Editörler : Pangaea
07 Aralık 2009 08:36   


Kapalı
sınıf öğretmenlerinin şahitliği hakkında güzel bir yazı:

İngiliz mahkemeleri, emekli sınıf öğretmenlerinin şahadetine itibar etmezmiş!

Bizde de bu yollu alaylara rastlarız : ? Eskiden sınıf öğretmenlerinin şahitliği sayılmazmış, öyle mi?

Neden? ?Efendim, sürekli çocuklarla meşgul oldukları için, gerçekle hayali karıştırmaya başlayabilirler, akıl baliğ olmayan sabiler gibi çocuklaşıverirler, olmamış bir işi olmuş gibi anlatabilirler, masumları suçlayıp, katilleri aklayabilirler vs vs. Çünkü insan meslek icabı beraber olduğu canlı ( ya da cansız ) grubundan etkilenir.?

Mesleğimden etkilendiğim doğrudur, damarımı kesseniz öğrenci akar. Ancaaak, fıtratım işimin çocuğu değildir. Bunu iki tane misalle izah edelim:

Misal 1: Yirmi sene çocuk doktorluğu yapmış bir insan, arkadaşının cenazesinde ? ben çok acıktım! ? diye ağlar mı? Tabutun üstüne çıkmayı ise aklından bile geçirmez!

Misal 2: Yirmi sene veterinerlik yapmış bir insanı, yukarıdaki haksız ithamın kaynağında yatan sakat mantığa göre nasıl değerlendireceğiz?!

Ezcümle, sınıf öğretmenlerinin şahitliği tüm zamanlarda makbuldür ey azizler. Meslek erbabımızı böylesi hurafelerle rencide etmeye çalışan mihrakları esefle kınıyorum ve diyorum ki: ? Acımadı ki, acımadı ki!?