Hâdis-i Şerif'i yanlış yazmışım. Dikkatsizliğimden ötürü özür diliyorum. Doğrusu ve uzun şekli şöyledir:
(Ortalık karıştığı, yalanlar yazıldığı, âdetlerin ibadetlere karıştırıldığı ve Eshabıma dil uzatıldığı zaman, doğruyu bilenler herkese bildirsin! Allahü teâlânın, meleklerin ve bütün insanların laneti, doğruyu bilip de, gücü yettiği halde bildirmeyene olsun!) [Deylemi]
Herkes birbiri için birşey söyleyebilir. Önemli olan kimin söylediğinin doğru olduğu. Bence burada ölçüt nakil olmalıdır. Nakli esas alan ve daha önce yaşamış olan (herkesçe kabul görmüş) büyük âlimlerin söyledikleri ile şimdi söylenilenler karşılaştırılıp hangisinin uymadığı tespit edilirse kimin hakkı söylediği ortaya çıkacaktır. Ben kendi araştırmalarım neticesinde Cübbeli'nin doğruyu söylediği sonucuna vardım. Herkes bu yöntemi deneyebilir.
Diyalog mevzusu konusunda birşey söylemek istemiyorum. Tasvip etmediğimi belirtip, bu konuda tartışmak istemediğimi vurgulamak isterim.
Hâdis-i Şerif'i yanlış yazmışım. Dikkatsizliğimden ötürü özür diliyorum. Doğrusu ve uzun şekli şöyledir:
(Ortalık karıştığı, yalanlar yazıldığı, âdetlerin ibadetlere karıştırıldığı ve Eshabıma dil uzatıldığı zaman, doğruyu bilenler herkese bildirsin! Allahü teâlânın, meleklerin ve bütün insanların laneti, doğruyu bilip de, gücü yettiği halde bildirmeyene olsun!) [Deylemi]
Herkes birbiri için birşey söyleyebilir. Önemli olan kimin söylediğinin doğru olduğu. Bence burada ölçüt nakil olmalıdır. Nakli esas alan ve daha önce yaşamış olan (herkesçe kabul görmüş) büyük âlimlerin söyledikleri ile şimdi söylenilenler karşılaştırılıp hangisinin uymadığı tespit edilirse kimin hakkı söylediği ortaya çıkacaktır. Ben kendi araştırmalarım neticesinde Cübbeli'nin doğruyu söylediği sonucuna vardım. Herkes bu yöntemi deneyebilir.
Diyalog mevzusu konusunda birşey söylemek istemiyorum. Tasvip etmediğimi belirtip, bu konuda tartışmak istemediğimi vurgulamak isterim.