Birtakım doğru uygulamalarını halkın büyük çoğunluğu desteklemiştir. İŞte bunun zıddı olarak İslâm?ın yanlış veya hatalı uygulamalarından dolayı Müslümanlara ve dolayisiyla Islâm?a iftiralar yapılmaktadır. Ülkede büyük nüfus toplumu İslâm?ı okuyarak değil, görerek öğrendiği acı gerçeğini söylersek, çok büyük hatalar yaptığımızı fark ederiz. Kadın hususunda da din adına yapılan birtakım hatalı ve yanlış uygulamalar, Müslümanlığın ve Müslümanların itham ve iftira almasına sebep olmustur. Bu yanlış düzeltilmeli ve uygulamaları doğru olarak yapmalı ve konuşmalıyız.
1. Kendileriyle nikâhlanmanız İslâmi açıdan meşru olan erkeklerle zaruret olmaksızın meşgul olmamanız ve laubali davranmamanızı istiyor.
2. Kendisine karşı giyiminize dikkat ederek, dağınık bir durumda olmamanızı, düzenli ve cazibeli olmanızı istiyor.
3. Kendinizin hayatınızdaki yerinin önemini zaman zaman ifade etmenizi, bunu hareketlerinizle de hissettirmenizi istiyor.
4. Onda görmek istediğiniz ve görmek istemediğiniz hasletlerin eksikliğini hissettirerek ve aşağılayarak değil de, saygılı bir şekilde ifade etmenizi istiyor.
5. Onu ruhen destekleyerek ve kendisine itimat ettiğinizi, güvendiğinizi hissettirecek tarzda, riyaya kaçmadan takdir edici sözler söylemenizi istiyor.
6. Kendilerinin eksik ve hatalı olan yön ve davranışlarını akrabalarınız da dahil olmak üzere başkalarının yanında dile getirerek, küçük düşürücü söz ve tavırlarda (yanında ve gıyabında da olsa) bulunmamanızı istiyor.
7. Yabancı erkeklerin güzel hasletlerini eşinizi kıskandıracak şekilde ve onu aşağılayacak şekilde (yalnızken de olsa) dile getirmemenizi istiyor.
8. Eşiniz eve geldiğinde, onu mümkün olduğu kadar kapıda ve güler yüzle, aynı zamanda temiz ve düzenli karşılamanızı, hal ve hatırını sorarak ilgilendiğinizi hissettirmenizi istiyor.
9. Arada sırada ufak da olsa hediye alarak gönlünü hoş etmenizi istiyor.
10. Kendi ana, baba ve akrabalarınıza göstermesini istediğiniz saygı kadar, onun da ana, baba ve akrabalarına hürmetkâr davranmanızı istiyor.
11. Ev işleriniz ne kadar yoğun olursa olsun, kendisine zaman ayırmanızı istiyor.
12. Zaruret olmadığı hallerde, eşiniz evde iken, onu bırakarak komşuya veya herhangi bir yere gezmeye gitmemenizi istiyor.
13. Mühim olmayan kusurlarını görmemezlikten gelerek, affetmenizi istiyor.
14. Eşinizin hatalarını anarken, kendinizin de kusursuz olmadığını düşünmenizi, objektif olmanızı istiyor.
15. Ondan gizli işler yapmamanızı, yaptığınız işlerde ve herhangi bir yere gideceğiniz zaman kendisiyle mutlaka istişare etmenizi istiyor.
16. Kendisine asla çirkin, beceriksiz, pısırık ve benzeri hareketlerle birlikte, kendisine onu sevmediğinizi söylememenizi istiyor.
17. Başkalarının yanında olduğu gibi çocuklarınızın yanında da kendisini küçük düşürecek şekilde kendisini azarlamamanızı istiyor.
18. Onu çevrenize şikâyet etmemenizi, aile sırlarınızın mahremiyetini hiçbir şekilde ihlal etmemenizi, kimseye açmamanızı istiyor.
19. Şayet arada sırada huysuzlukları olursa, anlayış ve sabır göstererek, düzelmesine yardımcı olmanızı istiyor.
20. Size ve yavrularınıza bir istikbal ve helal yoldan rızık kazanabilmek için vermiş olduğu uğraşın zorluğunu anlamanızı, bu durumu takdir ve anlayışla karşılamanızı istiyor.
21. Hayat müşterektir diyerek, akşama kadar çalışmış ve eve yorgun argın gelmiş olan eşinize evde de (zaruri hallerin dışında) angarya işler (bulaşık, çamaşır, yemek yapma vb. gibi) yapmaya zorlamamanızı istiyor.
22. Yersiz kıskançlıklarla huzurunuzu bozmamanızı istiyor.
23. Özel (mahrem) hayatınızdaki taleplerinizde, onun ruh halini, yorgunluğunu, rahatsızlığını veya arzulu durumlarını da göz önünde bulundurarak, onu günahlardan koruyacak hassasiyeti ve fedakârlığı kendisinden esirgememenizi istiyor.
24. Ailenin ve İslâm toplumunun temeli olan aile yapısını her türlü fitne unsurlarından, şüphelere ve dedikodulara neden olacak hal ve davranışlardan korumanızı istiyor.
25. Aile bahçesinin çiçekleri olan çocukların, ruhi ve kültürel alandaki yetişme ve olgunlaşma hususunda, üzerinize düşen eğitmenlik görevini ciddi ve fedakâr bir şekilde yerine getirmenizi istiyor.
26. Müslüman fert, aile ve toplumun temel görevlerinden olan İslâmın anlaşılması, yaşanılması ve topluma hakim kılınması hususundaki görevlerini yerine getirmeye çalışırken, zaman zaman sizi ve evi ihmal etmesi halinde ona anlayış göstermenizi, hatta eğer mümkünse bu çalışmada kendisine bizzat destek olmanızı istiyor.
27. Eşiniz sizden, onu bu imtihan dünyasında kendinizle, dini mücadelesi arasında bir tercih yapmakla karşı karşıya bırakmamanızı istiyor.
28. O size günah olan ve hayatın diğer zorluklarından sizi korumak zorunda olduğunun bilinciyle hareket ederek, sizin de kendisi için bir libas olduğunuzu düşünür ve kendisine bu hususlarda yardımcı olmanızı istiyor.
29. Eşiniz, sizinle macera yaşamak veya evcilik oynamak değil, ahirete uzanacak bir hayat için evlenmiştir.
30. Eşiniz, ?Eşim bana cariye olmalı ki ben de ona köle olayım, o bana yer olmalı ki ben de ona gök olayım? diyor.
31. Eşiniz, ?İş stresi gereği eve asık suratla dönmüş olabilirim, ama ben eşimde somurtkan bir çehre istemem? diyor.
32. Eşiniz, ?Dünyada yaşıyoruz, sosyal hayat çok bozuk, problemler elbette olacaktır, yeter ki büyütülmesin? diyor.
33. Eşiniz, ?Saygı, sevgiyi besler ve genişletir. Saygıdan mahrum bir sevginin ölü olduğunun unutulmamasını? istiyor.
34. Eşiniz, ?Eşimin asla yapmaması gereken şey, benimle sinir harbi başlatıp galip çıkmaya çalışmasıdır? diyor.
35. Eşiniz, ?Benim anlattıklarımı dinler gibi görünüp, kafasında kendi söyleyeceği cümleleri kuran bir eş, fevkalade sinir bozucudur? diyor.
36. Eşiniz, ?Az, öz ve yerinde konuşabilen kadın, Allah?ın en büyük nimetlerinden birisidir? diyor.
37. Eşiniz, ?Bir kocayı en sinirlendiren ve huzursuz eden şey, eşinin avukat gibi dakikalarca kafa şişirmesidir? diyor.
38. Kaldı ki psikologlar, aile reisinin iş dönüşü tenha ve kimselerin etkilenmeyeceği bir yerde açık alana doğru 3-5 defa bağırmasını, deşarj olup, beyin ve ruh dengesini koruması açısından gerekli görüyorlar.
39. İnatçılıkta ısrar eden ve bunu alışkanlık haline getiren, dediğinin olmasından başka bütün yolları kapayan bir kadına tahammül etmek zordur.
40. Kendi durumundan daha iyi olanları sık sık gündeme getirip, içinde bulunduğu nimetlere şükürsüzlük eden kadın, kocasını çileden çıkartandır.
41. Şu söz hiç unutulmamalı: ?Güzele kırk günde doyulur, güzel huyluya kırk yılda doyulmaz.?
DAHA ÖNCE EVLİLİKTE SADAKAT ADLI BAŞLIĞA YAZDIĞIMIZ BU YAZIYI BURAYA ALINTILADIM.
SYGLR
Birtakım doğru uygulamalarını halkın büyük çoğunluğu desteklemiştir. İŞte bunun zıddı olarak İslâm?ın yanlış veya hatalı uygulamalarından dolayı Müslümanlara ve dolayisiyla Islâm?a iftiralar yapılmaktadır. Ülkede büyük nüfus toplumu İslâm?ı okuyarak değil, görerek öğrendiği acı gerçeğini söylersek, çok büyük hatalar yaptığımızı fark ederiz. Kadın hususunda da din adına yapılan birtakım hatalı ve yanlış uygulamalar, Müslümanlığın ve Müslümanların itham ve iftira almasına sebep olmustur. Bu yanlış düzeltilmeli ve uygulamaları doğru olarak yapmalı ve konuşmalıyız.
1. Kendileriyle nikâhlanmanız İslâmi açıdan meşru olan erkeklerle zaruret olmaksızın meşgul olmamanız ve laubali davranmamanızı istiyor.
2. Kendisine karşı giyiminize dikkat ederek, dağınık bir durumda olmamanızı, düzenli ve cazibeli olmanızı istiyor.
3. Kendinizin hayatınızdaki yerinin önemini zaman zaman ifade etmenizi, bunu hareketlerinizle de hissettirmenizi istiyor.
4. Onda görmek istediğiniz ve görmek istemediğiniz hasletlerin eksikliğini hissettirerek ve aşağılayarak değil de, saygılı bir şekilde ifade etmenizi istiyor.
5. Onu ruhen destekleyerek ve kendisine itimat ettiğinizi, güvendiğinizi hissettirecek tarzda, riyaya kaçmadan takdir edici sözler söylemenizi istiyor.
6. Kendilerinin eksik ve hatalı olan yön ve davranışlarını akrabalarınız da dahil olmak üzere başkalarının yanında dile getirerek, küçük düşürücü söz ve tavırlarda (yanında ve gıyabında da olsa) bulunmamanızı istiyor.
7. Yabancı erkeklerin güzel hasletlerini eşinizi kıskandıracak şekilde ve onu aşağılayacak şekilde (yalnızken de olsa) dile getirmemenizi istiyor.
8. Eşiniz eve geldiğinde, onu mümkün olduğu kadar kapıda ve güler yüzle, aynı zamanda temiz ve düzenli karşılamanızı, hal ve hatırını sorarak ilgilendiğinizi hissettirmenizi istiyor.
9. Arada sırada ufak da olsa hediye alarak gönlünü hoş etmenizi istiyor.
10. Kendi ana, baba ve akrabalarınıza göstermesini istediğiniz saygı kadar, onun da ana, baba ve akrabalarına hürmetkâr davranmanızı istiyor.
11. Ev işleriniz ne kadar yoğun olursa olsun, kendisine zaman ayırmanızı istiyor.
12. Zaruret olmadığı hallerde, eşiniz evde iken, onu bırakarak komşuya veya herhangi bir yere gezmeye gitmemenizi istiyor.
13. Mühim olmayan kusurlarını görmemezlikten gelerek, affetmenizi istiyor.
14. Eşinizin hatalarını anarken, kendinizin de kusursuz olmadığını düşünmenizi, objektif olmanızı istiyor.
15. Ondan gizli işler yapmamanızı, yaptığınız işlerde ve herhangi bir yere gideceğiniz zaman kendisiyle mutlaka istişare etmenizi istiyor.
16. Kendisine asla çirkin, beceriksiz, pısırık ve benzeri hareketlerle birlikte, kendisine onu sevmediğinizi söylememenizi istiyor.
17. Başkalarının yanında olduğu gibi çocuklarınızın yanında da kendisini küçük düşürecek şekilde kendisini azarlamamanızı istiyor.
18. Onu çevrenize şikâyet etmemenizi, aile sırlarınızın mahremiyetini hiçbir şekilde ihlal etmemenizi, kimseye açmamanızı istiyor.
19. Şayet arada sırada huysuzlukları olursa, anlayış ve sabır göstererek, düzelmesine yardımcı olmanızı istiyor.
20. Size ve yavrularınıza bir istikbal ve helal yoldan rızık kazanabilmek için vermiş olduğu uğraşın zorluğunu anlamanızı, bu durumu takdir ve anlayışla karşılamanızı istiyor.
21. Hayat müşterektir diyerek, akşama kadar çalışmış ve eve yorgun argın gelmiş olan eşinize evde de (zaruri hallerin dışında) angarya işler (bulaşık, çamaşır, yemek yapma vb. gibi) yapmaya zorlamamanızı istiyor.
22. Yersiz kıskançlıklarla huzurunuzu bozmamanızı istiyor.
23. Özel (mahrem) hayatınızdaki taleplerinizde, onun ruh halini, yorgunluğunu, rahatsızlığını veya arzulu durumlarını da göz önünde bulundurarak, onu günahlardan koruyacak hassasiyeti ve fedakârlığı kendisinden esirgememenizi istiyor.
24. Ailenin ve İslâm toplumunun temeli olan aile yapısını her türlü fitne unsurlarından, şüphelere ve dedikodulara neden olacak hal ve davranışlardan korumanızı istiyor.
25. Aile bahçesinin çiçekleri olan çocukların, ruhi ve kültürel alandaki yetişme ve olgunlaşma hususunda, üzerinize düşen eğitmenlik görevini ciddi ve fedakâr bir şekilde yerine getirmenizi istiyor.
26. Müslüman fert, aile ve toplumun temel görevlerinden olan İslâmın anlaşılması, yaşanılması ve topluma hakim kılınması hususundaki görevlerini yerine getirmeye çalışırken, zaman zaman sizi ve evi ihmal etmesi halinde ona anlayış göstermenizi, hatta eğer mümkünse bu çalışmada kendisine bizzat destek olmanızı istiyor.
27. Eşiniz sizden, onu bu imtihan dünyasında kendinizle, dini mücadelesi arasında bir tercih yapmakla karşı karşıya bırakmamanızı istiyor.
28. O size günah olan ve hayatın diğer zorluklarından sizi korumak zorunda olduğunun bilinciyle hareket ederek, sizin de kendisi için bir libas olduğunuzu düşünür ve kendisine bu hususlarda yardımcı olmanızı istiyor.
29. Eşiniz, sizinle macera yaşamak veya evcilik oynamak değil, ahirete uzanacak bir hayat için evlenmiştir.
30. Eşiniz, ?Eşim bana cariye olmalı ki ben de ona köle olayım, o bana yer olmalı ki ben de ona gök olayım? diyor.
31. Eşiniz, ?İş stresi gereği eve asık suratla dönmüş olabilirim, ama ben eşimde somurtkan bir çehre istemem? diyor.
32. Eşiniz, ?Dünyada yaşıyoruz, sosyal hayat çok bozuk, problemler elbette olacaktır, yeter ki büyütülmesin? diyor.
33. Eşiniz, ?Saygı, sevgiyi besler ve genişletir. Saygıdan mahrum bir sevginin ölü olduğunun unutulmamasını? istiyor.
34. Eşiniz, ?Eşimin asla yapmaması gereken şey, benimle sinir harbi başlatıp galip çıkmaya çalışmasıdır? diyor.
35. Eşiniz, ?Benim anlattıklarımı dinler gibi görünüp, kafasında kendi söyleyeceği cümleleri kuran bir eş, fevkalade sinir bozucudur? diyor.
36. Eşiniz, ?Az, öz ve yerinde konuşabilen kadın, Allah?ın en büyük nimetlerinden birisidir? diyor.
37. Eşiniz, ?Bir kocayı en sinirlendiren ve huzursuz eden şey, eşinin avukat gibi dakikalarca kafa şişirmesidir? diyor.
38. Kaldı ki psikologlar, aile reisinin iş dönüşü tenha ve kimselerin etkilenmeyeceği bir yerde açık alana doğru 3-5 defa bağırmasını, deşarj olup, beyin ve ruh dengesini koruması açısından gerekli görüyorlar.
39. İnatçılıkta ısrar eden ve bunu alışkanlık haline getiren, dediğinin olmasından başka bütün yolları kapayan bir kadına tahammül etmek zordur.
40. Kendi durumundan daha iyi olanları sık sık gündeme getirip, içinde bulunduğu nimetlere şükürsüzlük eden kadın, kocasını çileden çıkartandır.
41. Şu söz hiç unutulmamalı: ?Güzele kırk günde doyulur, güzel huyluya kırk yılda doyulmaz.?
DAHA ÖNCE EVLİLİKTE SADAKAT ADLI BAŞLIĞA YAZDIĞIMIZ BU YAZIYI BURAYA ALINTILADIM.
SYGLR