Editörler : Lanet
10 Aralık 2009 12:48

Öteki

Öteki bize neyi çağrıştırır?

Başta biz olmayanı mı? Peki, nedir biz olmayan?

Bizden öte nerde başlar nerde biter?

Hane içinden başlayıp sokak, mahalle, şehir, ülke; dil, din, ırk, cins eeee sonrası?

Bizden olmayan kimdir? Bizim gibi değil diye öcümüdür?

Korkularımızın nedenimi yoksa sonucumudur?

Ötekileştirmemizin az ötesi nedir düşman mı? Sonra peki?

Neden korkarız ??onlardan?? bizden olmayıp farklı düşünenle farklı görünenle alıp veremediğimiz ne?

Her sistem kendini egemenleştirmek için karşıtlarını ötekileştirip düşman yapar.

Tek suç sistemlerin mi?

Bunun Sosyolojik Psikolojik etkenleri nerde başlayıp nerde biter?

Çok Sorunlu çok nedenli bir mevzu.

Var mı ötekim yok diyen?


zerdali...
Genel Müdür
10 Aralık 2009 13:04

İTİRAZIN İKİ ŞARTI

çok olmadığımız kesin

çok olan tarafta değiliz

çok olan tarafta olmayacağız

türkiye'de kürt olacağız

kürtlerde ermeni

ermenilerde süryani

gidip almanya'da türk olacağız

hollanda'da surinamlı

fransa'da cezayirli

iran'da azeri

amerika'da zifiri zenci olacağız

çoğalan zencide mutlaka kızılderili

israil'de filistinli

köpeğin karşısında kedi

kedinin karşısında kuş olacağız

kuşun karşısında börtü böcek

hakemler hep karşı takımı tutacak

ve biz hep yedi kişiyle tamamlayacağız maçı

çiçeklerden kamelya olacağız

az kolumuzun tarafında

solda olacağız

bu itirazın ilk şartı

solda da az olacağız

devrimi çoğaltırken çünkü

bir başka devrime hızla azalacağız

bu da itirazın ikinci şartı.

(Nevzat Çelik)


*sır*
Aday Memur
10 Aralık 2009 15:05

Siyaset var sanki....

yıllarca tutunamayarak yok olmaya mahkum olduğunu anlayan ötekilerin,berikleri,yani öldürmeye kalktıkları Serap gibi,Tokattaki kahramanlar gibi,beşikteki bebek gibi,vatana kastedenlerin ötekileşmesi....

Sizin molotof kokteyli atmamamnız ötekilerden olmadığınız manasını getirmiyor.yada sizi içselleştirmiyor artık o ötekiştirenler...yaşasın Türklük...


zerdali...
Genel Müdür
10 Aralık 2009 15:13

sır;

türkçe yazım kurallarına riayet etmeden de türkçü olunabilir elbet. fakat iğreti kaçıyor, düzeltiniz lütfen.

bir de her anlamadığınız metnin altına bol baharatlı sloganlar eklemeyiniz!

serap'a ve diğer ölen masumlara üzülen bir tek siz değilsiniz. bunu söylemek bile çirkin gelirken, bizi şımarıkça tavırlarınızla zor durumda bırakmaya çalışmayın. komik olursunuz.


*sır*
Aday Memur
10 Aralık 2009 15:52

size nedense inanamaıyorum,istiyorum ama,imnanamıyorum...ben türkçüde değilim bu arada..arap olabilirmiyim kökenim...ama bölücü değil birleştiriciyim...


mislina2
Kapalı
10 Aralık 2009 16:45

Öteki, beriki v.s.

*

?ötekiler? den söz ederken, kim olursak olalım, bizlerinde ötekiler için ?öteki? olduğumuzu unutmamız gerekiyor. İnsanlar arasındaki çeşitliliğin, şiddete yol açan gerilimlerden çok, uyumlu bir birlikteliğe dönmesini arzuluyorsak, ?ötekiler?i şöyle böyle, üstünkörü biçimde degil, yakından, hatta özel yaşamlarına kadar tanımamız gerek.

Bu ?ötekiler?i seveceğimiz anlamına gelmez ama çekingen kimlikler rahatlar, tiksintileri dindirir, insanlık macerasının bir olduğu inanını yavaş yavaş güçlendirir ve bu yüzden de kurtarıcı bir hamleyi olanaklı kılar. Kısaca öteki, berikiler diye birbirini empoze etmeden, tutsaklaştırmadan yaşayabilmeliyiz. Sonuçta her birimiz tüm farklılıklarımızla beraber aynı dünya üzerinde yaşıyoruz.


kibele2121
Şube Müdürü
11 Aralık 2009 12:38

Ötekileştirmeye iyi bi örnek sunulmuş hemde uygulamalı.


gamze9
Kapalı
11 Aralık 2009 13:40

sevmiyorum bu kelimeyi. sonradan kasıtlı olarak çıkarıldığını düşünüyorum (özellikle bizim ülkemizde).

hepimiz "biz"iz... ötedeki de, berideki de...


solitudesem
Memur
11 Aralık 2009 14:50

Çoğulcu sürülerin birleşme zamiri..Azınlık kalıp, çok verdikçe az/alanlara ithafen..Öteki..


kibele2121
Şube Müdürü
23 Mart 2010 09:44

Engel-sizsiniz!

Hemen hemen her gün engelli kişilerle ilgili bir yerlerden bir haber çıkar karşımıza. Eğer şanslı oldukları günlerden biriyse-pek öyle bir günleri yoktur- bakın engelli olmalarına karşın bir şeyleri başarıyorlar diye. Kendilerince şirin göstermeye çalışırlar olanları, sanki onlar insan değil de başka bir varlık ve onları kabul etmek için üstün bir şeyleri başarmaları gerekiyormuş.

Böyle düşüncelere nerden varıyoruz bilemiyorum doğrusu.

Bakın şunu başarmışlar derken bile, o kişiler hakkında küçümseyici ve biz daha üstünüz deme gayreti?

Sahi biz kim oluyoruz ki? Dünyanın sahibi mi?

Hiç düşündünüz mü bilmiyorum bir uzvunuzun eksik olması nasıl bir duygu diye?

Gerçi bende bilmiyorum empati kurmaya çalışıyorum. Bakmayın empati kuruyorum da böyle bir şeyi yaşamadan tam olarak anlayamayız gibime geliyor kendimi onların yerine koyduğum ilk dakikada şu sonucu çıkartıyorum iyi ki fiziksel bir engelim yok diyorum; hani olup olmaması anlık bir mesele. Kabul edelim hepimiz onları toplumun sırtında bir kambur olarak görüyoruz veya eksik ya da acıma unsuru bunlar hoş tabirler değil ama çoğunlukla böyle düşünüyoruz. Denilebilir ki ne biliyorsun kimin ne düşündüğünü doğrudur bilmiyorum ama çevremize bakalım etraftaki her şey engelli kişiler için değil de fiziki olarak engelli olmayan kişiler için tasarlanmış. Yani tekerlekli sandalyedeyseniz şehir içi ve şehirlerarası otobüsleri trenleri kullanamazsınız yâda başkasının yardımıyla kullanırsınız. Eğer ki amaysanız elinizde ki baston bile size düşman kesilir. Asansöre binerseniz yanınızda biri olacak ki gideceğiniz katın düğmesine bassın. Bununla ilgili o kadar çok örnek var ki şimdi hangi birini sayayım bilemedim.

Fiziksel bir engeli var diye hayattan soyutlanmaya gerek yok diyoruz da hayatlarını kolaylaştırmak için yaptığımız ise kocaman bir hiçten başka bir şey değil hatta kolaylaştırma yerine zorlaştırıyoruz. Onlara acayip gözlerle baktığımızı saymıyorum bile.

Bizim yardımımıza veyahut acıma duygularımıza ihtiyaçları yok ihtiyaçları olan tek şey aynı dünyayı paylaştığımız ve aynı haklara sahip olduğumuzu unutmamak. Vicdanımızı rahatlatmak için karşıdan karşıya geçmelerine yardımcı olmak çokta önemli değil bence önemli olan toplumdan dışlamayıp ötekileştirmemek.

Sahi ne kadar hatırlıyoruz varlıklarını ne kadar farkındayız kendimiz haricinde ki kişilerin sorunlarına?


mislina2
Kapalı
23 Mart 2010 10:43

Tebrik ediyorum kibele. Çok güzel ifade etmişsin.

Sen, ben, diğerleri, hepimiz ötekiyiz... Hepimizin öyle ya da böyle engeliyiz...

Zihinsel ya da bedensel engelli onların kocaman bir yürekleri var. Onlar büyük işler başarıyorlar. Başarmaya da devam edecekler? Misal doğuştan görme engelli Yunus gören elleriyle Türkiye satranç şampiyonu oldu... Bu ve buna benzer birçok başarı öyküleri var?

Ailesinde, kardeşlerinde ya da engelli bir çocuğu olan bir anne bir baba için yaşam daha farklıdır; daha zorludur, daha çetindir. "sabır" sözcüğü dilinden düşürmediği tek sözcük olur... Onların toplum tarafından yapıştırılmış etiketleri vardır... ?Aman, sakın haa! Bizim çocuğumuzda ona benzer sonra.? diye bucak bucak saklanıp, kaçarlar...

Dışlanmanın bedeli ağırdır... Saatlerce günlerce gözyaşı döker neden benimle oynamıyorlar, arkadaş olmuyorlar?? diye... O küçücük yüreği dışlanmanı, etiketlenmenin ne demek olduğunu nerden bilsin?

O, saf ve masum yüreğinde bir tek sevgiyi barındırır.


kibele2121
Şube Müdürü
24 Mart 2010 09:27

Ben Teşekkür ederim Sayın mislina?

Yazınızdaki şu cümle ??Dışlanmanın bedeli ağırdır... Saatlerce günlerce gözyaşı döker neden benimle oynamıyorlar arkadaş olmuyorlar??? tek bir cümle ama duygu yoğunluğu insanın içine işliyor.


Türkçeci0505
Başbakan Müsteşarı
21 Haziran 2011 21:41

"öteki" kavramının dillere pelesenk olduğunu görüyorum. Herkesin ağzında bir "öteki." Popüler kültüre kurban edilen kavramlara bir yenisi daha eklendi: "öteki"

"öteki"yi anlamak için önce "beriki"yi anlamak lazım. Hemen yanımızdaki, aynı havayı soluduğumuz, aynı yemeği yediğimiz, aynı dili konuştuğumuz, aynı etnik kökenden geldiğimiz kişileri anlamalıyız. Ama berikilerin içinde bile bir ayrışma, bir uzaklaşma, bir kopma söz konusu. Birbirini anlamayı geçtim birbirine saygı göstermeyen berikilerle mi biz "öteki"leri anlayabileceğiz? Ben bu gidişatla bırakın ötekiyi anlamayı yanıbaşımızdakinden uzaklaşacağımızı düşünüyorum.

İşe bizden başlamak lazım. Önce biz, birbirimizin farkında olmalıyız; aksi takdirde bırakın ötekini anlamayı ötekinin yanından bile geçemeyiz.

Kısaca söylemek gerekirse hep aynı hatayı yapıyoruz, bir kavram üretiyoruz sonra bu kavrama kendimizi yabancılaştırıyoruz.


İna GodiyA
Kapalı
22 Haziran 2011 14:37

Öteki'yim.


-elfida+
Aday Memur
28 Haziran 2011 16:53

Öteki; farklı olan, daha düşük seviyede ;aşağılık görülen, sevilmeyen, yadırganan,anlaşılmak istenmeyen....Ama en basit tarifi uzakta olan.

Fakat o kadar çok öteki var ki hayatımız da ,nerede olduğumuzu şaşırıyoruz bazen.Beriki miyiz?Neye göre.


uluda
Müsteşar Yardımcısı
03 Temmuz 2011 23:58

Afrikalı Zenci Bir çocugun şiiri..2005 Yılında En iyi şiir olmaya aday gösterilmiş... (çocuğun adına ulaşamadım)

İşte ötekileştirilenin ötekiyi anlatabildiği o güzel şiir ;

Doğduğumda Siyahtım

Büyürken Siyahtım

Güneşe Çıktığımda Siyahtım

Korkunca Siyahtım

Hastayken Siyahtım..

Öldüğümde Hala Siyahım...

Ve Sen Beyaz Çocuk...

Doğduğunda Pembesin

Büyürken Beyazsın

Güneşe Çıktığında Kırmızı

Üşüdüğünde Mor

Korktuğunda Sarı

Hastayken Yeşil

Öldügündede Gri'sin

Sen şimdi bana renklimi diyorsun?


kayıboylu
Şef
04 Temmuz 2011 09:39

Doğduğumda Türktüm,

ve Kürtlük nedir bilmezdim.

Kürt arkadaşlarım vardı,

ve işçilerimiz tarlada,

su taşırken onlara,

Kürtçe küfürü öğrenmiştim.

Ama hiç dışlamamış,

öteki tarafa atmamıştım.

komşu idik onlarla,

ve oyunlar oynardık,

Kürt,Arap kardeşlerimizle.

Şimdi öteki olduk,öz yurdumuzda garip,

Dediler ki bin yılllık,

Kürt toprağıdır yüksek topraklar.

Kadim halklarıdır,buraların Kürtler.

Dedik doğrudur,oralar sizlerindir,

Ama şimdi sahilde,ve yaylada egede,

Neden eylem yapılır,

neden evlerimiz taşlanır.


_neden_
Müsteşar Yardımcısı
04 Mayıs 2012 11:04

Bazen öteki olmak, beriki olmaktan yeğdir...

Öteki olmak, çoğu zaman özgür olmaktır. Bir cemaat, bir cemiyet, bir grup altında ezilmemek boğulmamaktır. Klan kültürünün getirdiği tüm totemleri reddetmektir. İlla bir daire oluşturulup kutsal kutsanacaksa, o dairenin ortasındaki kutsalı kendinden bilmektir.

Öteki olmak, kimsenin desibeline tutunmadan, kendi ses tellerinin müsaade ettiğince bağırabilmek, susmak istediğinde de, bu hakkını sonuna kadar kullanabilmektir.

Öteki olmak, sürü psikolojisine karşı çıkabilmektir. Sürüden ayrıldığı halde kurt olmayıp, kurda da yem olmamayı bilmektir.

Öteki olmak, burnunun dikine gitmek değil, kendi doğrularının doğrultusunda eğilmektir.

Öteki olmak, berikinin bütün yanlışlarından sıyrılmaktır. Yanlışıyla doğrusuyla kendisi olmaktır.


hazanyeli01
Aday Memur
08 Mayıs 2012 10:00

Uluda muhteşem güzel bir şiir bir çocuk duygularını bundan daha güzel açıklayamazdı ve konu ile ilgili ne konuşulursa konuşulsun bu şiir kadar duygularımızı güzel ifade edemezdik bu konuyla ilgili.... Teşekkür ederim bu güzel şiir için


tarihci8209
Yasaklı
08 Mayıs 2012 16:45

Asıl özgürlük,başkaları gibi ya da herkes gibi düşünmeye mecbur olmama özgürlüğüdür.

Rosa Luxemburg


şenay_amida
Kapalı
13 Haziran 2012 16:54

farkında olmadan yalnızlaştırdıklarımız,küreselleşen dünyanın kaderi,sosyal dışlanma. Engelliler,yaşlılar,sokak çocukları,şizofrenler,evsizler,kimliği nedeniyle dışlananlar ve daha sayamadıklarımız.Derin yaramız,sosyal adaletsizliğin taa dibi sosyal dışlanma...

Toplam 25 mesaj

Çok Yazılan Konular

Sözlük

Son Haberler

Editörün Seçimi