindan tahlilleri için bkz. Avni ilhan, Mehdîlik, s. 111139.
94) Mevdudî, a.g.e., s. 51.
95) Ahmed Emin, Duha'l Islam, III, 2378.
96) Muhsin Abdulhamid, Islam'a Yönelen Yikici Hareketler (çev. M. Saim Yeprem, Hasan Güleç), s. 53, Ankara, 1984.
97) ibrahim Canan, Kütübi Sitte Muhtasari XIV, 227,269.
98) el-Ket-Tanî, Nazmu'lMütenasir, s. 1446, Halep, ts; Süleyman Uludag, Islam'da Inanç Konulari, s. 438.
99) Bkz. Abdulkerim elHatip, el-Mehdî el-Muntazar, s. 4362, Kahire, 1401 /1980.
100) Ibn Haldun, el-Mukaddime, II, 822.
101) Ibn Haldun, a.g.e., II, 787.
102) Ibn Haldun, a.g.e., II, 807; (Çev. Zakir Kadiri Ugan), II, 165, istanbul, 1989.
103) IbnHaldun,a.g.e.,lll,1109.
104) Ibn Kesir, Alamatu Yevmi'lKiyame, (nsr. Abdullatif Asur), s. 24,
105) Goldziher, a.g.e., s. 344.
106) Ebu Davud, Melahim, I.
107) John R. Hirineis, The Facts on File Dictionary of Religion, s. 198, USA, 1984.
108) D.B. Macdonald, Mehdî", IA, VII, 476.
109) Ancak Es'arî, Makalat'inda "Hz. Peygamber'in müjdeledigi Mehdî'nin Rafizîlerden Harbiyye'dir" demekle, sanki kendisi de Peygamberin müjdeledigi Mehdî fikrini benimsiyor, ancak Rafizîlerin dedigi kisinin, Mehdî olmadigini söylüyor. (bk. Makalatu'lislamiyyin, s. 23 (nsr. Richard Mc Carthy, Beyrut, 1953).
110) Avni ilhan, "Mehdîlik', Ehli Sünnet Tetkikleri, s. 330; Mehdîlik, s. 141.
111) Teftazanî, Sertiu'lMakasid, V. 312.
112) Bkz. Teftazanî, a.g.e., V, 3123; krs. Macdonald, "Mehdî", IA, VII, 476.
113) Ibn Haldun, a.g.e., II, 817.
114) Mevdudî, Meseleler ve Çözümleri, s. 47,50,51.
115) Goldziher, elAkide ve'sSeria, s. 195.
116) Ahmed Emin, Duha'lislam, III, 245.
117) Abdulkerim elHatip, el-Mehdî'lMuhtazar ve Men Yenteziruneh, s. 1482,112; Abdullah es-Semman, elIslamu'l Mustafa, 901, Kahire ts.
118) B.S.Nursî,Mektubat,s.4112.
119) a.y.
120) B.S. Nursî, Emirdag Lahikasi, 1,25960, Istanbul, 1976.
121) B. S. Nursî, Mektubat, s. 4112, Istanbul, 1976.
122) a.y.
123) B. S. Nursî, Sualar, s. 355, Istanbul, 1958.
124) Müslim, iman, 247.
125) Muhsin Abdulhamid, Islam'a Yönelen Yikici Hareketler, s. 52.
126) Bkz. Süleyman Uludag, Islam'da Inanç Konulari, s. 435.
YARD.DOÇ. Dr. ZEKİ SARITOPRAK.